Hashimoto tiroiditi tanılı hastalarda otoantikor düzeyi ile tiroid nodülü arasındaki ilişkinin belirlenmesi
Determination of the relationship between autoantibody level and thyroid nodule in patients with hashimoto's thyroiditis
- Tez No: 815471
- Danışmanlar: DOÇ. DR. MÜJGAN GÜRLER
- Tez Türü: Tıpta Uzmanlık
- Konular: İç Hastalıkları, Internal diseases
- Anahtar Kelimeler: Belirtilmemiş.
- Yıl: 2023
- Dil: Türkçe
- Üniversite: Bolu Abant İzzet Baysal Üniversitesi
- Enstitü: Tıp Fakültesi
- Ana Bilim Dalı: İç Hastalıkları Ana Bilim Dalı
- Bilim Dalı: İç Hastalıkları Bilim Dalı
- Sayfa Sayısı: 68
Özet
Hashimoto tiroiditi; tiroid bezinin kronik inflamatuar hastalığı olup, hipotiroidinin en yaygın nedeni olarak kabul edilir. Tanıda tiroid otoantikorları (anti TPO ve anti TG) ve ultrasonografi (USG) görüntüleri kullanılır. USG' de hipoekojenite, psödonodüller ve heterojen parankim görülebilir. Hashimoto tiroiditi ile malignite arasındaki ilişkiyi inceleyen pek çok çalışmada mevcuttur. Çalışmamızda amaç; Hashimoto tiroiditi olan hastaların usg de belirlenen nodülün tespiti ve özellikleri ile tiroid otoantikor seviyeleri arasındaki ilişkiyi incelemektir. Çalışmamıza 18 yaş üstü klinik, ultrasonografik ve biyokimyasal değerlerle Hashimoto tiroiditi tanısı koyulan hastalar dahil edildi. Aktif inflamatuar hastalıklar, covid-19 ve diğer aktif enfeksiyon durumları, malignite, gebelik, ek sistemik hastalıklar, hemogram verilerini etkileyebilecek ilaç kullanımı (ör: kortikosteroidler) ve 18 yaş altı hastalar çalışmaya dahil edilmedi. Hastaların tiroid fonksiyon testleri (TSH, T3, T4), anti TPO, anti Tg, hemogram parametreleri ve usg raporları kaydedildi. Çalışmamıza 209 u kadın, 46 sı erkek olmak üzere 255 hasta dahil edildi. Kadınların yaş ortalaması 41,81±14,4, erkeklerin yaş ortalaması 43,59±14,5 idi. Yapılan usg sonucuna göre % 36,5 tiroid parankiminde heterojenite izlenirken, %62,7 sinde psödonodüler görünüm mevcutttu. Popülasyonun %44,7 sinde usgde nodül tespit edildi. %83,3 ü kadın cinsiyet, % 16,77 si erkek cinsiyetti. Nodül tespit edilen hastaların %15,3 üne TİİAB yapıldı. %10,6 sı bening, %1,6 malign ve önemi belirsiz atipi olarak raporlandı. Nodül olan ve olmayan grup karşılaştırıldığında tiroid otoantikorları ve tft değerleri açısından anlamlı fark saptanmadı (p>0,05). Biyopsi sonucu malign olarak raporlanan hastaların sayısı az olduğu için istatiksel açıdan anlamlı sonuçlara ulaşılamadı (malign:2 benign:27). Çalışmamızda hashimoto tiroiditli nodül olan ve olmayan grup arasında tiroid otoantikorları ve fonksiyon testleri açısından anlamlı fark bulunmadı. Malign sonuç çıkan hasta sayısı az olduğu için otoantikor düzeyleri ile ilişki değerlendirilemedi. Çalışmamızın tek merkezli olması ve hasta sayısının az olması nedeni ile benzer çalışmalara göre farklı sonuçlar elde ettiğimizi düşünmekteyiz. Bu konuda daha çok sayıda katılımcı ile yapılan prospektif çalışmalara ihtiyaç olduğu kanaatindeyiz. ANAHTAR KELİMELER: Hashimoto, Nodül, Anti TPO, Anti TG
Özet (Çeviri)
Hashimoto's thyroiditis; It is a chronic inflammatory disease of the thyroid gland and is considered the most common cause of hypothyroidism. Thyroid autoantibodies (anti TPO and anti TG) and ultrasonography (USG) images are used for diagnosis. Hypoechogenicity, pseudonodules and heterogeneous parenchyma can be seen on USG. There are many studies examining the relationship between Hashimoto's thyroiditis and malignancy. The aim of our study; The nodule detected in the USG of patients with Hashimoto's thyroiditis; To examine the relationship between detection and properties of thyroid autoantibodies. Patients over the age of 18 who were diagnosed with Hashimoto's thyroiditis by clinical, ultrasonographic and biochemical values were included in our study. Active inflammatory diseases, covid-19 and other active infection conditions, malignancy, pregnancy, additional systemic diseases, drug use that may affect hemogram data (eg, corticosteroids) and patients under 18 years of age were not included in the study. TSH, T3, T4, anti TPO, anti Tg, hemogram parameters and USG reports of the patients were recorded. A total of 255 patients, 209 women and 46 men, were included in our study. The mean age of women was 41.81±14.4, and the mean age of men was 43.59±14.5. According to the results of USG, heterogeneity was observed in the thyroid parenchyma in 36.5%, and pseudonodular appearance was present in 62.7% of them. Nodules were detected on USG in 44.7% of the population. 83.3% were female and 16.77% male. TIAB was performed in 15.3% of the patients with nodules. 10.6% were reported as benign, 1.6% as malignant and atypia of uncertain significance. When the groups with and without nodules were compared, no significant difference was found in terms of thyroid autoantibodies and tft values (p>0.05). Since the number of patients whose biopsy results were reported as malignant was low, statistically significant results could not be obtained (malignant: 2 benign: 27). In our study, no significant difference was found between the groups with and without a nodule with Hashimoto's thyroiditis in terms of thyroid autoantibodies and function tests. Since the number of patients with malignant results was low, the relationship with autoantibody levels could not be evaluated. We think that we obtained different results compared to similar studies due to the fact that our study was single-centered and the number of patients was small. We believe that prospective studies with more participants are needed on this subject. KEYWORDS: Hashimoto, Nodule, Anti TPO, Anti TG
Benzer Tezler
- Nodüler tiroid hastalığı nedeniyle KTÜ Farabi Hastanesi'nde 2013-2018 yılları arasında tiroidektomi olan hastalarda preoperatif TSH değerleri ve otoantikor düzeylerinin tiroid kanseri üzerine etkisinin retrospektif değerlendirilmesi
Retrospective evaluation of the effect of preoperative TSH values and thyroid autoantibody levels on the development of thyroid cancer in patients with thyroidectomy between 2013-2018 in KTU Farabi Hospital DUE to noduler thyroid disease
CANSU AKGÜN
Tıpta Uzmanlık
Türkçe
2021
Endokrinoloji ve Metabolizma HastalıklarıKaradeniz Teknik Üniversitesiİç Hastalıkları Ana Bilim Dalı
DOÇ. DR. MUSTAFA KOÇAK
- Otoimmün subklinik hipotiroidi hastalarında aterosklerotik bir markır olan homosistein düzeyi ve otoantikorlarla ilişkisi
Homocysteine level, as an atherosclerotic marker, in autoimmune subclinical hypothyroid patients and relation with autoantibodies
MEHMET BOLAL
Tıpta Uzmanlık
Türkçe
2018
Endokrinoloji ve Metabolizma HastalıklarıSağlık Bilimleri ÜniversitesiGenel Dahiliye Ana Bilim Dalı
UZMAN NİSBET YILMAZ
- Otoimmün tiroiditi olan ve olmayan polikistik over sendromu olgularında AMH (anti müllerian hormon) düzeylerinin değerlendirilmesi
AMH (anti müllerian hormone) levels in polycystic over syndrome patients with and without autoimmune thyroiditis
ALİYE NİGAR SERİN
Tıpta Uzmanlık
Türkçe
2017
Kadın Hastalıkları ve DoğumSağlık Bilimleri ÜniversitesiKadın Hastalıkları ve Doğum Ana Bilim Dalı
DOÇ. DR. AYSEL UYSAL
- Sivas Cumhuriyet Üniversitesi Hastanesinde çölyak tanısı alan hastaların değerlendirilmesi
Evaluation of patients diagnosed with celiac in Sivas Cumhuriyet University Hospital
SEDA YILMAZ GÜNEŞ
Tıpta Uzmanlık
Türkçe
2023
GastroenterolojiSivas Cumhuriyet Üniversitesiİç Hastalıkları Ana Bilim Dalı
PROF. DR. NACİYE ÖZLEM SAYGILI YÖNEM
- Hashimoto tiroiditi tanılı hastalarda tiroid hormon düzeylerinin kuru göz belirti ve bulguları ile olan ilişkisinin değerlendirilmesi
Evaluation of the relationship between thyroid functions and signs and symptoms of DRY eye in patients with hashimoto thyroiditis
FUAT CENİK
Tıpta Uzmanlık
Türkçe
2016
Endokrinoloji ve Metabolizma HastalıklarıSağlık Bakanlığıİç Hastalıkları Ana Bilim Dalı
PROF. DR. ABDULBAKİ KUMBASAR
DR. GÜLŞAH YENİDÜNYA YALIN