Geri Dön

Erzurum hacı bekirzade evi restorasyon projesi önerisi

Erzurum haci bekirzade house restoration project proposal

  1. Tez No: 927649
  2. Yazar: BENGİSU TURHAN
  3. Danışmanlar: DOÇ. EMRİYE KAZAZ
  4. Tez Türü: Yüksek Lisans
  5. Konular: Mimarlık, Architecture
  6. Anahtar Kelimeler: Belirtilmemiş.
  7. Yıl: 2025
  8. Dil: Türkçe
  9. Üniversite: Atatürk Üniversitesi
  10. Enstitü: Fen Bilimleri Enstitüsü
  11. Ana Bilim Dalı: Mimarlık Ana Bilim Dalı
  12. Bilim Dalı: Mimari Restorasyon Bilim Dalı
  13. Sayfa Sayısı: 222

Özet

Amaç: Bu çalışmanın konusu ve amacı, Geç Osmanlı Dönemi'nde Erzurum'da inşa edilen Hacı Bekirzade Evi'nin restorasyon projesinin hazırlanmasıdır. Bu kapsamda; yapının rölöve, restitüsyon ve restorasyon projelerinin hazırlanması hedeflenmiştir. Yöntem: Çalışmada, öncelikle geleneksel Erzurum evlerinin mimari özellikleri araştırılmış, eş zamanlı olarak günümüze ulaşan yapıların koruma durumları ve restorasyon projelerinin varlığı incelenmiştir. Bu kapsamda, Osmanlı dönemine ait tescilli Hacı Bekirzade Konutu, cephe özellikleri ve plan örgütlenmesiyle dikkat çeken, birçok koruma sorunu barındıran, kullanım dışı olan ve güncel bir restorasyon projesi bulunmayan bir yapı olarak seçilmiştir. Yapı hakkında literatür taramasının ardından, Erzurum Kültür ve Tabiat Varlıklarını Koruma Kurulu arşivinden Hacı Bekirzade Evi'ne ilişkin raporlar ve tescil fişi temin edilmiştir. Bu belgeler, yapıda gerçekleşen değişikliklerin yanı sıra yapı hakkında bilgi elde edilmesini sağlamıştır. Ayrıca, Erzurum Büyükşehir Belediyesi'nden temin edilen Erzurum hâlihazır haritası ile yapının konumu belirlenmiştir. Yapının mülkiyet durumu araştırılmış, yapı sahipleri tespit edilerek kendileriyle görüşmeler yapılarak yapının nasıl kullanıldığı ve geçirmiş olduğu dönemler, değişimler hakkında bilgi edinilmiştir. Yapı yerinde incelenmiş ve fotoğraflarla belgelenerek alan çalışması yapılmıştır. 2023 yılı Aralık ayında gerçekleştirilen alan çalışması sırasında yapı hem görsel olarak hem de geleneksel ölçme yöntemleriyle belgelenmiştir. Yapının ölçüm aşamasına geçilmeden önce yapının sıfır hattı çekilerek analitik rölöveye altlık oluşturacak plan, kesit, görünüş ve detaylar için eskizler oluşturulmuştur. Tek katlı olan yapı için plan hattı bir seviyeden geçirilirken tüm detayları belgelemek için kesit yerleri her odadan aynalı geçecek biçimde belirlenmiştir. Ölçümler sırasında lazer metre, ve şerit metre kullanılarak ölçümler üçgenleme yöntemiyle oluşturulmuştur. Sahada ölçülmesi imkânsız olan yerler için çeşitli programlarla fotoğrafların perspektif özellikleri ortadan kaldırılarak fotoğraflar üzerinden tamamlanmıştır. Saha çalışmasından elde edilen tüm veriler AutoCAD programına aktarılmış ve“dwg”formatında tüm çizimler ölçekli olarak üretilmiştir. Yapının daha detaylı bir biçimde incelenmesi amacıyla rölöve çizimlerini yapının malzeme ve yapım tekniği, hasar ve bozulma gibi analiz çalışmaları takip etmiştir. Mimari ölçekli çizimler ve lejantlar gibi grafiksel bilgileri oluşturan analizler için,“AutoCAD”,“ArcView”,“MSR”ve“Photoshop”gibi bilgisayar programları kullanılmıştır. Yapının farklı dönemlerde geçirmiş olduğu değişimleri ve yapıdaki birtakım izleri anlamak ve yapının restitüsyon problemlerini tespit etmek için değişmişlik ve izlere yönelik analizler yapılmıştır. Öncelikle; literatür taraması, arşiv belgeleri, eski görseller ve yapının kendinden gelen izler birinci dereceden güvenilir kaynaklar olarak taranmıştır. Bunun yanı sıra, yapının Erzurum ve bölgedeki yapılarla yapılan karşılaştırmalı çalışmadan ve sözlü kaynaklardan gelen bilgiler ikinci dereceden güvenilir kaynaklar olarak değerlendirilerek yapının restitüsyon problemlerine malzeme, boyut ve kullanılan detaya cevap verme durumlarına göre dört kategoride sınıflanmıştır. Son olarak; yapının restitüsyon yani geçirmiş olduğu tarihsel dönemler belirlenerek güvenilirlik derecelerine göre dönemleme çizimleri yapılmıştır. Restorasyon projesi hazırlama bölümü iki aşamadan oluşmaktadır. İlk olarak yapının mevcut hasar ve bozulmaları ve restitüsyon problemleri için sunulan önerilerin güvenilirlik dereceleri dikkate alınarak müdahale kararları oluşturulmuştur. Ardından, yapının gelecek kuşaklara aktarılması için yeniden işlevlendirme projesi hazırlanmıştır. Yeni işlev seçiminden önce yapının ve çevresinin değer, sorun ve potansiyelleri ortaya koyularak uluslararası tüzükler çerçevesinde yapıya en uygun işlev kararı alınmıştır. Bulgular: Hacı Bekirzâde Evi, mimari ve işlevsel açıdan geleneksel Erzurum evlerinden belirgin şekilde ayrılan özgün bir yapıdır. Doğu cephesindeki anıtsal taç kapı, zengin bezeme programı, ahşap kemerli sofası ve iç mekânda yer alan hamamı, bu farklılığın öne çıkan unsurlarıdır. Geleneksel Erzurum evlerinde yaygın olan tandır evi ve kırlangıç örtüye sahip olmaması da yapıyı diğer örneklerden ayırmaktadır. 26 Haziran 2024 tarihinde Erzurum Müze Müdürü Lokman Kemaloğlu ve Mimar Hayati Keser ile yapılan röportajda, Mimar Hayati Keser'in Hacı Bekirzâde Evi ile ilgili çalışmalarda yer aldığı ifade edilmiştir. Röportajda ayrıca, bu evin Osmanlı döneminin sonlarına doğru Erzurum'daki Ermeniler tarafından inşa edildiği ve ilk olarak bir konuk evi olarak tasarlandığı belirtilmiştir. Özellikle Ermenilerin bağımsızlık hareketlerini başlatmak istedikleri dönemde, Amerikalı, Fransız, İngiliz ve Rus gruplarını ağırlamak amacıyla prestijli bir yapı inşa ettirme ihtiyacı sonucu ortaya çıktığı vurgulanmıştır. 1916-1918 yılları arasındaki Rus işgali sırasında karargâh olarak kullanılmış, bu süreçte eklenen Rus sobaları, bahçedeki süs havuzu ve çeşme gibi unsurlar yapının tarihî katmanlarını daha da zenginleştirmiştir. Mekânsal organizasyonu itibarıyla, doğu cephesindeki ana giriş kapısından başlayan ve simetrik bir düzene sahip olan yapı, başodası, günlük yaşam alanları, mutfak, iç avlu ve hamam gibi bölümlerden oluşmaktadır. Başodada yer alan Rus sobası, yapının geçirdiği tarihî süreçlerin izlerini yansıtan önemli bir unsurdur. Ancak yapı, günümüzde ciddi yapısal sorunlarla karşı karşıyadır. Çatıdan kaynaklanan su sızıntıları, başodanın ahşap tavan kaplamalarının tahribatına ve taşıyıcı kirişlerin çürümesine yol açarken, taş, derz ve ahşap elemanlardaki malzeme kayıpları yapının özgün karakterini tehdit etmektedir. Hacı Bekirzade Evi, dört farklı dönemi barındırmıştır (1. Dönem: 1912, 2. Dönem: 1916-1918, 3. Dönem: 1958-2001, 4. Dönem: 2006 sonrası). Bu farklı dönemlerin izlerini taşıyan yapı, yalnızca ilk döneme odaklanarak restore edilmemelidir. Yapının farklı dönemlerine ait eklerin korunması, niteliksiz eklerin arındırılması, bakım ve onarımlarının yapılması, çağdaş eklemelerle restore edilmesi önerilmektedir. Hacı Bekirzâde Evi, Erzurum'un önemli tarihî ve kültürel dokusu içinde yer almakta olup, Lala Paşa Camii, Yakutiye Medresesi, Erzurum Ulu Camii ve İbrahim Erkal Kültür Merkezi gibi önemli yapılarla çevrelenmiştir. Cumhuriyet Caddesi'ne yakın konumu, yapının geniş bir kitleye hitap etme potansiyelini artırmaktadır. Bu çerçevede, restorasyon sürecinde çevresel etkileri minimize eden, geri dönüştürülebilir malzemelerle müdahale edilmesi ve bütüncül bir koruma yaklaşımı benimsenmesi gerekmektedir. Yapının Osmanlı dönemi ve Erzurum'un siyasi ve sosyal tarihine dair izler taşıması, 'Türk-Rus İlişkileri İnceleme ve Tarih Müzesi' olarak işlevlendirilmesini anlamlı kılmaktadır. Bu tür bir dönüşüm hem yapının korunmasını hem de Erzurum'un kültürel mirasının sürdürülebilir bir şekilde yaşatılmasını sağlayacaktır. Sonuç: Hacı Bekirzâde Evi, 1912 yılında inşa edilmiş olup, Erzurum'un Muratpaşa Mahallesi'nde yer alan ve günümüzde tescil süreci devam eden önemli bir Geç Osmanlı Dönemi yapısıdır. Tarihî değeri, konumu ve mimari özellikleriyle dikkat çeken bu yapı, özellikle cephe süslemeleri ve plan kurgusuyla döneminin özgün örneklerinden birini teşkil etmektedir. 2024 yılına kadar nesilden nesile konut olarak kullanılan Hacı Bekirzâde Evi, bir siyasi parti tarafından genel merkez binası olarak satın alınmıştır. Geçmişte çeşitli bakım ve onarım müdahaleleri geçirmiş olmasına rağmen, yapı hâlâ önemli yapısal ve malzeme kaynaklı koruma sorunları barındırmaktadır. Yapının gelecek nesillere sağlıklı bir şekilde aktarılabilmesi için bu sorunların titizlikle tespit edilmesi ve nitelikli bir restorasyon sürecinin uygulanması büyük önem taşımaktadır. Bu doğrultuda, yapı için rölöve, restitüsyon, restorasyon ve yeniden işlevlendirme projeleri hazırlanmıştır. Yapı ile ilgili yapılan araştırmalar, arşiv belgeleri, akademik çalışmalar ve yayınlar incelendiğinde, Hacı Bekirzâde Evi'ne dair detaylı çizim ve kapsamlı bilimsel çalışmaların bulunmadığı görülmektedir. Bu nedenle gerçekleştirilen bu çalışma, yalnızca yapı özelinde değil, aynı zamanda dönemin mimari karakterini yansıtan kıymetli ve özgün bir belge niteliği taşımaktadır. Söz konusu araştırmanın, restorasyon sürecine rehberlik etmesi ve benzer yapıları konu alan akademik çalışmalara ilham vermesi amaçlanmaktadır. Böylelikle, hem yapı belgelenerek koruma altına alınacak hem de dönemin mimari mirasına ışık tutulacaktır.

Özet (Çeviri)

Purpose: The subject and objective of this study are to prepare the restoration project for the Hacı Bekirzade House, which was built in Erzurum during the Late Ottoman Period. In this context, the aim is to develop the building's survey, restitution, and restoration projects. Method: In this study, the architectural characteristics of traditional Erzurum houses were first examined, while simultaneously assessing the conservation status of surviving structures and the existence of restoration projects. Within this scope, the registered Hacı Bekirzade House, an Ottoman-era building notable for its façade characteristics and spatial organization, was selected. The structure, currently out of use, faces numerous conservation challenges and lacks a contemporary restoration project. Following a literature review, reports and the registration document related to the Hacı Bekirzade House were obtained from the Erzurum Cultural and Natural Heritage Conservation Board archives. These documents provided insights into both the building's history and the alterations it underwent over time. Additionally, the current location of the structure was determined using the existing Erzurum map acquired from the Erzurum Metropolitan Municipality. Ownership records were examined, and interviews were conducted with the property owners to gather information about the building's historical usage, modifications, and different periods of occupation. The structure was surveyed on-site and documented through photographs as part of the fieldwork conducted in December 2023. During this process, the building was recorded both visually and using traditional measurement methods. Before initiating the measurement phase, an initial reference line was established to serve as a basis for analytical survey drawings, including plans, sections, elevations, and detailed sketches. Since the structure is single-story, the plan axis was determined at a single level, while sectional views were arranged to pass symmetrically through each room to ensure comprehensive documentation. Measurements were taken using a laser distance meter and a measuring tape, employing the triangulation method. Areas that could not be measured directly in the field were completed using photogrammetric methods, where perspective distortions in photographs were corrected. All collected field data were transferred into AutoCAD and compiled into scaled drawings in“dwg”format. To further analyze the building, survey drawings were followed by material and construction technique studies, as well as assessments of structural damage and deterioration. Analytical studies, including architectural-scale drawings and graphical representations such as legends, were conducted using software programs like AutoCAD, ArcView, MSR, and Photoshop. To understand structural changes over different periods and identify restitution issues, analyses of modifications and architectural traces were carried out. Primary sources for this analysis included literature reviews, archival documents, historical photographs, and physical traces on the building itself. Additionally, comparative studies with other structures in Erzurum and the surrounding region, along with oral testimonies, were considered secondary sources. Restitution problems were categorized into four groups based on material, dimensions, and detailing compatibility. Finally, historical phases of the building were determined, and periodization drawings were prepared based on their reliability levels. The preparation of the restoration project consisted of two stages. First, intervention decisions were formulated based on the degree of reliability of the proposed solutions to existing damage, deterioration, and restitution problems. Subsequently, a repurposing project was designed to ensure the building's transmission to future generations. Before selecting a new function, the structure's values, challenges, and potential were analyzed within the framework of international conservation charters to determine the most suitable function for the site. Findings: Hacı Bekirzade House is a distinctive structure that significantly differs from traditional Erzurum houses in both architectural and functional aspects. Its monumental decorative entrance on the east façade, rich ornamentation program, wooden arched hall, and the presence of a hamam (Turkish bath) in the interior are key elements that highlight this uniqueness. The absence of a tandoor house and swallowtail roof, which are commonly found in traditional Erzurum houses, further distinguishes it from other examples. In an interview conducted on June 26, 2024, with Erzurum Museum Director Lokman Kemaloğlu and Architect Hayati Keser, it was noted that Architect Hayati Keser had been involved in studies related to Hacı Bekirzade House. The interview also revealed that this house was built by Armenians in Erzurum towards the end of the Ottoman period and was initially designed as a guesthouse. It was emphasized that the need for a prestigious building to accommodate American, French, British, and Russian groups during the period when Armenians were aiming to initiate their independence movements gave rise to its construction. During the Russian occupation between 1916 and 1918, the building was used as a headquarters, and features such as the Russian stoves, ornamental fountain, and garden fountain were added, enriching the historical layers of the structure. Spatially, the building follows a symmetrical layout, beginning with the main entrance on the east façade, consisting of the main room, daily living spaces, kitchen, inner courtyard, and hamam. The Russian stove in the main room is a significant element reflecting the historical layers the building has undergone. However, the building currently faces serious structural issues. Water leakage from the roof has led to the deterioration of the wooden ceiling coverings in the main room and the rotting of the supporting beams, while material losses in the stone, mortar, and wooden elements threaten the original character of the structure. Hacı Bekirzade House has undergone four distinct periods (1st Period: 1912, 2nd Period: 1916-1918, 3rd Period: 1958-2001, 4th Period: 2006 onwards). The building, which carries traces from these different periods, should not be restored focusing solely on the first period. It is recommended to preserve the additions from different periods, remove the inappropriate additions, perform necessary repairs and maintenance, and restore the building with contemporary interventions. Located within the important historical and cultural fabric of Erzurum, Hacı Bekirzade House is surrounded by significant structures such as Lala Paşa Mosque, Yakutiye Medrese, Erzurum Ulu Mosque, and İbrahim Erkal Cultural Center. Its proximity to Cumhuriyet Avenue enhances the building's potential to attract a wide audience. In this context, the restoration process should adopt an approach that minimizes environmental impacts, uses recyclable materials, and embraces a holistic conservation strategy. The building's association with the Ottoman period and the political and social history of Erzurum makes its transformation into a 'Turkish-Russian Relations Research and History Museum' meaningful. Such a transformation will ensure both the preservation of the structure and the sustainable continuation of Erzurum's cultural heritage. Results: Hacı Bekirzade House, constructed in 1912, is an important Late Ottoman Period structure located in the Muratpaşa district of Erzurum. The building, which is currently undergoing the registration process, stands out due to its historical significance, location, and architectural features, particularly its façade decoration and spatial organization, representing a unique example of its time. Until 2024, Hacı Bekirzade House was used as a residential building passed down through generations, but it was later purchased by a political party to serve as its headquarters. Despite undergoing various maintenance and repair interventions in the past, the building still harbors significant structural and material conservation issues. For the structure to be properly preserved for future generations, it is crucial to carefully identify these problems and implement a high-quality restoration process. In this context, survey, restitution, restoration, and repurposing projects have been prepared for the building. Research related to the structure, including archival documents, academic studies, and publications, reveals a lack of detailed drawings and comprehensive scientific works regarding Hacı Bekirzade House. Therefore, this study serves not only as a specific documentation of the building but also as a valuable and unique resource reflecting the architectural character of the period. The aim of this research is to guide the restoration process and inspire academic studies focusing on similar structures. In doing so, the building will be documented and preserved, while shedding light on the architectural heritage of the era.

Benzer Tezler

  1. Lise öğrencilerinin rehberlik servisine ilişkin tutumlarının kendini açma davranışı açısından incelenmesi

    The search of high school students' attitudes about guidance department in the light of self-disclosure behaviours

    FERAY TURAN

    Yüksek Lisans

    Türkçe

    Türkçe

    2009

    Eğitim ve ÖğretimAtatürk Üniversitesi

    Eğitim Bilimleri Bölümü

    YRD. DOÇ. DR. BAŞARAN GENÇDOĞAN

  2. Lise 11. sınıf biyoloji dersi denetleyici ve düzenleyici sistemler konusunda uygulanan çoklu zeka kuramının öğrencilerin başarısına etkisi

    Effect of multiple intelligences based instruction on tenth grade students' academical achievement in biology

    MURAT KURT

    Yüksek Lisans

    Türkçe

    Türkçe

    2009

    Eğitim ve ÖğretimAtatürk Üniversitesi

    Biyoloji Ana Bilim Dalı

    YRD. DOÇ. DR. İBRAHİM GÜMÜŞ

  3. Erzurum Arkeoloji Müzesinde bulunan Maraş (dival-sırma) işi işlemeli ürünlerin incelenmesi

    Some properties of works embroidered with Maras (dival–sırma) technique at Erzurum Archeology Museum

    NİMET ÇELEBİ

    Yüksek Lisans

    Türkçe

    Türkçe

    2020

    El SanatlarıAnkara Hacı Bayram Veli Üniversitesi

    El Sanatları Ana Sanat Dalı

    PROF. DR. FATMA YETİM

  4. Bir kent imgesi olarak Erzurum oltu taşı işlemeciliği

    Erzurum oltu stone embroidery as a city image

    ELİF ÖNAL

    Yüksek Lisans

    Türkçe

    Türkçe

    2023

    Halk Bilimi (Folklor)Ankara Hacı Bayram Veli Üniversitesi

    Türk Halk Bilimi Ana Bilim Dalı

    DOÇ. DR. SELCAN GÜRÇAYIR TEKE

  5. Erzurum'un Pazaryolu ve İspir ilçelerinde sağdıçlık ve yengelik geleneği

    Groomsmen and tradition tradition in Ezurum's Pazaryolu and İspir districts

    SEMRA AKBIYIK

    Yüksek Lisans

    Türkçe

    Türkçe

    2020

    Halk Bilimi (Folklor)Ankara Hacı Bayram Veli Üniversitesi

    Türk Halk Bilimi Ana Bilim Dalı

    PROF. DR. PERVİN ERGUN