Geri Dön

Transkateter yöntemle MFO (Lifetech Multifunctional Occluder) cihazı ile ventriküler septal defekt kapama yapılan hastaların anjiyo sonrası dönemde holter sonuçlarının değerlendirilmesi

Evaluation of holter results in the post-angiographic period of patients undergoing ventricular septal defect closure with the Lifetech Multifunctional Occluder (MFO) device via transcatheter method

  1. Tez No: 929204
  2. Yazar: NESLİHAN ÖZKAN GÜRSOY
  3. Danışmanlar: DOÇ. DR. SERHAT KOCA
  4. Tez Türü: Tıpta Uzmanlık
  5. Konular: Çocuk Sağlığı ve Hastalıkları, Child Health and Diseases
  6. Anahtar Kelimeler: Ventriküler septal defekt, transkateter kapatma, ritim holter, aritmi, blok, Ventricular septal defect, transcatheter closure, rhythm holter, arrhythmia, block
  7. Yıl: 2025
  8. Dil: Türkçe
  9. Üniversite: Sağlık Bilimleri Üniversitesi
  10. Enstitü: Ankara Bilkent Şehir Hastanesi
  11. Ana Bilim Dalı: Çocuk Sağlığı ve Hastalıkları Ana Bilim Dalı
  12. Bilim Dalı: Belirtilmemiş.
  13. Sayfa Sayısı: 87

Özet

Giriş: Ventriküler septal defekt yönetimi son 50 yılda çarpıcı bir biçimde değişmiştir. Önceleri çoğunlukla cerrahi müdahale tercih ediliyorken son yıllarda Ventriküler septal defekt (VSD) kapatmaya yönelik kateter bazlı tedavi, bu bozukluğun tedavisinde önemli bir adımdır. 1988'de Lock ve arkadaşları ilk transkateter VSD kapatma işlemini yapmışlardır. Her ne kadar cerrahi müdahale VSD için altın standart kabul edilse de anatomik olarak uygun VSD'ler kateterizasyonla başarıyla kapatılır. Bu amaçla birden fazla kapatma cihazı bulunmaktadır. Bu cihazlarla defektlerin tam olarak kapatılabilme oranı %97,4'e kadar ulaşmış olsa da işlemin zorlukları, cihazın boyutu ve defektin yerleşimi gibi faktörlere bağlı olarak birçok merkezde farklı oranlarda tam AV blok, ağır triküspit yetmezliği, ağır aort yetmezliği ve ciddi rezidüel şant gibi önemli komplikasyonlar gelişebilmektedir. AV blok kateter ile kapama yapılan hastalarda en korkutucu komplikasyonlardan biri olmaya devam etmektedir ve bu nedenle son derece dikkatli olunması gerekmektedir. Gereç ve Yöntem: Çalışmamızda Ankara Bilkent Şehir Hastanesi Çocuk Kardiyoloji kliniğimizde MFO (Lifetech Multifunctional Occluder) cihazı ile anjiyografik olarak VSD kapama yapılan 40 hastanın dosyası retrospektif olarak incelendi. Bulgular: Çalışmaya dahil edilen 40 olgunun %35,0'i (n=14) kız, %65.0'i (n=26) erkekti. Hastaların anjiyo öncesi EKG sonuçlarında bireylerin %10,0'unda (n=4) aritmi olduğu görülmüştür. Anjiyo öncesi EKG sonuçlarında 2 hastada sinüs taşikardisi, 1 hastada inkomplet sağ dal bloğu, 1 hastada komplet sağ dal bloğu olduğu görülmüştür. Hiçbir hastada tam atriyoventriküler blok ve komplet sol dal bloğu izlenmemiştir. Hastalara anjiyo sonrası takiplerinde cihaz ile ilişkili olabilecek olası ritim bozukluklarını belirlemek amacıyla holter takılmış; anjiyo sonrası holter sonuçlarında 2 hastada komplet sağ dal bloğu, 1 hastada intermittan sağ dal bloğu, 1 hastada wenchebach tipi blok, 3 hastada nadir atriyal ekstra sistol, 3 hastada nadir ventriküler sistol, 2 hastada birer kez olan sinüs duraksaması, 3 hastada nadir atriyal kaçış atımları izlenmiştir. Hiçbir hastada tam atriyoventriküler blok ya da komplet sol dal bloğu izlenmemiştir. Sonuç: Çalışmamızdaki hastalarımızda anjiyo sonrası dönemde görülen kalbin ileti sistemindeki bozuklukların tamamı genellikle klinik olarak belirti vermeyen, tedavi gerektirmeyen ancak uzun dönemde takip edilmesi gereken bozukluklardır. Çalışmamızda anjiyo sonrası dönemde hiçbir hastamızda hayatı tehdit eden ciddi aritmilere yol açabilecek tam atriyoventriküler blok ve komplet sol dal bloğu görülmemiştir. Çalışmamız transkateter VSD kapatma tedavisinde son yıllarda yaygın olarak kullanılmaya başlanan Lifetech Multifunctional Occluder cihazının geçmiş yıllarda transkateter VSD kapatma işleminde kullanılan benzer fonksiyonlu cihazlara nazaran takiplerde atriyoventriküler blok ve komplet sol dal bloğu gibi ciddi ritim bozukluklarına sebep olma riskinin daha az olduğunu ortaya koymaktadır. Literatürde yüksek başarı oranı ve düşük komplikasyon oranı ile güvenli ve etkili olduğu kabul edilen bu cihazın, uzun vadeli etkilerini ve aritmi riski üzerindeki potansiyel etkilerini daha kapsamlı bir şekilde değerlendirmek için daha fazla araştırmaya ihtiyaç vardır.

Özet (Çeviri)

Introduction: The management of ventricular septal defect (VSD) has undergone remarkable changes over the past 50 years. While surgical intervention was previously the primary approach, catheter-based therapy for VSD closure has recently emerged as a significant advancement in the treatment of this defect. In 1988, Lock and colleagues performed the first transcatheter VSD closure. Although surgical intervention remains the gold standard for VSD, anatomically suitable defects can be successfully closed through catheterization. Several closure devices are available for this purpose. While the complete closure rate with these devices has reached up to 97.4%, major complications such as complete atrioventricular (AV) block, severe tricuspid regurgitation, severe aortic regurgitation, and significant residual shunting have been reported in various centers, depending on factors such as procedural complexity, device size, and defect location. AV block remains one of the most concerning complications in patients undergoing transcatheter closure, necessitating extreme caution. Materials and Methods: In our study, we retrospectively reviewed the medical records of 40 patients who underwent angiographically guided VSD closure with the MFO (Lifetech Multifunctional Occluder) device at the Pediatric Cardiology Clinic of Ankara Bilkent City Hospital. Results: Among the 40 patients included in the study, 35.0% (n=14) were female, and 65.0% (n=26) were male. Pre-angiography electrocardiogram (ECG) results showed rhythm abnormalities in 10.0% (n=4) of the patients. Specifically, two patients had sinus tachycardia, one had an incomplete right bundle branch block, and one had a complete right bundle branch block. No cases of complete AV block or complete left bundle branch block were observed. To identify potential rhythm disturbances associated with the device, Holter monitoring was performed post-angiography. The Holter results revealed complete right bundle branch block in two patients, intermittent right bundle branch block in one patient, Wenckebach-type block in one patient, rare atrial extrasystoles in three patients, rare ventricular extrasystoles in three patients, single episodes of sinus pause in two patients, and rare atrial escape beats in three patients. No cases of complete AV block or complete left bundle branch block were detected. Conclusion: The conduction abnormalities observed in our patients during the post-angiography period were generally asymptomatic, did not require treatment, but necessitated long-term follow-up. Importantly, no cases of life-threatening arrhythmias, such as complete AV block or complete left bundle branch block, were observed post-angiography. Our study suggests that the Lifetech Multifunctional Occluder device, which has been increasingly used for transcatheter VSD closure in recent years, may pose a lower risk of severe arrhythmias such as AV block and complete left bundle branch block compared to similar devices used in previous years. While this device is recognized in the literature for its high success rate and low complication rate, further research is needed to comprehensively assess its long- term effects and potential impact on arrhythmia risk.

Benzer Tezler

  1. Transkateter ve cerrahi yolla kapatılmış atriyalseptal defektli hastalarda orta dönemdekalp hızı değişkenliği ve P dalga dispersiyonukullanılarak atriyal aritmi ve ani ölümriskinin değerlendirilmesi

    Risk assessment for atrial arrhythmia and sudden death using P wave dispersion and heart rate variability after asd closure by transcatheter route or surgery at mid-term follow-up

    MERVE NUR ÇAKIR FİDAN

    Tıpta Uzmanlık

    Türkçe

    Türkçe

    2024

    Çocuk Sağlığı ve HastalıklarıMarmara Üniversitesi

    Çocuk Sağlığı ve Hastalıkları Ana Bilim Dalı

    PROF. DR. FİGEN AKALIN

  2. Robotik cerrahi yöntem ile transkateter ASD kapatma işlemi yapılan hastaların uzun dönem karşılaştırılması

    Comparison of long-term outcomes in patients undergoing transcatheter ASD closure via robotic surgical methods

    İSA CAN

    Tıpta Uzmanlık

    Türkçe

    Türkçe

    2024

    Göğüs Kalp ve Damar CerrahisiSağlık Bilimleri Üniversitesi

    Kalp ve Damar Cerrahisi Ana Bilim Dalı

    DOÇ. DR. TANER İYİGÜN

    DR. TİMUÇİN AKSU

  3. Cerrahi ve transkateter ventriküler septal defekt kapama operasyon öncesi ve sonrası bulgularının doppler ekokardiyografi ile değerlendirilmesi

    Evaluation of preop and postop findings of surgery and transcatheter ventricular septal defect closure with doppler echocardiography

    ZEYNEP BİLGE YILMAZ

    Yüksek Lisans

    Türkçe

    Türkçe

    2022

    Anatomiİstanbul Medipol Üniversitesi

    Anatomi Ana Bilim Dalı

    PROF. DR. HALİL TÜRKOĞLU

  4. Sekundum tipi atriyal septal defektli hastalarda atriyal aritmi riskinin P dalga dispersiyonu ile değerlendirilmesi: Cerrahi ve transkateter kapatmanın etkisi

    Evaluation of risk of atrial arrhythmia in patients with secundum atrial septal defect via p wave dispersion: effect of transcatheter and surgical closure

    MÜRÜVVET CENK

    Tıpta Uzmanlık

    Türkçe

    Türkçe

    2018

    Çocuk Sağlığı ve HastalıklarıMarmara Üniversitesi

    Çocuk Sağlığı ve Hastalıkları Ana Bilim Dalı

    PROF. DR. FİGEN AKALIN

  5. Transkatater yöntemle interatrial septal defekti kapatılan hasta grubunda nabız dalga hızındaki değişimlerin incelenmesi

    Pulse wave velocity changes in patients with atrial septal defect which transcatheter closed

    ŞABAN KELEŞOĞLU

    Tıpta Uzmanlık

    Türkçe

    Türkçe

    2012

    KardiyolojiErciyes Üniversitesi

    Dahili Tıp Bilimleri Bölümü

    DOÇ. DR. ALİ DOĞAN