Geri Dön

Ağız kuruluğu (xserostomi ) olan kronik hemodiyaliz hastalarının anti-ro/SSA ve anti-la/SSB otoantikorları ile ilişkisinin incelenmesi

Investigation of the relationship with anti-ro/SSA andanti-la/SSBautoantibodies of chronic hemodialisispatients with dry mouth (xserostomy)

  1. Tez No: 838163
  2. Yazar: MERVE ŞENOL KUZU
  3. Danışmanlar: PROF. DR. FERHAN CANDAN
  4. Tez Türü: Tıpta Uzmanlık
  5. Konular: İç Hastalıkları, Internal diseases
  6. Anahtar Kelimeler: Belirtilmemiş.
  7. Yıl: 2023
  8. Dil: Türkçe
  9. Üniversite: Sivas Cumhuriyet Üniversitesi
  10. Enstitü: Tıp Fakültesi
  11. Ana Bilim Dalı: İç Hastalıkları Ana Bilim Dalı
  12. Bilim Dalı: Belirtilmemiş.
  13. Sayfa Sayısı: 70

Özet

Çalışmamıza Sivas ilinde yer alan Sivas Cumhuriyet Üniversitesi Tıp Fakültesi Araştırma ve Uygulama Hastanesi, Sivas Numune Hastanesi ve Sivas merkezde yer alan özel diyaliz merkezindeki hemodiyaliz tedavisi gören hastalar alınmıştır. Ağız kuruluğu olan 76 tane hemodiyaliz hastası ve kontrol olarak da ağız kuruluğu olmayan 40 tane hemodiyaliz hastası alınmıştır. Hasta verileri hemodiyaliz seansı öncesinde merkezlerine gidilerek ağız kuruluğu varlığı, sigara içme durumu, eşlik eden ek hastalıkları, kullandığı ilaçlar, kronik böbrek hastalığının süresi, son dönem böbrek hastalığına neden olan primer hastalığı, vasküler giriş yolu, diyaliz seansları arasında aldığı sıvı miktarları gibi sorgulanarak elde edildi. Ayrıca hastaların rutin çalışılan biyokimya değerleri hasta dosyalarında temin edilmiştir. Hastalarımızın ağız kuruluğunu değerlendirmek için vizüel analog skalası (VAS) anketi ve uyarılmamış tükürük akış hızı için test yapılmıştır. Çalışmamızda ağız kuruluğu olan ve tükürük akış hızı testine girebilen kronik hemodiyaliz hastalardan anti-Ro/SSA ve anti-Lo/SSB otoantikorların düzeylerini çalışılmıştır. Ağız kuruluğu olan hemodiyaliz tedavisi alan 72 bireyin (%94,7) SSA/Anti-Ro60 kD otoantikoru negatif, 74 bireyin (%97,4) SSA/Anti-Ro52 kD otoantikoru negatif ve 75 bireyin ise (%98,7) SSB/Anti-La otoantikoru negatif bulunmuştur. Ağız kuruluğu olan hemodiyaliz tedavisi tedavisi alan 4 bireyin (%5,3) SSA/Anti-Ro60 kD otoantikoru pozitif, 2 bireyin (%2,6) SSA/Anti-Ro52 kD otoantikoru pozitif ve 1 bireyin ise (%1,3) SSB/Anti-La otoantikoru pozitif bulunmuştur. Ağız kuruluğu olmayan hemodiyaliz tedavisi alan 38 bireyin (%95,0) SSA/Anti-Ro60 kD otoantikoru negatif, 40 bireyin (%100,0) SSA/Anti-Ro52 kD otoantikoru negatif ve 40 bireyin (%100,0) SSB/Anti-La otoantikoru negatif bulunmuştur. Ağız kuruluğu olmayan hemodiyaliz tedavisi tedavisi alan 2 bireyin (%5,0) SSA/Anti-Ro60 kD otoantikoru pozitif bulunmuştur. Ağız kuruluğu olan ve olmayan hemodiyaliz hastaların SSA/Anti-Ro60 kD, SSA/Anti-Ro52 kD ve SSB/Anti-La otoantikorları açısından karşılaştırıldığında farklılık istatistiksel anlamlılık tespit edilememiştir. Çalışmamızda ağız kuruluğu olan ve olmayan hemodiyaliz hastalarının anti-Ro/SSA ve anti-La/SSB otoantikor düzeylerini çalışarak oluşan otoimmüniteyi aydınlatmak amaçlanmıştır. Antikor düzeyleri ağız kuruluğu olan hemodiyaliz hasta grubunda vaka sayısı olarak yüksek olmasına rağmen istatistiksel açıdan anlamlı bulunmamıştır Ancak bu konuda hastalarda ağız kuruluğu ve otoimmüte ilişkisinin tespiti için daha geniş hasta gruplarını içeren çalışmaya ihtiyaç vardır.

Özet (Çeviri)

Patients receiving hemodialysis treatment at Sivas Cumhuriyet University Faculty of Medicine Research and Practice Hospital, Sivas Numune Hospital and a private dialysis center in Sivas city center were included in our study. 76 hemodialysis patients with dry mouth and 40 hemodialysis patients without dry mouth were included as controls. Patient data were obtained by visiting the centers before the hemodialysis session and questioning the presence of dry mouth, smoking status, accompanying comorbidities, medications used, duration of chronic kidney disease, primary disease causing end-stage renal disease, vascular access route, and the amount of fluid consumed between dialysis sessions. was done. In addition, routine biochemistry values of the patients were provided in the patient files. A visual analogue scale (VAS) questionnaire and testing for unstimulated salivary flow rate were performed to evaluate dry mouth in our patients. In our study, the levels of anti-Ro/SSA and anti-Lo/SSB autoantibodies were studied in chronic hemodialysis patients who had dry mouth and could take the salivary flow rate test. SSA/Anti-Ro60 kD autoantibody of 72 individuals (94.7%) with dry mouth and receiving hemodialysis treatment was negative, 74 individuals (97.4%) had negative SSA/Anti-Ro52 kD autoantibody, and 75 individuals (98.7%) had SSB. /Anti-La autoantibody was found to be negative. 4 individuals (5.3%) with dry mouth receiving hemodialysis treatment had positive SSA/Anti-Ro60 kD autoantibody, 2 individuals (2.6%) had SSA/Anti-Ro52 kD autoantibody positive and 1 individual (1.3%) had positive SSA/Anti-Ro60 kD autoantibody. SSB/Anti-La autoantibody was found positive. SSA/Anti-Ro60 kD autoantibody of 38 individuals (95.0%) receiving hemodialysis treatment without dry mouth was negative, 40 individuals (100.0%) had negative SSA/Anti-Ro52 kD autoantibody, and 40 individuals (100.0%) had SSB/ Anti-La autoantibody was found to be negative. SSA/Anti-Ro60 kD autoantibody was found positive in 2 individuals (5.0%) who received hemodialysis treatment without dry mouth. When hemodialysis patients with and without dry mouth were compared in terms of SSA/Anti-Ro60 kD, SSA/Anti-Ro52 kD and SSB/Anti-La autoantibodies, no statistical significance was detected. In our study, we aimed to elucidate the autoimmunity that occurs by studying the anti-Ro/SSA and anti-La/SSB autoantibody levels of hemodialysis patients with and without dry mouth. Although antibody levels were high as a percentage in the hemodialysis patient group with dry mouth, they were not statistically significant. However, there is a need for studies involving larger patient groups to determine the relationship between dry mouth and autoimmunity.

Benzer Tezler

  1. Radyoterapi gören baş boyun tümörlü hastalarda oluşan akut ve kronik kserostominin amifostin ile azaltılabilirliğinin incelenmesi

    Assessment of whether amifoctine does minimize acute and late xeroctomia on head and neck cancer patients recened radiotherapy

    BESTE MELEK ATASOY

    Tıpta Uzmanlık

    Türkçe

    Türkçe

    2002

    OnkolojiMarmara Üniversitesi

    Radyasyon Onkolojisi Ana Bilim Dalı

    Y.DOÇ.DR. MERİÇ ŞENGÖZ

  2. Diyabetik hastalarda Michigan Nöropati Tarama Enstrümanı bulgularının elektrofizyolojik bulgularla bağıntısı

    Correlation between Michigan Neuropathy Screening Instrument findings with electrophysiological finding in patient wih diabetes mellitus

    ERSAN CENGİZHAN

    Tıpta Uzmanlık

    Türkçe

    Türkçe

    2010

    NörolojiSüleyman Demirel Üniversitesi

    Nöroloji Ana Bilim Dalı

    DOÇ. DR. HASAN RİFAT KOYUNCUOĞLU

  3. Radyoterapiye bağlı tükürük bezi hasarlarının azaltılmasında hiperbarik oksijenin etkilerinin deneysel araştırılması

    Experimental investigation of the effects of hyperbaric oxygen on reduction of radiotherapy-based successful gun damages

    MUSTAFA YAVUZ DİZDAR

    Tıpta Uzmanlık

    Türkçe

    Türkçe

    1996

    Onkolojiİstanbul Üniversitesi

    Radyasyon Onkolojisi Ana Bilim Dalı

    DOÇ. DR. MEHMET EMİN DARENDELİLER

  4. Hemodiyaliz sırasında ciklet çiğnemenin ağız kuruluğu ve semptomlarına etkisi

    The effect of chewing gum on xerostomia and its symptoms during heamodialisis

    NAZİKE DURUK

    Doktora

    Türkçe

    Türkçe

    2012

    HemşirelikEge Üniversitesi

    Hemşirelik Esasları Ana Bilim Dalı

    PROF. DR. İSMET EŞER