Geri Dön

Sıçan sırtından hazırlanan random dolaşımlı deri flebinde izole aspirin tedavisi ile izole rivaroksaban tedavilerininin flep yaşayabilirliğine olan etkilerinin karşılaştırılması

Başlık çevirisi mevcut değil.

  1. Tez No: 943843
  2. Yazar: BATUHAN ÖZMEN
  3. Danışmanlar: DOÇ. DR. NEZİH SUNGUR
  4. Tez Türü: Tıpta Uzmanlık
  5. Konular: Plastik ve Rekonstrüktif Cerrahi, Plastic and Reconstructive Surgery
  6. Anahtar Kelimeler: Belirtilmemiş.
  7. Yıl: 2025
  8. Dil: Türkçe
  9. Üniversite: Sağlık Bilimleri Üniversitesi
  10. Enstitü: Ankara Eğitim ve Araştırma Hastanesi
  11. Ana Bilim Dalı: Plastik Rekonstrüktif ve Estetik Cerrahi Ana Bilim Dalı
  12. Bilim Dalı: Belirtilmemiş.
  13. Sayfa Sayısı: 94

Özet

Amaç:Bu çalışmanın amacı,sıçan sırtından hazırlanan random dolaşım paternli deri fleplerinde izole aspirinin ve izole rivaroksabanın flep yaşayabilirliği üzerindeki etkilerini karşılaştırmaktır. Fleplerin distalinde görülen parsiyel nekroz, flep cerrahisinin en sık karşılaşılan komplikasyonlarından biridir. Bu sebeple nekroz ihitmalini en aza indirgeyecek tedavi yaklaşımları gerçekleştirmek büyük önem taşımaktadır. Bu araştırmada, anti-koagülan ve anti-agregan özelliklere sahip rivaroksaban ile aspirinin flep vaskülaritesi ve yaşayabilirliği üzerindeki potansiyel etkisi incelenmiş ve özellikle de rivaroksabanın potansiyel üstünlüğü incelenmiştir. Gereç ve Yöntem:Çalışmada,Toplamda 24 Sprague Dawley sıçanı randomize edilerek üç gruba ayrılmıştır: kontrol grubu, aspirin grubu (50 mg/kg), ve rivaroksaban grubu (3 mg/kg) olmak üzere 3 çalışma grubu oluşturulmuştur. McFarlane modeli kullanılarak 3x9 cm kaudal bazlı deri flepleri hazırlanmış Kontrol grubuna serum fizyolojik uygulanırken, aspirin grubuna 50 mg/kg dozunda ve rivaroksaban grubuna 3 mg/kg dozunda intraperitoneal rivaroksaban günlük olarak yedi gün boyunca verilmiştir. Operasyon sonrası yedinci günde sıçanlar sakrifiye edilmiş, flepler üzerinde makroskopik incelemeler, radyonüklid sintigrafi ve histopatolojik analizler gerçekleştirilmiştir. Radyonüklid sintigrafi ile flep alanlarının canlı doku yüzdesi ölçülmüş, histopatolojik analizlerde inflamasyon seviyeleri ve neovaskülarizasyon durumu değerlendirilmiştir. Bulgular:Yapılan cerrahi model sonrası elde edilen sonuçlara bakıldığında,rivaroksabanın flep yaşayabilirliğini arttırmada en etkili tedavi olduğu görülmüştür.Makroskopik incelemenin sonuçlarında Rivaroksaban grubundaki fleplerin yaşama oranlarının daha yukarıda olduğu ve nekroz alanlarının daha az olduğu tespit edilmiştir. Histopatolojik incelemelerde rivaroksaban grubunda belirgin bir vaskülarite artışı ve inflamasyon azalması gözlenmiştir. Radyonüklid sintigrafi analizlerinde rivaroksaban grubunda flep vasküler alanlarının aspirin ve kontrol grubuna göre daha iyi korunduğu tespit edilmiştir. Sonuç:Rivaroksaban'ın vasodilatör ve anti-koagülan etkileri sayesinde random pattern dolaşımlı flep modellerinde flep yaşayabilirliği üzerinde olumlu etkileri gözlemlenmiştir. Aspirin ile karşılaştırıldığında, rivaroksabanın flep cerrahisinde potansiyel bir ajan olarak kullanılabileceği önerilmektedir.Bu çalışma,rivaroksabanın klinik kullanımında yeni bir tedavi potansiyeli kazandırabilecek önemli sonuçları olduğunu göstermeyi amaçlamaktadır.

Özet (Çeviri)

Objective:The aim of this study is to compare the effects of isolated aspirin and isolated rivaroxaban on flap viability in random-pattern skin flaps prepared from the dorsal region of rats. Partial necrosis observed at the distal end of flaps is one of the most common complications in flap surgery. Therefore, it is of paramount importance to develop treatment approaches that minimize the risk of necrosis. In this research, the potential effects of rivaroxaban, with its anticoagulant properties, and aspirin, with its anti-aggregant properties, on flap vascularity and viability were evaluated, with a particular focus on the potential superiority of rivaroxaban. Materials and Methods:In this study, a total of 24 Sprague Dawley rats were randomized into three groups: the control group, the aspirin group (50 mg/kg), and the rivaroxaban group (3 mg/kg). Using the McFarlane model, 3x9 cm caudally based skin flaps were prepared. The control group received physiological saline, while the aspirin group was administered aspirin at a dose of 50 mg/kg, and the rivaroxaban group received 3 mg/kg of intraperitoneal rivaroxaban daily for seven days. On the seventh postoperative day, the rats were sacrificed, and macroscopic examinations, radionuclide scintigraphy, and histopathological analyses were conducted on the flaps. Radionuclide scintigraphy was used to measure the percentage of viable tissue in the flap areas, and histopathological analyses evaluated inflammation levels and neovascularization status. Findings:The results obtained from the surgical model indicate that rivaroxaban was the most effective treatment in enhancing flap viability. Macroscopic examination revealed higher survival rates and reduced necrotic areas in the rivaroxaban group compared to the other groups. Histopathological analysis showed a significant increase in vascularity and a reduction in inflammation in the rivaroxaban group. Radionuclide scintigraphy analysis demonstrated that vascular areas in the rivaroxaban group were better preserved compared to the aspirin and control groups. Conclusion:Rivaroxaban demonstrated positive effects on flap viability in random pattern flap models, owing to its vasodilatory and anticoagulant properties. Compared to aspirin, rivaroxaban is proposed as a potential agent for use in flap surgery. This study highlights significant findings that suggest rivaroxaban could provide a new therapeutic potential in clinical applications.

Benzer Tezler

  1. Sıçan sırtından hazırlanan random dolaşımlı deri flebinde kombine tikagrelor aspirin tedavisi ile izole tikagrelor tedavilerininin flep yaşayabilirliğine olan etkilerinin karşılaştırılması

    Assessing the impact of combined ticagrelor and aspirin treatment versus soleticagrelor treatment on dorsal skin flap survival in rats

    MURAT ÇELİK

    Tıpta Uzmanlık

    Türkçe

    Türkçe

    2023

    Plastik ve Rekonstrüktif CerrahiSağlık Bilimleri Üniversitesi

    Plastik Rekonstrüktif ve Estetik Cerrahi Ana Bilim Dalı

    PROF. DR. UĞUR KOÇER

  2. Sıçan sırtından hazırlanan random dolaşımlı deri flebinde izole fondaparinuks tedavisi ile izole enoksaparin tedavisinin flep yaşayabilirliğine olan etkilerinin karşılaştırılması

    Comparison of the effects of isolated fondaparinux treatment and isolated enoxaparin treatment on flap viability in random circulated skin flap prepared from rat dorshead

    MAHSUN ÇINAR

    Tıpta Uzmanlık

    Türkçe

    Türkçe

    2024

    Plastik ve Rekonstrüktif CerrahiSağlık Bilimleri Üniversitesi

    Plastik Rekonstrüktif ve Estetik Cerrahi Ana Bilim Dalı

    DOÇ. DR. NEZİH SUNGUR

  3. Otolog kondüsyonel serumun sıçan sırtında oluşturulmuş random paternli deri flebi yaşayabilirliğine etkisinin plateletten zengin plazma ile kontrollü karşılaştırılması

    The controlled comparison of the effect of autologous conditioned serum with platelet-RİCH plasma on the viability of random patterned skin flaps created on the back of the rat

    FERHAT KARGALIOĞLU

    Tıpta Uzmanlık

    Türkçe

    Türkçe

    2022

    Plastik ve Rekonstrüktif CerrahiSağlık Bilimleri Üniversitesi

    Plastik ve Rekonstrüktif Cerrahi Ana Bilim Dalı

    DOÇ. DR. NEZİH SUNGUR

  4. Alfa lipoik asit ve l-karnitinin sinerjistik etkisinin flep yaşayabilirliğini arttıran klasik yöntemlerle karşılaştırılması

    Comparison of synergistic effects of alpha lipoic acid and l-carnitine over classic methods on flap viability increasement.

    JEHAT KIZILKAN

    Tıpta Uzmanlık

    Türkçe

    Türkçe

    2019

    Plastik ve Rekonstrüktif CerrahiBolu Abant İzzet Baysal Üniversitesi

    Plastik ve Rekonstrüktif Cerrahi Ana Bilim Dalı

    DR. ÖĞR. ÜYESİ ALİ GÖKKAYA

  5. Hyaluronik asit bazlı dermal dolguların, sıçan modelinde plateletten zengin plazma (PZP) ile kombine edilerek dolguların dayanıklılık sürelerinin incelenmesi

    Examination of the duration of hyaluronic acid based fillers when combined with platelet rich plasma in rat models

    UMUT SUADİYE

    Tıpta Uzmanlık

    Türkçe

    Türkçe

    2018

    Plastik ve Rekonstrüktif CerrahiSağlık Bilimleri Üniversitesi

    Plastik Rekonstrüktif ve Estetik Cerrahi Ana Bilim Dalı

    DOÇ. DR. YÜKSEL KANKAYA