Geri Dön

Exploring the interplay between physical environment characteristics and place attachment: A case of Selimiye neighbourhood in İstanbul

Fiziksel çevre özellikleri ile yere bağlılık arasındaki karşılıklı ilişkinin keşfi: Selimiye mahallesi örneği

  1. Tez No: 863531
  2. Yazar: SARE UYAR
  3. Danışmanlar: PROF. DR. AYŞE SEMA KUBAT
  4. Tez Türü: Yüksek Lisans
  5. Konular: Mimarlık, Şehircilik ve Bölge Planlama, Architecture, Urban and Regional Planning
  6. Anahtar Kelimeler: Belirtilmemiş.
  7. Yıl: 2024
  8. Dil: İngilizce
  9. Üniversite: İstanbul Teknik Üniversitesi
  10. Enstitü: Lisansüstü Eğitim Enstitüsü
  11. Ana Bilim Dalı: Şehir ve Bölge Planlama Ana Bilim Dalı
  12. Bilim Dalı: Şehir Planlama Bilim Dalı
  13. Sayfa Sayısı: 171

Özet

Şehir planlama ve kentsel tasarım alanlarının temel amaçlarından biri kenti canlı bir organizma olarak ele alarak, bu alanlarda yaşayan ve bu alanları şekillendiren kullanıcılarının ihtiyaçlarıyla uyumlu çözümler üretebilmesidir. İnsan faktörü ele alınırken, duyguların ve algıların bireyden ayrı düşünülemeyecek bir özellik olarak görülmesi ve hesaba katılması gerekir. Bu amaç doğrultusunda kent planlama ve tasarımına psikoloji ve sosyoloji gibi disiplinlerin yaklaşımlarını benimseyerek, birçok farklı disiplini bir araya getirecek biçimde yaklaşmak elzemdir. Son yıllarda, kentsel araştırmalar kenti yalnızca fiziki unsurlarıyla değil, aynı zamanda sosyolojik ve psikolojik boyutlarıyla da ele almakta olup, yere bağlılık konusunda olduğu gibi çevresel psikoloji sahasında da çalışılmaya başlanmıştır. Çalışmaların çeşitliliği sanayi devriminin yarattığı tek düze, özgünlüğünü kaybetmiş, ruhsuz kentlerin türemeye başlamasıyla artmış, bu yaklaşımla güncel dönemin getirdiği kentleşme problemlerine, kentsel mekanların karmaşık ve dinamik doğasıyla başa çıkabilmek için farklı disiplinleri entegre etmenin önemi vurgulanmıştır. Bu durum, güncel planlama pratiklerinden ve büyük ölçekli kentsel dönüşüm projelerinden alınan olumsuz neticelerle gündemdeki yerini korumaktadır. Şehir planlama perspektifinden bakıldığında psiko-sosyal boyutları kabul etmek işlevsel, duygusal olarak tatmin edici ve sürdürülebilir çevreler oluşturabilmek için önemlidir, bu bağlamda disiplinlerarası bütüncül bir yaklaşım benimsemenin şehir planlama araştırmaları açısından faydalı olacağı öngörülmektedir. Yerleşim düzeni, estetik unsurlar, ikamet süresi, aktivite çeşitliliği ve bir yerin sembolik önemi gibi faktörler, algıları ve duyguları etkileyen temel unsurlardan bazılarıdır. Bu faktörlerin her biri, temelde fiziksel çevrenin koşulları ve karakterinden etkilenir. Algıların ve duyguların karmaşık süreçlerden geçerek kendini yer bağlılığı olarak ortaya çıkarması durumu ile, fiziksel çevrenin bütünlüğünün detaylı bir şekilde incelenmesi, günümüz kentsel sorunlarına etkili çözümler sunma potansiyeli taşımaktadır. Bu çalışmada; zengin tarihi geçmişiyle bilinen, mahalle kültürünün halen yaşanmakta olduğu, kent formu komşu mahallelere göre zıtlık oluşturan, III. Selim tarafından ortogonal planlı olarak kurulmuş olan İstanbul'un Üsküdar ilçesine bağlı Selimiye Mahallesi'nin fiziksel çevre özellikleri ile mahalle sakinlerinin mahalleye karşı geliştirdikleri aidiyet duygusu arasındaki karmaşık ve karşılıklı ilişki incelenmektedir. Çalışma, fiziki çevre unsurlarının altında yatan psiko-sosyal mekanizmaları araştırmakta ve bu etkileşimin karşılıklı doğasını vurgulamaktadır. Selimiye Mahallesi, gerek kendine has fiziksel çevre özellikleri gerekse de kullanıcıların yere olan bağlılıklarının yüksek düzeyde olduğu çıkarımı sebebiyle vaka çalışması alanı olarak belirlenmiş ve araştırmaya eşsiz bir derinlik katmıştır. Bu tez, fiziksel çevre ile yere bağlılık kavramı arasındaki karşılıklı ilişkinin inceliklerini ortaya koyarak disiplinler arası bir araştırma yaklaşımını teşvik etmeyi amaçlamaktadır. Dahası, sürdürülebilir, yaşanabilir ve duygusal açıdan tatmin edici kentsel çevrelerin inşa edilmesine katkıda bulunacak farkındalıklar sağlamayı hedeflemektedir. Bu çalışmada, Selimiye Mahallesi sakinlerinin mahallelerine karşı geliştirdikleri bağlılığı keşfetmek matematiksel/niceliksel ve niteliksel yöntemlerden birlikte istifade edilmiştir. Metodoloji, araştırma yöntemlerinin seçimine ve uygulama biçimine rehberlik eden arka plan ve bağlam için ayrıntılı bir literatür taramasını içermektedir. Mekân organizasyonu, tarihsel gelişim süreçleri, derinlemesine mülakatlar, imaj haritaları, yazar tarafından yapılan gözlemler ve mekân dizimi teorisinden gelen analiz yöntemleri, Selimiye Mahallesi'nin fiziksel özelliklerinin ve sakinlerinin mekâna bağlılıklarının ayrıntılı bir biçimde anlaşılmasını sağlamak için seçilmiştir. Elde edilen veriler araştırma hedefleri bağlamında değerlendirilmiştir. Literatür taraması, insan-çevre etkileşiminin çevre psikolojisi içindeki tarihsel gelişimine genel bir bakış sunmakta ve alanın disiplinler arası doğasını vurgulamaktadır. Takip eden bölümde insan-çevre etkileşimi incelenmekte, yer (place), yer duygusu (sense of place), yerin ruhu (genius loci), yere bağlılık (place attachment) ve yer kimliği (place identity) gibi terminolojik kavramlar ele alınmaktadır. Farklı akademisyenlerin katkıları gözden geçirilmiş, kavramlar arasındaki ilişkiler araştırılmış ve bir yere yönelik olumlu duyguların mekânsal düzenleme, estetik unsurlar, faaliyet çeşitliliği, anılar, tarih, anlam, semboller, yaş, eğitim ve ikamet süresi gibi fiziksel çevre unsurlarının bir sonucu olan özelliklere göre şekillendiği vurgulanmıştır. Literatür taramasının ikinci bölümü, çeşitli şehir tanımlarına, fiziksel form öğeleri, mekânsal düzenle ilgili teoriler ile birlikte özellikle de Mekân Dizimi (Space Syntax) Teorisi'ne odaklanmıştır. Özetle bu bölümde fiziksel çevrenin dokusuna, mekân organizasyonu ve estetik unsurlara odaklanılmıştır. Literatür taramasından elde edilen bilgiler arka plan olarak kullanılarak, Selimiye Mahallesi'nde yapılacak vaka çalışması için uygulama yöntemi inşa edilmiştir. İlk olarak, daha önce bahsedilen araştırma yöntemleri ve bu yöntemlerin vaka çalışmasında nasıl uygulandığına ilişkin detaylı bir açıklama yapılmıştır. Daha sonra, konumu, gelişimi ve tarihsel bağlamı göz önünde bulundurularak bu çalışma için Selimiye Mahallesi'nin vaka alanı olarak belirlenmesinin ardında yatan sebepler tüm ayrıntılarıyla izah edilmiştir. Ardından derinlemesine mülakatlardan elde edilen tüm veriler kapsamlı olarak gösterilmiştir. Son olarak, çalışmanın aslı olarak değerlendirilebilecek kısımda, fiziksel çevre özellikleri, inşa edilmiş olan uygulama metodu ile sırasıyla analiz edilmiş ve derinlemesine görüşmelerden elde edilen veriler çerçevesinde yorumlanmıştır. Fiziksel çevre özellikleri öncelikle doğal ve yapılı çevre özellikleri olarak ikiye ayrılarak kategorize edilmiştir. Doğal çevre özellikleri; sınırlar, coğrafi konum, topografya ve manzara (landscape) halinde listelenmiştir. Yapılı çevre özelliklerinin incelenmesi, literatürde yere bağlılıkla ilgili edinilen bilgiler ışığında yapısal faktörler temel alınarak sıralanmıştır. Bu faktörler arasında okunabilirlik/anlaşılabilirlik (legibility/intelligibility), erişilebilirlik (connectivity), bağlanabilirlik (integration) ve sinerji (synergy) gibi mekân dizimi teorisinden gelen çeşitli ölçümleri belirlemek için mekânsal yapılandırma (spatial configuration) analizleri; caddelerdeki, yolların binalara olan oranları, ölçekler ve kullanıcılara sağladıkları mekânsal his; sokaklardaki tasarımsal, estetik unsurlar ve sokak mobilyaları; tarihi yapılar ve bunların günümüz bağlamındaki etkileri yer almaktadır. Literatür araştırmasından edinilen, fiziksel çevre özellikleriyle ilişkisi kanıtlanmış ve yere bağlılığı olumlu yönde etkileyen faaliyet çeşitliliği ve zenginliği de ayrı bir başlık olarak ele alınmıştır. Faaliyet çeşitliliği bölümünde, mahallede her hafta çarşamba günleri kurulan semt pazarı, kafe kültürünün zenginliği ve asker cenazesi törenleri gibi mahalleye özgü çeşitli etkinlikler mekânsal organizasyon gibi özellikler göz önünde bulundurularak, fiziksel çevre özellikleri ile etkileşimleri dahilinde ele alınmış ve yere bağlılık üzerine olan etkileri tartışılmıştır. Elde edilen tüm bulgular ortak bir başlık altında özetlenmiş ve bulgular sonuç bölümünde ayrıntılı olarak değerlendirilmiştir. Araştırma sonuçları, Selimiye'nin topoğrafik yapısı ve coğrafi konumunun etkileri; tarihsel bağlamın günümüze yansıması; mekânsal kurgusunun açıklığı; ve mahallede sürekli olarak gerçekleşen faaliyetlerin zenginliği, çeşitliliği gibi özelliklerin mahalle sakinlerinin yere olan aidiyet duygularını yani çevrelerine olan bağlılıklarını olumlu yönde etkilediğini göstermektedir. Çalışma, fiziksel çevre özelliklerinin, salt maddesel parçalar ve estetik görsel unsurlardan ibaret olma özelliğinin ötesine geçerek koruma ve sürdürülebilirliği de kapsayan çok yönlü etkilerini vurgulamaktadır. Sonuç bölümünde fiziksel çevre ve yere bağlılık arasındaki karşılıklı ilişki bir döngü biçiminde görsel olarak grafikleştirilmiştir. Selimiye'ye özgü olmakla birlikte, araştırma bu karşılıklı etkileşimi anlamak için genel bir çerçeve sunmakta ve kentsel planlama ve tasarım uygulamaları için farkındalık oluşturmaktadır. Buna ek, yere olan bağlılığı artıran sürdürülebilir planlama uygulamalarının hayata geçirilmesi için yerel yönetimler ve planlamacılarla iş birliğinin önemi göz ardı edilmemelidir. Farklı bağlamlar, ölçekler ve demografik profiller için daha fazla araştırma yapılması önerilmektedir. Sonuç olarak, bu çalışma hedeflerine başarıyla ulaşmış hem yerel düzeyde planlama hem de sürdürülebilir kentsel kalkınma alanındaki daha geniş uygulamalar ve çalışmalar için değerli bilgilerin elde edilmesinde katkı sağlamıştır.

Özet (Çeviri)

The fundamental objective of urban planning and design is to consider the city as a living organism and to provide solutions that are in harmony with the needs of the inhabitants who live in and shape these dynamic places. When considering the human factor, it is essential not to ignore the fundamental role of emotions and perceptions. It is therefore crucial to approach urban planning and design in a way that brings together various disciplines. In recent years, urban research has focused not only on the physical aspects of the city, but also on its sociological and psychological dimensions. Studies in environmental psychology, such as the topic of place attachment, have gained prominence. The diversity of studies has increased in response to the emergence of monotonous, cities without any character and identity as a result of the industrial revolution. This approach has emphasised the importance of integrating different disciplines to deal with the complex and dynamic nature of urban environments and to deal with contemporary problems of rapid urbanisation. Given the negative results observed in current planning practices and large-scale urban transformation projects, there is still a need to address this issue. From an urban planning perspective, the recognition of psycho-social dimensions is crucial to the creation of functional, emotionally satisfying and sustainable environments. In this context, an interdisciplinary and holistic approach may be useful for urban planning studies. Layout, aesthetic elements, duration of residence, diversity of activities and the symbolic significance of a place are among the fundamental factors that influence perceptions and emotions. Each of these factors is strongly influenced by the conditions and character of the physical environment. Given that perceptions and emotions are expressed as place attachment through complex processes, a detailed examination of the integrity of the physical environment holds the potential to provide effective solutions to contemporary urban challenges. This thesis is an exploration of the complex interplay between the characteristics of the physical environment and place attachment among residents of the Selimiye Neighbourhood, Istanbul. In particular, the study explores the psycho-social mechanisms underlying these elements, emphasising the reciprocal nature of their interaction. Selimiye was chosen as a case study area due to its unique characteristics, adding a unique dimension to the research. By revealing the nuances of this relationship, the thesis aims to encourage an interdisciplinary research approach. It also seeks to provide insights that will contribute to the creation of sustainable, liveable and emotionally satisfying urban environments. In this study, a mixed-methods approach incorporating both qualitative and quantitative methods was adopted to explore individuals' attachment to the built and natural environment in the Selimiye Neighbourhood. The methodology included a detailed literature review for background and context, which guided the selection of research methods. Spatial configuration features, historical analysis, in-depth interviews, image maps, on-site observational analysis, and space syntax analysis were chosen to provide a holistic understanding of Selimiye Neighbourhood's physical characteristics and its inhabitants' attachment to place. The data obtained were evaluated according to the overall research objectives. The literature review provides an overview of the historical development of human-environment interaction within environmental psychology, emphasising the interdisciplinary nature of the field. The following section explores human-environment interaction, examining concepts such as place, sense of place, genius loci, place attachment and place identity. Contributions from different scholars are reviewed and their interrelationships explored, highlighting that positive emotions towards a place are shaped by characteristics of the physical environment, including spatial arrangement, aesthetic elements, diverse activities, memories, history, meaning, symbols, age, education and length of residence. The second section of the literature review focused on the definition of a city in different disciplines, theories related to physical form elements and spatial layout, and especially the Space Syntax Theory. This section focused on the form, organisation and aesthetic elements in the physical environment. Based on the information extracted from the literature, the application method for the upcoming case study phase in the Selimiye Neighbourhood was established. Firstly, a detailed explanation of the previously mentioned research methods and their application to the study has been provided. Subsequently, the significance of selecting Selimiye Neighbourhood for this study was explained, considering its location, development, and historical context. All the data provided by the in-depth interviews was then presented in detail. Following the presentation of these data, the characteristics of the physical environment were analysed sequentially and interpreted within the analyses derived from the in-depth interviews. The analysis of physical environment characteristics proceeded in the following order: initially, the features were categorized into natural and built environments. The natural environment was detailed as boundaries, geographical location, topography, and landscape. The examination of the built environment was detailed based on structural factors related to place attachment in the literature. These factors included spatial configuration analysis to measure legibility, accessibility, intelligibility and synergy values; scale, proportions, and enclosure perception in the streets; design and aesthetic elements in the streets and street furniture; historic structures and their impacts on present context. The diversity of activities derived from literature data, proven to be associated with physical environment features and influencing place attachment, was also addressed as a separate heading. This section discusses various activities in the neighbourhood, such as the weekly bazaar on Wednesdays, the richness of the café culture, and the military funeral ceremonies, which are all related to the physical environment features at their behind. All the findings obtained were collectively evaluated under a common heading, and the results were discussed in the conclusion section. Research findings demonstrate that the physical characteristics of the Selimiye Neighbourhood, such as the effects of topography and geographical location, historical context, spatial configuration of open spaces and streets, diversity of activities, all positively influence residents' attachment to their surroundings. The study emphasises the multifaceted effects of physical environment characteristics, going beyond mere tangible components and aesthetic visual elements to embrace conservation and sustainability. The concluding section visually illustrates the interrelationship between the physical environment and place attachment in a cyclical form. While specific to Selimiye, the research provides a general framework for understanding this reciprocal interplay and raises awareness for urban planning and design practices. In addition, collaboration with local authorities and planners is crucial for the implementation of sustainable planning practices that enhance place attachment. Further research is recommended for different contexts, scales and demographic profiles. In conclusion, this study has successfully achieved its objectives and provided valuable insights for both local level planning and broader applications in sustainable urban development.

Benzer Tezler

  1. Urban dynamics of İstanbul: Exploring urban complexity via the spatial distribution of activities

    İstanbul'un kentsel dinamikleri: Faaliyetlerin mekansal dağılımı aracılığıyla kentsel karmaşıklığın keşfi

    REYHANEH YOUNESI SANDI

    Yüksek Lisans

    İngilizce

    İngilizce

    2024

    Şehircilik ve Bölge Planlamaİstanbul Teknik Üniversitesi

    Şehir ve Bölge Planlama Ana Bilim Dalı

    DOÇ. DR. EDA YÜCESOY

  2. Konutun toplumsal boyutu ve paylaşımlı konut: Konut alanlarında kamusal-özel alan etkileşimi

    Social aspect of housing and collaborative housing: Public-domestic space interaction in residential areas

    UFUK KÜÇÜKYAZICI

    Doktora

    Türkçe

    Türkçe

    2024

    Mimarlıkİstanbul Teknik Üniversitesi

    Mimarlık Ana Bilim Dalı

    PROF. DR. YASEMİN ALKIŞER BREGGER

  3. Yapay kas uygulamaları için nanokompozit malzeme geliştirilmesi

    Development of nanocomposite material for artificial muscle applications

    AYŞE KÜBRA AYDINALEV

    Yüksek Lisans

    Türkçe

    Türkçe

    2023

    Biyomühendislikİstanbul Teknik Üniversitesi

    Kimya Mühendisliği Ana Bilim Dalı

    PROF. DR. MELEK MÜMİNE EROL TAYGUN

  4. Streetscapes in Nişantaşı: Exploring street as a workspace

    Nişantaşı'nda sokak peyzajları: Çalışma mekanı olarak sokağı keşfetmek

    RAVZA TÜRK

    Yüksek Lisans

    İngilizce

    İngilizce

    2024

    MimarlıkMEF ÜNİVERSİTESİ

    Mimarlık Ana Bilim Dalı

    DR. ÖĞR. ÜYESİ HAYDAR OZAN AVCI

    DOÇ. DR. AYŞE HİLAL UĞURLU

  5. Görünürlük, dönüşümcü liderlik ve personel güçlendirmenin proje başarısına etkisi

    The effect of visibility, transformational leadership and empowerment on project success

    SÜVEYBE ÖZTÜRK

    Yüksek Lisans

    Türkçe

    Türkçe

    2024

    Endüstri ve Endüstri Mühendisliğiİstanbul Teknik Üniversitesi

    Endüstri Mühendisliği Ana Bilim Dalı

    DOÇ. DR. GÜLŞAH HANÇERLİOĞULLARI KÖKSALMIŞ