Primer prematür ejakülasyonlu hastalarda sertralin ve klomipramin etkinliğinin penil biyotesiyometri ile karşılaştırılması
Comparison of the efficacy of sertralin and clomipramine on patients with primary
- Tez No: 90987
- Danışmanlar: Belirtilmemiş.
- Tez Türü: Tıpta Uzmanlık
- Konular: Üroloji, Urology
- Anahtar Kelimeler: Belirtilmemiş.
- Yıl: 2000
- Dil: Türkçe
- Üniversite: Sağlık Bakanlığı
- Enstitü: Ankara Eğitim ve Araştırma Hastanesi
- Ana Bilim Dalı: Üroloji Ana Bilim Dalı
- Bilim Dalı: Belirtilmemiş.
- Sayfa Sayısı: 47
Özet
ÖZET Primer prematür ejakfilasyonlu hastalarda sertralin ve klomipramin etkinliğinin penil biyotesiyometri ile karşılaştırılması. Amaç: Primer prematür ejakülasyonlu hastalarda sertralin ve klomipraminin düşük doz, yükfcek doz ve istek halinde kullanımının etkinliği; penil biyotesiyometrinin bu hastaların tedaviye cevaplarının değerlendirilmesinde kullanılıp kullanılamayacağı araştırıldı. Materyal ve Metod: Yaşlan 20 ile 49 arasında değişen (ortalama 35.6) primer prematür ejakülasyonlu 75 hasta, 25 'er kişilik üç tedavi grubuna (plasebo, sertralin ve klomipramin) çift kör ve randomize olarak atandı. 10 hastanın çeşitli nedenlerle çalışma dışı bırakılmasıyla plasebo grubunda kalan 22, sertralin grubunda 20, klomipramin grubunda 23 hasta ile (toplam 65 lıasta) çalışmaya ile devam edildi. Çalışma, tedavi öncesi (TÖ), düşük doz (DD), yüksek doz (YD), istek halinde (İH) ve tedavi sonrası (TS) periyodlan olarak beş periyoda ayrıldı. DD ve YD periyodlan ikişer hafta; TÖ, İH ve TS periyodlan birer hafta olup, İH ve TS periyodlanndan önce 1 hafta ilaçtan arınma süresinin geçmesi beklendi. Hastalar TÖ ve TS periVodlannda hiç ilaç kullanmadılar. Hastalar DD periyodunda 300 mg/g pankreatin (plasebo), 50 mg/g sertralin veya 25 mg/g ldomipramini tek dozda; YD periyodunda 600 I mg/k pankreatin, 100 mg/g sertralin veya 50 mg/g ldomipramini ikiye bölünmüş dozlarda; İH periyodunda 600 mg/g pankreatin, 100 mg/g sertralin veya 50 mg/g klomipramini cinsel ilişkjye girmelerinden 3-5 saat önce tek dozda kullandılar. Hastalara her çalışma periyodunda girdikleri ilişkilerin latenslerini kaydetmeleri söylendi ve periyodlann sonlarında çağrılarak, o periVoddaki memnuniyet skorları, ölçtükleri latensler ve yakındıklan yan etkiler kaydedilip, penil biyotesiyometri yapıldı. bulgular: Tedaviye başlanmadan önce her üç gruptaki hastaların %95'inden fazlasının SES skoru '0 (kötü)' idi. Düşük doz periyodunda, skoru '1 (orta)' ve '2 (iyi)' olanların oranı plasebo grubunda %27.2 olurken, sertralin ve klomipramin grubunda sırasıyla %45 ve %52.2 bulundu. İlaçların yüksek doz ve istek halinde kullanıldığı periyodlarda bu oran plasebo grubunda yaklaşık % 40, sertralin ve klomipramin kullananlarda ise %85-90 civarındaydı. Latens ve penil biyotesiyometri verilerine göre, düşük doz, yüksek doz ve İH periyodlannın hepsinde de sertralin ve klomipraminin etkinlikleri plasebodan üstündü (pÎH >DD). Ayrıca düşük doz ilaç kullanılan periyodda sertralin ve klomipraminin etkinlikleri arasında fark yokken (p>0.05), yüksek doz periyodunda klomipramin sertralinden anlamlı olarak üstün bulundu (p
Özet (Çeviri)
SUMMARY Comparison of the efficacy of sertralin and clomipramine on patients with primary premature ejaculation by penile biothesiometry. Purpose: We examine the efficacy of low dose, high dose and on demand use of sertraline and clomipramine on patients with primary premature ejaculation. The value of penile biothesiometry on interpretation of responses from these treatments is also evaluated. Mi aterials and Methods: A total of 75 men, 20 to 49 years old (mean age 36.5), with premature ejaculation were randomized into three treatment groups, each consisting of 25 patients, receiving plasebo, sertraline or clomipramine, in a double-blind fashion. Because 10 patients dropped out for some reason, the study was completed with 22 patients in placebo, 20 patients in sertraline and 23 patients in clomipramine groups. The study was divided into five periods in order, i.e. before treatment (BT), low dose (LD), high dose (HD), on demand (OD) and after treatment (AT). The durations of the LD and HD periods were two week; BT, OD and AT periods' were one week. There was a one week washout time before OD and AT periods. Patients did not use any of these drugs during BT and AT periods. On LD period, treatment groups took 300 mg pancreatin (plasebo), 50 mg sertraline or 25 mg clomipramine once daily; on HD period 600 mg pancreatin, 100 mg sertraline or 50 mg clomipramine daily divided in two doses; on OD period 600 mg pancreatin, 100 mg sertraline or 50 mg clomipramine 3-5 hour before planned intercourse. Each patient is invited for examination at the and of each period; taking their drug 3-5 hour before their visit, if they are on OD period. During visits, intravaginal ejaculation latencies and sexual satisfaction score of the previous period were recorded, penile biothesiometric analysis was performed as well. Results: The sexual satisfaction score of more than %95 of patients in all groups was 'bad? before treatment. The percentage of patients with a score 'moderate' or 'good' for placebo group on LD period, was %27.2; for sertraline and clomipramine groups were %45 and %52.2 respectively, but on HD and OD periods it was about % 40 for placebo group, and %85-90 for each sertraline or clomipramine groups. According to latancies and penile bithesiometric data, both sertraline and clomipramine groups were superior to placebo in all LD, HD and OD periods (pOD >LD). During low dose treatment, theie was no difference between the efficacy of sertraline and clomipramine (p>0.05), but during HD period clomipramine was superior (p
Benzer Tezler
- Prematür ejakülasyonda hormonal faktörlerin etkisi
The effects of hormonal factors on premature ejaculation
ÇAĞATAY DOĞAN
Tıpta Uzmanlık
Türkçe
2014
Ürolojiİstanbul ÜniversitesiÜroloji Ana Bilim Dalı
PROF. DR. KADİR EMRE AKKUŞ
- Tiroid hormon artışına bağlı prematür ejakülasyon oluşum mekanizmasında santral dopaminerjik sistemin rolü
Role of central dopaminergic system in premature ejaculation produced by elevated thyroid hormone levels
ÖNDER ÇİNAR
- Respiratuar distres sendromlu (RDS) yenidoğanda ısıtılmış nemlendirilmiş yüksek akışlı nazal kanül (HHHFNC) ile nazal sürekli pozitif havayolu basıncı (NCPAP) yöntemlerinin etkinliklerinin karşılaştırılması
Comparison of the efficacy of nasal continuous positive airway pressure (nPAP) methods with heated humidified high flow nasal cannula (HHHFNC) in infants with respiratory distress syndrome (RDS)
AGAH BAHADIR ÖZTÜRK
Tıpta Uzmanlık
Türkçe
2022
Çocuk Sağlığı ve HastalıklarıSağlık Bilimleri ÜniversitesiÇocuk Sağlığı ve Hastalıkları Ana Bilim Dalı
DOÇ. DR. OSMAN BAŞTUĞ
DOÇ. DR. AHMET ÖZDEMİR
- Prematüre retinopatisi tedavi sonuçlarımız
Treatment results of retinopathy of premature
SAVAŞ ÇETİNKAYA
Tıpta Uzmanlık
Türkçe
2017
Göz HastalıklarıSağlık Bilimleri ÜniversitesiGöz Hastalıkları Ana Bilim Dalı
DR. EMİNE ALYAMAÇ SUKGEN
- Septik prematür bebeklerde plazma GM-CSF ve İL-6 düzeylerinin hematopoezdeki rolü
Başlık çevirisi yok
MEHMET KANTAR