Geri Dön

Bronkopulmoner displazi profilaksisinde deksametazon ve hidrokortizon tedavilerinin etkinliğinin değerlendirilmesi

Evaluation of the efficacy of dexamethasone and hydrocortisone treatments in bronchopulmonary dysplasia prophylaxis

  1. Tez No: 872869
  2. Yazar: MEHMET MEKİN ÇAPRAS
  3. Danışmanlar: DOÇ. DR. NİLÜFER MATUR OKUR
  4. Tez Türü: Tıpta Uzmanlık
  5. Konular: Çocuk Sağlığı ve Hastalıkları, Child Health and Diseases
  6. Anahtar Kelimeler: Bronkopulmoner Displazi, Deksametazon, Hidrokortizon, Kronik akciğer hastalığı, Prematürite, Bronchopulmonary Dysplasia, Chronic lung disease, Dexamethasone, Hydrocortisone, Prematurity
  7. Yıl: 2024
  8. Dil: Türkçe
  9. Üniversite: Sağlık Bilimleri Üniversitesi
  10. Enstitü: Diyarbakır Gazi Yaşargil Eğt. ve Arş. Hast.
  11. Ana Bilim Dalı: Çocuk Sağlığı ve Hastalıkları Ana Bilim Dalı
  12. Bilim Dalı: Belirtilmemiş.
  13. Sayfa Sayısı: 69

Özet

Amaç: Bronkopulmoner displazi (BPD) prematüre yenidoğanlarda görülen kronik bir akciğer hastalığıdır. Akciğerin dokusunda meydana gelen inflamasyon, gelişim bozukluğu, fibrozis ve gelişim duraklaması sonucunda ortaya çıkmaktadır. En bilinen risk faktörlerini; solunum yetmezliği, prematüre doğum, mekanik solunum desteği ve oksijen tedavisi oluşturmaktadır. Bu çalışmanın amacı, BPD profilaksisinde kullanılan ilaçlardan, deksametazon ve hidrokortizonun solunum desteği üzerindeki etkinliklerini karşılaştırmak, prematüre bebeklerde kısa ve orta dönem morbiditeler üzerindeki etkinliklerini değerlendirmektir. Gereç ve Yöntem: Bu çalışma retrospektif olarak yapıldı; 01.09.2019 ile 30.09.2022 tarihleri arasında, üçüncü düzey Yenidoğan Yoğun Bakım Ünitesi'nde izlenen, gestasyon yaşı 32. haftanın altında olan prematüre bebekler dahil edildi. BPD gelişmesi açısından riskli kabul edilerek klinisyenin tercihine göre deksametazon veya hidrokortizon tedavileri verilen hastalar iki gruba ayrıldı. Deksametazon ve hidrokortizon tedavisi alan hastalar, aldıkları tedaviye göre gruplandırılarak, postmenstrüel (PMA) 36. haftada orta ağır BPD/ölüm ve prematüre morbiditeleri açısından karşılaştırıldı. Bulgular: Bu çalışmamızda toplam 129 prematüre bebeğin verileri analiz edildi. Bu bebeklerde BPD veya BPD'ye olma ihtimalinin yüksek olması nedeniyle deksametazon (N=78, %60.5) veya hidrokortizon (N=51, %39.5) tedavilerinden biri uygulanmıştı. Deksametazon alan gruptaki hastaların doğum ağırlığı 974±234 gram ve gestasyon yaşı 27±2.4 haftayken (ortalama±SD), hidrokortizon grubunda ise; 1084±297 gram ve 27.5±1.9 haftaydı, istatistiksel olarak benzerdi. Deksametazon grubunda medyan tedaviye başlama zamanı 20.gün, hidrokortizon grubunda ise 18. gündü. Orta ve ağır BPD oranı ise deksametazon grubunda %58.9 ve hidrokortizon grubunda ise %35'ti (p=0.026). Deksametazon grubunda invaziv ve noninvaziv mekanik ventilasyon süresi ve hastanede yatış süresi daha uzundu. Deksametazon grubunda gastrointestinal kanama ve taburculukta vücut ağırlığı persentilinin düşük olması oranı da daha yüksekti. Sonuç: Prematüre bebeklerde BPD profilaksisi veya tedavisinde, postnatal orta dönemde başlanan, toplam 72.5 mg/kg hidrokortizon tedavisinin erken dönemde yan v etkileri arttırmaksızın, etkili olarak kullanılabileceği saptanmıştır.

Özet (Çeviri)

Objective: Bronchopulmonary dysplasia (BPD) is a chronic lung disease seen in premature newborns. It occurs as a result of inflammation, developmental disorder, fibrosis and developmental arrest in the lung tissue. The most known risk factors are respiratory failure, premature birth, mechanical respiratory support and oxygen therapy. The aim of this study was to compare the efficacy of dexamethasone and hydrocortisone, two drugs used in BPD prophylaxis, on respiratory support and to evaluate their efficacy on short- and mid-term morbidities in premature infants. Materials and Methods: This study was performed retrospectively; premature infants with a gestational age below 32 weeks who were followed up in the third level Neonatal Intensive Care Unit between 01.09.2019 and 30.09.2022 were included. Patients who were considered at risk for the development of BPD and given dexamethasone or hydrocortisone treatments according to the clinician's preference were divided into two groups. Patients receiving dexamethasone and hydrocortisone treatment were grouped according to the treatment they received and compared in terms of moderate to severe BPD/death and morbidity of prematurity at 36 weeks postmenstrual (PMA). Results: In this study, data from a total of 129 premature infants were analysed. These babies were treated with either dexamethasone (N=78, 60.5%) or hydrocortisone (N=51, 39.5%) for BPD or a high probability of progression to BPD. The birth weight of the patients in the dexamethasone group was 974±234 grams and gestational age was 27±2.4 weeks (mean±SD), while in the hydrocortisone group it was 1084±297 grams and 27.5±1.9 weeks, which were statistically similar. The median treatment initiation time was 20th day in the dexamethasone group and 18th day in the hydrocortisone group. The rate of moderate and severe BPD was 58.9% in the dexamethasone group and 35% in the hydrocortisone group (p=0.026). The duration vii of invasive and noninvasive mechanical ventilation and hospitalisation were longer in the dexamethasone group. Gastrointestinal bleeding and low body weight percentile at discharge were also higher in the dexamethasone group. Conclusion: In the prophylaxis or treatment of BPD in premature infants, hydrocortisone treatment totalling 72.5 mg/kg, started in the mid-postnatal period, was found to be effective in the early period without increasing side effects.

Benzer Tezler

  1. Erken kafein uygulamasının bronkopulmoner displaziyiönlemedeki etkisinin retrospektif araştırılması

    Early caffeine application proof bronchopulmonary dysplasiaretrospective investigation of its effect on prevention

    DENİZ ŞEYDA BAYRAK

    Tıpta Uzmanlık

    Türkçe

    Türkçe

    2024

    Çocuk Sağlığı ve HastalıklarıBursa Uludağ Üniversitesi

    Çocuk Sağlığı ve Hastalıkları Ana Bilim Dalı

    PROF. DR. HİLAL ÖZKAN

  2. Prematüre bebeklerde farklı tanımlama kriterlerine göre bronkopulmoner displazi insidansının, mortalite, morbidite ve uzun dönem prognozunun karşılaştırılması

    Comparison of the incidence, mortality, morbidity, and long-term prognosis of bronchopulmonary dysplasia in preterm infants based on different diagnostic criteria

    SELİN TUĞÇE KARAHAN YALÇIN

    Tıpta Uzmanlık

    Türkçe

    Türkçe

    2024

    Çocuk Sağlığı ve HastalıklarıSağlık Bilimleri Üniversitesi

    Çocuk Sağlığı ve Hastalıkları Ana Bilim Dalı

    DOÇ. DR. İPEK GÜNEY VARAL

  3. Bronkopulmoner displazi tanılı yenidoğan bebeklerde postnatal kortikosteroid tedavi uygulama zamanının erken ve geç dönem prognoza etkilerinin incelenmesi

    Examination of the effects of postnatal corticosteroid treatment application time on early and late term prognosis in newborn babies diagnosed with bronchopulmonary dysplasia

    IŞIL KÖRKLÜ

    Tıpta Uzmanlık

    Türkçe

    Türkçe

    2024

    Çocuk Sağlığı ve HastalıklarıSağlık Bilimleri Üniversitesi

    Çocuk Sağlığı ve Hastalıkları Ana Bilim Dalı

    PROF. DR. ALİ BÜLBÜL

  4. Bronkopulmoner displazi gelişim riski yüksek olan prematüre bebeklerde düşük doz ve orta doz deksametazon tedavilerinin etkinliklerinin retrospektif karşılaştırılması

    Retrospective comparison of the effectiveness of low dose and medium dose dexamethasone treatments in premature babies with a high risk of developing bronchopulmonary dysplasia

    OZAN BEKTAŞ

    Tıpta Uzmanlık

    Türkçe

    Türkçe

    2025

    Çocuk Sağlığı ve HastalıklarıKaradeniz Teknik Üniversitesi

    Çocuk Sağlığı ve Hastalıkları Ana Bilim Dalı

    PROF. DR. YAKUP ASLAN

  5. Maternal CDP-kolin tedavisinin yenidoğan sıçan akciğer dokusu maturasyonu üzerine olası etkilerinin araştırılması

    Investigation of possible effect of maternal CDP-choline treatment on newborn rat lung maturation

    CANSU KOÇ

    Yüksek Lisans

    Türkçe

    Türkçe

    2019

    Eczacılık ve FarmakolojiBursa Uludağ Üniversitesi

    Tıbbi Farmakoloji Ana Bilim Dalı

    PROF. DR. MEHMET CANSEV