Geri Dön

Hemodiyaliz hastalarında aterojenik plazma indeksinin (logtrigliserid/HDL) kardiyovasküler hastalıklarla ilişkisi

Relationship of atherogenic plasma index (logtriglycerid/HDL) with cariovascular diseases in hemodialysis patients

  1. Tez No: 838167
  2. Yazar: ABDULLAH KILLIBAŞ
  3. Danışmanlar: PROF. DR. NEDİM YILMAZ SELÇUK
  4. Tez Türü: Tıpta Uzmanlık
  5. Konular: Nefroloji, Nephrology
  6. Anahtar Kelimeler: Belirtilmemiş.
  7. Yıl: 2023
  8. Dil: Türkçe
  9. Üniversite: Necmettin Erbakan Üniversitesi
  10. Enstitü: Tıp Fakültesi
  11. Ana Bilim Dalı: İç Hastalıkları Ana Bilim Dalı
  12. Bilim Dalı: Belirtilmemiş.
  13. Sayfa Sayısı: 64

Özet

Amaç: Dislipidemi ve kardiyovasküler hastalıklar arasındaki ilişki genel popülasyonda oldukça iyi bilinmesine rağmen, diyaliz hastalarında kanıtlar tartışmalıdır.Bu çalışmada amacımız, hemodiyaliz hastalarında aterojenik plazma indeksinin [log (TG/HDL-K) oranı] kardiyovasküler hastalıklarla ilişkisini değerlendirmektir. Yöntem: Necmettin Erbakan Üniversitesi Tıp Fakültesi ve Konya Şehir Hastanesi Hemodiyaliz Ünitesi'nde rutin hemodiyalize giren 18 yaş üstü toplam 150 hastada retrospektif çalışma yapıldı. Antihiperlipidemik ajan kullanan hastalar çalışmanın dışında bırakıldı. Hastane otomasyon sistemleri ve hasta dosyaları taranarak veriler elde edildi. Bulgular: Çalışmamıza dahil edilen hastaların %57,30'i (n=86) erkek idi. Tüm hastaların yaş ortalaması 51,84±17,48, VKİ ortalaması 24,28 ±4,56 kg/m2, hemodiyaliz süresi ortalaması 56,61 ± 49,62 ay olarak tespit edildi. Hastaların %48,7'si (n=73) sigara kullandığını belirtti. Hastaların %74,7'sinde (n=112) hipertansiyon, %27,3'ünde (n=41) diyabetes mellitus, %13,3'ünde (n=20) koroner arter hastalığı mevcuttu. Kardiyovasküler hastalık görülme oranı %25,3 (n=38) olarak tespit edildi. Hastaların HDL ortalaması 40,16 ± 13,07 mg/dl, TG ortalaması 147,92 ± 75,22 mg/dl, AIP index ortalaması ise 0,17 ± 0,30 olarak belirlendi. Hastaların cinsiyete göre vücut kitle indeksi gruplarının dağılımında istatistiki olarak anlamlı düzeyde fark tespit edildi (p=0,035). Bu fark erkeklerde kilolu (VKİ=≥25,0-29,9 kg/m 2) hasta oranının kadınlara göre daha düşük olmasından kaynaklanmaktaydı. Kadınlarda sigara kullanım oranı erkek hastalara göre istatistiki olarak anlamlı düzeyde düşük belirlendi(p0,05). Çalışmamızda hastalar AIP index düzeylerine göre üç gruba ayrıldı. (AIP 0,21 yüksek risk) Hastaların 60'ının AIP indeks düzeyi 0,21 olarak kaydedildi. 38 hasta kardiyovasküler hastalık geçirmiş olarak tespit edildi ve bunların 17'i AIP indeksine göre düşük riskli grupta, 4'ü orta riskli grupta ve 17'ü yüksek riskli gruptaydı. Yani AIP indeksine göre kardiyovasküler hastalık geçirmiş olan hemodiyaliz hastaları U şeklinde bir dağılım göstermekteydi. Fakat bu istatistiksel olarak anlamlı değildi. Sonuç: AIP, kardiyovasküler hastalıkların göstergesi olabilecek basit, tekrarlanabilir ve düşük maliyetli bir parametre olmasına karşın HD hastalarında bu biyobelirtecin kullanılabilmesi için daha fazla çalışmaya ihtiyaç vardır. Bu nedenle, gelecekteki çalışmaların HD hastalarına özgü risk faktörlerini belirlemeye odaklanması ve bu hastalarda kötü sonuçlardan sorumlu olan altta yatan mekanizmaları deşifre etmesi hayati önem taşımaktadır.

Özet (Çeviri)

Objective: Although the association between dyslipidaemia and cardiovascular events is well established in the general population, the evidence is controversial in dialysis patients. In this study, we aimed to evaluate the association of atherogenic plasma index [log (TG/HDL-C) ratio] with cardiovascular diseases in hemodialysis patients. Methods: A retrospective study was performed in a total of 150 patients aged ≥18 years undergoing routine haemodialysis at Necmettin Erbakan University Faculty of Medicine and Konya City Hospital Haemodialysis Unit. Patients using antihyperlipidaemic agents were excluded from the study. Data were obtained by scanning hospital automation systems and patient files. Results: Among the patients included in our study, 57.30% (n=86) were male. The mean age of all patients was 51.84±17.48 years, mean BMI was 24.28 ± 4.56 kg/m2, and mean haemodialysis duration was 56.61 ± 49.62 months. Smoking was reported by 48.7% (n=73) of the patients. Hypertension was present in 74.7% (n=112), diabetes mellitus in 27.3% (n=41), and coronary artery disease in 13.3% (n=20). The rate of cardiovascular disease was 25.3% (n=38). The mean HDL was 40.16 ± 13.07 mg/dl, mean TG was 147.92 ± 75.22 mg/dl, and mean AIP index was 0.17 ± 0.30. A statistically significant difference was found in the distribution of body mass index groups according to sex (p=0.035). This difference was due to the fact that the rate of overweight patients (BMI=≥25.0-29.9 kg/m 2) was lower in males than in females. The rate of smoking was significantly lower in women than in men (p0.05). In our study, patients were divided into three groups according to AIP index levels (AIP 0.21; high risk). 60 patients had AIP index level 0.21. 38 patients were found to have had a cardiovascular disease and 17 of them were in the low-risk group, 4 in the intermediate-risk group and 17 in the high-risk group according to the AIP index. In other words, haemodialysis patients who had cardiovascular disease according to the AIP index showed a U-shaped distribution. However, this was not statistically significant. Conclusion: Although AIP is a simple, reproducible and low-cost parameter that may be an indicator of cardiovascular diseases, further studies are needed to utilise this biomarker in HD patients. Therefore, it is vital that future studies focus on identifying risk factors specific to HD patients and decipher the underlying mechanisms responsible for poor outcomes in these patients.

Benzer Tezler

  1. Adıyaman ilinde yüksek ve hedef parathormon değeri olan hemodiyaliz hastalarında serum ürik asit ve aterojenik indeks parametrelerinin değerlendirilmesi

    Evaluation of serum uric acid and aterogenic index parameters in hemodialysis patients with and target parathormone value in Adiyaman province

    MUSTAFA AKEL

    Tıpta Uzmanlık

    Türkçe

    Türkçe

    2020

    NefrolojiAdıyaman Üniversitesi

    İç Hastalıkları Ana Bilim Dalı

    DOÇ. DR. ALİ GÜREL

  2. Hemodiyaliz ve periton diyalizi hastalarında lipid profili, homosistein ve karotis intima media tabakası kalınlığının karşılaştırılması

    Comparison of lipid profili, homocysteine levels and carotid intima media thickness between hemodialysis and periton dialysis chronic renal failure patients on

    SERDAL ADANA

    Tıpta Uzmanlık

    Türkçe

    Türkçe

    2003

    NefrolojiSüleyman Demirel Üniversitesi

    İç Hastalıkları Ana Bilim Dalı

    DOÇ. DR. M. TUĞRUL SEZER

  3. Periton ve hemodiyaliz hastalarında aterosklerotik risk faktörleriyle koroner arter kalsiyum skorlarının karşılaştırılması

    Başlık çevirisi yok

    OKAY ÖZER

    Tıpta Uzmanlık

    Türkçe

    Türkçe

    2005

    KardiyolojiOndokuz Mayıs Üniversitesi

    İç Hastalıkları Ana Bilim Dalı

    PROF. DR. KUDDUSİ CENGİZ

  4. Farklı içerikte diyaliz solüsyonları kullanarak periton diyalizi yapan son dönem kronik böbrek yetmezliği mevcut hastalarda diyaliz solüsyonlarının serum lipid profiline etkileri ve lipid profili

    The effects of dialysis solutions on serum lipid levels and lipid profile in patients with end stage chronic renal failure performing peritoneal dialysis using dialysis solutions with different contents

    GÖKHAN AYDIN

    Tıpta Uzmanlık

    Türkçe

    Türkçe

    2010

    NefrolojiSağlık Bakanlığı

    İç Hastalıkları Ana Bilim Dalı

    DR. ÖĞR. ÜYESİ CEVAT TOPAL

  5. Kronik böbrek yetmezliği olan hastalarda lipid-lipoprotein profili

    Lipid-lipoprotein profile in chronic renal disorders

    SEVİM ARDA

    Yüksek Lisans

    Türkçe

    Türkçe

    2000

    BiyokimyaTrakya Üniversitesi

    Biyokimya Ana Bilim Dalı

    PROF.DR. EROL ÇAKIR