Geri Dön

Kronik bel ağrılı hastalarda kinezyofobi ve lomber paraspinal kas dejenerasyonu arasındaki ilişki

The Relationship Between Kinesiophobia and Lumbar Paraspinal Muscle Degeneration in Patients with Chronic Low Back Pain

  1. Tez No: 931962
  2. Yazar: ŞULE SELİMOĞLU
  3. Danışmanlar: PROF. DR. EMİNE ÖZLEM ŞENOCAK
  4. Tez Türü: Tıpta Uzmanlık
  5. Konular: Fiziksel Tıp ve Rehabilitasyon, Physical Medicine and Rehabilitation
  6. Anahtar Kelimeler: Belirtilmemiş.
  7. Yıl: 2024
  8. Dil: Türkçe
  9. Üniversite: Dokuz Eylül Üniversitesi
  10. Enstitü: Tıp Fakültesi
  11. Ana Bilim Dalı: Fiziksel Tıp ve Rehabilitasyon Ana Bilim Dalı
  12. Bilim Dalı: Belirtilmemiş.
  13. Sayfa Sayısı: 92

Özet

Amaç: Araştırmamızda, kronik bel ağrılı hastalarda kinezyofobiyle lomber paraspinal kasların yapısal özellikleri arasındaki ilişkiyi incelemek amaçlanmıştır. Kinezyofobi ile demografik veriler, ağrı şiddeti, özürlülük düzeyi, anksiyete ve depresyon arasındaki ilişkiler de değerlendirilmiştir. Gereç ve Yöntem: Kronik bel ağrılı 117 hasta dahil edilmiştir. Hastalar, Tampa skoru 37 kesme değerine göre kinezyofobi olan ve olmayan şeklinde iki gruba ayrılmıştır. Demografik ve antropometrik verileri, ağrı özellikleri ve komorbiditeleri kaydedilmiştir. Lomber paraspinal kasların yapısal özellikleri manyetik rezonans görüntüleme (MRG) kullanılarak değerlendirilmiştir. Ağrı şiddeti Visual Analog Skala (VAS), özürlülük düzeyi Oswestry Özürlülük İndeksi, anksiyete ve depresyon durumu ise Hastane Anksiyete ve Depresyon Ölçeği (HADS) ile ölçülmüştür. Elde edilen bulgular uygun istatistiksel yöntemler kullanılarak analiz edilmiş ve anlamlılık sınırı p0,05). Oswestry Özürlülük İndeksi skorları, kinezyofobik grupta anlamlı şekilde daha yüksek bulundu (p=0,004). Kinezyofobi grubunda HADS depresyon (p=0,033) ve anksiyete (p=0,016) alt skorlarının daha yüksek olduğu görüldü. Kinezyofobisi olanlarda Oswestry skorları (r=0,34; p=0,002) ve HADS anksiyete skorları (r=0,32; p=0,003) ile Tampa kinezyofobi toplam skoru arasında pozitif yönde korelasyon bulundu. Sonuç: Kronik bel ağrılı hastalarda kinezyofobi sık karşılaşılan bir durumdur. Çalışmamızda, kinezyofobi ile lomber paraspinal kas değişiklikleri arasında anlamlı bir ilişki saptanmasa da kinezyofobinin ağrı şiddeti, özürlülük düzeyi ve psikolojik faktörlerle olumsuz bir ilişkiye sahip olduğu gösterilmiştir. Kinezyofobinin kas yapısı üzerindeki etkilerini daha iyi anlayabilmek için daha kapsamlı ölçüm yöntemleri kullanılarak uzun süreli prospektif çalışmalar yapılması önemlidir. Ayrıca, klinik pratiğe yönelik olarak, kinezyofobinin erken dönemde fark edilmesi ve tedavi sürecine dahil edilmesi, hastaların ağrı yönetimi ve fonksiyonel iyileşme süreçlerinde önemli bir rol oynayabileceğini düşünmekteyiz.

Özet (Çeviri)

Aim: This study aimed to investigate the relationship between kinesiophobia and the structural properties of lumbar paraspinal muscles in patients with chronic low back pain. Additionally, the relationships between kinesiophobia and demographic data, pain intensity, disability level, anxiety, and depression were evaluated.. Materials and Methods: A total of 117 patients with chronic low back pain were included in the study. Patients were divided into two groups based on the Tampa Scale for Kinesiophobia score, with a cutoff value of 37: those with and without kinesiophobia. Demographic and anthropometric data, pain characteristics, and comorbidities were recorded. The structural properties of lumbar paraspinal muscles were assessed using Magnetic Resonance Imaging (MRI). Pain intensity was measured using the Visual Analog Scale (VAS), disability level using the Oswestry Disability Index, and anxiety and depression levels using the Hospital Anxiety and Depression Scale (HADS). The data obtained were analyzed using appropriate statistical methods, and a p-value of less than 0.05 was considered significant. Results: Based on the Tampa Scale for Kinesiophobia, 81 patients (69.23%) were found to have kinesiophobia, while 36 patients (30.77%) did not. No statistically significant difference was found in the structural properties of paraspinal muscles between the groups with and without kinesiophobia. However, a statistically significant negative correlation was found between the Tampa kinesiophobia score and the cross-sectional area of the right psoas muscle (r=-0.23; p=0.044) and left psoas muscle (r=-0.24; p=0.034) in the kinesiophobia group. VAS scores for movement were significantly higher in the kinesiophobia group (p=0.026), while no significant difference was observed in VAS scores at rest (p>0.05). ODI scores were significantly higher in the kinesiophobic group (p=0.004). Depression (p=0.033) and anxiety (p=0.016) sub-scores of the HADS were also higher in the kinesiophobia group. A positive correlation was found between the Tampa kinesiophobia score and Oswestry Disability Index scores (r=0.34; p=0.002) as well as HADS anxiety scores (r=0.32; p=0.003) in patients with kinesiophobia. Conclusion: Kinesiophobia is a common condition in patients with chronic low back pain. While no significant relationship was found between kinesiophobia and structural changes in lumbar paraspinal muscles in our study, it was shown that kinesiophobia is adversely associated with pain intensity, disability level, and psychological factors. To better understand the effects of kinesiophobia on muscle structure, long-term prospective studies with more comprehensive measurement methods are needed. Clinically, early identification of kinesiophobia and its integration into the treatment process may play a significant role in pain management and functional recovery in patients.

Benzer Tezler

  1. Akut, subakut ve kronik bel ağrılı hastalarda klinik parametreler, kinezyofobi, depresyon, anksiyete, uyku ve yaşam kalitesi değerlendirilmesi ve lomber manyetik rezonans görüntüleme bulguları ile ilişkilerinin araştırılması

    Evaluation of clinical parameters, kinesiophobia, depression, anxiety, sleep and quality of life and research of the relationships between lumbar magnetic resonance imaging findings in patients with acute, subacute and chronic LOW back pain

    BURAM ÖZTÜRK

    Tıpta Uzmanlık

    Türkçe

    Türkçe

    2023

    Fiziksel Tıp ve RehabilitasyonSağlık Bilimleri Üniversitesi

    Fiziksel Tıp ve Rehabilitasyon Ana Bilim Dalı

    PROF. DR. NİLÜFER KUTAY ORDU GÖKKAYA

  2. Kronik bel ağrılı hastalarda yapılandırılmış ağrı eğitiminin ağrı ve performans parametrelerine etkisi

    The effect of structured pain education on pain and performance parameters in patients with chronic low back pain

    AYŞE YAŞAR

    Yüksek Lisans

    Türkçe

    Türkçe

    2022

    Fizyoterapi ve Rehabilitasyonİstanbul Medipol Üniversitesi

    Fizyoterapi ve Rehabilitasyon Ana Bilim Dalı

    DR. ÖĞR. ÜYESİ PINAR KAYA CİDDİ

  3. Kronik bel ağrılı hastalarda konvansiyonel fizik tedavinin kinezyofobi, depresyon ve uyku kalitesi üzerine erken dönem etkisi

    Short term effects of conventional physiotherapy on kinesiophobia, depression and sleep quality in patients with chronic low back pain

    RIFKI DOĞUŞ KAYALI

    Tıpta Uzmanlık

    Türkçe

    Türkçe

    2017

    Fiziksel Tıp ve RehabilitasyonAbant İzzet Baysal Üniversitesi

    Fiziksel Tıp ve Rehabilitasyon Ana Bilim Dalı

    PROF. DR. ŞİRZAT ÇOĞALGİL