Petrokimya endüstrisinde L matris yöntemi ile risk değerlendirmesi: Kimyasal maddelerin çevresel etkileri ve güvenlik önlemleri
Risk assessment with L matrix method in petrochemical industry: Environmental impacts of chemical substances and safety measures
- Tez No: 929371
- Danışmanlar: PROF. DR. MUSTAFA ŞAHİN DÜNDAR
- Tez Türü: Yüksek Lisans
- Konular: Kimya, Chemistry
- Anahtar Kelimeler: Belirtilmemiş.
- Yıl: 2025
- Dil: Türkçe
- Üniversite: Sakarya Üniversitesi
- Enstitü: Fen Bilimleri Enstitüsü
- Ana Bilim Dalı: Yangın ve Yangın Güvenliği Anabilim Dalı
- Bilim Dalı: Belirtilmemiş.
- Sayfa Sayısı: 99
Özet
Bu tez çalışması, petrokimya endüstrisinde kimyasal atık yönetimi süreçlerini ele almakta ve bu süreçlerde yangın risklerini değerlendirmek için L Matris Yöntemi'ni uygulamaktadır. Petrokimya sektörü, küresel ekonomide kritik bir öneme sahip olup, çeşitli sanayi dallarına hammadde sağlayan bir temel taş niteliğindedir. Ancak bu endüstri, hem üretim süreçlerinde oluşan kimyasal atıkların yönetimi hem de çevresel etkileri nedeniyle çok sayıda risk ve zorluk barındırmaktadır. Kimyasal atıkların yanıcı, toksik ve patlayıcı özellikleri, bu maddelerin uygun olmayan depolanması ya da bertarafı durumunda çok büyük yangın ve patlama riskleri oluşturmaktadır. Tez, bu kapsamda, kimyasal atıkların sınıflandırılması, depolama ve bertaraf koşullarının değerlendirilmesi ve yangın algılama ile söndürme sistemlerinin uygulanması gibi stratejilere odaklanmaktadır. Bu stratejiler hem insan sağlığı hem de çevresel koruma açısından hayati önem taşımaktadır. Petrokimya endüstrisinde kimyasal atıkların yönetimi, çevre ve insan sağlığı açısından büyük bir önem taşımaktadır. Bu doğrultuda, tehlikelerin tespit edilmesi ve kontrol altına alınması için risk değerlendirme yöntemlerinin kullanılması gereklidir. Özellikle L Matris Risk Değerlendirme Yöntemi, endüstriyel tesislerde çalışanların karşı karşıya kaldığı fiziksel, kimyasal, biyolojik ve ergonomik tehlikelerin analiz edilmesinde etkili bir yöntem olarak öne çıkmaktadır. Bu yöntem, risklerin olasılık ve şiddet düzeylerini değerlendirerek gerekli önlemlerin alınmasını destekler. Ayrıca, kimyasal maddelerin çevre üzerindeki etkileri ve güvenlik tedbirleri üzerine yapılan çalışmalar, tehlikeli kimyasalların doğru şekilde yönetilmesinin ve risk analizi süreçlerinin önemini ortaya koymaktadır. Bu çalışma, petrokimya sektöründe kimyasal atık yönetimi süreçlerini L Matris yöntemiyle değerlendirerek, çevresel etkiler ve güvenlik önlemleri açısından detaylı bir analiz sunmayı hedeflemektedir. L Matris Yöntemi, risk değerlendirmesinde sıkça kullanılan sistematik bir yaklaşımdır ve bu tezde, kimyasal atıkların neden olduğu yangın risklerini olasılık ve şiddet bazında değerlendirmek için kullanılmıştır. Yöntem, tehlikelerin tanımlanması, sınıflandırılması ve önceliklendirilmesine olanak sağlamakta, böylece kritik risklerin erken tespiti ve etkili müdahale planlarının oluşturulmasına katkıda bulunmaktadır. Bulgular, petrokimya tesislerinde yangın risklerinin minimize edilmesi ve operasyonel güvenliğin artırılması için L Matris Yöntemi'nin önemli bir araç olduğunu göstermektedir. Petrokimya sektöründe kimyasal atıkların yönetimi, yangın riski açısından hayati bir öneme sahiptir ve çevre ile insan sağlığı üzerinde doğrudan etkiler yaratabilir. Bu kapsamda, L Tipi Matris Yöntemi, yangın tehlikelerinin tespiti ve bu risklerin azaltılmasına yönelik değerlendirmelerde etkili bir yaklaşım sunmaktadır. Özellikle sürekli çalışan ekipmanlar ve yoğun kimyasal kullanımın olduğu bölgelerde, potansiyel tehlikelerin belirlenmesi ve risk analizinin yapılması gerekliliği ön plana çıkmaktadır. Bu çalışma, petrokimya tesislerindeki kimyasal atık yönetimi süreçlerinde meydana gelebilecek yangın risklerini analiz ederek, alınması gereken güvenlik önlemlerini ve kimyasalların çevresel etkilerini kapsamlı bir şekilde değerlendirmeyi hedeflemektedir. Tezde ayrıca, süreçlerde yangın risklerini azaltmak için sürdürülebilir yaklaşımlara yer verilmiştir. Bu kapsamda, atık azaltma ve geri kazanım uygulamaları, yeşil kimyasalların tercih edilmesi ve döngüsel ekonomi modellerinin benimsenmesi gibi stratejiler incelenmiştir. Özellikle, geri dönüşüm ve yeniden kullanım uygulamalarının hem yangın risklerini hem de çevresel zararları önemli ölçülerde azalttığı vurgulanmıştır. Bu yaklaşımların, sadece mevcut risklerin azaltılmasında değil, aynı zamanda petrokimya endüstrisinin daha sürdürülebilir bir geleceğe yönelmesinde önemli rol oynadığı belirtilmiştir. Yangın risklerinin etkili bir şekilde yönetilmesi, çalışan sağlığının korunması, çevresel zararların önlenmesi ve ekonomik kayıpların azaltılması açısından hayati öneme sahiptir. Bu doğrultuda, yangın algılama ve müdahale teknolojilerinin geliştirilmesi, kimyasal atık depolama standartlarının yüksek seviyede uygulanması ve personel eğitim programlarının sürekliliği gibi unsurların önemi vurgulanmaktadır. Petrokimya endüstrisinde kimyasal atık yönetimi, yalnızca çevresel etkileri minimize etmekle kalmayıp, aynı zamanda tesislerin operasyonel güvenliği açısından da kritik bir öneme sahiptir. Bu bağlamda, risk değerlendirme yöntemlerinin doğru şekilde uygulanması, endüstrinin sürdürülebilir kalkınma hedeflerine ulaşmasında önemli bir araç olarak karşımıza çıkmaktadır. Özellikle kimyasal atıkların sınıflandırılması, depolama koşulları ve bertaraf yöntemleri ile ilgili ulusal ve uluslararası mevzuatların dikkate alınması, risk yönetim süreçlerinin etkinliğini artırmaktadır. Tez kapsamında kullanılan L Matris Yöntemi, kimyasal maddelerin tehlike potansiyellerini olasılık ve şiddet düzeyinde değerlendirerek, risklerin önceliklendirilmesi ve uygun müdahale stratejilerinin geliştirilmesine olanak tanımaktadır. Bunun yanı sıra, sürekli izleme ve denetim mekanizmalarının oluşturulması, olası yangın ve patlama risklerini minimize etmek için kritik bir gerekliliktir. Petrokimya sektöründe yangın risklerini azaltmaya yönelik bir diğer önemli unsur ise personelin eğitimi ve farkındalık düzeyinin artırılmasıdır. Eğitim programları, yalnızca yangın güvenliği protokollerinin uygulanmasını öğretmekle sınırlı kalmamalı, aynı zamanda çalışanların kimyasal atık yönetimi süreçlerine aktif katılımını teşvik etmelidir. Ayrıca, teknolojik gelişmelerin sektöre entegrasyonu, risklerin daha etkin bir şekilde yönetilmesini sağlamaktadır. Örneğin, akıllı sensör sistemleri ve yapay zekâ destekli yangın algılama teknolojileri, risklerin erken tespiti ve müdahale sürelerinin kısaltılması açısından büyük avantajlar sunmaktadır. Bu tür yenilikçi yaklaşımların hem operasyonel maliyetlerin düşürülmesine hem de çevresel etkilerin azaltılmasına katkı sağladığı görülmektedir. Tezde ele alınan stratejiler, kimyasal atık yönetiminde bütünsel bir yaklaşım benimsenmesi gerektiğini ve çevresel sürdürülebilirlik ile endüstriyel güvenliğin bir arada sağlanabileceğini ortaya koymaktadır. Sonuç olarak, bu tez, petrokimya endüstrisinde kimyasal atık yönetimi süreçlerinin iyileştirilmesi, yangın risklerinin minimize edilmesi ve çevresel etkilerin azaltılması için kapsamlı bir rehber sunmaktadır. Çalışma, L Matris Yöntemi'nin petrokimya endüstrisinde etkin bir araç olarak kullanılabilirliğini göstermekle kalmamakta, aynı zamanda hem çevresel hem de endüstriyel sürdürülebilirlik hedeflerine ulaşılmasında önemli çıkarımlar sunmaktadır. Bu bağlamda, petrokimya tesislerinde risklerin yönetimine dair yenilikçi yaklaşımların benimsenmesi ve bu çalışmanın rehberliğinde uygulanması önerilmektedir. Bu bağlamda, yangın risklerinin doğru bir şekilde sınıflandırılması, özellikle patlayıcı ve toksik özellikteki kimyasalların tehlike potansiyellerinin belirlenmesi önem arz etmektedir. Ayrıca, ulusal ve uluslararası standartlara uyum sağlanması, petrokimya tesislerinde yangın risklerini azaltmanın temel unsurlarından biridir. Risk analizleri sonucunda belirlenen kritik alanlarda otomatik yangın algılama sistemlerinin kurulması ve bu sistemlerin düzenli olarak denetlenmesi gerekmektedir. Süreçlere dair geliştirilen bu yenilikçi yaklaşımlar, endüstriyel verimliliği artırmakla kalmayıp, çevre dostu çözüm yolları sunmaktadır. Bu kapsamda, L Matris Yöntemi'nin yaygınlaştırılması ve sektör çapında uygulamalarının desteklenmesi önerilmektedir. Bu yaklaşım hem çevresel hem de ekonomik anlamda sürdürülebilir kalkınma hedeflerine ulaşılmasını destekleyecek potansiyele sahiptir.
Özet (Çeviri)
This thesis addresses chemical waste management processes in the petrochemical industry and applies the L Matrix Method to assess fire risks in these processes. The petrochemical industry is critical in the global economy and is a cornerstone in providing raw materials to various industries. However, this industry poses numerous risks and challenges due to both the management of chemical wastes generated during production processes and their environmental impacts. The flammable, toxic and explosive properties of chemical wastes pose great fire and explosion risks in case of improper storage or disposal of these materials. In this context, the thesis focuses on strategies such as classifying chemical waste, assessing storage and disposal conditions, and implementing fire detection and suppression systems. These strategies are vital for both human health and environmental protection. The management of chemical wastes in the petrochemical industry is of great importance for the environment and human health. Accordingly, it is necessary to use risk assessment methods to identify and control hazards. In particular, the L Matrix Risk Assessment Method stands out as an effective method for analysing the physical, chemical, biological and ergonomic hazards faced by employees in industrial facilities. This method supports taking necessary precautions by evaluating risk probability and severity levels. In addition, studies on the effects of chemicals on the environment and safety measures reveal the importance of adequately managing hazardous substances and risk analysis processes. This study will present a detailed analysis of chemical waste management processes in the petrochemical industry regarding environmental impacts and safety measures by evaluating them with the L Matrix method. The L Matrix Method is a widely used systematic approach to risk assessment. It is used in this thesis to assess fire risks from chemical wastes based on probability and severity. The method allows for the identification, classification and prioritisation of hazards, thus contributing to the early detection of critical risks and the formulation of effective response plans. The findings show that the L Matrix Method is essential for minimising fire risks and improving operational safety in petrochemical plants. Managing chemical wastes in the petrochemical industry is vital in terms of fire risk and can directly impact the environment and human health. In this context, the L Type Matrix Method offers a practical approach to the identification of fire hazards and assessments to mitigate these risks. Especially in areas with continuously operating equipment and intensive chemical use, the need to identify potential hazards and perform risk analysis comes to the forefront. This study aims to analyse the fire risks that may occur in chemical waste management processes in petrochemical plants and to comprehensively evaluate the safety measures to be taken and the environmental impacts of chemicals. The thesis also includes sustainable approaches to reduce fire risks in processes. In this context, strategies such as waste reduction and recovery practices, preference for green chemicals and adoption of circular economy models are examined. In particular, it is emphasised that recycling and reuse practices significantly reduce both fire risks and environmental damages. These approaches play an important role in lowering current risks and moving the petrochemical industry towards a more sustainable future. Effective management of fire risks is vital for protecting employee health, preventing environmental damage and reducing economic losses. In this regard, the importance of improving fire detection and response technologies, implementing chemical waste storage standards at a high level, and maintaining personnel training programs are emphasised. Chemical waste management in the petrochemical industry is critical not only for minimising environmental impacts but also for the operational safety of facilities. In this context, correctly applying risk assessment methods is essential for the industry to achieve its sustainable development goals. In particular, considering national and international legislation on the classification, storage conditions and disposal methods of chemical waste increases risk management processes' effectiveness. The L-Matrix method used in this thesis enables the prioritisation of risks and the development of appropriate response strategies by assessing the hazard potential of chemical substances at the level of probability and severity. In addition, establishing continuous monitoring and control mechanisms is critical to minimise potential fire and explosion risks. Personnel training and awareness are another critical element in reducing fire risks in the petrochemical sector. Training programs should not be limited to teaching the implementation of fire safety protocols but should also encourage the active participation of employees in chemical waste management processes. In addition, the integration of technological advances into the industry enables risks to be managed more effectively. For example, intelligent sensor systems and AI-enabled fire detection technologies offer significant benefits regarding early risk detection and reduced response times. Such innovative approaches help to reduce both operational costs and environmental impact. The strategies discussed in this paper demonstrate that a holistic approach to chemical waste management should be adopted and that environmental sustainability and industrial safety can be achieved together. As a result, this thesis provides a comprehensive guide for improving chemical waste management processes, minimising fire risks and reducing environmental impacts in the petrochemical industry. The study demonstrates the usability of the L Matrix Method as an effective tool in the petrochemical industry and offers important implications for achieving both environmental and industrial sustainability goals. In this context, it is recommended that innovative approaches to managing risks in petrochemical plants be adopted and implemented under the guidance of this study. In this context, it is essential to accurately classify fire risks and determine the hazard potential of chemicals, especially explosive and toxic chemicals. In addition, compliance with national and international standards is one of the key elements of reducing fire risks in petrochemical plants. Automatic fire detection systems should be installed in critical areas identified as a result of risk analyses and these systems should be regularly inspected. These innovative approaches to processes increase industrial efficiency and offer environmentally friendly solutions. In this context, it is recommended that the L Matrix Method be disseminated and supported for implementation across the sector. This approach has the potential to support the achievement of sustainable development goals in both environmental and economic terms.
Benzer Tezler
- Alkil aromatik bileşiklerin sentetik zeolitler üzerinde hidrojenasyonu
Hydrogenation of alkyl aromatic hydrocarbons over synthetic zeolites
EDA ÖZ
Yüksek Lisans
Türkçe
2003
Kimya MühendisliğiAnkara ÜniversitesiKimya Mühendisliği Ana Bilim Dalı
PROF. DR. HASİP YENİOVA
- Sabit yatakta gaz fazına ısı transferinin incelenmesi
Başlık çevirisi yok
UĞUR ÇETİNKAYA
Yüksek Lisans
Türkçe
1987
Kimya MühendisliğiEge ÜniversitesiKimya Mühendisliği Ana Bilim Dalı
DOÇ. DR. ERDEN ALPAY
- Grafting of poly(acrylamide) onto crosslinked poly(HEMA-co-MMA) resin for removal of phenol and bisphenol A
Poli(akrilamid)'in çapraz bağlı poli(HEMA-co-MMA) reçineye aşılanması ve fenol ile bisfenol A 'nın giderilmesinde kullanılması
HANDAN USTA
Yüksek Lisans
İngilizce
2016
Polimer Bilim ve Teknolojisiİstanbul Teknik ÜniversitesiPolimer Bilim ve Teknolojisi Ana Bilim Dalı
PROF. DR. BAHİRE FİLİZ ŞENKAL
- Benzen'den hareket ederek bazı azo boyar maddelerinin eldesi imkanlarının ve haslıklarının değerlendirilmesi üzerine bir araştırma
Başlık çevirisi yok
TÜLİN ÖKTEM
Yüksek Lisans
Türkçe
1987
Tekstil ve Tekstil MühendisliğiEge ÜniversitesiTekstil Mühendisliği Ana Bilim Dalı
DOÇ. DR. NECDET SEVENTEKİN
- Petro-kimya endüstrisinde kullanılan CrMo çeliğinin korozyon davranışının incelenmesi
Investigation of corrosion behavior of CrMo steel used in petrochemical industry
İRFAN AKGÜL
Yüksek Lisans
Türkçe
2011
Teknik EğitimKarabük ÜniversitesiMetal Eğitimi Ana Bilim Dalı
DOÇ. DR. MUSTAFA ACARER