Geri Dön

Demir eksikliği anemili çocuklarda oral demir tedavisinin dna hasarı ile ilişkisi

The relationship of oral iron treatment with dna damage in children with iron deficiency anemia

  1. Tez No: 807978
  2. Yazar: BAĞDAGÜL AKSU
  3. Danışmanlar: PROF. DR. SADIK SAMİ HATİPOĞLU
  4. Tez Türü: Tıpta Uzmanlık
  5. Konular: Hematoloji, Çocuk Sağlığı ve Hastalıkları, Hematology, Child Health and Diseases
  6. Anahtar Kelimeler: Belirtilmemiş.
  7. Yıl: 2008
  8. Dil: Türkçe
  9. Üniversite: Sağlık Bilimleri Üniversitesi
  10. Enstitü: İstanbul Bakırköy Dr. Sadi Konuk Eğitim ve Araştırma Hastanesi
  11. Ana Bilim Dalı: Çocuk Sağlığı ve Hastalıkları Ana Bilim Dalı
  12. Bilim Dalı: Belirtilmemiş.
  13. Sayfa Sayısı: 93

Özet

Demir eksikliği anemisi (DEA), vücuda giren demirin hemoglobin yapımı için yetersiz olması şeklinde tanımlanabilir. Hastalık, yurdumuzda ve dünyada en sık görülen anemi tipidir. Demir eksikliği anemisi, demirin sülfat, glukonat ve fumorat tuzları ile tedavi edilir. Demir, major bir serbest radikal oluşturucusudur. Demire bağlı oksidatif hasar in vivo olarak normal eritrositlerde gösterilmiştir. Serbest oksijen radikallerinin (SOR) doku hasarı ve değişik hastalıkların etyopatogenezindeki rolü, son zamanlarda tıpta giderek artan ilgi alanı olmuştur. Oksidatif stres, artmış oksidana maruz kalma ya da azalmış antioksidan kapasite olarak tanımlanabilir. Oksidatif stres organizmadaki birçok patolojik süreçte rol almaktadır. Organizmada serbest oksijen radikalleri, antioksidan sistem tarafından etkisizleştirilerek bir denge oluşturulmaktadır. Bu denge bozulduğunda doku hasarı oluşabilmektedir. Çalışmamızda amacımız; demir eksikliği anemisi tedavisinde tedavi dozunda (5-6 mg/kg/gün) oral demir kullanımı sonrasında lenfositlerde organizmadaki bu dengenin oksidan sistem lehine bozulmasıyla DNA hasarının gelişip gelişmediğinin araştırılması ve demir kullanımı sonrasında DNA hasarının geliştiğinin tespit edilmesi halinde antioksidan desteğin öneminin vurgulanmasıdır. Çalışma 01.11.2006 - 31.12.2006 tarihleri arasında Bakırköy Dr. Sadi Konuk Eğitim ve Araştırma Hastanesi Çocuk Sağlığı ve Hastalıkları Kliniği'ne başvuran 27 anemi grubu olgusu ve 20 kontrol grubu olgusu olmak üzere toplam 47 olgu üzerinde yapılmıştır. Olguların yaşları 4 ay ile 36 ay arasında değişmekte olup ortalama yaş 5,91±7,23 aydır. Olguların 18'i (% 38,3) kız; 29'u (% 61,7) erkektir. Çalışma grubunu oluşturan 27 çocuğun 11'i kız (% 40,7), 16'sı erkek (%59,3) idi. Yaş ortalaması (12,81±6,16 ay) olarak belirlendi. Kontrol grubunun ise 13'ü (% 65) erkek, 7'si (% 35) kız olgulardan oluşmaktadır. Yaş ortalaması (20,1±6,53 ay) olarak belirlendi. Tedavi öncesine göre tedavi sonrasında hemoglobin miktarında görülen yükselme istatistiksel olarak ileri düzeyde anlamlı bulunmuştur (p0,05). Ferritin düzeyleri ise yine tedavi öncesine göre tedavi sonrasında istatistiksel olarak ileri düzeyde anlamlı bir yükseliş göstermektedir (p0,05). Anemi grubu olgularında zincir kırığının tedavi öncesine göre tedavi sonrası ölçümlerinde görülen yükselme istatistiksel olarak ileri düzeyde anlamlı bulunmuştur (p0.05). Çalışma grubu olgularında kardeşi olan olguların tedavi öncesi zincir kırığı ölçümleri kardeşi olmayanlara göre anlamlı düzeyde yüksek olarak saptanmıştır (p0.05). Çalışma grubu olgularında; tedavi öncesi hemoglobin, hematokrit, RBC, demir, TDBK ve ferritin değerleri ile tedavi öncesi zincir kırığı ve FPG düzeyleri arasında istatistiksel olarak anlamlı ilişki görülmemektedir (p>0.05). Günümüzde özellikle az gelişmiş ve gelişmekte olan ülkelerde büyük sorun olan DEA'nin önlenmesi ve tedavisindeki asıl amaç agresif uygulamadan kaçınarak, ilave oksidatif stres oluşturmadan demir eksikliğinin düzeltilmesi olmalıdır. Tedavi sırasında oluşabilecek oksidan stresin antioksidan diyetle desteklenebileceği önerilebilir.

Özet (Çeviri)

Iron deficiency anemia (DEA) can be defined as the insufficient amount of iron entering the body for the production of hemoglobin. The disease is the most common type of anemia in our country and in the world. Iron deficiency anemia is treated with sulfate, gluconate and fumorate salts of iron. Iron is a major free radical generator. Iron-induced oxidative damage has been demonstrated in normal erythrocytes in vivo. The role of free oxygen radicals (SOR) in tissue damage and the etiopathogenesis of various diseases has recently been an area of increasing interest in medicine. Oxidative stress can be defined as increased oxidant exposure or decreased antioxidant capacity. Oxidative stress is involved in many pathological processes in the organism. In the organism, free oxygen radicals are neutralized by the antioxidant system and a balance is created. When this balance is disturbed, tissue damage can occur. Our aim in our study; The aim of this study is to investigate whether DNA damage develops after the use of oral iron at a treatment dose (5-6 mg/kg/day) in the treatment of iron deficiency anemia due to the deterioration of this balance in the organism in favor of the oxidant system, and to emphasize the importance of antioxidant support if it is detected that DNA damage develops after iron use. The study was carried out between 01.11.2006 - 31.12.2006 in Bakırköy Dr. The study was carried out on a total of 47 patients, 27 of whom were anemia group cases and 20 control group cases, who applied to the Sadi Konuk Training and Research Hospital Pediatrics Clinic. The ages of the cases ranged from 4 months to 36 months, with a mean age of 5.91±7.23 months. Eighteen of the cases (38.3%) were girls; 29 of them (61.7%) are male. Of the 27 children in the study group, 11 (40.7%) were girls and 16 (59.3%) were boys. The mean age was determined as (12.81±6.16 months). The control group consisted of 13 (65%) male and 7 (35%) female cases. The mean age was determined as (20.1±6.53 months). The increase in the amount of hemoglobin after the treatment compared to the pre-treatment was statistically significant (p0.05). Ferritin levels, on the other hand, show a statistically significant increase after treatment compared to before treatment (p0.05). In anemia group cases, the increase in the post-treatment measurements of chain fracture compared to pre-treatment was statistically significant (p0.05). In the study group, the pre-treatment chain fracture measurements of the patients with siblings were found to be significantly higher than those without siblings (p0.05). In the study group cases; There is no statistically significant correlation between pre-treatment hemoglobin, hematocrit, RBC, iron, TDBC and ferritin levels and pre-treatment chain fracture and FPG levels (p>0.05). The main aim in the prevention and treatment of IDA, which is a major problem especially in underdeveloped and developing countries, should be to correct iron deficiency without creating additional oxidative stress by avoiding aggressive application. It can be suggested that oxidant stress that may occur during treatment can be supported by an antioxidant diet.

Benzer Tezler

  1. Demir eksikliği anemisi ve tedavisinde DNA hasarı: 8-hidroksi-2-deoksiguanozin düzeyi

    Iron deficiency anaemia (iDA) and on the treatment of ida dna damage: 8-hydroxy-2-deoxyguanosine level

    BUKET ESEN

    Tıpta Uzmanlık

    Türkçe

    Türkçe

    2013

    Çocuk Sağlığı ve HastalıklarıFırat Üniversitesi

    Çocuk Sağlığı ve Hastalıkları Ana Bilim Dalı

    PROF. DR. SAADET AKARSU

  2. Demir eksikliği anemisinde intravenöz demir hidroksil sukroz tedavisinin endojen eritropoetin düzeyine etkisi ve vitamin A desteğinin anemi tedavisindeki rolü

    Başlık çevirisi yok

    MUSTAFA ÇALIK

    Tıpta Uzmanlık

    Türkçe

    Türkçe

    1999

    Çocuk Sağlığı ve HastalıklarıErciyes Üniversitesi

    Çocuk Sağlığı ve Hastalıkları Ana Bilim Dalı

    PROF.DR. MEHMET AKİF ÖZDEMİR

  3. Demir eksikliği anemisi olan çocuklarda kalp yetersizliği tanısında ve tedaviye yanıtın izleminde serum nt-probnp düzeyinin klinik önemi

    Heart failure in the diagnosis and treatment in children with iron deficiency anemia response follow the clinical significance of the level of serum nt-probnp

    SERAP TEKİN NAS

    Tıpta Uzmanlık

    Türkçe

    Türkçe

    2010

    Kardiyolojiİnönü Üniversitesi

    Çocuk Sağlığı ve Hastalıkları Ana Bilim Dalı

    PROF. DR. GÜLENDAM KOÇAK

  4. Demir eksikliği anemisi olan 5-18 yaş arası çocuklarda tedavi öncesi ve sonrası yaşam kalitesi ölçeklerinin karşılaştırılması

    Comparison of pre-and post-treatment quality of life scales in children aged 5-18 years with iron deficiency anemia

    CANSU ÇAĞLAR

    Tıpta Uzmanlık

    Türkçe

    Türkçe

    2020

    Çocuk Sağlığı ve HastalıklarıSağlık Bilimleri Üniversitesi

    Çocuk Sağlığı ve Hastalıkları Ana Bilim Dalı

    DOÇ. DR. GÜL NİHAL ÖZDEMİR