Karşılaştırmalı hukuk bağlamında idari yargıda dava ehliyeti
Standing to sue in administrative jurisdiction in comparative law perspective
- Tez No: 840421
- Danışmanlar: PROF. DR. MÜSLÜM AKINCI
- Tez Türü: Doktora
- Konular: Hukuk, Law
- Anahtar Kelimeler: Belirtilmemiş.
- Yıl: 2023
- Dil: Türkçe
- Üniversite: Kocaeli Üniversitesi
- Enstitü: Sosyal Bilimler Enstitüsü
- Ana Bilim Dalı: Kamu Hukuku Ana Bilim Dalı
- Bilim Dalı: Kamu Hukuku Bilim Dalı
- Sayfa Sayısı: 612
Özet
İdari işlem ve eylemlerden dolayı menfaati veya hakkı ihlal edilen kimselerin, idari işlemlerin iptalini veya maruz kaldıkları haksızlığın giderilmesini yargı mercilerinden talep edebilmeleri hukuk devleti ilkesinin gereklerindendir. Böylece davacı, dava mekanizmasını harekete geçirerek hukuka uygunluk denetimine imkân tanır. Dolayısıyla adeta bir savcı rolünde olan idari yargıdaki davacıyı,“hukuka uygunluk bekçisi”olarak nitelendirmek mümkündür. Hukuk devleti ilkesinin sağlanması adına, dava ehliyeti şartlarının olabildiğince geniş yorumlanarak bireylere mahkemeler önünde hak arama olanağının sağlanması gerekmektedir. Bu şartlar bakımından, karşılaştırmalı hukukta iki temel sistem benimsenmiştir. Bunlar;“nesnel hukukilik modeli”ve“öznel haklar modeli”dir. Dolayısıyla çalışmada başta nesnel hukukilik modelinin doğduğu Fransa olmak üzere, aynı modeli benimseyen AB, Türkiye, İsveç, İtalya ve İngiltere'deki dava ehliyeti anlatılmıştır. Yine öznel haklar modelinin öncüsü olan Alman hukuk sistemine yer verilmiştir. Tez kapsamında öncelikle, mahkemeye erişim hakkı ve dava ehliyeti ele alınmıştır. İkinci bölümde Türk idari yargısındaki subjektif dava ehliyeti incelenmiştir. Üçüncü bölümde ise idari yargıda dava ehliyeti karşılaştırmalı olarak ele alınmıştır. Bu kapsamda ulusal ve uluslararası alanda yazılmış bilimsel eserlerden ve yargısal kararlardan yararlanılmıştır. Çalışmada, İngiliz hukuk doktrinindeki bir sınıflandırmadan yararlanılarak kamuyu yakından ilgilendiren davalar için“kamu yararı ehliyeti”model olarak önerilmiştir. Yine çevre hukukundan doğan uyuşmazlıklarda“yeşil yargı”olarak da ifade edilen özel bir çevre yargısı teşkilatının Türkiye'de kurulması konusunda İsveç'in model alınabileceği belirtilmiştir. Ayrıca kamu yararını yakından ilgilendiren davalar bakımından, kamu yararı ehliyetinin getirilmesinin ve böylece herkesin dava açabilmesine imkân verilmesinin, idari yargıda iş yükünü artırabileceği belirtilmiştir. Bunu gidermek adına ise bu öneriye ek olarak ilk derece idari mahkemeler için“idari savcılık”kurumunun getirilebileceği ifade edilmiştir.
Özet (Çeviri)
It is one of the requirements of the rule of law that persons whose interests or rights are violated due to administrative acts and actions may request the cancellation of administrative acts or the redress of the injustice they have suffered from the judicial authorities. Thus, the plaintiff activates the legality mechanism and enables the control of compliance with the law. Therefore, it is possible to characterise the plaintiff in the administrative jurisdiction, who plays the role of a prosecutor, as a“watchdog of the legality”. In order to ensure the rule of law, the conditions for the capacity to sue should be interpreted as broadly as possible to provide individuals with the opportunity to seek their rights before the courts. In terms of these conditions, two basic systems have been adopted in comparative law. These are the“objective legality model”and the“subjective rights model”. Therefore, in this study, standing to sue in the EU, Türkiye, Sweden, Italy and the UK, which adopt the same model, and France, where the objective legality model was born, are explained. The German legal system, which is the pioneer of the subjective rights model, is also included. Within the scope of the thesis, firstly, the right of access to court and standing to sue are discussed. In the second chapter, subjective standing to sue in Turkish administrative jurisdiction is analysed. In the third chapter, standing to sue in administrative jurisdiction is discussed comparatively. In this context, national and international treatises and judicial decisions have been utilised. In the study,“public interest standing”is proposed as a model for the cases closely related to the public by making use of a classification in the English legal doctrine. It is also stated that Sweden can be taken as a model for the establishment of a special environmental jurisdiction organisation in Türkiye, which is also referred to as“green jurisdiction”in disputes arising from environmental law. In addition, it is stated that the introduction of the public interest standing for cases closely related to public interest and thus enabling everyone to file a lawsuit may increase the workload in the administrative jurisdiction. In order to overcome this, it is stated that in addition to this proposal, the institution of“administrative prosecution”may be introduced for the first instance administrative courts.
Benzer Tezler
- Yargı bağımsızlığı bağlamında Karşılaştırmalı Hukukta ve Türk Hukukunda adliye yönetimi
The courthouse administration in Comparative Law and in Turkish Law in the context of judicial independence
ALİ ALTINTAŞ
- Vergi hukukunda tebliğ, karşılaşılan hukuki sorunlar ve çözüm önerileri
Notification in tax law, legal problems encountered and solution suggestions
SERTAÇ KOÇ
Yüksek Lisans
Türkçe
2021
MaliyeKaradeniz Teknik ÜniversitesiMaliye Ana Bilim Dalı
DR. ÖĞR. ÜYESİ TAYYİP YAVUZ
- Ekonomik suçlar bağlamında 4389 Sayılı Bankalar Kanununda yeralan adli suçlar
Judicial crimes as economic crimes that were arranged with the Banking Law Numerated 4389
DOĞAN KAYA
Yüksek Lisans
Türkçe
2005
HukukKocaeli ÜniversitesiKamu Hukuku Ana Bilim Dalı
YRD. DOÇ. DR. NUSRET İLKER ÇOLAK