Antipsikotik ajan içeren nanopartiküler ilaç taşıyıcı sistemlerin geliştirilmesi ve değerlendirilmesi
Development and evaluation of nanoparticulate drug delivery systems containing antipsychotic agents
- Tez No: 929406
- Danışmanlar: DOÇ. DR. FAHRİYE ULYA BADILLI
- Tez Türü: Doktora
- Konular: Eczacılık ve Farmakoloji, Pharmacy and Pharmacology
- Anahtar Kelimeler: Belirtilmemiş.
- Yıl: 2025
- Dil: Türkçe
- Üniversite: Ankara Üniversitesi
- Enstitü: Sağlık Bilimleri Enstitüsü
- Ana Bilim Dalı: Farmasötik Teknoloji Ana Bilim Dalı
- Bilim Dalı: Farmasötik Teknoloji Bilim Dalı
- Sayfa Sayısı: 179
Özet
Şizofreni, halüsinasyonlar, sanrılar, düzensiz konuşma ve davranış, azalmış duygusal ifade, sosyal geri çekilme ve bilişsel bozukluk gibi belirti ve semptomları olan ciddi bir psikiyatrik bozukluktur. Şizofreni, dünya genelinde nüfusun yaklaşık %1'ini etkiler. Bu hastalıkla ilgili kişisel, sosyal ve ekonomik yük oldukça büyüktür. Şizofreninin patofizyolojisinin anlaşılması ve tedavilerinin geliştirilmesinde önemli ilerlemelere rağmen, hastaların ilaçlara uyuncu hala önemli bir sorun olmaya devam etmektedir. Bu durum sıklıkla, hastalığın nüksüne ve hastane yatışlarına yol açmaktadır. Şizofreni tedavisinin temel taşlarından biri, antipsikotik ilaçların kullanımıdır. Mevcut antipsikotik ilaçların çoğu oral veya parenteral yol ile verilir. Geleneksel dozaj formlarında, farklı antipsikotik ilaçların düşük oral biyoyararlanım, ilk geçiş metabolizması, yan etkiler ve sık dozlama ihtiyacı gibi sorunları bulunmaktadır. Ancak ilaç taşıyıcı sistemler, antipsikotiklerin alternatif yollarla kullanılmasını mümkün kılarak bu dezavantajların üstesinden gelinmesine olanak tanımıştır. Antipsikotik ilaçların intranazal uygulaması, son zamanlarda kan-beyin bariyerini atlayarak ilaçları doğrudan merkezi sinir sistemine hedeflemek için invazif olmayan, güvenli ve etkili bir yöntem olarak ortaya çıkmıştır. İkinci nesil bir antipsikotik olan paliperidon, şizofreni semptomlarının yönetimindeki yüksek etkinliği nedeniyle yaygın olarak kullanılmaktadır. Paliperidon, esas olarak dopamin D2 ve serotonin 5-HT2A reseptörlerini antagonize ederek etki gösterir ve bu sayede beyindeki nörotransmitter seviyelerini dengelemeye yardımcı olur. Paliperidon piyasada, oral ve enjekte edilebilir formülasyonları şeklinde bulunmaktadır. Bu çalışma kapsamında burundan beyne verilmesi amacıyla paliperidon içeren lipit nanopartiküller yüksek basınçlı homojenizasyon yöntemiyle hazırlanarak nazal mukozada kalış süresini uzatmak amacıyla kitozan ile kaplanmıştır. Hazırlanan lipit nanopartiküller üzerinde gerçekleştirilen karakterizasyon ve sitotoksisite çalışmalarına ait bulgular değerlendirilerek, uygun formülasyon seçilmiş ve nazal yolla uygulanacak final formülasyonunun hazırlanmasında kullanılmıştır. Final formülasyon, kitozan kaplı lipit nanopartiküllerin sıcaklık etkisiyle jelleşen (termosensitif) in situ jel formülasyonu içerisinde formüle edilmesiyle hazırlanmıştır. Poloksamer 188 ve 407 ile hazırlanan jel formülasyonları, jelleşme sıcaklığı, reolojik ve mekanik özellikleri, yayılabilirliği ve stabilitesi açısından değerlendirilmiştir. Formülasyonların in vivo etkinliği, şizofreni modeli oluşturulan sıçanlar üzerinde incelenmiş ve intranazal uygulama için mevcut tedavilere alternatif olabilecek in situ jel formülasyonu geliştirilmiştir.
Özet (Çeviri)
Schizophrenia is a severe psychiatric disorder characterized by symptoms such as hallucinations, delusions, disorganized speech and behavior, reduced emotional expression, social withdrawal, and cognitive impairment. It affects approximately 1% of the global population. The personal, social, and economic burden of this disease is substantial. Despite significant advances in understanding the pathophysiology of schizophrenia and in developing treatments, medication adherence remains a major challenge. This often leads to disease relapse and frequent hospitalizations. Antipsychotic drugs are the cornerstone of schizophrenia treatment. However, traditional dosage forms of various antipsychotic medications administered orally or parenterally face challenges, including poor oral bioavailability, first-pass metabolism, side effects, and the need for frequent dosing. Drug delivery systems have enabled overcoming these disadvantages by facilitating alternative routes for antipsychotic administration. Intranasal delivery of antipsychotic drugs has recently emerged as a non-invasive, safe, and effective method to bypass the blood-brain barrier and target the central nervous system directly. Paliperidone, a second-generation antipsychotic, is widely used for its high efficacy in managing schizophrenia symptoms. Paliperidone primarily acts by antagonizing dopamine D2 and serotonin 5-HT2A receptors, thereby helping to balance neurotransmitter levels in the brain. Paliperidone is commercially available in both oral and injectable formulations. Paliperidone, a second-generation antipsychotic, is widely used due to its high efficacy in managing schizophrenia symptoms. It primarily acts by antagonizing dopamine D2 and serotonin 5-HT2A receptors, helping to balance neurotransmitter levels in the brain. Paliperidone is commercially available in oral and injectable formulations. In this study, lipid nanoparticles containing paliperidone were prepared using a high-pressure homogenization method for nose-to-brain delivery. To extend their residence time on the nasal mucosa, the nanoparticles were coated with chitosan. The prepared lipid nanoparticles were characterized, and cytotoxicity studies were performed to select the most suitable formulation. This optimized formulation was then used to prepare a final formulation intended for intranasal administration. The final formulation involved incorporating the chitosan-coated lipid nanoparticles into a thermosensitive in situ gel system that undergoes gelation upon exposure to temperature changes. Gel formulations prepared using Poloxamer 188 and 407 were evaluated in terms of gelation temperature, rheological and mechanical properties, spreadability, and stability. The in vivo efficacy of the formulations was examined in a rat model of schizophrenia, leading to the development of an in situ gel formulation as a potential alternative to existing treatments for intranasal administration.
Benzer Tezler
- Şizofreni, bipolar affektif bozukluk ve anksiyete tanısı almış hastalarda toxoplasma gondii prevalansının serolojik ve moleküler yöntemlerle araştırılması
Investigated the presence of toxoplasma gondii using serological and molecular methods in patient with schizophrenia, bipolar affective disorder and anxiety
İREM AKDAŞ
Yüksek Lisans
Türkçe
2013
MikrobiyolojiEskişehir Osmangazi ÜniversitesiTıbbi Mikrobiyoloji Ana Bilim Dalı
DOÇ. DR. NİHAL DOĞAN
- Propolisin krem ve solüsyon tarzında farmasötik şekillerinin geliştirilmesi ve yara iyileşmesi üzerine etkilerinin araştırılması
Developing propolis cream and solution type of pharmaceutial form and investigation effect of wound healing
METİN TOPYILDIZ
Doktora
Türkçe
2020
Veteriner HekimliğiAnkara ÜniversitesiFarmakoloji ve Toksikoloji (Veterinerlik) Ana Bilim Dalı
PROF. DR. ENDER YARSAN
- Repurposing of antipsychotic agent trifluoperazine for multiple myeloma treatment: In vitro studies
Antipsikotik ajan trifluoperazin' in multipl miyelom tedavisi için yeniden hedeflendirilmesi: In vitro çalışmalar
HEVAL ATAŞ
Yüksek Lisans
İngilizce
2016
BiyoteknolojiOrta Doğu Teknik ÜniversitesiBiyoteknoloji Ana Bilim Dalı
DOÇ. DR. CAN ÖZEN
- Antipsikotik ajan olan kariprazin'in hassas tayini için elektrokimyasal sensör geliştirilmesi
Development of an electrochemical sensor for the sensitive determination of the antipsychotic agent cariprazine
EDOH NICODEME GABIAM
Yüksek Lisans
Türkçe
2025
Eczacılık ve FarmakolojiAnkara ÜniversitesiAnalitik Kimya Ana Bilim Dalı
PROF. DR. NEVİN ERK
- Glioma hücrelerinde antipsikotik ilaçlar ve adipokinetik hormonun beyin kaynaklı nörotrofik faktör üzerine etkilerinin incelenmesi
Investigation of the effects of antipsychotic drugs and adipokinetic hormone on derived brain neurotrophic factor in glioma cells.
SİBEL DOĞAN
Yüksek Lisans
Türkçe
2020
Histoloji ve Embriyolojiİstanbul ÜniversitesiHistoloji ve Embriyoloji Ana Bilim Dalı
DOÇ. DR. SİBEL KÖKTÜRK