Geri Dön

Hiperürisemi ve hiperhomosisteinemi arasındaki ilişki

The Relation between hyperuricemia and hyperhomocysteinemia

  1. Tez No: 88571
  2. Yazar: KEMALETTİN YILMAZ
  3. Danışmanlar: PROF. DR. İ. ÇAĞLAYAN ÖZDEMİR
  4. Tez Türü: Tıpta Uzmanlık
  5. Konular: Endokrinoloji ve Metabolizma Hastalıkları, Endocrinology and Metabolic Diseases
  6. Anahtar Kelimeler: Belirtilmemiş.
  7. Yıl: 1999
  8. Dil: Türkçe
  9. Üniversite: GATA
  10. Enstitü: Tıp Fakültesi
  11. Ana Bilim Dalı: İç Hastalıkları Ana Bilim Dalı
  12. Bilim Dalı: Belirtilmemiş.
  13. Sayfa Sayısı: 53

Özet

ÖZET Hiperürisemi ve Hiperhomosisteinemi Arasındaki İlişki Serum ürik asiti pürin metabolizmasının başlıca son ürünüdür. Hiperürisemi çoğunlukla asemptomatik seyreder. Ürik asit, obesite-insülin rezistans sendromunda rol oynamakta ve aterojenik etkiye aracılık etmektedir. Yükselmiş serum ürik asitinin koroner kalp hastalığıyla birlikte olma ihtimali, diğer risk faktörleriyle ( hipertansiyon, fazla kilo, insülin rezistansı, hiperiipidemi ve fiziksel inaktivite) birlikte bulunduğu zaman artmaktadır. Bu risk faktörlerinin birlikte olması hiperüriseminin insülin-rezistans sendromunun bir komponenti olabileceğini göstermektedir. Erişkinde mortalitenin major nedenlerinden birisi olan koroner arter hastalığının major risk faktörlerinden birisi de plazma homosistein düzeyleridir. Homosistein sülfür içeren bir aminoasit olup, vücutta diyetle alınan metionin metabolizması sonucu oluşur. Bu metabolik yolda kompleks enzimatik sistem rol alır ve bu enzimler vitamin Bı2, B6 ve folatı kofaktör olarak kullanırlar. Vitamin B12 ve folat yetersizliklerinde plazma total homosistein seviyeleri yükselir. Bu çalışmada koroner risk faktörü olarak kabul edilen hiperürisemi ile hiperhomosisteinemi arasında bir ilişki olup olmadığını araştırdık. 32 hasta ve 32 kontrol olgusundan oluşan grupları karşılaştırdık. Serum ürik asit düzeylerini hasta grubunda anlamlı ölçüde yüksek bulduk. Plazma total homosistein düzeylerini de hasta grubunda anlamlı ölçüde yüksek bulduk. Serum ürik asit değerleri ile plazma total homosistein düzeyleri arasında kuvvetli bir korelasyon bulundu. Bu sonuca göre serum ürik asit artışıyla birlikte plazma total homosistein düzeyleri de artmaktadır. Sonuç olarak; genellikle asemptomatik seyreden hiperürisemi koroner kalp hastalığı açısından diğer faktörlerle birlikte risk faktörü olarak kabul edilmektedir. Artmış homosistein de kardiyovasküler kalp hastalığı için bağımsız bir risk faktörüdür. Her ikisinin de etiyolojilerinde benzer özelliklerin bulunması nedeniyle hiperürisemik hastalarda koroner kalp hastalığı riski varsa mutlaka plazma homosistein konsantrasyonlarının ölçülmesini, yüksek olanlarda hiperürisemi tedavisinin de yapılması gerektiğini düşünmekteyiz. 39

Özet (Çeviri)

SUMMARY The relation between hyperuricemia and hyperhomocisteinemia Serum uric acid is the main end-product of the purine metabolism. Hyperuricemia is generally a subclinical disorder. Uric acid takes part in the obesity-insulin resistance syndrome and mediates the athoregenic effects. The risk of coronary heart disease elevates with hyperuricemia and the presence of other risk factors as hypertension, obesity, insulin resistance, hyperlipidemia and physchal inactivity. These associations suggest that hyperuricemia may be a component of the insulin-resistance syndrom. Plasma homocystein levels are one of the major risk factors of coronary heart disease, one of the major reasons of adult mortality. Homocysteine is a sulfur containing amino acid which occures from the dietary methionin metabolism. Its metabolic pathways are regulated by complex enzymatic systems, which inturn, depend on B12, B6] folat vitamins as cofactors. In deficiencies of folat and B12 vitamins are always contribute to elevated levels of plasma total homocysteine. This study was performed to search any relation between the coronary risk factors of hyperuricemia and hyperhomocysteinemia. Two groups of 32 patients and 32 controls were investigated. Serum uric acid and plasma homocystein levels were found to be elevated in patients. A strong correlation was found between serum uric acid and plasma homocystein levels. The results incidate that the plasma total homocystein levels increase with the increment of serum uric acid levels. In conclusion; hyperuricemia which is generally a subclinical disorder is accepted a coronary risk factor with the presence of other risks. Elevated plasma homocystein is an independent risk factor for coronary heart disease. There are similar features of the both etiologia. Therefore we recommed to calculate the plasma homocystein levels in hyperuricemic patients who have the risk of coronary heart disease and to treat the hyperuricemic patients having hyperhomocysteinemia and coronary risk factors. 40

Benzer Tezler

  1. Mikrovasküler komplikasyonu olan Tip 1 ve Tip 2 diyabetik hastalarda glukoz ile inflamatuar belirteçlerin ilişkisinin değerlendirilmesi

    Evaluation of the relationship between glucose and inflammatory statistics in type 1 and TYPE 2 diabetic hospitals with microvascular complications

    ENGİN YILMAZ

    Tıpta Uzmanlık

    Türkçe

    Türkçe

    2017

    Endokrinoloji ve Metabolizma HastalıklarıSağlık Bilimleri Üniversitesi

    İç Hastalıkları Ana Bilim Dalı

    DOÇ. DR. ESMA GÜLDAL ALTUNOĞLU

  2. Plazma homosistein düzeyleri ile tip 2 diyabet, komplikasyonları, kontrolü ve süresi arasındaki ilişkinin araştırılması

    Başlık çevirisi yok

    RAMAZAN MEMİŞOĞULLARI

    Tıpta Uzmanlık

    Türkçe

    Türkçe

    2003

    BiyokimyaAtatürk Üniversitesi

    Biyokimya Ana Bilim Dalı

    PROF. DR. EBUBEKİR BAKAN

  3. Koroner anjiyolu kalp hastalarında plazma homosistein ve t-PA düzeyleri ile lipid peroksidasyon ürünlerinin tıkalı damar sayısı yönünden incelenmesi

    The Investigation of the relationship between the number of obstructed vessels and the levels of plasma homocysteine, t-PA and lipid peroxidant products in patients with coronary heart diseases

    AHU SARBAY

    Yüksek Lisans

    Türkçe

    Türkçe

    1999

    Biyokimyaİstanbul Üniversitesi

    Biyokimya Ana Bilim Dalı

    PROF. DR. EMİNE KÖKOĞLU