Geri Dön

Molecular pathology and management of hemophilia a in Turkish families

Türk ailelerinde hemofili A hastalığının moleküler patolojisi ve kontrolü

  1. Tez No: 82987
  2. Yazar: AYŞE ANIL TİMUR
  3. Danışmanlar: PROF. DR. SERVER HANDE ÇAĞLAYAN
  4. Tez Türü: Doktora
  5. Konular: Biyoloji, Biology
  6. Anahtar Kelimeler: Belirtilmemiş.
  7. Yıl: 1999
  8. Dil: İngilizce
  9. Üniversite: Boğaziçi Üniversitesi
  10. Enstitü: Fen Bilimleri Enstitüsü
  11. Ana Bilim Dalı: Biyoloji Ana Bilim Dalı
  12. Bilim Dalı: Belirtilmemiş.
  13. Sayfa Sayısı: 133

Özet

VI ÖZET Faktör VIII geni bugüne kadar tanımlanmış en büyük ve kompleks genlerden biridir. Hemofili A hastalığına sebep olan mutasy onların heterojen olması, klinik açıdan farklı fenotiplere yol açmaktadır. Hastalık populasyonda yeni mutasyonlann oluşumu ile devam etmektedir, dolayısıyla vakaların üçte biri sporadiktir. Türk hemofili A hastalarının moleküler patolojisini anlamak için 103 hastada denature edici gradyent gel elektroforezi (DGGE) ile mutasyon taraması yapılmıştır. Bu hastalardan 97' sinde akrabalık ilişkisi yoktur. Yapılan çalışma sonucunda 36 farklı hastanın mutasyonlan saptanmıştır. Mutasyonlann yapı-fonksiyon ve genotip-fenotip ilişkileri üzerindeki etkileri hastalığa yol açan mutasy onlar olduklarını doğrulamaktadır. Bu mutasy onlardan 21'i hemofili A veri bankasında yer almamaktadır. Ayrıca, hastalığa yol açmayan iki baz değişikliği de bulunmuştur. Mutasyonlann ve mutasyon tiplerinin cinsiyete bağlı oranlan hesaplanmış ve bu oranın erkek üreme hücrelerinde 4 kat fazla olduğu gösterilmiştir. Türk populasyonu mutasyon profilinin veri bankasındaki mutasyon profili ile karşılaştınlması sonucunda Türk populasyonunda nokta mutasyonlannm daha yüksek, büyük delesyonlann ise ender olduğu saptanmıştır. Türkiye'de hemofili A hastalığının önlenmesinde kullanılan güncel yöntemleri geliştirmek için“One-Step DGGE”olarak adlandırdığımız aileye özgü mutasyonlan kısa sürede saptamaya yönelik bir strateji uygulanmıştır. Intron 13 ve 22'de bulunan iki mikrosatelit tekran heterozigot oranını yükseltmek amacı ile kullanılmıştır. Bu iki polimorfik markörün Hind III RFLP ve St 14 VNTR markörleri ile birlikte kullanılması sonucunda Türk hemofili A ailelerinin yüzde 93 'üne moleküler tam verme olanağı sağlanmıştır. Seksensekiz bireye taşıyıcı tanısı ve 17 aileye doğum öncesi tam verilmiştir. Sonuç olarak, bu çalışma Türkiye'de hemofili A hastalığının moleküler patolojisinin aydınlatılması ve populasyondaki kontrolü için güncel moleküler yöntemlerin uygulanması ve geliştirilmesinde önemli bir rol oynamaktadır.

Özet (Çeviri)

ABSTRACT Factor VIII (FVIII) gene is one of the largest and most complex genes characterized to date. Heterogeneous mutations in the gene cause hemophilia A with a mild to severe phenotype. The disease is maintained in the population by de novo, mutations; nearly one third of the cases being sporadic. To understand the molecular pathology of Turkish hemophilia A patients, 103 patients, out of which 97 were unrelated, were screened for mutations by denaturing gradient gel electrophoresis (DGGE). Mutations were detected in 36 unrelated patients. Structure-function and genotype- phenotype relationships confirmed that they were the causative mutations of hemophilia A in these patients. Twenty-one of the detected mutations have not been reported in the hemophilia A database. Two novel sequence changes were also identified. Male: female sex ratio of mutation (SRM) and mutation type-specific SRM were calculated. It was shown that mutations occur 4 times more frequently in male germ cells. The comparison of the mutation profile of the Turkish population with the mutation pattern in the database revealed a higher frequency of the point mutations and a much lower number of the large deletions. To improve the current approaches for the molecular management of hemophilia A in Turkish families, a“One-Step DGGE”strategy allowing the rapid identification of family-specific mutations was developed. Microsatellite repeats in introns 13 and 22 were utilized to increase the heterozygosity of females. The combined use of these two polymorphic markers with the Hind III RFLP and Stl4 VNTR markers facilitated molecular diagnosis in 93% of Turkish hemophilia A families. Carrier determinations were carried out on 88 females and 17 families were provided with prenatal diagnosis. In conclusion, this work has significant contributions to the understanding of the molecular pathology of hemophilia A and to the establishment and development of current molecular diagnostic methods for hemophilia A management in Turkey.

Benzer Tezler

  1. Mutational analysis of factor XI and von willebrand factor genes by high resolution melting analysis and direct DNA sequencing

    Faktör XI ve von willebrand faktör genlerinin yüksek çözünürlüklü erime analizi ve doğrudan DNA dizilemesi ile mutasyon analizi

    SUNAY USLUER

    Yüksek Lisans

    İngilizce

    İngilizce

    2008

    BiyolojiBoğaziçi Üniversitesi

    Moleküler Biyoloji ve Genetik Ana Bilim Dalı

    PROF. S. HANDE ÇAĞLAYAN

  2. Tükürük bezi tümörlerinin immünhistokimyasal sınıflandırması ve farklı immünhistokimyasal ve moleküler fenotipe sahip patolojisi aynı tümörlerde prognozun karşılaştırılması

    The immunohistochemical classification of salivary gland tumors and comparing the prognosis of having same pathology and differrent immunohistochemical and different molecular phenotype tumors

    MEHMET GÖCEK

    Tıpta Uzmanlık

    Türkçe

    Türkçe

    2019

    Kulak Burun ve BoğazGazi Üniversitesi

    Kulak Burun Boğaz ve Baş-Boyun Cerrahisi Ana Bilim Dalı

    DOÇ. DR. UTKU AYDİL

    PROF. DR. YUSUF KIZIL

  3. Yüksek dereceli glial tümör hastalarında tedavi sonuçlarımızın ve sağkalımı etkileyen faktörlerin değerlendirilmesi

    Evaluation of treatment results and factors affecting survival in high-grade glial tumor patients

    ENES YEŞİLBAŞ

    Tıpta Uzmanlık

    Türkçe

    Türkçe

    2023

    İç HastalıklarıAkdeniz Üniversitesi

    İç Hastalıkları Ana Bilim Dalı

    PROF. DR. SEMA SEZGİN GÖKSU

  4. Berrak hücreli renal hücreli karsinom hastalarında BAP1, PBRM1, SETD2 mutasyonlarının varlığının araştırılması ve immünohistokimyasal olarak korelasyonunun değerlendirilmesi

    Investigation of the presence of BAP1, PBRM1, SETD2 mutations in patients with clear cell renal cell carcinoma and evaluation of immunohistochemical correlation

    ŞEYMA EREN

    Tıpta Uzmanlık

    Türkçe

    Türkçe

    2022

    Genetikİnönü Üniversitesi

    Tıbbi Patoloji Ana Bilim Dalı

    YRD. DOÇ. DR. SERHAT TOPRAK

  5. Therapeutic and diagnostic applications of extracellular vesicles

    Hücre dışı keseciklerin terapötik ve diagnostik uygulamaları

    TAMER KAHRAMAN

    Doktora

    İngilizce

    İngilizce

    2016

    Allerji ve İmmünolojiİhsan Doğramacı Bilkent Üniversitesi

    Moleküler Biyoloji ve Genetik Ana Bilim Dalı

    PROF. DR. İHSAN GÜRSEL

    DOÇ. DR. MAYDA GÜRSEL