Geri Dön

Soliter böbrekli hastalarda renal hasarın gelişimine ve progresyonuna etki eden faktörler

Factors affecting the development and progression of renal damage in patients with soliter kidney

  1. Tez No: 799633
  2. Yazar: ÖZNUR BAYKAL
  3. Danışmanlar: PROF. DR. MÜRVET YILMAZ
  4. Tez Türü: Tıpta Uzmanlık
  5. Konular: Nefroloji, İç Hastalıkları, Nephrology, Internal diseases
  6. Anahtar Kelimeler: Soliter böbrek, Unilateral renal agenezi/displazi, Unilateral Nefrektomi, Solitary kidney, Unilateral renal agenesis/dysplasia, Unilateral nephrectomy
  7. Yıl: 2023
  8. Dil: Türkçe
  9. Üniversite: Sağlık Bilimleri Üniversitesi
  10. Enstitü: İstanbul Bakırköy Dr. Sadi Konuk Eğitim ve Araştırma Hastanesi
  11. Ana Bilim Dalı: İç Hastalıkları Ana Bilim Dalı
  12. Bilim Dalı: Nefroloji Bilim Dalı
  13. Sayfa Sayısı: 61

Özet

Amaç: Soliter böbrek; kişinin tek veya işlev görmeyen bir böbrekle doğması, kaza veya hastalık nedenli bir böbreğini yitirmesi, başka birine bağışta bulunması sonrası tek bir böbrekle yaşaması olarak tanımlanır. Bu nefron kaybının sonucunda kalan tek böbrekte zamanla glomerüler hipertrofi ve buna karşılık glomerüler hiperfiltrasyon gelişir, adaptasyon süreci ile bazı kişilerde glomerüler filtrasyon hızında azalma, proteinüri ve hipertansiyon izlenir. İlerleyen süreçte böbrek fonksiyon kaybına bağlı nadir olarak son dönem böbrek yetmezliği gelişir ve renal replasman tedavisi (RRT) gerekebilir. Bu çalışmamızda soliter böbrekli hastaların takibinde renal hasarın gelişimine ve mevcut renal hasarın progresyonuna etki eden faktörlerin ortaya konulması amaçlandı. Materyal ve Metod: Retrospektif olarak yapılan bu çalışmaya herhangi bir görüntüleme yöntemi ile soliter böbrek saptanan hastalar dahil edildi. Böbrek bağışında bulunan donörler ve kısmi nefrektomi yapılanlar çalışma dışı bırakıldı. Dahil edilen hastaların demografik verileri, klinik özellikleri, laboratuvar parametreleri, görüntüleme bulguları ve uygulanan tedaviler hasta dosyaları ve tıbbi kayıt sisteminden elde edildi. Hastalar soliter böbrek sebebine göre unilateral renal agenezi/displazi hastaları ve unilateral nefrektomi yapılmış olan hastalar olmak üzere 2 gruba ayrıldı. Sonlanım noktası olarak serum kreatinin değerinin başlangıç değerine göre 2 katına çıkışı, RRT'ye başlama ve ölüm kabul edilerek gruplar karşılaştırıldı. Bulgular: Çalışmaya yaş ortalaması 56.67±15.62 yıl olan 493 soliter böbrekli hasta (209 erkek; 284 kadın) alındı. Ortalama takip süresi 67±42.8 ay olan hastaların %68.6'sı (n=338) agenezi/displazi, %31.4'ü (n=155) nefrektomi grubunda idi. Olguların %72.4'ünde (n=354) hipertansiyon (HT), %27.9'unda (n=136) diyabetes mellitus (DM) saptandı. En sık nefrektomi nedenleri tümör ve taş hastalığı idi. Nefrektomi grubundakilerin yaşları ve böbrek boyutları, agenezi/displazi grubundakilerden büyük saptandı (p=0.001). Takip süresince hastaların %10.3'ünde (n=51) kreatinin 2 katına çıktığı, %3.2'sinde (n=16) RRT'ye başlandığı, %1.8'inin (n=9) ise öldüğü saptandı. Agenezi/displazi grubundakilerin kreatinin 2 katına çıkma oranı, nefrektomi grubundakilerden daha fazla bulundu (p=0.041). Agenezi/displazi grubunda ileri yaş, DM ve HT varlığı kötü prognozlu hastalarda daha fazla iken (sırasıyla p=0.020; p=0.003; p=0.001), nefrektomi grubunda prognoz grupları arasında anlamlı fark saptanmadı. Agenezi/disgenezi grubunda sistolik kan basıncındaki bir birim artış kötü prognoz riskini 1.037 (%95 CI:1.006-1.069) kat; soliter böbrek boyutunun bir birim düşüşü ise 1.047 (%95 CI:1.014-1.080) kat artırmaktaydı. Nefrektomi grubunda kreatinin değerindeki bir birim artışın kötü prognoz riskini 3.857 (%95 CI:1.262-12.804) kat; başlangıç proteinüri düzeyinin bir birim artışı ise 1.001 (%95 CI:1.000-1.012) kat arttırdığı saptandı. Sağkalım oranları nefrektomi grubunda daha yüksek saptanmasına rağmen aralarında istatistiksel olarak anlamlı farklılık bulunmadı (p=0.055). Sonuç: Soliter böbrekli hastaların prognozunda agenezi/displazili veya nefrektomili olmalarına göre demografik özellikleri ve laboratuvar verileri arasında fark bulunabilir. Soliter böbreği olan hastaların çoğunda HT bulunur. Agenezi/displazi grubunda ileri yaş, DM ve HT varlığı kötü prognozu gösterebilir. Nefrektomili hastalarda kreatinin ve proteinüri artışı kötü prognozu artırır. Soliter böbrekli hastalar böbrek hasarının erken teşhisi ve ilerleme riskinin azaltılması için erken dönemde bir nefroloji uzmanına yönlendirilmelidir.

Özet (Çeviri)

Aim: Solitary kidney; it is defined as being born with a single or non-functioning kidney, losing a kidney due to accident or disease, living with a single kidney after donating to another person. As a result of this nephron loss, glomerular hypertrophy and corresponding glomerular hyperfiltration develop in the remaining single kidney over time. With the adaptation process, a decrease in glomerular filtration rate, proteinuria and hypertension are observed in some individuals. In the progressive process, end-stage renal failure rarely develops due to loss of kidney function and renal replacement therapy (RRT) may be required. In this study, it was aimed to reveal the factors affecting the development of renal damage and the progression of existing renal damage in the follow-up of patients with solitary kidneys. Materials and Methods: In this retrospective study, patients with solitary kidney detected by any imaging method were included. Kidney donors and patients who underwent partial nephrectomy were excluded. Demographic data, clinical characteristics, laboratory parameters, imaging findings and treatments were obtained from patient files and medical record system. Patients were divided into 2 groups according to the cause of solitary kidney: patients with unilateral renal agenesis/dysplasia and patients with unilateral nephrectomy. The groups were compared as the endpoint was considered as doubling of serum creatinine value compared to baseline, starting RRT and death. Results: The study included 493 patients with solitary kidney (209 males; 284 females) with a mean age of 56.67±15.62 years. The mean follow-up period was 67±42.8 months, 68.6% (n=338) were in the agenesis/dysplasia group and 31.4% (n=155) were in the nephrectomy group. Hypertension (HT) was found in 72.4% (n=354) and diabetes mellitus (DM) was found in 27.9% (n=136) of the cases. The most common causes of nephrectomy were tumor and stone disease. The age and kidney size in the nephrectomy group were older than those in the agenesis/dysplasia group (p=0.001). During the follow-up period, creatinine doubled in 10.3% (n=51), RRT was started in 3.2% (n=16) and 1.8% (n=9) died. The rate of creatinine doubling was higher in the agenesis/dysplasia group than in the nephrectomy group (p=0.041). In the agenesis/dysplasia group advanced age, presence of DM and HT were more common in patients with poor prognosis (p=0.020; p=0.003; p=0.001, respectively), while no significant difference was found between the prognosis groups in the nephrectomy group. In the agenesis/dysgenesis group, a one-unit increase in systolic blood pressure increased the risk of poor prognosis 1.037 (95% CI: 1.006-1.069) times and a one-unit decrease in solitary kidney size increased the risk 1.047 (95% CI: 1.014-1.080) times. In the nephrectomy group, a one-unit increase in creatinine increased the risk of poor prognosis by 3.857 (95% CI: 1.262-12.804) times and a one-unit increase in baseline proteinuria increased the risk by 1.001 (95% CI: 1.000-1.012) times. Although disease-free survival rates were higher in the nephrectomy group, there was no statistically significant difference between them (p=0.055). Conclusions: There may be a difference in the prognosis of patients with solitary kidneys according to whether they have agenesis/dysplasia or nephrectomy in terms of demographic characteristics and laboratory data. Most patients with solitary kidneys have HT. In the agenesis/dysplasia group, advanced age, DM and HT may indicate a poor prognosis. Increased creatinine and proteinuria increase the poor prognosis in patients with nephrectomy. Patients with solitary kidneys should be referred to a nephrologist early for early diagnosis of kidney damage and to reduce the risk of progression.

Benzer Tezler

  1. Soliter böbrekli hastalarda Perkütan Nefrolitotomi (PCNL) operasyonu güvenirliği, postoperatif taşsızlık , GFR , komplikasyon oranlarının çift böbrekli hastalara yapılan perkütan nefrolitotomi sonuçları ile retrospektif karşılaştırılması

    Retrospective comparison of reliability, postoperative stone free rate, glomerular filtration rate and complication rates of percutaneous nephrolithotomy operation in solitary and doublekidney patients

    MACİD HAGVERDİYEV

    Tıpta Uzmanlık

    Türkçe

    Türkçe

    2022

    ÜrolojiEge Üniversitesi

    Üroloji Ana Bilim Dalı

    PROF. DR. MEHMET BÜLENT SEMERCİ

    DOÇ. DR. FUAT KIZILAY

    PROF. DR. BİLAL-İ HABEŞ GÜMÜŞ

  2. Ratlarda renal hipoksiye bağlı oluşan oksidatif stress üzerine likopen'in olası koruyucu etkisi

    The probable protective effect of lycopene on hypoksia induced oxidative stress in rats

    ABDULKADİR PEKTAŞ

    Tıpta Uzmanlık

    Türkçe

    Türkçe

    2009

    ÜrolojiAdnan Menderes Üniversitesi

    Üroloji Ana Bilim Dalı

    PROF. DR. HAKAN GEMALMAZ

  3. Sıçanlarda tek taraflı olarak aralıklı ve aralıksız renal iskemi-reperfüzyon modeli oluşturulması ve sonuçlarının karşılaştırılması

    The creation and comparison of unilateral intermittent and unintermittent renal ischemia-reperfusion models in rats

    MUSTAFA SOYTAŞ

    Tıpta Uzmanlık

    Türkçe

    Türkçe

    2017

    Ürolojiİstanbul Medipol Üniversitesi

    Üroloji Ana Bilim Dalı

    PROF. DR. RAHİM HORUZ

  4. Soliter böbrekli ve tek taraflı küçük böbrekli hastalarda arteriyel kan basıncı monitörizasyonu ve arteriyel sertlikle böbrek fonksiyonlarının ilişkisi

    Arterial blood pressure monitoring and the relationship between arterial stiffness and renal function in patients with solitary kidney and unilateral small kidney

    RAZİYE YAZICI

    Tıpta Yan Dal Uzmanlık

    Türkçe

    Türkçe

    2012

    NefrolojiSağlık Bakanlığı

    İç Hastalıkları Ana Bilim Dalı

    DOÇ. DR. LÜTFULLAH ALTINTEPE

  5. Soliter böbrekli hastalarda perkütan nefrolitotomi sonuçlarının değerlendirilmesi

    Result of percutaneous nephrolithotomy operation in solitary kidney patients

    ERDOĞAN BİLİCİ

    Tıpta Uzmanlık

    Türkçe

    Türkçe

    2020

    ÜrolojiDicle Üniversitesi

    Üroloji Ana Bilim Dalı

    DR. ÖĞR. ÜYESİ ONUR DEDE