Feminizm bağlamında histeri ve iki örnek okuma
Hysteria in the context of feminism and two sample readings
- Tez No: 800161
- Danışmanlar: DR. ÖĞR. ÜYESİ ÜFTADE MUŞKARA
- Tez Türü: Yüksek Lisans
- Konular: Sahne ve Görüntü Sanatları, Performing and Visual Arts
- Anahtar Kelimeler: Histeri, Tiyatro, Feminizm, Toplumsal Cinsiyet, Medea, Hedda Gabler, Hysteria, Feminism, Medea, Hedda Gabler, Gender, Theatre
- Yıl: 2022
- Dil: Türkçe
- Üniversite: Kocaeli Üniversitesi
- Enstitü: Sosyal Bilimler Enstitüsü
- Ana Bilim Dalı: Sahne Sanatları Ana Sanat Dalı
- Bilim Dalı: Dramatik Sanatlar Bilim Dalı
- Sayfa Sayısı: 108
Özet
Bugün tıp literatüründe 'histeri' olarak tanımlanan, ani ve aşırı duygusal tepkimelerin yarattığı psikosomatik ve psikonevrotik bozukluk; ilk olarak antik çağlarda, hippokratik tıp geleneğinin anatomiye dair bilgisinin yetersizliği sebebiyle 'rahim kaynaklı' bir hastalık olarak tanımlanmıştır. Bu tanım Histeri'yi, rahim organının yalnızca kadın fizyolojisinde bulunması sebebiyle cinsiyetle sınırlandırarak, kadına özgü bir hastalık olarak tıp literatürüne yerleştirmiştir. Antik çağlarda yapılan bu tıbbi hata, çağlar boyunca kesin doğru olarak toplumların belleğinde yer etmiş ve tarihsel bir hataya evrilmiştir. Tarih boyunca kendisine tanımlanan özel alandan dışarı çıkmaya cüret eden, kamusal yaşamda hak talep eden, düşüncesini ve duygusunu yüksek sesle ifade eden kadınlar histerik olarak yaftalanmış, ilkel tedavi yöntemleriyle 'iyileştirilmeye' çalışılarak akıl almaz muamelelere maruz bırakılmış, akıl hastanelerine kapatılmış ve dahası kendi bedenlerine yabancılaştırılmıştır. Histeri iktidarın kadınlara biçtiği rolü aktif biçimde hatırlatan bir tehdit olarak sürekli iktidar mekanizmaları tarafından işletilmiş ve kadın kimliği yüzyıllar boyu aşındırılmıştır. Asırlar boyu işletilen bu tehdit olağanlaşmış, kadınların bedenlerine ve duygularına yabancılaşması sağlanmış ve böylelikle iktidar mekanizmaları bir tahakküm alanı olarak kadın bedenini kendi selameti yararına kullanmıştır. Söz konusu olağanlaşma kaçınılmaz olarak sanata da sirayet etmiş, yaşamın tüm bileşenlerinde olduğu gibi sanat eliyle de histeri bir hastalıktan ziyade artık tespiti güç bir mefhuma dönüşerek varlığını sürdürmüştür. Bu çalışma, Histeri'nin tarihsel sürecini antik çağlardan Medea, modern zamanlardan Hedda Gabler oyunlarını ele alarak, verili tarih algısının tam karşısından, feminist çerçeveden tartışmayı amaçlamaktadır.
Özet (Çeviri)
Today in medical literature, a psychosomatic and psychoneurotic disorder is caused by sudden and extreme emotional reactions that are defined as hysteria; first in ancient times was described as a 'uterine' disease due to the lack of knowledge of the Hippocratic medical tradition on anatomy. This definition has established hysteria in the medical literature as a female disease limiting it to gender since the uterine organ is only found in female physiology. This medical mistake made in ancient times has been firmly in the memory of societies as a precise throughout the ages and has evolved into a historical error. Throughout the history women who dare to step out of the private space defined for them, claim rights in public life, and express their thoughts and feelings aloud have been labeled as a hysterical; they were subjected to unbelievable treatments by trying to“cure”with primitive treatment methods, women were confined to the mental asylums and moreover, they were alienated from their own bodies. Hysteria has always been operated by power mechanisms as a threat that became an actively reminds women of the role that rulership assigned to them, and women's identity has been corroded for ages. This threat, which has been operating for centuries has become a norm, it causes women's alienation from their bodies and emotions thus power mechanisms used the female body as an area of domination for their own welfare. This normalization has inevitably spread to art as well, and hysteria has continued its existence by turning into a notion that is difficult to detect, rather than a disease, through art, as it is in all components of life. This article aims to discuss the historical process of Hysteria a feminist perspective, from the opposite of the given historical perception, by considering the plays of Medea from ancient times and Hedda Gabler from modern times.
Benzer Tezler
- Cahide Birgül romanlarında toplumsal cinsiyet ve cinsellik
Gender and sexuality in the novels of Cahide Birgul
ŞEBNEM HANIM KARAKUŞ
Yüksek Lisans
Türkçe
2019
Karşılaştırmalı EdebiyatEge ÜniversitesiKadın Çalışmaları Ana Bilim Dalı
PROF. DR. DİLEK DİRENÇ
- Liberal feminizm bağlamında Angela Merkel'in siyasi mücadelesi ve ortaya çıkan lider profili
Angela Merkel's political struggle and emerging leader profile in the context of liberal feminism
SÜMEYYA GÜVEN
Yüksek Lisans
Türkçe
2023
Uluslararası İlişkilerTekirdağ Namık Kemal ÜniversitesiKüreselleşme ve Uluslararası İlişkiler Ana Bilim Dalı
DOÇ. DR. HAKAN CAVLAK
- Dijital teknoloji/kültür ve feminizm bağlamında sosyal ağlarda kadın sorununun temsili: Twitter üzerine bir inceleme
The representation of women's issues on social networks in the context of digital technology / culture and feminism: A study on Twitter
ELİF İREM KOÇ
- Postkolonyal feminizm bağlamında 'küresel kızkardeşlik' kavramının incelenmesi: Hindistan örneği
Examination of 'global sisterhood' concept in the context of postcolonial feminism: Indian case
DİDEM ŞERBETCİ
Yüksek Lisans
Türkçe
2013
Uluslararası İlişkilerAdnan Menderes ÜniversitesiUluslararası İlişkiler Ana Bilim Dalı
YRD. DOÇ. DR. MURAT NECİP ARMAN
- Feminizm ve anti-feminizm bağlamında karşılaştırmalı bir perspektifte kadının siyasal temsili ve konumu
In the context of feminism and antifeminism in a comparative perspective political life and position of women
BURCU DEMİRDÖVEN
Yüksek Lisans
Türkçe
2018
Siyasal BilimlerPamukkale ÜniversitesiSiyaset Bilimi ve Kamu Yönetimi Ana Bilim Dalı
DOÇ. DR. NİGAR DEĞİRMENCİ