Akut koroner sendrom ile başvuran ve koroner anjiografi uygulanan 45 yaş altındaki hastalarda syntax skorunun ve rezidüel syntax skorunun hesaplanması ve sağkalım üzerine etkilerinin değerlendirilmesi
Calculation of syntax score and residual syntax score in patients under 45 years of age who applied with acute coronary syndrome and had coronary angiography and evaluation of their effects on life
- Tez No: 837900
- Danışmanlar: PROF. DR. İBRAHİM FARUK AKTÜRK
- Tez Türü: Tıpta Uzmanlık
- Konular: Kardiyoloji, Cardiology
- Anahtar Kelimeler: Belirtilmemiş.
- Yıl: 2023
- Dil: Türkçe
- Üniversite: Sağlık Bilimleri Üniversitesi
- Enstitü: İstanbul Bakırköy Dr. Sadi Konuk Eğitim ve Araştırma Hastanesi
- Ana Bilim Dalı: Kardiyoloji Ana Bilim Dalı
- Bilim Dalı: Kardiyoloji Bilim Dalı
- Sayfa Sayısı: 49
Özet
AMAÇ: Koroner arter hastalığı dünyada ölüm nedenleri listesinde birinci sıradadır ve klinik olarak sessiz iskemi, kararlı anginapektoris, kararsız angina pektoris, akut miyokard infarktüsü (AMİ), kalp yetersizliği ve ani ölüm şeklinde çıkabilir. Akut koroner sendromların (AKS) yaklaşık %2-10 'u 45 yaş altında görülmektedir. Genç AKS hastalarının kendine has risk faktörleri ve klinik manifestasyonları bulunmaktadır. Koroner anjiografide saptanan aterosklerotik lezyonların derecelendirilmesi için bazı skorlama sistemleri geliştirilmiştir. Bunlardan birisi SYNTAX (SYNergybetween PCI with TAXUS andCardiacSurgery) skorlama sistemidir ve yüksek bir SYNTAX skoru (SS) daha kompleks aterosklerotik lezyon varlığını işaret eder ve daha kötü bir prognoz ile ilişkilidir. Rezidual SYNTAX skoru (rSS), SS'dan hesaplanan, reziduel koroner arter hastalık yükünü ölçmemizi sağlayan bir skorlama sistemidir ve klinik sonlanım için bağımsız bir prediktör olduğu gösterilmiştir. Çalışmamızda, AKS ile başvuran genç hasta grubunda perkütan koroner girişim uygulandıktan sonra hesaplanan rSS skoru ile perkütan girişim öncesi hesaplanan SS arasındaki ilişki ve sağkalım üzerine etkisinin değerlendirilmesi amaçlanmıştır. GEREÇ ve YÖNTEM:Araştırmaya 01.01.2018-31.10.2021 tarihleri arasında Bakırköy Dr. Sadi Konuk Eğitim ve Araştırma Hastanesi Kardiyoloji Kliniği'ne AKS ile başvuran ve perkütan koroner girişim uygulanan 18-45 yaş arasında 163 hasta dahil edildi. 45 yaş üzerinde olan,malignite öyküsü olan ,kalp yetersizliği öyküsü olan, orta-ileri derecede kapak hastalığı olan,daha önce CABG geçirmiş olan ve diyaliz alan kronik böbrek yetmezliği olan hastalar çalışmaya alınmadı. Hastaların koroner anjiografi görüntülerinden SS ve rSS'leriweb tabanlı puan hesaplayıcısı(http://www.syntaxscore.org/calculator/start.htm)kullanılarak hesaplandı. Hastalar düşük SS (≤ 22) (n=134) ve yüksek SS (22 >) (n=29) olmak üzere iki gruba ayrıldı.Verilerin istatistiksel değerlendirilmesi için SPSS for Windows 23.00 paket programı ve verilerin dağılımlarının normal olup olmadığının değerlendirilmesi için Kolmogorov-Smirnow testi kullanıldı. Parametrik veriler ortalama ± standart sapma (SS) ile, nonparametrik veriler medyan– interkuartil aralık, kategorik değişkenler sayı ve yüzde ile belirtildi. Hastaların SS ve rSS,Wilcoxon sıra sayıları işaret testi ile karşılaştırıldı. İki grup karşılaştırmalarında verinin parametrik olup olmamasına göre sırası ile bağımsız örneklem t testi veya Mann Whitney U testi kullanıldı. Verilerin korelasyonunun saptanması için Spearman korelasyon testi kullanıldı. SS ve rSS'nunmortalite için kesme değerlerinin bulunması için Receiver Operating Characteristics (ROC) eğrisi analizi yapıldı ve 0,05'in altındaki p değeri istatistiksel olarak anlamlı kabul edildi. BULGULAR: Çalışma toplam 163 olgu ile yapılmıştır. Olguların %66.3'ünün (n=108) STEMI, %33.1'inin (n=54) NONSTEMI-USAP, %0,6'sının kardiyak arrest (n=1) tanısı aldığı görülmektedir. Majör istenmeyen kardiyak olay (MACE), AKS ile başvuran ve 1 yıl içinde yaşanılan ölüm, hastaneye kardiyak olay ile ilgili tekrar yatış ve tekrar yapılan kardiyak revaskülarizasyon işlemi olarak tanımlanmıştır. Olguların %25.2'sinde (n=41) MACE gözlenmiştir. SS ile MACE arasında istatistiksel olarak anlamlı korelasyon saptanmıştır (r= 0.246 p=0.002). rSS ile MACE arasında istatistiksel olarak anlamlı korelasyon saptanmamıştır (r=0.246 p=0.056). SS/rSS oranı ile MACE arasında istatistiksel olarak anlamlı korelasyon gözlenmemiştir (r=0.208 p=0.088). SS ,15.5 değeri MACE'i öngörmede %75.6 duyarlılığa ve %57.9 özgüllüğe sahiptir. rSS, MACE'ı öngörmede anlamlı bulunmamıştır.Yüksek SS olan hastaların sol ventrikülejeksiyon fraksiyonu (LVEF) düşük SS olan hastalara göre anlamlı olarak düşük bulunmuştur (p=0.011). SS ile LVEF arasında istatistiksel olarak anlamlı negatif korrelasyon saptanmıştır (r= -0.283, p
Özet (Çeviri)
Aim: Coronary artery disease ranks first in thelist of causes of death in the world and may present as silent ischemia, stable angina pectoris, unstable angina pectoris, acute myocardial infarction (AMI), heart failure, and sudden death. Approximately 2-10% of acute coronary syndromes (ACS) are seen under the age of 45. Young ACS patients have unique risk factors and clinical manifestations. Some scoring systems have been developed for grading atherosclerotic lesions detected in coronary angiography. One of these is the SYNTAX (SYNergybetween PCI with TAXUS andCardiacSurgery) scoring system, and a high SYNTAX score (SS) indicates the presence of more complex atherosclerotic lesions and is associated with a worse prognosis. The residual SYNTAX score (rSS) is a scoring system calculated from SS that allows us to measure the residual coronary artery disease burden and has been shown to be an independent predictor of clinical outcome. In our study, it was aimed to evaluate the relationship between the rSS score calculated after percutaneous coronary intervention and the SS calculated before percutaneous interventionand its effect on survival in the group of young patients presenting with ACS. Materials and Methods:A total of 163 patientsaged 18-45 years who applied to Dr.Sadi Konuk Hospital with ACS and underwent percutaneous coronary intervention between 01.01.2018 and 31.10.2021 were included in the study. Patients over 45 years of age, with a history of malignancy, a history of heart failure, moderate-to-severe valvular disease, previous CABG, and chronic renal failure receiving dialysis were excluded from the study. The SS and rSS of the patients were calculated from the coronary angiography images using a web-based score calculator (http://www.syntaxscore.org/calculator/start.htm). The patients were divided into two groups as low SS (≤ 22) (n=134) and high SS (22 >) (n=29). SPSS for Windows 23.00 package program was used for statistical evaluation of the data and Kolmogorov-Smirnow test was used to evaluate whether the distribution of the data was normal or not. Parametric data were expressed as mean ± standard deviation (SD), nonparametric data as median–interquartile range, categorical variables as numbers and percentages. The patients' SS and rSS, Wilcoxonordinalnumbers were compared with the signtest. Independent sample t-test or Mann-Whitney U test were used, respectively, depending on whether the data were parametricor not in comparisons of two groups. Spearman correlation test was used to determine the correlation of the data. Receiver Operating Characteristics (ROC) curve analysis was performed to find the cut-off values formortality for SS and rSS, and a p value below 0.05 was considered statistically significant. RESULTS: The study was conducted with a total of 163 cases. It is seen that 66.3% (n=108) of the cases were diagnosed with STEMI, 33.1% (n=54) with NONSTEMI-USAP, and 0.6% with cardiac arrest (n=1). Major adverse cardiac event (MACE) was defined as death within 1 year presenting with ACS, readmission to hospital related to cardiac event, and cardiac revascularization procedure performed again. MACE was observed in 25.2% (n=41) of the cases. A statistically significant correlation was found between SS and MACE (r= 0.246 p=0.002). No statistically significant correlation was found between rSS and MACE (r=0.246 p=0.056). No statistically significant correlation was observed between the SS/rSS ratio and MACE (r=0.208 p=0.088). The SS value of 15.5 has 75.6% sensitivity and 57.9% specificity in predictingMACE. rSS was not found to be significant in predicting MACE. The left ventricular ejection fraction (LVEF) of patients with high SS was found to be significantly lower than patients with low SS (p=0.011). A statistically significant negative correlation was found between SS and LVEF (r= -0.283, p
Benzer Tezler
- Serum IL-12/TGF-Beta1 oranının ateroskleroz yaygınlığı üzerine olan etkisi
The effect of serum IL-12/TGF-Beta1 ratio on extend of atherosclerosis
HASAN ATA BOLAYIR
Tıpta Uzmanlık
Türkçe
2013
KardiyolojiGazi ÜniversitesiKardiyoloji Ana Bilim Dalı
PROF. DR. BÜLENT BOYACI
- COVİD-19 enfeksiyonu nedeniyle acil servisten hastaneye yatırılan hastaların, kardiyovasküler sistem değerlendirilmesi ve EKG bulgularının analizi
Cardiovascular system evaluation and analysis of ecg findings of patients hospitalized from the emergency department DUE to COVİD-19 infection
BATTAL BARIŞ ÖZDOĞAN
Tıpta Uzmanlık
Türkçe
2023
Acil TıpÇukurova ÜniversitesiAcil Tıp Ana Bilim Dalı
PROF. DR. AYÇA AÇIKALIN AKPINAR
- Acil servise göğüs ağrısı şikayetiyle başvuran hastalarda heart PATHWAY/EDACS skorlarının bir aylık mortalite ve major kardiyak olay riskini öngörme yönünden karşılaştırılması
Comparison of the heart PATHWAY/EDACS scores for predi̇cti̇ng the ri̇sk of 30-day mortali̇ty and major advanced cardi̇ac event (mace) in patients admitted to the emergency with a chest pain
MEHMET EMAN
Tıpta Uzmanlık
Türkçe
2020
KardiyolojiSağlık Bilimleri Üniversitesiİlk ve Acil Tıp Ana Bilim Dalı
UZMAN SERHAT AKAY
- Sigara kullanan ve akut koroner sendrom tanısı alan hastaların taburculuk sonrası sigara içme durumları ve sigara kullanmaya devam edenlerde etkileyen faktörlerin belirlenmesi
Evaluation of tobacco smoking status and related factors that effect continuing smoking after discharge in patients with acute coronary syndrom
AYBÜKE DEMİR ALSANCAK
Tıpta Uzmanlık
Türkçe
2017
Aile HekimliğiSağlık Bilimleri ÜniversitesiAile Hekimliği Ana Bilim Dalı
DOÇ. DR. TİJEN ŞENGEZER
- Diyabetk ve diyabetk olmayan hastalarda aterosklerotk plak kompozsyonlarının karılatırılması
To investigate the potential link between diabetes mellitus and plaque vulnerability in patients with coronary artery disease
MUSTAFA OZAN ÇAKIR
Tıpta Uzmanlık
Türkçe
2013
Kardiyolojiİstanbul ÜniversitesiKardiyoloji Ana Bilim Dalı
PROF. DR. TANER GÖREN