Gebeliğin 15-23. haftaları arasında tespit edilen izole hiperekojen barsağa sahip fetusların gebelik sonuçlarının değerlendirilmesi
Evaluation of pregnancy outcomes in fetuses with isolated hyperechoic bowel detected between 15-23 weeks of gestation
- Tez No: 910915
- Danışmanlar: DOÇ. DR. MUCİZE ERİÇ ÖZDEMİR
- Tez Türü: Tıpta Uzmanlık
- Konular: Kadın Hastalıkları ve Doğum, Obstetrics and Gynecology
- Anahtar Kelimeler: Belirtilmemiş.
- Yıl: 2024
- Dil: Türkçe
- Üniversite: Sağlık Bilimleri Üniversitesi
- Enstitü: Zeynep Kamil Kadın ve Çocuk Hastalıkları Eğitim ve Araştırma Hastanesi
- Ana Bilim Dalı: Kadın Hastalıkları ve Doğum Ana Bilim Dalı
- Bilim Dalı: Belirtilmemiş.
- Sayfa Sayısı: 50
Özet
Amaç: Bu çalışma, prenatal ultrasonografide izole hiperekojen barsak (İHEB) tespit edilen olguların demografik, obstetrik ve perinatal özelliklerini değerlendirmeyi ve elde edilen bulguları literatürle karşılaştırmayı amaçlamıştır. Yöntem: Çalışmamızda, 15-23. gebelik haftaları arasında izole HEB tanısı alan olgular retrospektif olarak incelenmiştir. Demografik özellikler, obstetrik öyküler, perinatal sonuçlar ve ekojenitenin prenatal süreçteki değişimleri değerlendirilmiştir. Bulgular literatürle karşılaştırılarak prognostik faktörlere ilişkin çıkarımlar yapılmıştır. Bulgular: Çalışmamızda, izole HEB tespit edilen gebeliklerin ortalama anne yaşı 29,81±4,77 yıl olarak bulunmuştur. Olguların %44,1 'inde ekojenitenin prenatal süreçte gerilediği, regresyon gösteren vakaların çoğunda postnatal iyilik halinin korunduğu belirlenmiştir. Stabil kalan ekojenitenin ise intrauterin gelişme geriliği (İUGG) ve düşük doğum ağırlığı gibi komplikasyonlarla daha sık ilişkili olduğu saptanmıştır. TORCH enfeksiyonlarına yönelik taramalarda düşük pozitiflik oranları görülmüş, bu durum literatürle uyumlu değerlendirilmiştir. Grade 2-3 hiperekojenite vakalarında İUGG oranlarının dikkat çekici derecede yüksek olduğu gözlenmiştir. Bununla birlikte, genetik test sonuçlarının eksikliği, prognostik değerlendirmede kısıtlayıcı bir faktör olarak öne çıkmıştır. Sonuç: Hiperekojen barsak, prenatal ultrasonografide önemli bir minör belirteçtir. Çalışmamız, HEB'nin genetik ve çevresel faktörlerle ilişkili olabileceğini ve prognostik değerinin daha geniş ölçekli çalışmalarla desteklenmesi gerektiğini göstermiştir. Ultrasonografik bulguların multidisipliner bir yaklaşımla değerlendirilmesi, hasta yönetimini optimize etmek için kritik önem taşımaktadır.
Özet (Çeviri)
Objective: This study aimed to evaluate the demographic, obstetric, and perinatal characteristics of cases with isolated hyperechogenic bowel (IHEB) detected via prenatal ultrasonography and to compare the findings with the existing literature. Methods: In this retrospective study, cases diagnosed with isolated HEB between the 15th and 23rd weeks of gestation were analyzed. Demographic characteristics, obstetric histories, perinatal outcomes, and changes in echogenicity during the prenatal period were assessed. The findings were compared with the literature to derive insights into prognostic factors. Results: The mean maternal age of pregnancies with isolated HEB in this study was 29.81±4.77 years. Echogenicity regressed during the prenatal period in 60% of the cases, and most cases with regression maintained favorable postnatal outcomes. In contrast, stable echogenicity was more frequently associated with complications such as intrauterine growth restriction (IUGR) and low birth weight. TORCH screening revealed low positivity rates, consistent with the literature. Grade 2-3 hyperechogenicity cases exhibited significantly higher rates of IUGR. However, the absence of genetic test results emerged as a limiting factor in prognostic assessment. Conclusion: Hyperechogenic bowel is a significant soft marker in prenatal ultrasonography. Our study indicates that HEB may be associated with genetic and environmental factors, and its prognostic value requires validation through larger-scale studies. The multidisciplinary evaluation of ultrasonographic findings is essential for optimizing patient management and improving outcomes.
Benzer Tezler
- Gebelikte izole proteinüri tespit edilen olguların maternal ve perinatal sonuçlar ile ilişkisi
The relationship between maternal and perinatal results of patients detected isolated proteinuria in pregnancy
CANDAN YILMAZ
Tıpta Uzmanlık
Türkçe
2020
Kadın Hastalıkları ve DoğumSelçuk ÜniversitesiKadın Hastalıkları ve Doğum Ana Bilim Dalı
DOÇ. DR. ÖZLEM SEÇİLMİŞ KERİMOĞLU
- Gebelikte geçirilmiş olan COVİD-19 enfeksiyonunun fetal miyokard performans indeksi üzerine olan etkisinin değerlendirilmesi
Evaluation of the effects of COVID-19 infection contracted during pregnancy on fetal myocard performance index
KÜBRA YAZKAN ERDOĞAN
Tıpta Uzmanlık
Türkçe
2021
Kadın Hastalıkları ve DoğumSağlık Bilimleri ÜniversitesiKadın Hastalıkları ve Doğum Ana Bilim Dalı
UZMAN AYŞEGÜL BESTEL
- Gebelikte serum arginaz seviyesi ile arginaz gen çokyapılılığı arasındaki ilişkinin araştırılması
Investigation of the correlation between the serum arginase level and arginase coding gene polymorphism in pregnancy
YUSUF ZİYA İĞCİ
Yüksek Lisans
Türkçe
2004
Tıbbi BiyolojiGaziantep ÜniversitesiTıbbi Biyoloji Ana Bilim Dalı
PROF.DR. AHMET ARSLAN
- Gebelerde doğum korkusu ile prenatal bağlanma arasındaki ilişki
The relationship between fear of birth and prenatal attachment in pregnancy
EDANUR DEMİR
Yüksek Lisans
Türkçe
2023
Kadın Hastalıkları ve DoğumAydın Adnan Menderes ÜniversitesiDoğum, Kadın Sağlığı ve Hastalıkları Hemşireliği Ana Bilim Dalı
PROF. DR. EMİNE GERÇEK ÖTER
- İ.Ü. Cerrahpaşa Tıp Fakültesi Pediatrik Endokrinoloji Polikliniği'nde 1976-1986 yılları arasında takip edilen 180 kongenital hipotiroidili olgunun klinik, bioşimik, radyolojik bulgularının değerlendirilmesi
Başlık çevirisi yok
HİDAYET UÇAR
Tıpta Uzmanlık
Türkçe
1990
Çocuk Sağlığı ve Hastalıklarıİstanbul ÜniversitesiÇocuk Sağlığı ve Hastalıkları Ana Bilim Dalı
PROF. DR. SEZER HATEMİ