Geri Dön

İntrakoronal ağartma işlemlerinin in vitro ve in vivo olarak değerlendirilmesi

Başlık çevirisi mevcut değil.

  1. Tez No: 80153
  2. Yazar: UMUT TUNGA
  3. Danışmanlar: DOÇ. DR. BADE SONAT
  4. Tez Türü: Doktora
  5. Konular: Diş Hekimliği, Dentistry
  6. Anahtar Kelimeler: Ağartma materyalleri, radiküler penetrasyon, ekstemal rezorbsiyon, hidrojen peroksit, sodyum perborat, Bleaching materials, radicular penetration, external resorption, hydrogen peroxide, sodium perborate
  7. Yıl: 1998
  8. Dil: Türkçe
  9. Üniversite: Ankara Üniversitesi
  10. Enstitü: Sağlık Bilimleri Enstitüsü
  11. Ana Bilim Dalı: Diş Hastalıkları ve Tedavisi Ana Bilim Dalı
  12. Bilim Dalı: Belirtilmemiş.
  13. Sayfa Sayısı: 123

Özet

110 ÖZET İntrakoronal Ağartma İşlemlerinin İn Vitro ve İn Vivo Olarak Değerlendirilmesi İntrakoronal ağartma işlemlerinin in vitro ve in vivo olarak değerlendirilmesini amaçladığımız çalışmamız, 2 ayrı in vitro ve 1 in vivo inceleme olarak yürütüldü. Çalışmamızın in vitro bölümünün 1. kısmında; intrakoronal ağartma materyallerinin, dentin ve semeni yüzey morfolojilerinde sebep oldukları değişikliklerin incelenmesi amacıyla, 18 adet gömülü alt 20 yaş dişi lingual ve bukkal olmak üzere 36 parçaya seğmenle edildiler. Bu 36 adet parçanın 24'ünün iç kısımlarında kesilmiş dentin yüzeyleri ile pulpa odalarının içerisinde hiç dokunulmamış dentin yüzeyleri elde edildi ve dentin dokusu bu 2 bölgede incelendi. Diğer 12 adet seğmenle edilmiş diş ise; semeni yüzeylerinin incelenebilmesi amacıyla tekrar ortadan ikiye ayrılarak 24 adet parçaya ayrıldılar.Daha sonra bu örnekler, 6 ayrı gruba ayrıldılar ve her gruba farklı konsantrasyonlarda ağartıcı ajanlar uygulandı. Bunu takiben, örnekler 37° C'lik etüvde % 100 nemli ortamda 3 gün süreyle bekletildiler. Bunu takiben, aynı ağartıcı materyaller ile bir uygulama daha yapıldı ve 3 gün daha beklenildi, örnekler daha sonra altın ile kaplanarak SEM incelemesine tabi tutuldular. SEM incelemesinde; ağartma ajanlarının uygulandığı tüm örneklerde, dokunulmamış dentin yüzeyleri ile kesilmiş dentin yüzeylerinde etkilenme tespit edildi. Yüzeyde en şiddetli morfolojik değişimlerin, % 30'luk hidrojen peroksit ile % 30'luk hidrojen peroksit + sodyum perboratın uygulandığı gruplarda dokunulmamış dentin yüzeylerinde oluştuğu gözlendi. Çalışmamızın in vitro bölümünün 2. kısmında; yine intrakoronal ağartma maddelerinin, farklı bariyer maddeleri uygulamaları karşısında, apikale doğru olan sızıntıları ve dentin tübüllerine penetrasyonlarının incelenmesi amacıyla çürüksüz S3 adet tek köklü üst keser veya alt üst premolar diş kullanıldı. Bu dişlere kök kanal tedavilerinin uygulanmasını takiben, bu dişler 2 gruba ayrıldılar. 1. gruptaki dişlere, mine-sement hududunun 2 mm apikaline çinko fosfat siman, 2. gruptaki dişlere ise, cam iyonomer siman kaide materyali olarak uygulandı. Daha sonra bu dişlerin dış yüzeyleri, sızdırmazlık sağlanabilmesi amacıyla tırnak cilası ve bal mumu ile örtüldü. Aynı izolasyon, kanal ağızlan hududundan kaide materyaline, yaklaşık 2 mm kalacak şekilde de uygulandı. Böylelikle sızdırmazlığın incelenmesinde kullanılacak olan boya maddesinin sadece bariyer maddesi ve bu bölgedeki dentin ile temasta olması sağlandı. 5 adet diş ise; deney şartlarının pozitif ve negatif kontrolleri için kullanıldı. Bunlardan birisinin tüm kron ve kök yapısı oje ve bal mumu ile kapatılırken, diğer örnekte ise; hem kaide maddesi kullanılmadı hem de kron kavitesi çevresinden itibaren herhangi bir izolasyon yapılmadı. Bu işlemlerden sonra dişler, 5günsüre ile % l'lik metilen mavisi solüsyonunda 37° C'deki etüvde bekletildiler. Bu işlemin sonrasında, dişlerin üzerindeki bal mumu ile tırnak cilası çıkartıldı ve tüm dişlerin 2 farklı bölgesinden horizontal kesitler alındı. Farklı bariyer maddelerinin ağartıcı ajanlar karşısındaki etkilerinin incelenebilmesi amacıyla, bu kesitler stereomikroskopta incelendi. İncelemenin sonucunda; apikale doğru meydana gelen vertikal sızıntılar incelendiğinde, tüm örneklerde, kullanılan kaide materyali farketmeksizin, en fazla sızıntı oluşan grubun, % 30'luk hidrojen peroksit + sodyum perborat grubu olduğu izlendi. Ayrıca bariyer olarak çinko fosfat simanın kullanıldığı örneklerde, cam iyonomer uygulanan gruba oranla, daha fazla miktarda horizontal sızıntıya rastlanılmıştır. Hidrojen peroksitin sodyum perborat ile birlikte uygulandığı gruplarda, sodyum perboraün su ile birlikte uygulandığı gruba nazaran, yine daha fazla miktarda sızıntıya rastlanılmıştır. İn vivo çalışmamızda ise; kliniğimize dişlerindeki çeşitli renkleşme şikayetleri nedeniyle başvurmuş olan hastalardan yararlanıldı. Eğer gerekli ise hastaların renkleşmiş olan dişlerine kanal tedavileri uygulandı. Kanal tedavisinin uygulanmasını takiben standart plaklar hazırlanarak, bu plaklar vasıtasıyla uzun kon tekniği ile radyografiler alındı. Kök kanallarının doldurulmasından 48 saat sonra renkleşmiş olan bu dişlere ağartma uygulanmaya başlandı. Bu işlem esnasında kanal dolgu maddesi, mine - sement hududundan apikale doğru yaklaşık 2 mm kadar kaldırıldı ve bölgeye yine yaklaşık 2 mm kalınlığında çinko fosfat siman kaide materyali olarak yerleştirildi. Ağartma işlemlerinden önce hastalarda mevcut olan renkleşmeler hafif, orta ve ağır olmak üzere 3 kategoride değerlendirildiler. Renkleşmenin derecesine ve etiyolojisine göre, uygulanacak olan yöntemler seçildi ve ağartma işleminin uygulanmasını takiben renkleşmiş olan bu dişlerin tedaviye karşı verdikleri cevaplar incelenerek kayıt edildi. Vak'alara göre farklı yöntem ve maddeler ile ağartma tedavisi uygulanmış olan bu dişlerin renklerindeki geri dönüşümler ve meydana gelmesi muhtemel olan ekstemal servikal rezorbsiyon hadisesi, ağartma işleminden hemen sonra ve işlemi takip eden 3. yılda alınan renkli fotoraflar ve radyografiler vasıtasıyla klinik ve radyografik yönden değerlendirildi. Tekrar renkleşme vak'alarının, daha çok travmalar sonrasında renkleşmenin oluştuğu hastalarda, ileri düzeyde renkleşme görülen hastalarda ve renkleşme olayından sonra uzun süre tedavi edilmeden kalmış vak'alarda olduğu görülmüştür. Hafif renkleşme vak'alarında ve kanal tedavileri sonrasında oluşan renkleşmelerden hemen sonra ağartma işlemi uygulandığında, renkleşmede geri dönüşüm açısından daha başarılı sonuçlar alındığı görülmüştür. Ayrıca 21 adet hastanın hiçbirinde takip filmlerinde, servikal kök rezorbsiyonuna radyolojik olarak rastlanılmamıştır.

Özet (Çeviri)

112 SUMMARY An In Vitro and In Vivo Evaluation Of Bleaching Process Our study was consisted of 2 different in vitro and 1 in vivo examination. In the first part of our study; 18 impact mandibular 3.rd molars were lingually and buccally segmented into 36 pieces in order to examine the changes in dentin and cementum surface morphology caused by introcoronal bleaching materials. The internal sections of 24 pieces, cutted sections and uncutted sections of dental surfaces in pulp chambers were examined. The other 12 segmented teeth were cut into two so as to examine their cementum surfaces in 24 samples. Then these samples were categorized in 6 different groups and each group was exposed to bleaching agents in different concentrations.These samples were stored at 37° C in % 100 humidity for 3 days. Following this process, the same bleaching materials were again applied to them and they were left for 3 more days. After this period, samples; covered with gold and exposed to SEM analysis. In this process, morphologic changes were detected in the uncutted sections. The most intensive morphologic changes were detected in the uncutted dental surfaces exposed to % 30 hydrogen peroxide, and % 30 hydrogen peroxide + sodium perborate in particular. In the second part of our in vitro study, 53 single rooted upper incisive and upper - lower premolar teeth were used to examine the penetration to apical portion and to dental tubulles when different barrier materials have been used against intracoronal bleaching materials. The samples were divided into two groups after root treatment was applied to them. Zincphosphate sealer was applied to the 2 mm apically of the cemento-enamel junction in the first group. The outer surface of them were isolated with nail polish and wax. The same isolation was also applied to 2 mm above the root canal to base material. Methylenblue that is to be used in the examination of sealing ability, was made to be in touch with the barrier material and the dentin in this section. 5 teeth were used as negative and positive controls while all the crown and root structure of 1 of them was covered with nail polish and wax, neither base material was used, nor an isolation from crone cavity was made in the other 4 samples. After this process, the samples were stored at a solution of % 1 methylen blue at 37° C. At the end of mis process, the nail polish and wax was113 removed from them and horizontal sections were made from 2 different sides of the teem. These sections were examined in stereomicroscope to observe the effects of bleaching agents on different barrier materials. At the end of this study, when the vertical penetration through the apical part was examined in all specimens; it is founded out that more penetration occured in the group of % 30 hydrogen peroxide + sodium perborate, what ever the base material was used. Furthermore in the samples where zinkphosphate was used as the base material, more horizontally penetration has been detected in the group, which bleaching materials have been used than the group which only water was used as a control group. In the group which hydrogen peroxide was applied with sodium perborate more penetration was detected man the group that sodium perborate was applied with water. In our in vivo study; patients with problems with various discoloration complains mat came to our clinic, were used. Root canal treatment was applied to these discolored teeth, if necessary. After the preparation of standart plates, radiographs were taken with long-cone technique by the help of this plates. 48 hours later, after the obturation of root canals, bleaching was applied to these teeth. During this process, the canal obturation material was cut of about 2 mm from cemento - enamel junction to 1he apically, and 2 mm zinkphosphate was covered as base material. Before the bleaching process, the discolorations had been categorized in 3 groups due to the degree of discoloration. According to the degree and etiyology of the discoloration, the bleaching technique was decided and after the application of bleaching response from the discolored teeth was observed and recorded. Recolorations among the teeth and the probable external resorption process, was observed clinically and radiographicalry after the following the applyment and following 3 years through the agency of colored photographs and radiographs. 3 reasons were found for this recolorations; first: in the cases where discoloration was caused by a trauma, second: in the cases of severe discolorations, third: in the cases which have not been treated for a very long time. In the cases where the discoloration is not so intense and the discolorations caused by root canal treatment, when bleaching was applied immediatly, success in preventing decolorations has been observed. No radiographic servical resorption has been detected in the control radiographs of these 21 patients.

Benzer Tezler

  1. İntrakoronal ağartma işleminde kullanılan sodyum perborat trihidrat ile yeni bir ağartma materyali olan sodyum perkarbonatın ağartma etkinliğinin karşılaştırılmalı incelenmesi

    Comparison of sodium perborate trihydrate and sodium percarbonate which is a new bleaching material in intracoronal bleaching procedure

    MURAT ÖZGÜR ULU

    Doktora

    Türkçe

    Türkçe

    2005

    Diş HekimliğiAnkara Üniversitesi

    Endodonti Ana Bilim Dalı

    PROF. DR. AYLİN KALAYCI

  2. Farklı intrakoronal ağartma materyallerinin irrigasyon solüsyonlarına maruz kalmış kron dentininin tübül çapı, mikrosertliği ve mineral içeriğine etkisi

    Effect of different intracoronal bleaching agents on tubule radius, microhardness and mineral content of crown dentin exposed to irrigation solutions

    HAKAN KARAASLAN

    Diş Hekimliği Uzmanlık

    Türkçe

    Türkçe

    2019

    Diş HekimliğiHacettepe Üniversitesi

    Endodonti Ana Bilim Dalı

    PROF. DR. BAHAR ÖZÇELİK

  3. Kalsiyum silikat esaslı materyallerin diş renklenmesi üzerine etkisinin ve ağartma tedavisi sonrası renk değişiminin değerlendirilmesi: spektrofotometrik çalışma

    The effect of calcium silicate based materials on tooth discoloration and evaluation of colour change after bleaching treatment: a spectrophotometric study

    SERPİL SAĞIROĞLU AKSUN

    Diş Hekimliği Uzmanlık

    Türkçe

    Türkçe

    2018

    Diş HekimliğiGazi Üniversitesi

    Endodonti Ana Bilim Dalı

    DOÇ. DR. BAĞDAGÜL HELVACIOĞLU KIVANÇ

  4. Farklı sodyum perborat su ve hidrojen peroksit ile karışımlarının dişlerin intrakoronal ağartılması ve tübüler geçirgenlik üzerine etkisi

    An in vitro investigation of the effect of various types of sodium perborate either mixed with water of hydrogen peroxide on intracoronal bleaching and tubular permeability of the teeth

    HALE ARI

    Doktora

    Türkçe

    Türkçe

    1999

    Diş HekimliğiSelçuk Üniversitesi

    Diş Hastalıkları ve Tedavisi Ana Bilim Dalı

    DOÇ.DR. METE ÜNGÖR

  5. İntrakoronal beyazlatmada karbamid peroksit jellerin servikal bölgeye penetrasyonunun değerlendirilmesi

    The evaluation of cervical peroxide penetration of carbamide peroxide gels during intracoronal bleaching

    AYŞEGÜL ASAL ÇALI

    Doktora

    Türkçe

    Türkçe

    2011

    Diş HekimliğiAnkara Üniversitesi

    Endodonti Ana Bilim Dalı

    PROF. DR. FATMA GÜL ZIRAMAN