Geri Dön

La sécuritisation du changement climatique par l'Union Européenne

Iklim değişikliğinin Avrupa Birliği tarafından güvenlikleştirilmesi

  1. Tez No: 912969
  2. Yazar: JANKAT KALMUK
  3. Danışmanlar: PROF. DR. JULIEN CAZALA
  4. Tez Türü: Yüksek Lisans
  5. Konular: Belirtilmemiş.
  6. Anahtar Kelimeler: Belirtilmemiş.
  7. Yıl: 2022
  8. Dil: Fransızca
  9. Üniversite: Université Sorbonne Nouvelle (Paris III)
  10. Enstitü: Yurtdışı Enstitü
  11. Ana Bilim Dalı: Belirtilmemiş.
  12. Bilim Dalı: Belirtilmemiş.
  13. Sayfa Sayısı: 89

Özet

İklim değişiklikleri, Sanayi Devrimi ile beraber artan enerji ihtiyacı ve enerji kullanımı sebebiyle giderek görünür hale gelmiş, çevreye zararlı gazların emisyonlarının artması ile beraber giderek daha fazla hissedilir olmuştur. Teknolojinin gelişmesi ve küreselleşme ile beraber artan üretim ve küresel ekonomik büyüme, yan etki olarak iklim değişikliklerini ortaya çıkartmıştır. Ancak, iklim değişikliklerinin insan etkinliklerinden kaynaklandığının ortaya çıkması ve bunun uluslararası toplum tarafından oydaşmayla kabul edilmesi çok da eski bir döneme işaret etmemektedir. Hatta, iklim krizi uluslararası politikaların gündemine ilk girdiğinde insan hayatını tehlikeye atabilecek bir unsur olarak ele alınmıştır. Ancak, bugüne gelindiğinde, iklim değişikliği artık giderek artan bir şekilde bir güvenlik problemi olarak ele alınmaktadır. Bu değişimin öncülerinden birisi de Avrupa Birliği'dir. İklim değişikliklerinin güvenlik konusu olarak ele alınması, sorunun ciddiyetinden kaynaklandığı gibi güvenlik kavramının kendisinde meydana gelen değişimlerin de bir sonucudur. Öyle ki, Soğuk Savaş'ın sonlarına kadar ''güvenlik'' konseptinin kapsamı büyük oranda ''askeri güvenlik'' ve unsurları iken, bu dönemde, bu çalışmada da ayrıntıyla incelenen, Kopenhag Ekolü'nün katkılarıyla güvenlik anlayışı genişlemiş ve derinleşmiştir. Böylece iklim ve çevre konuları da ulusal ve küresel güvenliğin bir parçası olarak ele alınmaya başlamıştır. Herhangi bir konunun güvenlik konusu olarak ele alınması o konuya verilen önemi artırdığı gibi, alınacak olağanüstü önlemleri ve izlenecek kararlı stratejiyi de mümkün kılar. Bunun meşruluğunu sağlamak da, Kopanhag Ekolü'nün teorisinden hareketle, ''güvenlikleştirme konsepti'' ile mümkündür. Söylem yoluyla bir konunun güvenlik problemi olarak inşa edilmesi, o konuda izlenecek politikaların meşruiyetini ve kabul edilebilirliğini güçlendirir. Bu da politika yapıcıların sıklıkla başvurduğu yöntemlerden biridir. Bu çalışma, Avrupa Birliği'nin iklim değişikliği problemini güvenlikleştirme sürecini ve bu sürecin etkilerini tartışmaktadır. Bunu yaparken yöntem olarak söylem ve politika analizlerinden yararlanılmış ve Avrupa Birliği'nin güvenlikleştirme sürecini, Kopenhag Ekolü'nün kriterleri açısından, başarıyla gerçekleştirdiği sonucuna varılmıştır. Öyle ki, Avrupa Birliği şu anda iklim değişikliğiyle mücadelede küresel liderliğini perçinlemiş bir konumdadır. Hatta küresel liderlik hedefi, güvenlikleştirme stratejisinin itici gücüdür.

Özet (Çeviri)

Climate change has become more and more visible due to the increase in energy needs and energy consumption following the Industrial Revolution, and it is increasingly felt with the increase in emissions. environmentally harmful gasses. The increase in production and global economic growth with the development of technology and globalization have prompted climate change as the perverse effect. However, the fact of the emergence of climate change as a result of human activities and its unanimous acceptance by the international community do not indicate a very old period. Moreover, when the climate crisis first entered the international political agenda, it was seen as something that could endanger human life. Today, however, climate change is increasingly viewed as a security issue. The European Union is one of the pioneers of this change. Addressing climate change as a security issue is not only the result of the seriousness of the problem, but also the result of changes in the concept of security itself. To explain, until the end of the Cold War, the scope of the concept of“security”was largely“military security”and its elements, but during this period the understanding of security broadened and deepened with contributions from the Copenhagen School. Thus climate issues began to be addressed within the framework of national and global security. Considering an issue as a security issue not only increases the importance placed on that issue, but also allows extraordinary measures to be taken. Ensuring its legitimacy is possible with the“concept of securitization”, based on the theory of the Copenhagen School. This is one of the methods frequently used by leaders. This study deals with the process of securitizing the EU from the problem of climate change and the effects of this process. In this sense, discourse and policy analyzes were used as a method and it was concluded that the EU has successfully completed the securitization process in terms of the Copenhagen School criteria. Indeed, the EU is now in a position to consolidate its global leadership in the fight against climate change. Moreover, the objective of world leadership is the engine of the strategy of this securitization.

Benzer Tezler

  1. Sermaye yapısının bankaların finansal performansına etkisi: Türk bankacılık sektöründe özel sermayeli mevduat bankalarına yönelik uygulama

    The effect of capital structure on the financial performance of banks: An application for private deposit banks in the Turkish banking sector

    ALİ GÜLEÇ

    Yüksek Lisans

    Türkçe

    Türkçe

    2021

    BankacılıkGalatasaray Üniversitesi

    İşletme Ana Bilim Dalı

    DOÇ. DR. OĞUZHAN BAHADIR

  2. Sécuriser et gérer les frontières: Une analyse comparative des politiques frontalières de la Turquie dans les cas de Van et d'Edirne

    Sınırların güvenliği ve yönetimi: Van ve Edirne sınırları örneğinde Türkiye'nin sınır politikalarının karşılaştırmalı analizi / Securing and managing borders: A comparative analysis of border policies of Turkey in the cases of Van & Edirne

    MERVE ÖZDEMİR AMED

    Yüksek Lisans

    Fransızca

    Fransızca

    2022

    Kamu YönetimiGalatasaray Üniversitesi

    Siyaset Bilimi Ana Bilim Dalı

    DOÇ. DR. BEYZA Ç. TEKİN

  3. Başarılı güvenlikleştirmeden başarısız güvenlik-dışılaştırmaya: 2001-2017 yılları arasında ABD yönetimlerinin İran nükleer programı'na yönelik politikası

    From successful securitization to failed de-securitization: US administrations' policy towards Iranian nuclear program between 2001-2017

    ŞEYDA GÜNEY KAYIM

    Yüksek Lisans

    Türkçe

    Türkçe

    2019

    Uluslararası İlişkilerTOBB Ekonomi ve Teknoloji Üniversitesi

    Uluslararası İlişkiler Ana Bilim Dalı

    DR. ÖĞR. ÜYESİ GÜLRİZ ŞEN

  4. Fransa'da güvenlikleştirme ve güvenlikleştirilmiş vatandaş deneyimi

    Securitization in France and securitized citizen experience

    BİRSEN AYBÜKE EVRANOS

    Doktora

    Türkçe

    Türkçe

    2022

    Kamu Yönetimiİstanbul Üniversitesi

    Siyaset Bilimi ve Uluslararası İlişkiler Ana Bilim Dalı

    PROF. DR. YUNUS KAYA

  5. Understanding Turkish-Greek relations through securitization to desecuritization: A Turkish perspective

    Türk-Yunan ilişkilerini güvenlikleştirme ve güvenlik-dışılaştırma yoluyla anlamak: Bir Türk bakış açısı

    CİHAN DİZDAROĞLU

    Doktora

    İngilizce

    İngilizce

    2017

    Uluslararası İlişkilerKadir Has Üniversitesi

    Uluslararası İlişkiler Ana Bilim Dalı

    PROF. DR. SİNEM AKGÜL AÇIKMEŞE