Karl Marx'ın düşüncesinde ateizm ve Türkiye'de bir yansıması: PKK örneği
Atheism in Karl Marx's thought and its reflection in Türkiye: The PKK example
- Tez No: 919028
- Danışmanlar: DR. ÖĞR. ÜYESİ ABDULLAH KARTAL
- Tez Türü: Yüksek Lisans
- Konular: Din, Religion
- Anahtar Kelimeler: Din Felsefesi, Karl Marx, Ateizm, Abdullah Öcalan, PKK, Philosophy of Religion, Karl Marx, Atheism, Abdullah Öcalan, PKK
- Yıl: 2024
- Dil: Türkçe
- Üniversite: Harran Üniversitesi
- Enstitü: Sosyal Bilimler Enstitüsü
- Ana Bilim Dalı: Felsefe ve Din Bilimleri Ana Bilim Dalı
- Bilim Dalı: Belirtilmemiş.
- Sayfa Sayısı: 77
Özet
Karl Marx ve Friedrich Engels'in öncülüğünde bilimsel bir sosyalizm olarak takdim edilen Marksizm, Tanrıyı tümüyle reddeden ve bunu ispata uğraşan bir hareket olarak tarihteki yerini almıştır. Marksizm kendine diyalektik materyalizmi temel edinmiştir ki bu da maddeden başka bir gerçeğin yahut doğa üstü gücün bulunmadığını savunan maddeciliğin, düşünce dahil her şeyin maddeden teşekkül ettiğini savunan en kuramsal yorumudur. Diyalektiğini bu şekilde oluşturan Marksizm için din artık insanlığın gelişmesi önündeki tek engel ve burjuvazinin kendi sınıfını sağlamlaştırmak için araçsallaştırdığı en etkili aygıttır. Sınıfsız bir toplum inşa etmek için de bu engel ortadan kaldırılmalıdır. Türkiye'de ortaya çıkan sol akımlar genelde sosyalizmden, özelde Marksist ideolojiden azami ölçüde beslenmiştir. Marksizm'in özündeki burjuvaya ve sömürenlere karşı ihtilalci ruh, ülkemizdeki bu akımların bir kısmının silahlı bir örgüte dönüşmesine zemin hazırlamıştır. İdeolojik gelişimini Marksist/Leninist ideoloji etrafında tamamlayan PKK terör örgütü de yüzyıllardır çeşitli dinler, ideolojiler ve devletler tarafından sömürge hâlinde tutulduğunu iddia ettiği Kürt halkının sözde ulusal bağımsızlığını kazanması için aynı zamanda kır gerillacılığını benimseyen Maoizmin izlerini de taşıyan bir hareket olarak 1970'li yılların sonunda ideolojik zeminini oluşturmuştur. PKK ve Abdullah Öcalan'ın dine yaklaşımı uzun süre Marksist ideoloji ile paralel seyretmiştir. Marx'ın dini burjuvazinin elinde meşrulaştırıcı bir güç ve sömürgeciliğin araçsallaştırılması olarak tarif etmesi, Öcalan'ın da İslâm'ı Arapların ve Türklerin elinde Kürtlerin sömürülmesi için kullanılan bir ideoloji olarak tarif etmesine kaynaklık etmiştir. Dinin Marksist reddiye döneminden sonra örgüt, toplumun dindarlığı üzerinden bir strateji belirlemiş ve bu aşamada Müslüman görünmenin toplumda daha geniş bir kitle tarafından karşılık bulacağı fikri doğmuştur. Stratejinin tutması için de çeşitli imaj düzeltme çalışmaları yapılmış, hatta birkaç yıl içerisinde PKK'lı teröristler İslâm için cihad eden birer sahabî olarak addedilmiştir. Sonraki yıllarda örgüt varlığını devam ettirebildiğini görünce bilimsel sosyalizmi tümüyle rafa kaldırmış ve ulus din ya da atalar dini olarak Zerdüştlük propagandası yapılmaya başlanmıştır. Bu çalışmada, Karl Marx'ın düşüncesinde din karşıtlığının ne anlam ifade ettiği tartışılarak, Türkiye'deki yansımalarından biri olan PKK'nın örgüt lideri Abdullah Öcalan'ın tasavvurunda nasıl şekillendiği ve İslâm'ın hangi yöntemlerle araçsallaştırıldığı incelenmiştir.
Özet (Çeviri)
The movement of Marxism, presented as scientific socialism under the leadership of Karl Marx and Friedrich Engels, has taken its place in history as a movement that completely rejects God and strives to prove this rejection. Marxism is grounded in dialectical materialism, which represents the most theoretical interpretation of materialism, asserting that nothing exists beyond matter and that everything, including thought, is composed of matter. For Marxism, which structures its dialectic in this way, religion becomes the primary obstacle to human development and the most effective instrument exploited by the bourgeoisie to solidify its own class position. To build a classless society, this obstacle must be eliminated. The leftist movements emerging in Turkey have generally been heavily influenced by socialism in general, and Marxist ideology in particular. The revolutionary spirit against the bourgeoisie and exploiters inherent in Marxism has laid the foundation for some of these movements to transform into armed organizations. The PKK (Kurdistan Workers' Party), which completed its ideological development around Marxist/Leninist ideology, emerged in the late 1970s as a movement advocating for the supposed national independence of the Kurdish people, whom it claimed had been under colonial oppression for centuries by various religions, ideologies, and states. The PKK also embraced Maoist guerrilla warfare, which it combined with its Marxist foundations. The PKK and its leader Abdullah Öcalan's approach to religion has long paralleled Marxist ideology. Marx's description of religion as a legitimizing force in the hands of the bourgeoisie and an instrument of colonialism also influenced Öcalan's view, where he depicted Islam as an ideology used by Arabs and Turks to exploit the Kurds. After the Marxist rejection of religion, the organization shifted its strategy, focusing on the religiosity of society. At this stage, the idea emerged that presenting oneself as Muslim could gain broader support within the society. To make this strategy effective, various image-building efforts were made, and within a few years, PKK terrorists were even portrayed as companions of the Prophet Muhammad, engaged in jihad for Islam. In the following years, as the organization continued its existence, it entirely abandoned scientific socialism and began promoting Zoroastrianism as a national religion or ancestral faith. This study explores the meaning of religious opposition in Karl Marx's thought and examines how this opposition shaped the ideological perspective of Abdullah Öcalan, the leader of the PKK, as one of its reflections in Turkey. The study also analyzes the ways in which Islam was instrumentalized within this context.
Benzer Tezler
- Karl Marx'ın modern hukuk eleştirisi ve özgürlük kavramı
Marx's critique of modern law and the concept of freedom
BURÇİN YILDIZ
Yüksek Lisans
Türkçe
2022
Felsefeİzmir Katip Çelebi ÜniversitesiFelsefe Ana Bilim Dalı
DOÇ. DR. ÖZGÜR AKTOK
PROF. DR. DOĞAN GÖÇMEN
- In search of universality for politics of emancipation: Thinking with Etienne Balibar and Alain Badiou
Özgürleştirici siyaset için evrenselliğin izinde: Etienne Balibar ve Alain Badiou ile birlikte düşünmek
BÜŞRA ÖZCAN
Yüksek Lisans
İngilizce
2024
Siyasal BilimlerOrta Doğu Teknik ÜniversitesiSiyaset Bilimi ve Kamu Yönetimi Ana Bilim Dalı
DR. ÖĞR. ÜYESİ REŞİDE ÖMÜR BİRLER
- Le rapport des droits de l'homme au politique: Lefort et Rancière
İnsan haklarının politik-olan bağlantısı: Lefort ve Rancière
EYLEM YOLSAL MURTEZA
Doktora
Fransızca
2022
FelsefeGalatasaray ÜniversitesiFelsefe Ana Bilim Dalı
PROF. DR. ALİYE KARABÜK KOVANLIKAYA
- Karl Marx'ın erken dönem düşüncesinde hukuk ve yabancılaşma
Law and alienation in the early thought of Karl Marx
KAAN DOĞAN
Yüksek Lisans
Türkçe
2023
HukukAnkara Hacı Bayram Veli ÜniversitesiKamu Hukuku Ana Bilim Dalı
DR. ÖĞR. ÜYESİ FATMA SÜZGÜN ŞAHİN ÜNVER