Multipl Myelomda moleküler görüntüleme
Molecular imaging in Multiple Myeloma
- Tez No: 870675
- Danışmanlar: PROF. DR. MÜZEYYEN PINAR ÖZGEN KIRATLI
- Tez Türü: Tıpta Uzmanlık
- Konular: Hematoloji, Onkoloji, Radyoloji ve Nükleer Tıp, Hematology, Oncology, Radiology and Nuclear Medicine
- Anahtar Kelimeler: Multipl myelom, F18 FCH, F18 FDG, moleküler görüntüleme, Multiple myeloma, F18 FCH, F18 FDG, molecular imaging
- Yıl: 2024
- Dil: Türkçe
- Üniversite: Hacettepe Üniversitesi
- Enstitü: Tıp Fakültesi
- Ana Bilim Dalı: Nükleer Tıp Ana Bilim Dalı
- Bilim Dalı: Belirtilmemiş.
- Sayfa Sayısı: 77
Özet
Multipl myelom (MM) kemiğin en sık primer malignitesi olup organ hasarıyla seyreden bir plazma hücreli diskrazidir. Hastalığın organ tutulumunu değerlendirmede hem klinik hem laboratuvar hem de görüntüleme bulguları önemli yer tutmaktadır. Görüntüleme yöntemleri arasında başlıca önerilen F18 FDG PET-BT yöntemi olup belli vaka gruplarında FDG'nin hassasiyetinin düşük olabildiği bildirilmiştir. Bu sebeple değerlendirmede IMPeTUs kriterleri kullanımının tetkik hassasiyetini artırdığı gösterilmiştir. Ancak hastalığı değerlendirmede daha hassas olabilecek ajanlar araştırılmaya devam edilmiş olup moleküler görüntüleme yöntemleri arasında kolin bazlı PET ajanları öne çıkmaktadır. F18 Fluorokolin (FCH) PET-BT ile yapılan dar vaka serili çalışmalarda FDG'ye kıyasla FCH'nin tanısal performansının daha iyi olabileceği gösterilmiştir. Amacımız MM hastalarında moleküler görüntülemelerin tanısal performansını ortaya koymak, çekim parametrelerini optimize edecek bulgular elde etmek, yöntemlerin klinik ve laboratuvar bulgularıyla ilişkisini göstermek ve FCH gibi gelecekte pek çok merkezin ulaşabileceği radyofarmasotik ile ilgili öncü bir şekilde literatüre katkı sağlamaktır. Bu sebeple çalışmamızda, FDG ve FCH tetkiklerinin IMPeTUs kriterlerine göre tanısal performansları karşılaştırılmış; bunun yanı sıra her iki yöntemin klinik ve laboratuvar bulgularıyla ilişkisi araştırılmıştır. Myelomda iskelet sisteminde FCH'nin FDG'ye kıyasla hem vaka hem de bölge bazlı analizde daha hassas bulunmuş olup daha üstün performans göstermiştir. Prognostik önemi olduğu gösterilmiş kemik iliği dışına hastalık yayılımının tespiti amaçlı lenf nodu ve yumuşak doku ayrıca değerlendirilmiş olup her iki yöntem de eşit performans göstermiştir. IMPeTUs önerilerinin FCH'ye uyarlanabildiği gösterilmiştir ancak yaygın hastalık değerlendirmede her iki tetkik için Deauville 3'ün iyi bir kestirim değeri olmadığı bulunmuştur. Görüntüleme ve klinik ilişkisi araştırılmış, FDG'ye kıyasla FCH'de belirlenen tümör yükü ile laboratuvar-klinik bulguları arasında daha belirgin ilişki saptanmıştır. Yöntemi optimize etmek adına FCH için iki zamanlı görüntüleme yapılmış olup; onuncu ve altmışıncı dakikada alınan görüntüler arasında anlamlı fark saptanmaması üzerine tetkikin onuncu dakikada yapılmasının yeterli olabileceği sonucuna varılmıştır. Ayrıca distal alt ekstremite lezyon saptanan her hastada yaygın hastalık gösterilmiş olmasına dayanarak; çekim alanına standart olarak her hastada distal alt ekstremitenin dahil edilmesinin gerekmediği sonucuna varılmıştır. Sonuç olarak MM'da FDG'de metabolik aktif hastalık gösterilemeyen veya klinik ile uyumsuz sonuçlar verdiği düşünülen olgularda ve özellikle minimal rezidüel hastalığın gösterilmesinde daha üstün performansa sahip olması nedeniyle FCH kullanılabilir.
Özet (Çeviri)
Multiple myeloma (MM) stands as the predominant primary malignancy of the bone, characterized by plasma cell dyscrasia and resultant organ damage. The assessment of disease involvement relies on a combination of clinical, laboratory and imaging findings. Among various imaging modalities, F18 FDG PET/CT is commonly recommended, although its sensitivity may be limited in specific case cohorts. Consequently, the utilization of IMPeTUs criteria has been shown to enhance examination sensitivity. Nonetheless, ongoing exploration of molecular agents seeks alternatives with heightened sensitivity in disease assessment, notably choline-based PET agents emerging as prominent candidates within molecular imaging methodologies. Preliminary investigations with F18 Fluorocholine (FCH) PET/CT in limited study cohorts have suggested superior diagnostic performance compared to FDG. Our objective is to delineate the diagnostic efficacy of molecular imaging in MM patients, refine imaging parameters, correlate methods with clinical and laboratory findings and contribute novel insights to radiopharmaceutical literature, particularly regarding agents like FCH anticipated for widespread accessibility in the future. Hence, our study entails a comparative analysis of the diagnostic performances of FDG and FCH examinations according to IMPeTUs criteria. Furthermore, we investigate the associations between both imaging modalities and clinical as well as laboratory parameters. For skeletal assessment, FCH demonstrated higher sensitivity in both case-based and region-based analyses compared to FDG, exhibiting superior performance. Evaluation of extramedullary disease (lymph nodes and soft tissue; which has demonstrated prognostic significance), revealed equivalent performance for both methods. While IMPeTUs recommendations proved adaptable to FCH, Deauville 3 yielded poor predictive value for assessing widespread bone marrow infiltration in both tests. The study delved into imaging and clinical correlation, revealing a stronger association between tumor burden and laboratory-clinical findings with FCH compared to FDG. To refine the methodology, FCH imaging was conducted at two time points and analysis indicated no significant disparity between images obtained at the tenth and sixtieth minutes, suggesting that imaging at the tenth minute may suffice. Moreover, considering the consistent observation of widespread disease in patients with distal lower extremity lesions, it was concluded that inclusion of the distal lower extremity in imaging protocols for every patient is unnecessary as a standard practice. Conclusively, FCH emerges as a viable option in MM, particularly when FDG fails to demonstrate metabolic activity or yields clinically inconclusive results and notably excels in detecting minimal residual disease.
Benzer Tezler
- Multipl miyelom tanısında F-18 fDG pet/bt'nin değeri
Value of f-18 FDGpet/CT in diagnosis of multiple myeloma
UFUK TELCİ
Tıpta Uzmanlık
Türkçe
2016
Radyoloji ve Nükleer TıpOndokuz Mayıs ÜniversitesiNükleer Tıp Ana Bilim Dalı
PROF. DR. MURATHAN ŞAHİN
- Multipl myelom hastalarında tanı anında sitogenetik bozukluk varlığının PET/CT ile ilişkisi ve sağkalım üzerine etkisi
The relationship of the presence of cytogenetic disorders with PET/CT at the time of diagnosis in multiple myeloma patients and the effect on survival
FATMA NURBÜKE UZUN
Tıpta Uzmanlık
Türkçe
2022
HematolojiSağlık Bilimleri Üniversitesiİç Hastalıkları Ana Bilim Dalı
DOÇ. DR. MERİH KIZIL ÇAKAR
- Tip 2 diyabetik hastalarda diyastolik disfonksiyon/endotel disfonksiyonu ile serum Cystatin C düzeyi arasındaki ilişki
The relationship between serum level of Cystatin C and diastolic dysfunction/endothelial dysfunction among patients with diabetes mellitus
SERKAN KOCAKUŞAK
Tıpta Uzmanlık
Türkçe
2008
KardiyolojiAdnan Menderes ÜniversitesiKardiyoloji Ana Bilim Dalı
DOÇ. DR. TARKAN TEKTEN
- Yeni sentezlenen benzamit türevi molekülün toksik etkilerinin hayvan modelinde araştırılması ve multipl miyelomlu farelere uygulanması
Investigation of the toxic effects of a new synthesized benzamide derivative molecule in animal model and its application to mice wi̇th multiple myeloma
EYLÜL TURASAN
Doktora
Türkçe
2021
BiyolojiHacettepe ÜniversitesiBiyoloji Ana Bilim Dalı
PROF. DR. GÜLDENİZ SELMANOĞLU
PROF. DR. MERAL BEKSAÇ
- Multiple myelomalı hastalarda kemik tutulumunun belirlenmesinde kemik rezorbsiyon belirteçlerinin rolü
The value of bone resorption markers in the diagnosis of bone disease in patients with multiple myeloma
ÖMER DİZDAR
Tıpta Uzmanlık
Türkçe
2005
OnkolojiHacettepe Üniversitesiİç Hastalıkları Ana Bilim Dalı
PROF.DR. İBRAHİM BARIŞTA