Geri Dön

Soğuk savaş sonrası japonya'nın realist dış politikaya dönüşü

Japan's transition to realist foreign policy in the post-cold war era

  1. Tez No: 940542
  2. Yazar: ALPEREN TÜRKMEN
  3. Danışmanlar: PROF. DR. BETÜL KARAGÖZ YERDELEN
  4. Tez Türü: Yüksek Lisans
  5. Konular: Uluslararası İlişkiler, International Relations
  6. Anahtar Kelimeler: Belirtilmemiş.
  7. Yıl: 2025
  8. Dil: Türkçe
  9. Üniversite: Giresun Üniversitesi
  10. Enstitü: Sosyal Bilimler Enstitüsü
  11. Ana Bilim Dalı: Uluslararası İlişkiler Ana Bilim Dalı
  12. Bilim Dalı: Uluslararası İlişkiler Bilim Dalı
  13. Sayfa Sayısı: 157

Özet

Bu tez, Japon pasifizminin evrimini felsefi, kültürel, tarihsel ve politik-ekonomik boyutları kapsayan çok boyutlu bir bakış açısıyla araştırmaktadır. Japonya'nın şiddeti kullanmayan benzersiz dış politika anlayışının, kültürel normlar, anayasal sınırlamalar ve uluslararası etkinin karışım potasında eritilerek, evrimleşmesini incelemektedir. II. Dünya Savaşı'ndan sonra Japonya, Amerikan işgal politikalarından etkilenen, ancak yalnızca onlar tarafından dikte edilmeyen Anayasası'nın 9. Maddesi aracılığıyla pasifizmi kurumsallaştırmıştır. İşgal döneminde Başbakan Yoshida Shigeru tarafından ortaya atılan, askeri angajmandan ziyade ekonomik büyümeyi vurgulayan Yoshida Doktrini aracılığıyla Soğuk Savaş boyunca pasifist dış politikasını sürdürmüştür. Soğuk Savaştan sonra da hukuken pasifist kalmasına rağmen, Japon liderler jeopolitik değişimler, ekonomik durgunluk ve özellikle Çin ve Kuzey Kore gibi bölgesel tehditlerden sebebiyle pasifizmin geçerliliğini kaybettiğini öne sürmektedir. Bu sebeple Japonya, kademeli bir şekilde gerçekçi realist politikalara doğru geçiş yapmaktadır. Japonya'nın BM barışı koruma faaliyetlerine katılımı ve daha sonra Irak ve Afganistan'daki ABD liderliğindeki misyonları, pasifist fikir birliğinin yavaş yavaş aşındığına yönelik ilk işaretler olmuştur. Şahin liderler altında yürütülen yasal reformlar, artan savunma bütçeleri ve 9. Madde'nin yeniden yorumlanması da bu değişimi açıklamaktadır. Çin'in askeri genişlemesi, Tayvan ve Senkaku Adaları üzerindeki anlaşmazlıklar, çözülmemiş tarihi gerginlikler ile birleşince, Japonya'nın güvenlik duruşunu yeniden değerlendirmesini yoğunlaştırmıştır. Aynı zamanda, Junichiro Koizumi ve Shinzo Abe gibi şahin liderlerin iç siyasette güçlü olması, Japonya'nın stratejik dönüşüm fikrini güçlendirmiştir. Soğuk Savaş'tan sonra, dış politikayı yönlendiren Ulusal Savunma Programı Rehberleri'nin (USPR), sıklıkla yenilenmesi, %1 savunma bütçesi kuralının ortadan kalkması değişimin sadece ufak örneklerindendir. Bu çalışma, şiddeti dış politikasında araç olarak değerlendirmeyen devletlerin, hangi koşullar ve gelişmeler ışığında şiddet araçlarına yönelmek zorunda kaldığını ve bunu hangi şartlar neticesinde uyguladığını ortaya koyan bir çalışmadır. Çalışma, Japonya'daki pasifizmin derinden yerleşmiş olsa da değişmez olmadığı sonucuna varmaktadır.

Özet (Çeviri)

This thesis explores the evolution of Japanese pacifism from a multidimensional perspective encompassing philosophical, cultural, historical, and politico-economic dimensions. It examines how Japan's unique non-violent foreign policy understanding emerged through the fusion of cultural norms, constitutional limitations, and international influence. After World War II, Japan institutionalized pacifism through Article 9 of its Constitution—an article shaped by American occupation policies but not solely dictated by them. Prime Minister Yoshida Shigeru created the Yoshida Doctrine. His doctrine upheld pacifist foreign policy throughout the Cold War for Japanese governemnts, this understanding particularly prioritized economic growth over military engagement. Although Japan remained legally pacifist, changing geopolitical dynamics, economic stagnation, and regional threats—especially from China and North Korea—led Japanese leaders to question the validity of pacifism. Gradually, Japan began transitioning toward realist security policies. Japan's participation in UN peacekeeping missions, followed by U.S.-led operations in Iraq and Afghanistan, marked early signs of erosion in the pacifist consensus. Legal reforms under hawkish leadership, increased defense budgets, and reinterpretations of Article 9 further illustrate this shift. China's military expansion, ongoing disputes over Taiwan and the Senkaku Islands, and unresolved historical tensions intensified Japan's security reassessment. Domestically, the rise of hawkish leaders such as Junichiro Koizumi and Shinzo Abe reinforced support for strategic transformation. The frequent revisions of the National Defense Program Guidelines (NDPG) and the removal of the symbolic 1% defense budget cap are merely surface-level examples of this change. This study reveals how states that traditionally reject violence in foreign policy may gradually adopt coercive tools under specific conditions and threats. It concludes that, although pacifism is deeply rooted in Japan, it is not immue. Strategic, economic, and geopolitical pressures have pushed Japan to recalibrate its foreign and security policy, transitioning toward a more realist stance.

Benzer Tezler

  1. Kimlik ve güç ekseninde insan güvenliği: Japonya örneği

    Human security through the lenses of identity and power: The case of Japan

    MUSTAFA CÜNEYT ÖZŞAHİN

    Doktora

    Türkçe

    Türkçe

    2015

    Uluslararası İlişkilerSelçuk Üniversitesi

    Uluslararası İlişkiler Ana Bilim Dalı

    PROF. DR. BİROL AKGÜN

  2. 1991 yılından itibaren Güney Kore'nin nükleer enerji politiklarının bölgesel güvenlik üzerindeki etkileri

    Since 1991 the impact of South Korea's nuclear energy policies on regional security

    GÜLPERİ KÜÇÜKKARACA

    Yüksek Lisans

    Türkçe

    Türkçe

    2025

    Uluslararası İlişkilerMarmara Üniversitesi

    Uluslararası İlişkiler Ana Bilim Dalı

    PROF. DR. ARZU AL

  3. 11 Eylül ve değişen Amerikan hegemonik söylemi: Ekonomi politiğinin realist bir analizi

    11 September and the changing American hegemonic discourse: A realist analysis of political economy

    FATMA KOÇYİĞİT

    Yüksek Lisans

    Türkçe

    Türkçe

    2010

    Uluslararası İlişkilerAbant İzzet Baysal Üniversitesi

    Uluslararası İlişkiler Ana Bilim Dalı

    DOÇ. DR. MUHİTTİN ATAMAN

  4. South Korea as a middle power: A case study of South Korea-ASEAN relations

    Bir orta güç olarak Güney Kore: Güney Kore-ASEAN ilişkileri örneği

    HATİCE ÇELİK

    Doktora

    İngilizce

    İngilizce

    2017

    Uluslararası İlişkilerOrta Doğu Teknik Üniversitesi

    Bölge Çalışmaları Ana Bilim Dalı

    YRD. DOÇ. CEREN ERGENÇ GLAUBERMAN

  5. Japan's search for ontological security in the post-Cold War period: The reconfiguration of trusting relationships in East Asia

    Japonya'nın Soğuk Savaş sonrası ontolojik güvenlik arayışı: Güven ilişkilerinin yeniden yapılandırılması

    HAKAN GÖNEN

    Doktora

    İngilizce

    İngilizce

    2013

    Uluslararası İlişkilerOrta Doğu Teknik Üniversitesi

    Uluslararası İlişkiler Ana Bilim Dalı

    PROF. DR. A. NURİ YURDUSEV