Kronik obstrüktif akciğer hastalığı bulunan hastalarda pulmoner arter basıncının transözofajiyal ekokardiografi ile değerlendirilmesi:Transtorasik ekokardiyografi ve hemodinamik inceleme ...
The Assessment of pulmonary artery pressure with transesophageal echocardiography in patients with chronic obstructive diseasel
- Tez No: 91048
- Danışmanlar: PROF. DR. MUSTAFA TAMER GÖREN
- Tez Türü: Tıpta Uzmanlık
- Konular: Kardiyoloji, Cardiology
- Anahtar Kelimeler: Belirtilmemiş.
- Yıl: 2000
- Dil: Türkçe
- Üniversite: İstanbul Üniversitesi
- Enstitü: Tıp Fakültesi
- Ana Bilim Dalı: Kardiyoloji Ana Bilim Dalı
- Bilim Dalı: Belirtilmemiş.
- Sayfa Sayısı: 85
Özet
66 ÖZET Kronik obstrüktif akciğer hastalığı(KOAH) bulunan hastalarda, pulmoner hipertansiyonun tesbiti prognoz açısından önemlidir. Transtorasik ekokardiyografi(TTE), pulmoner arter basıncınm(PAB) noninvaziv olarak değerlendirilmesinde yaygın olarak kullanılmaktadır; ancak KOAH'hlarda TTE ile görüntü almanın zorluğu bilinen bir gerçektir. Transözofajiyal ekokardiyografi(TEE) TTE ile yeterli görüntü elde edilemeyen hastaların ekokardiyografik incelenmesinde değerini kanıtlamış bir yöntemdir. KOAH'lı hastalarda TEE ile PAB'nin değerlendirildiği çalışmaya rastlanmamıştır. Bu çalışmanın amacı, orta ve ciddi KOAH'lı hastalarda TEE ile PAB'nin değerlendirilmesi ve bulguların, TTE ve sağ kalp kateterizasyonu(SKK) bulguları ile karşılaştınlmasıdır. Matervel ve metod; Çalışmaya, TTE'deki görüntü kalitesinin kötü olma ihtimali yüksek olan, orta ve ciddi derecedeki KOAH'lı hastaların alınması uygun görüldü. Çalışmanın materyelini, 1998-1999 yıllan arasında, İstanbul Tıp Fakültesi Göğüs Hastalıkları Anabilim Dalı'ndaki KOAH polikliniğinde takip edilen, Pa02 si 70 mmHg'nın, FEVl'i %70'in altmda olan 25 KOAH'lı hasta (21 erkek, 4 kadın; ortalama, yaş 64.2+8.8 yıl, yaş aralığı 43-77) oluşturdu. Hastalara aynı günde SKK, TTE ve TEE yapıldı. Triküspit yetersizliği(TY) akımı CWD ile; pulmoner arter sistolik akımı ve triküspit diyastolik akımı PWD ile kaydedildi. Pulmoner arter sistolik akımı(PASA) kaydından akselerasyon zamanı(AZ), ejeksiyon zamanı(EZ), preejeksiyon peryodu(PEP); QRS başlangıcı ile triküspit diyastolik akımı başlangıcı arasındaki süre(QTd) ölçüldü. TY akımından, ayrıca QRS başlangıcı ile TY akımı bitişi arasındaki süre (QTy) ölçüldü. AZ'den, [OPAB=78-0.52xAZ\ regresyon denklemi ile, OPAB hesaplandı. QRS başlangıcı ile PASA bitişi arasındaki süre(QPb) ölçüldü. Sağ ventrikül İVRZ'si, [tVRZ=QTd-QPb] ve [İVRZ=QTy-QPb] formülleri kullanılarak, iki ayrı yöntemle hesaplandı. Sağ ventrikül İVRZ'si ve kalp hızından, nomogram yardımı ile SPAB bulundu. Ayrıca SPAB, triküspit yetersizliği akımından modifiye Bernoulli denklemi yardımı ile hesaplandı. Bulunan tüm değerler sağ kalp kateterizasyonunda bulunan değerlerle karşılaştırıldı.67 Bulgular: Ortalama Pa02 58.9+9.5 mmHg; PaC02 48.8±8.2 mmHg; FEVİ %45.1±13.2; FEVİ/FVC %53.5±13.9 idi. Yirmi beş hastanın 21'ine(% 84) TEE yapılabildi; 4'üne, tolere edemedikleri için yapılamadı. TEE sırasında hiç bir hastada komplikasyon gelişmedi.. Sağ kalp kateterizasyonunda SPAB ortalama 37.6+11.8 ve OPAB 25.2+10.2 mmHg bulundu. TEE ve TTE ile hesaplanan AZ, kateterizasyonda bulunan OPAB ile çok iyi korelasyon gösterdi (sırası ile r =-0.64, p < 0.001; r = -0.71, p < 0.001). Her iki yöntemle bulunan AZ den hesaplanan OPAB ile kateterizasyonda bulunan OPAB arasında da çok iyi korelasyon görüldü (TTE: r = 0.65, p < 0.0001; TEE: r = 0.74, p < 0.0001). TTE ve TEE ile bulunan AZ ve buradan hesaplanan OPAB değerleri birbiri ile karşılaştırıldığında ise anlamlı fark bulunmadı. Her iki yöntemle bulunan EZ ve PEP, kateterizasyonda bulunan OPAB ile iyi bir korelasyon göstermedi. TTE'de İVRZt'den nomogram yardımı ile hesaplanan SPAB, kateterizasyonda bulunan SPAB ile iyi korelasyon gösterdi(r=0.79, p=0.003); İVRZd'den hesaplanan SPAB ise orta decede koerlasyon gösterdi(r = 0.48, p < 0.016). TEE de İVRZt için aynı karşılaştırma, triküspit yetersizliği bulunan hasta sayısı yeterli olmadığı için yapılamadı; TEE'de İVRZd'den bulunan SPAB, kateterle iyi korelasyon göstermedi. Triküspit yetersizliğinden hesaplanan SPAB, kateterizasyonda bulunan SPAB ile iyi korelasyon gösterdi (0.72, p = 0.02); triküspit yetersizliği bulunan hasta sayısı yeterli olmadığından TEE ile bu karşılaştırma yapılamadı. Sonuç; TEE, orta ve ciddi KOAH'lı hastalarda, önemli bir komplikasyona yol açmayan ve kolay uygulanabilen bir yöntemdir. OPAB 'yi AZ üzerinden hesaplamada güvenilir bir yöntemdir; triküspit yetersizliği ve İVRZ üzerinden SPAB 'yi hesaplamada uygun bir yöntem değildir. Sonuç olarak, KOAH'lı hastalarda pulmoner arter basıncının değerlendirilmesinde TEE'nın kullanımının, TTE ile yeterli görüntü alınamayan hastalarla sınırlı olduğu kanatine varılmıştır
Özet (Çeviri)
Özet çevirisi mevcut değil.
Benzer Tezler
- Orta ve ileri evre kronik obstruktif akciğer hastalığı ve erektil disfonsiyonu olan hastalarda sildenafilin pulmoner arter basıncı ve solunum fonksiyonları üzerine etkisi
The effect of sildenafil on pulmonary arterial pressure and respiratory functions in patients with moderate and advanced chronic obstructive pulmonary disease and erectile dysfunction
HAKAN KESKİ
Tıpta Uzmanlık
Türkçe
2007
Göğüs HastalıklarıSağlık Bakanlığıİç Hastalıkları Ana Bilim Dalı
PROF. DR. REFİK DEMİRTUNÇ
- Kronik obstrüktif akciğer hastalığı bulunan hastalarda orbital kan akım değişikliklerinin renkli doppler ultrasonografi ile değerlendirilmesi
Color doppler sonography evaluation of the ocular blood flow changes in patients with chronic obstructive pulmonary disease
GÜLAY ÇETİN
Tıpta Uzmanlık
Türkçe
2011
Göz HastalıklarıCumhuriyet ÜniversitesiRadyoloji Ana Bilim Dalı
PROF. DR. MÜBECCEL ARSLAN
- Pulmoner embolili hastalarda p-dalga dispersiyonu ile atriyal fibrilasyon gelişimi arasındaki ilişkinin araştırılması
The relationship between p-wave dispersion and new onset atrial fibrillation in patients with acute pulmonary embolism
SUZAN ŞAHAN
Tıpta Uzmanlık
Türkçe
2017
KardiyolojiSağlık Bilimleri ÜniversitesiKardiyoloji Ana Bilim Dalı
DOÇ. DR. FIRAT ÖZCAN
- Mitral kapak replasmanı sonrasında pulmoner fonksiyonların uzun dönem takibinde ortaya çıkan değişiklikler
Changes of pulmonary functions in long-term follow up after mitral valve replacement
HAKAN PARLAR
Tıpta Uzmanlık
Türkçe
2012
Göğüs Kalp ve Damar CerrahisiKocaeli ÜniversitesiKalp ve Damar Cerrahisi Ana Bilim Dalı
PROF. DR. KAMİL TURAN BERKİ
- Pulmoner emboli olgularında sağ kalp yetmezliği gelişmesinin risk faktörleri
Risk factors of right HEART failure development in patients with pulmonary embolism
ŞEBNEM ÖZPOYRAZ
Tıpta Uzmanlık
Türkçe
2022
Göğüs Hastalıklarıİzmir Katip Çelebi ÜniversitesiGöğüs Hastalıkları Ana Bilim Dalı
PROF. DR. BÜNYAMİN SERTOĞULLARINDAN