Geri Dön

İzole Tip 1 Chiari Malformasyonunda duraplasti ve vertikal insizyonla dural gevşetme yapılan hastaların retrospektif olarak değerlendirilmesi

Retrospective evaluation of patients who underwent duraplasty and vertical incision dural release for isolated Type 1 Chiari Malformation

  1. Tez No: 931739
  2. Yazar: OĞUZ ÖZDEMİR
  3. Danışmanlar: PROF. DR. DERVİŞ MANSURİ YILMAZ
  4. Tez Türü: Tıpta Uzmanlık
  5. Konular: Nöroşirürji, Neurosurgery
  6. Anahtar Kelimeler: Chiari tip 1 malformasyonu, duraplasti, vertikal insizyonla dural gevşetme, Chiari Malformation Type 1, duraplasty, dural release with vertical incision
  7. Yıl: 2025
  8. Dil: Türkçe
  9. Üniversite: Çukurova Üniversitesi
  10. Enstitü: Tıp Fakültesi
  11. Ana Bilim Dalı: Nöroşirürji Ana Bilim Dalı
  12. Bilim Dalı: Belirtilmemiş.
  13. Sayfa Sayısı: 72

Özet

Amaç: Chiari Malformasyonu Tip 1 cerrahisinde kullanlan teknik farklılıklar günümüzde tartışma konusudur. Genellikle kemik dekompresyon sonrası duraplasti veya vertikal insizyonlarla dural gevşetme yöntemleri kullanılmaktadır. Her iki yaklaşımın kendine özgü avantajları ve dezavantajları bulunmaktadır. Bu çalışmada, tarafımızca da uygulanan her iki yöntemin sonuçları karşılaştırılarak literatüre katkı sağlamak amaçlanmıştır. Gereç ve Yöntem: Çalışma 23 duraplasti, 10 vertikal insizyonla dural gevşetme tekniği uygulanan toplam 33 izole Chiari Malformasyonu Tip 1 tanılı hastadan oluşmaktadır. Opere edilen tüm hastaların dosya verileri, ameliyat notları, radyolojik görüntüleri ve poliklinik takip notları geriye dönük olarak incelenmiş, elde edilen veriler SPSS programı yardımıyla analiz edilmiştir. Bulgular: Opere olan tüm hastaların yaş ortalaması 32,51 ± 15,61, 13'ü (% 39,4) erkek, 20'si (% 60,6)'u kadındı. En sık gözlenen şikayetler %42,4 oranla baş ağrısı ve ekstremitelerde uyuşma olarak tespit edildi. En sık fizik muayene bulgusu %33,3 ile motor defisit, en sık gözlenen komplikasyonlar ise %12,1 ile menenjit ve BOS fistülü olarak tespit edildi. Preoperatif sirinogomiyeli kalınlıkları ortalama 6,62±2,85 mm ve herniye serebellar tonsil uzunlukları ortalama 8,54±3,78 mm olarak ölçüldü. Duraplasti yapılan ve vertikal insizyonla dural gevşetme yapılan hastalar ayrı ayrı değerlendirildiğinde menenjit ve BOS fistülü başta olmak üzere komplikasyon gelişimi ve operasyon süresi konusunda vertikal insizyonla dural gevşetme tekniğinin avantajlı olduğu tespit edilip sonuçlar arasında istatiksel anlamlılık gözlenmemiştir. Hastane yatış süresinin kısa olmasının vertikal insizyonla dural gevşetme yöntemi lehine istatiksel anlamlı olduğu tespit edilmiştir. Klinik iyileşme oranlarının birbirine yakın olduğu gözlenmiştir. Siringomiyelideki gerileme ve ortalama Chicago Son Durum Skalası puanları ise duraplasti lehine tespit edilip istatiksel olarak anlamlılık gözlenmemiştir. Sonuç: Chiari Malformasyonu Tip 1 cerrahi tedavisinde tercih edilen yöntemler arasında kesin bir üstünlük bulunmamaktadır. Çalışmamızın sonuçları, bu konuda genel literatürle uyumlu bir görünüm sergilemektedir. Duraplasti Chiari Malformasyonu Tip 1 cerrahisinde etkisi çok yüksek bir tekniktir. Ancak çalışmamızda çok daha az komplikasyon ve hastane yatış süreleri olan, klinik ve radyolojik düzelmelerde durapalasti tekniğine yakın sonuçlar veren vertikal insizyonla dural gevşetme tekniğiyle de iyi sonuçlar alınabileceği gösterilmiştir. Bu bağlamda, daha fazla araştırmaya ihtiyaç duyulmaktadır ve tüm nöroşirürjiyenlerin her iki yönteme de teknik ve teorik olarak hâkim olması gerektiğini düşünmekteyiz.

Özet (Çeviri)

Objective: The technical differences used in Chiari Malformation Type 1 surgery are a matter of debate today. Generally, duraplasty or dural release methods with vertical incisions are used after bone decompression. Both approaches have their own advantages and disadvantages. In this study, we aimed to contribute to the literature by comparing the results of both methods applied by us. Materials and Methods: The study consists of a total of 33 patients diagnosed with isolo Chiari Malformation Type 1, who underwent 23 duraplasty and 10 dural release techniques with vertical incisions. File data, surgery notes, radiological images and outpatient clinic follow-up notes of all operated patients were examined retrospectively, and the obtained data were analyzed with the help of SPSS program. Results: The average age of all operated patients was 32.51 ± 15.61, 13 (39.4%) were male and 20 (60.6%) were female. The most common complaints were headache and numbness in the extremities, with a rate of 42.4%. The most common physical examination finding was motor deficit with 33.3%, and the most common complications were meningitis and CSF fistula with 12.1%. The average preoperative Syrinogomyelia thickness was measured as 6.62±2.85 mm and the average length of herniated cerebellar tonsils was 8.54±3.78 mm. When patients who underwent duraplasty and those who underwent vertical incision dural release were evaluated separately, it was determined that the vertical incision dural release technique was advantageous in terms of complications, especially meningitis and CSF fistula, and the duration of the operation, and no statistical significance was observed between the results. It was determined that the short hospital stay was statistically significant in favor of the vertical incision dural release method. It was observed that the clinical recovery rates were close to each other. The regression in syringomyelia and the mean Chicago Final State Scale scores were determined in favor of duraplasty, and no statistical significance was observed. Conclusion: There is no absolute superiority among the preferred methods in the surgical treatment of Chiari Malformation Type 1. The results of our study are consistent with the general literature on this subject. Duraplasty is a very effective technique in Chiari Malformation Type 1 surgery. However, our study has shown that good results can be obtained with the dural release technique with vertical incision, which has much fewer complications and hospital stays and gives similar results to the duraplasty technique in clinical and radiological improvements. In this context, more research is needed and we think that all Neurosurgeons should have technical and theoretical knowledge of both methods.

Benzer Tezler

  1. Kronik miyeloproliferatif hastalık tanılı hastalarda calr tip 1 ve calr tip 2 gen mutasyonu durumunun saptanması ve klinik ile ilişkisi

    Calr TYPE 1 and calr type 2 gene mutations determination and clinical relationship with chronic myeloproliferative disorders

    MİRAY YAMAN

    Tıpta Uzmanlık

    Türkçe

    Türkçe

    2016

    HematolojiEge Üniversitesi

    İç Hastalıkları Ana Bilim Dalı

    PROF. DR. GÜRAY SAYDAM

  2. Santral sinir sisteminin konjenital anomalileri ve bunların klinik bulgular ile ilişkisi

    Congenital abnormalities of central nervous system and their relationship to clinical signs

    BARAN SERDAR KIZILYILDIZ

    Tıpta Uzmanlık

    Türkçe

    Türkçe

    2009

    Çocuk Sağlığı ve HastalıklarıYüzüncü Yıl Üniversitesi

    Çocuk Sağlığı ve Hastalıkları Ana Bilim Dalı

    PROF. DR. HÜSEYİN ÇAKSEN

  3. Mülleryan aplazili Türk olgularda aday gen haritalama çalışmaları

    Candidate gene mapping studies in Turkish patients with Mullerian aplasia

    DURKADIN DEMİR EKŞİ

    Doktora

    Türkçe

    Türkçe

    2015

    GenetikAkdeniz Üniversitesi

    Tıbbi Biyoloji ve Genetik Ana Bilim Dalı

    PROF. DR. ÖZGÜL ALPER

  4. Timpanoskleroz hastalığında kliniğimizdeki cerrahi tedavi sonuçlarımızın değerlendirilmesi

    Eevaluation of surgical treatment results of patients with tympanosclerosis in our clinic

    FATİH MUTLU

    Tıpta Uzmanlık

    Türkçe

    Türkçe

    2014

    Kulak Burun ve BoğazKocaeli Üniversitesi

    Kulak Burun Boğaz Hastalıkları Ana Bilim Dalı

    PROF. DR. METE İŞERİ

  5. 1995-1996 kış mevsiminde, hücre kültürü yöntemi ile bölgemizde saptanan adenovirüs, solunum sinsityal virüs ve parainfluenza virüs enfeksiyonları

    Başlık çevirisi yok

    TANSU YAMAZHAN

    Tıpta Uzmanlık

    Türkçe

    Türkçe

    1998

    Klinik Bakteriyoloji ve Enfeksiyon HastalıklarıEge Üniversitesi

    Klinik Bakteriyoloji ve Enfeksiyon Hastalıkları Ana Bilim Dalı

    PROF. DR. DEMİR SERTER