Geri Dön

Kamusal alanda sınır algısı: Antalya örneği

Perception of boundaries in public spaces: A case study of Antalya

  1. Tez No: 904555
  2. Yazar: MUAZZEZ EMİR
  3. Danışmanlar: DR. ÖĞR. ÜYESİ HÜLYA AYBEK
  4. Tez Türü: Yüksek Lisans
  5. Konular: Mimarlık, Architecture
  6. Anahtar Kelimeler: Belirtilmemiş.
  7. Yıl: 2024
  8. Dil: Türkçe
  9. Üniversite: Antalya Bilim Üniversitesi
  10. Enstitü: Lisansüstü Eğitim Enstitüsü
  11. Ana Bilim Dalı: Mimarlık Ana Bilim Dalı
  12. Bilim Dalı: Mimarlık Bilim Dalı
  13. Sayfa Sayısı: 97

Özet

Kamusal alan, zamanla değişen ve dönüşen bir kavramdır. Bu dönüşümler genellikle kamu yararı hedef alınarak yapılsa dahi, her zaman istenilen sonuca ulaşılamamaktadır. Bu değişimlerden biri de araştırma konusunun odağında olan kent bağlamındaki yeni kapalı konut yerleşkeleridir. Yabancı literatürde“gated community”olarak adlandırılan bu yerleşkeler, kent dokusunda fiziki kopmalar, gruplanmalar ve bölünmeler ile kamusal alandan ayrışma örneklerinden biri olmuştur. Kamusal alanda ayrışma, suç ve kalabalıktan uzaklaşma isteği, daha güvenli bir ortam kurma ve mahremiyet sağlama inancıyla ortaya çıkan mekânsal kurgular, kentin kullanıcısının zaman içinde oluşturduğu mekanlarından ayrılmaktadır. Mekânsal ayrışmalara ve var olan toplumsal ayrışmaların güçlenmesine neden olan etkenlerin başında bireylerin gündelik hayatlarının geçtiği mekanlarda sınırların belirginleşmesi gelmektedir. Sınırlar yoluyla, (kapılar, duvarlar, kameralar, güvenlik görevlileri vb.) kamusal alanların özel yönetimler tarafından kontrol edilmesi, toplumsal birlikteliklerin devamlılığının sağlanmasında tereddüt oluşturmaktadır. Sınırların birleştirici ve iletişimci etkisi, içeridekilerin bir kimlik oluşturmasına katkı sağlarken, dışarıda kalanlar için bölme ve ötekileştirme etkisine sahiptir. Her sınır, içerisinde başka sınırlar barındırırken, diğer sınırlar ile kesişmektedir. Örneğin, mahalle sınırlı bir alanı belirlerken, konut daha sınırlı bir alanı belirlemektedir. Kentin içinde veya dışında birbirinden kopuk ve farklı yaşam alanları oluşmaktadır. Bu yaşam alanlarının çevresinin fiziksel sınırlarla kurgulanmış olması, olası tehlikelere karşı korunma ihtiyacını karşılamaktadır. Belirli bir bölgenin sınırları içinde hissetmek, orada yaşayan bireylerin kimliklerini ve toplumsal ilişkilerini nasıl şekillendirdiğini göstermektedir. Kamusal alan toplumun ortak kullandığı ve etkileşime girdiği mekân olarak algılanmaktadır, onu kullanan tüm bireylere aittir ve bu şekilde değerlendirilmelidir. Kamusal alana müdahil olma durumu geniş kapsamlıdır; bireyler, kendi özel alanlarını genişletmek veya bu alanları kamusalın kesişim noktalarını belirtmek amacıyla bazen müdahale ederek kullanmaktadır. Kamusal alana uygulanan her müdahale, mekânı dönüştürmekle birlikte toplumsal iletişimi de etkilemektedir. Çalışma kapsamında kamusal alan müdahalelerinin yarattığı sınır algısının, geleneksel yerleşim ve kapalı konut yerleşkesi bağlamında gündelik hayat pratikleri üzerinden incelenmesi amaçlanmıştır. Sınır algısı oluşturan müdahaleler, kent dokusu ve özel-kamusal alandaki sınır ilişkileri üzerinden incelenmiştir. Kent dokusunda oluşan organik ve yapay sınırların oluşturduğu sınır algısı ve özel-kamusal alanda ölçek, giriş mekanları ve kişiselleştirilmiş kamusal alanlar olarak kategorize edilerek incelenmiştir. Bu başlıklar altında geleneksel yerleşimlerde ve özel yönetimler tarafından kontrol edilen kapalı konutlarda sınır algısının yansımaları üzerinde durulmuştur. Bu çerçevede, sınır algısı yaratan ögeler, alan çalışması (case study) olarak seçilmiş farklı olgulara sahip iki vaka alanında fiziksel izlerin tespiti, davranışların tespiti ve sistematik gözlem analizi yöntemleri üzerinden incelenmiştir. Çalışmada yer alan farklı morfolojik özelliklere sahip iki vaka alanı seçilmesi, geçirgen ve katı sınırlara sahip yerleşimlerin gündelik pratiklerde bireylerde yarattığı sınır algısının anlaşılması açısından önemli bulunmaktadır.

Özet (Çeviri)

Public space is a concept that changes and transforms over time. Although these transformations are generally aimed at the public benefit, the desired outcomes are not always achieved. One transformation central to this research topic is the rise of new gated communities within the urban context. Known as 'gated communities' in international literature, these complexes exemplify spatial seperation from public space through physical disconnections, grouping, and divisions within the urban fabric. Emerging from the desire to avoid crime, manage crowds, ensure safety, and provide privacy, these spatial constructs differ from organically developed urban spaces. The primary factor contributing to spatial seperations and reinforcing existing social dvides is the distinctiveness of boundaries within individuals' daiy environments. Through gates, walls, cameras, and security guards, private entities control these coundaries, raising concerns about the continuity of social cohesion. While boundaries can have a unifying and communicative effect that contributes to identitiy formation for those inside, they also create a divisive and exclusionary effect for those outside. Each bouandary contains further boundaries within it, intersecting with others. For instance, a neighborhood defines a limited area, while a residence defines an even more confined space. Detached and distinct living area develop both within and outside city limits. The physical boundaries surrounding these spaces address a perceived need for protection against potential dangers. The sense of being within a specific region's boundaries reveals how these spaces shape resident's identities and social relations. Public space is often seen as belonging to the state or private entities, yet it belongs to all individuals who use it and should be evaluated as such. Involvement in public space is a broad concept. Individuals engage with it to expand their private domain sor define intersections between private and public realms. Every intervention in public space not only transforms the space itself but also impacts social interactions. This study aims to examine the perception of boundaries created by interventions in public space, focusing on everyday life practices within the contexts of traditional settlements and gated communities. The interventions that form a sense of boundary are analyzed through boundary relations in the urban fabric and private-public spaces. The boundary perception generated by organic and artificial boundaries within the urban fabric is categorized and examined by scale, enrtance spaces and personalized public spaces in thi private-public realm. Under these themes, reflections of boundary perception in traditional settlements and gated communities managed by private entities are emphasized. In this context, elements creating a sense of boundary are examined in two case study areas with distinct characteristics through methods such as physical trace deterction, behavior assessment, and systematic observation analysis. Selecting two case study areas with different morphological characteristics is essential for understanding how permeable and rigid boundaries in settlements shape individuals' perception of boundaries in their everday lifes.

Benzer Tezler

  1. Kimlik temsilinde tarz, imaj ve simgelerin yeri

    The place of style, image and symbols in the represantation of identity

    EMİNE DALICI

    Yüksek Lisans

    Türkçe

    Türkçe

    2010

    SosyolojiSelçuk Üniversitesi

    Sosyoloji Bölümü

    DOÇ. DR. RAMAZAN YELKEN

  2. A study for a morphological assessment: Impact of a new project on the urban form of Galata, Istanbul

    Kent morfolojisi üzerine bir değerlendirme: Yeni bir projenin Galata kent formuna etkisi

    EDA COŞKUN

    Yüksek Lisans

    İngilizce

    İngilizce

    2021

    Şehircilik ve Bölge Planlamaİstanbul Teknik Üniversitesi

    Kentsel Tasarım Ana Bilim Dalı

    PROF. DR. AYŞE SEMA KUBAT

  3. Özel ve kamusal eşiğindeki ara durumların yeniden üretimi

    Reproduction of intermediary circumstances on the threshold of private and public

    BURÇE KARADAĞ

    Yüksek Lisans

    Türkçe

    Türkçe

    2020

    Mimarlıkİstanbul Teknik Üniversitesi

    Mimarlık Ana Bilim Dalı

    DOÇ. DR. SIDIKA ASLIHAN ŞENEL

  4. Taktik, strateji ve temsil bağlamında kentsel iç mekanın üretiminde işgal ve çelişki durumları: 2016 İmiad Nicosia çalıştayı değerlendirmesi

    Occupation and contradiction in the production of urban interior within the context of tactic, strategy and representation: Evaluation of İmiad Nicosia, 2016 workshop

    FATİH MEHMET ALHAN

    Yüksek Lisans

    Türkçe

    Türkçe

    2017

    Mimarlıkİstanbul Teknik Üniversitesi

    İç Mimari Tasarım Ana Bilim Dalı

    ÖĞR. GÖR. BAHADIR NUMAN

  5. Amateur music performances as the right to the city

    Kent hakkı olarak amatör müzik performansları

    AHMET MÜCAHİT GÜVEN

    Yüksek Lisans

    İngilizce

    İngilizce

    2024

    Müzikİstanbul Teknik Üniversitesi

    Müzikoloji ve Müzik Teorisi Ana Bilim Dalı

    DOÇ. DR. ZEYNEP GONCA İNCEDERE