Geri Dön

Deri ve zührevi hastalıkları uzmanlık öğrencilerinin kozmetik uygulamalar ile ilgili aldıkları eğitim ve davranış eğilimleri

Cosmetic procedure training and practice patterns among dermatology and venereology residents

  1. Tez No: 943842
  2. Yazar: AHSEN ESLEM KESKİN
  3. Danışmanlar: PROF. DR. ÜLKER GÜL
  4. Tez Türü: Tıpta Uzmanlık
  5. Konular: Dermatoloji, Dermatology
  6. Anahtar Kelimeler: Deri ve Zührevi Hastalıklar, tıpta uzmanlık öğrencisi, eğitim, kozmetik uygulamalar, deri bakımı, kimyasal peeling, botulinum toksin, dermal dolgu, mezoterapi, PRP, lazer, mikroiğneleme, dermabrazyon, ip askı, Dermatology and Venereology, medical specialty resident, education, cosmetic procedures, skin care, chemical peeling, botulinum toxin, dermal filler, mesotherapy, platelet-rich plasma (PRP), laser treatments, microneedling, dermabrasion, thread lifting
  7. Yıl: 2025
  8. Dil: Türkçe
  9. Üniversite: Sağlık Bilimleri Üniversitesi
  10. Enstitü: Tıp Fakültesi
  11. Ana Bilim Dalı: Deri ve Zührevi Hast. Ana Bilim Dalı
  12. Bilim Dalı: Tıp Eğitimi Bilim Dalı
  13. Sayfa Sayısı: 87

Özet

Giriş ve Amaç: Kozmetik uygulamalar Deri ve Zührevi Hastalıklar (DZH) branşını daha cazip hale getirmiştir. DZH Tıpta Uzmanlık Kurulu Müfredat Oluşturma ve Standart Belirleme Sistemi (TUKMOS) Çekirdek Eğitim Müfredatı'nda (ÇEM) on beş kozmetik uygulama yer almaktadır. Bu kozmetik uygulamalar eğitim yılı ve öğrenim hedefine göre tanımlanmıştır. Çalışmamızın birden çok amacı bulunmaktadır. DZH TUÖ'nin branş tercihlerinde etkili olan faktörleri analiz etmeyi; kozmetik uygulamalar alanında yeterli eğitim alıp almadıkları, yeterince uygulama yapıp yapmadıkları ve son olarak da kendilerini her bir kozmetik uygulamayı yapma konusunda yeterli hissedip hissetmediklerini değerlendirmeyi amaçladık. Ayrıca çalışmamızda bulgularımızı kıdem düzeyi ve cinsiyete göre istatistiki olarak da karşılaştırdık. Çalışmamızın bir diğer önemli amacı ise DZH Anabilim Dalı'nda TUÖ'nin kozmetik uygulamalar eğitimindeki eksikliklerine ışık tutmaktır. Gereç ve Yöntem: Çalışmamız prospektif ve kesitsel bir anket çalışmasıdır. Çalışmaya katılmayı kabul eden, Bilgilendirilmiş Gönüllü Onam Formu'nu imzalayan, Türkiye genelinde çeşitli eğitim kurumlarında eğitim almakta olan Deri ve Zührevi Hastalıkları uzmanlık öğrencilerine amaçlarımıza uygun olarak hazırladığımız anket yüz yüze olacak şekilde uygulandı. Verilerin analizinde SPSS 11.5 programından faydalanıldı. Tanımlayıcı olarak nicel değişkenler için ortalama±standart sapma ve ortanca (minimum-maksimum), nitel değişkenler için ise kişi sayısı (yüzde) kullanıldı. İki nitel değişken arasındaki ilişkiye Ki-kare ve Fisher-exact testleri ile bakıldı. İstatistiksel anlamlılık düzeyi 0,05 olarak alındı. Bulgular: Çalışmamıza çeşitli eğitim kurumlarında eğitim almakta olan 103 DZH TUÖ katıldı. Tıpta uzmanlık sınavında kozmetik uygulamalara olan ilgi nedeniyle DZH Anabilim Dalı'nı seçme nedeni %28,2 olarak bulundu. Buna karşın tıpta uzmanlık eğitimine başladıktan sonra kozmetik uygulamalara olan ilgi %80,6 idi. Katılımcıların eğitim almakta oldukları kliniklerinde en sık uygulanan kozmetik işlemler sırası ile botulinum toksin enjeksiyonu, trombositten zengin plazma (PRP), lazer, mezoterapi, dermal dolgu enjeksiyonu ve mikroiğneleme idi. Katılımcıların en sık eğitim aldıkları uygulamalar sırası ile botulinum toksin enjeksiyonu, dermal dolgu enjeksiyonu, mezoterapi, PRP ve kimyasal peeling idi. Katılımcıların en sık yaptıkları uygulamalar sırası ile botulinum toksin enjeksiyonu, mezoterapi, PRP, dermal dolgu enjeksiyonu ve mikroiğneleme idi. Benzer şekilde katılımcıların tek başlarına en sık yaptığı uygulamalar sırası ile botulinum toksin enjeksiyonu, mezoterapi, PRP, dermal dolgu enjeksiyonu ve mikroiğneleme idi. Katılımcıların kendilerini en yetkin hissettikleri uygulamalar sırası ile botulinum toksin enjeksiyonu, PRP, mezoterapi, mikroiğneleme ve dermal dolgu enjeksiyonu idi. Kliniklerinde lazer cihazı bulunan TUÖ'nin %46,3'ünün lazer uygulamaları konusunda eğitim aldıkları ve %53,7'sinin lazer uygulamaları yaptığı tespit edildi. Hem eğitim alma hem de uygulama yapma endikasyonları çoktan aza doğru sıralandığında damar lazeri, resurfacing, epilasyon, leke ve dövme silme idi. Eğitim yılına göre yapılan değerlendirmede kozmetik amaçlı deri bakımının kıdem 1'de yeterli eğitiminin alınmadığı gözlendi. Kıdem 2'de eğitim alınması gereken botulinum toksin, dolgu enjeksiyonu, mezoterapi ve PRP uygulamalarının yeterli düzeyde olduğu; ancak buna karşın kimyasal peeling, lazer uygulamaları ve diğer kozmetik uygulamaların yeterli düzeyde olmadığı dikkati çekti. Cinsiyete göre yapılan değerlendrimede botulinum toksin ve dolgu enjeksiyonu ile PRP uygulamalarında erkek katılımcıların kendilerini daha yetkin hissettikleri gözlendi. Sonuç: Botulinum toksin enjeksiyonu, mezoterapi ve PRP uygulamaları konusunda ülkemizde verilen eğitimin yeterli ve iyi düzeyde olduğu sonucuna varıldı. Dermal dolgu enjeksiyonu konusunda verilen eğitim kısmen yeterli olmakla birlikte DZH TUÖ'nin uygulama yapma konusunda eksikliklerinin olduğu gözlendi. Kozmetik amaçlı deri bakımı, kimyasal peeling, ip askı, mikroiğneleme, lazer/ışık/enerji bazlı cihaz uygulamaları ve dermabrazyon uygulamalarında ülkemizdeki DZH kliniklerinde verilen eğitimin yetersiz olduğu ve uygulamaların yaygınlaştırılması gerektiği sonucuna varıldı. Lazer destekli liposuction, saç ekimi, deri gençleştirme amaçlı minimal invaziv uygulamalar, selülit tedavileri ve elektroepilasyon katılımcılar arasında hiç eğitim alınmayan ve uygulama yapılmayan işlemlerdendi. Sonuç olarak DZH kliniklerinde kozmetik uygulamalar eğitiminin TUKMOS ÇEM'e göre yeterli düzeyde olmadığı dikkati çekmiştir.

Özet (Çeviri)

Introduction and Aim: The field of Dermatology and Venereology (DV) has become increasingly appealing due to the inclusion of cosmetic procedures. The Core Curriculum established by the Medical Specialization Board Curriculum Development and Standardization System for DV includes fifteen cosmetic procedures, each defined according to the year of training and specific learning objectives. This study has several objectives. Primarily, it aims to analyze the factors influencing specialty selection among dermatology residents and to assess whether they have received sufficient training and practical experience in cosmetic procedures. Furthermore, it seeks to evaluate their self-perceived competence in performing each cosmetic intervention. In addition, our findings were subjected to statistical comparison based on the residents' level of seniority and gender. A further significant objective of this research is to shed light on the existing gaps in cosmetic procedure training within the Department of Dermatology. Materials and Methods: Our study is a prospective and cross-sectional survey. The questionnaire, which was prepared in line with our study objectives, was administered face-to-face to dermatology and venereology residents who were receiving training at various educational institutions across Turkey, provided they agreed to participate and signed the informed consent form. Data analysis was conducted using the SPSS version 11.5 software. Descriptive statistics were presented as mean ± standard deviation and median (minimum–maximum) for quantitative variables, and frequency (percentage) for qualitative variables. The relationships between two qualitative variables were assessed using the Chi-square test and Fisher's exact test. A p-value of less than 0.05 was considered statistically significant. Results: A total of 103 dermatology and venereology residents (D&V residents) from various academic institutions participated in the study. Among them, 28.2% reported selecting dermatology and venereology as their specialty in the national medical residency exam primarily due to an interest in cosmetic procedures. Notably, after commencing their specialty training, the proportion of residents expressing interest in cosmetic applications increased markedly to 80.6%. The most frequently performed cosmetic procedures in the clinics where the participants are currently receiving their training were, in order of prevalence: botulinum toxin injection, platelet-rich plasma (PRP), laser treatments, mesotherapy, dermal filler injection, and microneedling. The procedures in which participants most frequently received training were, respectively: botulinum toxin injection, dermal filler injection, mesotherapy, PRP, and chemical peeling. In terms of procedures they most commonly performed, the ranking was as follows: botulinum toxin injection, mesotherapy, PRP, dermal filler injection, and microneedling. Similarly, the procedures participants most frequently performed independently were ranked as follows: botulinum toxin injection, mesotherapy, PRP, dermal filler injection, and microneedling. With regard to self-perceived competence, participants reported feeling most proficient in botulinum toxin injection, followed by PRP, mesotherapy, microneedling, and dermal filler injection. Among the residents working in clinics equipped with laser devices, 46.3% reported having received training in laser procedures, while 53.7% reported performing such procedures. When ranked from most to least common, the indications for both training and practice included vascular lasers, resurfacing, epilation, pigment lesion treatment, and tattoo removal. An evaluation based on year of training revealed that instruction in cosmetic skin care was inadequate in first-year residents. In the second year, training in botulinum toxin injection, dermal filler injection, mesotherapy, and PRP was deemed sufficient; however, training in chemical peeling, laser applications, and other cosmetic procedures was found to be suboptimal. Gender-based analysis indicated that male participants reported higher levels of self-perceived competence in botulinum toxin injection, dermal filler injection, and PRP applications. Conclusion: It was concluded that the training provided in our country regarding botulinum toxin injection, mesotherapy, and PRP applications is adequate and of good quality. While the training in dermal filler injection was found to be partially sufficient, it was observed that dermatology residents experience shortcomings in terms of practical application. The training offered in dermatology clinics across the country in cosmetic skin care, chemical peeling, thread lifting, microneedling, laser/light/energy-based device applications, and dermabrasion was deemed inadequate, highlighting the need to expand both training and practice opportunities in these areas. Procedures such as laser-assisted liposuction, hair transplantation, minimally invasive skin rejuvenation techniques, cellulite treatments, and electroepilation were identified as interventions for which no training was provided and no practice was reported among the participants. In conclusion, it was noted that cosmetic procedure training in dermatology clinics does not meet the standards set by the Turkish Medical Specialization Board's Core Education Matrix (TUKMOS CEM).

Benzer Tezler

  1. Aile hekimliği uzmanlık öğrencilerinin eğitim sürecindeki rotasyon uygulamalarının ve rotasyon uygulamaları hakkında görüşlerinin değerlendirilmesi

    Evaluation of the rotation practices of family medicine residency students in the education process and their opinions about rotation practices

    EMİNE MELİKE ARSLAN

    Tıpta Uzmanlık

    Türkçe

    Türkçe

    2021

    Aile HekimliğiSakarya Üniversitesi

    Aile Hekimliği Ana Bilim Dalı

    PROF. DR. HASAN ÇETİN EKERBİÇER

  2. Aile Hekimliği Tıpta uzmanlık öğrencilerinin deri ve zührevi hastalıklar rotasyonu yapan ve yapmayanlar arasında deri lezyonlarını tanıma becerileri

    Recognition skills of family medicine residents for skin lesions: A comparaison between those who have undergone a dermatology rotation and those who have not

    SERAP DOĞAN

    Tıpta Uzmanlık

    Türkçe

    Türkçe

    2024

    Aile HekimliğiSağlık Bakanlığı

    Aile Hekimliği Ana Bilim Dalı

    PROF. DR. CENK AYPAK

    PROF. DR. ÜLKER GÜL

  3. Tıp fakültesi öğrencilerinin fakülte ve tıpta uzmanlık tercih nedenlerini etkileyen faktörler: SDÜ tıp fakültesi öğrencileri üzerine bir araştırma

    The factors affecting the preferences of medical faculty and the specialization exam: A study on SDU medical faculty students

    DUYGU ALACA

    Yüksek Lisans

    Türkçe

    Türkçe

    2019

    Eğitim ve ÖğretimSüleyman Demirel Üniversitesi

    Sağlık Yönetimi Ana Bilim Dalı

    DOÇ. DR. AYGEN OKSAY

  4. Aile hekimliği tıpta uzmanlık öğrencilerinin deri ve zührevi hastalıklar rotasyonu yapan ve yapmayanlar arasında topikal kortikosteroid tercihleri

    Topical corticosteroid preferences among family medicine residents with and without dermatology and venerology rotation

    BÜLTEN GÜLAY

    Tıpta Uzmanlık

    Türkçe

    Türkçe

    2024

    Aile HekimliğiSağlık Bakanlığı

    Aile Hekimliği Ana Bilim Dalı

    PROF. DR. CENK AYPAK

    PROF. DR. ÜLKER GÜL

  5. Kronik idiyopatik ürtikerde otolog serum deri testi pozitifliği ile tiroid otoantikorları ve serum C-reaktif protein düzeyinin değerlendirilmesi

    Evaluation of the positivity of autologous serum skin test, thyroid autoantibodies and serum C-reactive protein level in chronic idiopathic urticaria

    NALAN ÖRTÜCÜ ŞEN

    Tıpta Uzmanlık

    Türkçe

    Türkçe

    2014

    DermatolojiOndokuz Mayıs Üniversitesi

    Dahili Tıp Bilimleri Bölümü

    PROF. DR. AHMET YAŞAR TURANLI