Geri Dön

İradeci ve zorunlulukçu yaklaşımlar ekseninde hukukun kaynağı

Source of law on the axis of voluntarist and necessitist approaches

  1. Tez No: 794339
  2. Yazar: RIZA ADIGÜZEL
  3. Danışmanlar: DOÇ. DR. BÜLENT ALGAN
  4. Tez Türü: Doktora
  5. Konular: Hukuk, Law
  6. Anahtar Kelimeler: Belirtilmemiş.
  7. Yıl: 2023
  8. Dil: Türkçe
  9. Üniversite: Ankara Üniversitesi
  10. Enstitü: Sosyal Bilimler Enstitüsü
  11. Ana Bilim Dalı: Kamu Hukuku Ana Bilim Dalı
  12. Bilim Dalı: Belirtilmemiş.
  13. Sayfa Sayısı: 178

Özet

İnsanlar, yüzyıllar boyunca, tabi oldukları toplumsal kuralların kaynağını toplumun dışında aşkın ve kutsal varlıklarda aradılar. Bu aşkın ve kutsal varlık/varlıklar ne olarak adlandırılırsa adlandırılsın (Tanrı, tabiat, kutsal atalar vb.) hukuk her zaman bu tabii güçlerin yaratısı olarak kabul edildi. Tabii hukukçu bu aşkınlaştırmanın sonucu olarak insanlar ancak bu kutsal ve değişmez kurallara aykırı olmayan yasalar yapabilirdi. Orta Çağ'ın sonunda, bireyi merkeze alan modern düşüncenin galebe çalmasıyla birlikte, tabii hukuk yerini insan yapımı ya da pozitif hukuka bırakacak ve hukuka yapılan aşkın ve kutsal göndermeler son bulacaktır. İnsan artık kendi hukukunun yaratıcısına dönüşmüştür ve bunu kendi özgür iradesiyle gerçekleştirmektedir. Hukukun kaynağında artık aşkın değil, dünyevi bir güç vardır. Bu dünyevi güç mutlak monarşilerin hüküm sürdüğü modernitenin başında monark olarak belirirken modernitenin ilerleyen aşamalarında, toplum sözleşmesi teorilerinin de etkisiyle, yerini ulusa bırakacaktır. Siyasi iktidar ve hukuk kaynağını artık ulusun özgür iradesinde bulur. Hukukun bu şekilde iradi bir yaratım olarak sunulması tabii hukukçulukla modern iradeci pozitivizmi yan yana getirecektir. Her iki yaklaşımda da hukuk özerk bir yaratıcı iradenin tasarrufu olarak sunularak idealize edilmekte ve hukuki fenomenin temelinde yer alan zorunluluklar görmezden gelinmektedir. Hukukun kaynağına iradeyi yerleştiren yaklaşımların karşısında, aşkın ya da dünyevi herhangi bir iradenin hukuk yaratamayacağını savunan, zorunlulukçu yaklaşımlar vardır. Zorunlulukçu yaklaşımlara göre hukuk toplumdan özerk ve üstün değil, zorunluluklar tarafından belirlenen ve sosyalliğe içkin bir fenomendir. Bu çalışmanın amacı hukuku güç ilişkileriyle ve bu güç ilişkilerini belirleyen zorunluluklarla açıklayan yaklaşımlara, antropolojik çalışmalar ışığında, bir katkı sunmaktır. Bu, aynı zamanda, egemenlik kuramı ve bu kurama eklemlenen toplum sözleşmesi kuramlarıyla hukukun kaynağını dünyevi özerk bir iradede bulan modern hukuki söylemin de eleştirisidir.

Özet (Çeviri)

For centuries, people have sought for the source of social rules that they depend on out of the community, and sacred beings. These transcendent and sacred beings, whatever they are called (God, nature, holy ancestor), law has always been accepted as the creation of these natural powers. As a result of this transcendence, people could only make laws which are not inconsistent with these sacred and cannot be changed rules. In the late Middle ages, with the prevail on the modern tought that put the individual in the center, natural law will be replaced with human made or positive law, sacred and transcendent references to law will end. Human is now the creator of his own law and makes it with his own freewill. In the source of law, there is earthly power not transcendent power anymore. While this earthly power appears as a monarch at the beginning of modernity where absolute monarchies rule; in onward process of modernity, it will yield its place to nation with the effects of the theory of social contract. Political power and law now find their source from free will of nation. Acception of law as a volitional creation in this way will bring natural legalism and modern voluntarist positivism side by side. In both approaches, the law is idealised by presenting it as the disposition of an autonomous creative will, and the necessities underlying the legal phenomenon are ignored. Against the approach which puts will to the source of law, there are necessity approaches which defend that any transcendent or earthly will cannot create law. According to necessity approaches, law is not autonomous and superior to society, but a phenomenon determined by necessities and immanent to sociality. The aim of this study is to make a contribution to the approaches that explain the law with power relations and necessities that determine these power relations, in the light of anthropological studies. It is also a criticism towards the modern law dicourse which finds the source of law in earthly autonomous will with the theory of sovereignty and the social contract theories attached to this theory.

Benzer Tezler

  1. Axel Honneth'in toplum felsefesinde tanınma ve özgürlük

    Recognition and freedom in Axel Honneth's social philosophy

    DOLUNAY ÇÖREK

    Yüksek Lisans

    Türkçe

    Türkçe

    2020

    FelsefeGalatasaray Üniversitesi

    Kamu Hukuku Ana Bilim Dalı

    PROF. DR. AHMET ULVİ TÜRKBAĞ

  2. Trablusgarp Harbi'nde Osmanlı gayrinizami harp uygulaması

    The practices of unconventional warfare by Ottomans in the War of Tripoli

    MEHMET ASLAN

    Yüksek Lisans

    Türkçe

    Türkçe

    2019

    Kamu YönetimiMilli Savunma Üniversitesi

    Harp Tarihi Ana Bilim Dalı

    DOÇ. DR. GÜLTEKİN YILDIZ

  3. Osmanlı modernleşme sürecinde Ahmet Cevdet Paşa'nın yönetim anlayışı

    Administration understanding of Ahmet Cevdet Pasha in the Ottoman modernization process

    ÇAĞATAY CEYLAN

    Yüksek Lisans

    Türkçe

    Türkçe

    2019

    Siyasal BilimlerSakarya Üniversitesi

    Siyaset Bilimi ve Kamu Yönetimi Ana Bilim Dalı

    DR. ÖĞR. ÜYESİ MAHMUT KARAMAN

  4. İbni Sina ve Gazzali'de vahiy anlayışı

    The concept of revelation at avicenna and Ghazzali

    ZÜBEYİR OVACIK

    Doktora

    Türkçe

    Türkçe

    2010

    DinSelçuk Üniversitesi

    Felsefe Bölümü

    PROF. DR. HÜSAMEDDİN ERDEM

  5. Nietzsche on fate and freedom

    Nietzsche felsefesinde yazgı ve özgürlük

    SEDEF BEŞKARDEŞLER

    Yüksek Lisans

    İngilizce

    İngilizce

    2013

    FelsefeOrta Doğu Teknik Üniversitesi

    Felsefe Ana Bilim Dalı

    DOÇ. DR. BARIŞ PARKAN