Geri Dön

Diferansiye tiroid kanser tanılı hastalarda otoimmün tiroidit ve diğer otoimmün hastalıkların sıklığı klinik tablo ve hastalık progresyonu ile ilişkisi

The prevalence of autoimmune thyroiditis and other autoimmune diseases in patients diagnosed with differentiated thyroid cancer association with clinical presentation and disease progression

  1. Tez No: 944524
  2. Yazar: SEREMCAN KALKAN
  3. Danışmanlar: PROF. DR. FARUK KILINÇ
  4. Tez Türü: Tıpta Uzmanlık
  5. Konular: İç Hastalıkları, Internal diseases
  6. Anahtar Kelimeler: Differentiated Thyroid Cancer, Hashimoto's Thyroiditis, Autoimmune Diseases, Papillary Thyroid Carcinoma, Inflammation
  7. Yıl: 2025
  8. Dil: Türkçe
  9. Üniversite: Fırat Üniversitesi
  10. Enstitü: Tıp Fakültesi
  11. Ana Bilim Dalı: İç Hastalıkları Ana Bilim Dalı
  12. Bilim Dalı: Belirtilmemiş.
  13. Sayfa Sayısı: 59

Özet

Diferansiye tiroid kanserleri, endokrin sistemin en sık görülen maligniteleri arasında yer almakta olup papiller, folliküler ve hurthle hücreli karsinom gibi alt tiplere ayrılmaktadır. Otoimmün tiroid hastalıkları ise bağışıklık sisteminin tiroid dokusuna karşı toleransının bozulması sonucu ortaya çıkar. Hashimoto tiroiditi ve Graves hastalığı, bu hastalık grubunda en sık karşılaşılan örneklerdir. Literatürde, otoimmün tiroid hastalıklarının kronik inflamasyon yoluyla diferansiye tiroid kanseri riskini artırabileceği öne sürülmektedir. Bu çalışmada, özellikle Hashimoto tiroiditi olan hastalarda papiller tiroid karsinomu prevalansı ve klinik seyrine ilişkin veriler incelenmiştir. Ayrıca, farklı risk sınıflamaları ve tedavi yaklaşımları değerlendirilerek otoimmün süreçlerin tiroid maligniteleri üzerindeki potansiyel etkileri analiz edilmiştir. Çalışmaya Endokrinoloji ve Metabolizma Hastalıkları kliniğinde takip ve tedavi edilen papiller tiroid karsinomu, folliküler tiroid karsinomu ve hurtle hücreli karsinomu tanılı hastalar retrospektif olarak değerlendirildi. 474 kişiyle yapılan çalışmada, katılımcıların %78,5'i kadın %21,5 u erkekti. Patolojik tanının %58,6'sı papiller, %40,7'si folliküler, %0,6' sı hurtle hücreli kanserdi. Katılımcıların yaş ortalaması 51,79±13,368 idi. Kitle boyutunun ortalama değeri 1,39±1,502 cm idi Elde edilen verilerin istatistiksel olarak değerlendirilmesinde SPSS 22.0 programı kullanılmıştır. Niteliksel değişkenler n ve % olarak verilmiştir. Sayısal veriler için tanımlayıcı olarak ortalama ve standart sapma değerleri verilmiştir. Niceliksel verilerin normal dağılımı Kolmogrov-Smirnov (KS) testi ile değerlendirilmiştir. Kategorik verilerin birbiriyle ilişkisini incelemek için ki-kare testi kullanılmıştır. Normal dağılım göstermeyen sayısal verilerin kategorik verilerle ilişkisi, ikili bağımlı kategorik veriler için Wilcoxon, ikili bağımsız kategorik veriler için Mann Whitney U testleri kullanılarak incelenmiştir. Normal dağılım göstermeyen verilerin korelasyonu Spearman Korelasyon testi ile değerlendirilmiştir. p

Özet (Çeviri)

Differentiated thyroid cancers represent the most frequently encountered malignancies of the endocrine system and encompass distinct histopathological entities including papillary thyroid carcinoma, follicular thyroid carcinoma, and Hürthle cell carcinoma. Autoimmune thyroid diseases, particularly Hashimoto's thyroiditis and Graves' disease, arise as a result of impaired immune tolerance to thyroid tissue and are characterized by chronic inflammatory responses. Current evidence suggests that sustained autoimmune-mediated inflammation may contribute to the development of thyroid malignancies. The present study aims to investigate the association between autoimmune thyroiditis and papillary thyroid carcinoma, with a specific focus on prevalence, clinicopathological features, and disease progression. Furthermore, the study explores the implications of autoimmune processes in risk stratification and therapeutic approaches to thyroid cancer. This retrospective analysis included patients diagnosed with papillary, follicular, or Hürthle cell carcinoma who were followed and treated in a tertiary care center specializing in endocrinology and metabolic diseases. A total of 474 patients were evaluated, of whom 78.5 percent were female and 21.5 percent were male. The mean age of the study population was 51.79 years with a standard deviation of 13.37. Histopathological examination revealed that 58.6 percent of cases were diagnosed with papillary carcinoma, 40.7 percent with follicular carcinoma, and 0.6 percent with Hürthle cell carcinoma. The mean tumor size was calculated as 1.39 centimeters with a standard deviation of 1.50. Statistical analysis was performed using appropriate parametric and non-parametric methods. Categorical data were analyzed using chi-square tests, while associations involving continuous variables were examined using Mann-Whitney U and Wilcoxon tests, depending on distribution characteristics. Spearman correlation analysis was applied for non-normally distributed variables. A p-value of less than 0.05 was accepted as statistically significant. The presence of lymphocytic thyroiditis was found to be significantly more common among female patients (p < 0.001). In male patients diagnosed with differentiated thyroid cancer, a higher frequency of lymphocytic thyroiditis was also observed. However, the presence of lymphocytic thyroiditis did not show a significant relationship with histopathological subtype, tumor focality, lymph node metastasis, extrathyroidal extension, or tumor localization. Notably, patients with lymphocytic thyroiditis were found to be significantly younger compared to those without (p = 0.026). While lymphocytic thyroiditis was associated with an increased risk of papillary thyroid carcinoma, it was also correlated with smaller tumor size, lower rates of metastasis, less extrathyroidal invasion, reduced recurrence rates, and a more favorable prognosis. In conclusion, chronic autoimmune inflammation may play a contributory role in the pathogenesis of differentiated thyroid malignancies. The coexistence of autoimmune thyroiditis appears to be associated not only with an increased likelihood of cancer development but also with a more indolent clinical course. These findings underscore the importance of considering autoimmune thyroid pathology in the diagnostic evaluation, therapeutic decision-making, and long-term surveillance of patients with thyroid cancer.

Benzer Tezler

  1. Nodüler tiroid hastalığı nedeniyle KTÜ Farabi Hastanesi'nde 2013-2018 yılları arasında tiroidektomi olan hastalarda preoperatif TSH değerleri ve otoantikor düzeylerinin tiroid kanseri üzerine etkisinin retrospektif değerlendirilmesi

    Retrospective evaluation of the effect of preoperative TSH values and thyroid autoantibody levels on the development of thyroid cancer in patients with thyroidectomy between 2013-2018 in KTU Farabi Hospital DUE to noduler thyroid disease

    CANSU AKGÜN

    Tıpta Uzmanlık

    Türkçe

    Türkçe

    2021

    Endokrinoloji ve Metabolizma HastalıklarıKaradeniz Teknik Üniversitesi

    İç Hastalıkları Ana Bilim Dalı

    DOÇ. DR. MUSTAFA KOÇAK

  2. Tiroid spesifik yaşam kalitesi ölçeği ThyPRO Türkçe versiyonu: Merkezimizde hipotiroidizm ile takipli hastalarda sonuçları

    Evalution of quality of life in patients with hypothyroidism by means of the Turkish version of the thyroid related patient-reported outcome questionaire ThyPRO: A single center study

    CANSU ÇIKIN BOZTUĞ

    Tıpta Uzmanlık

    Türkçe

    Türkçe

    2021

    İç HastalıklarıAnkara Üniversitesi

    İç Hastalıkları Ana Bilim Dalı

    PROF. DR. SEVİM GÜLLÜ

  3. Diferansiye tiroid kanserlerinde boyun ultrasonografide tespit edilen kalın korteksli lenf nodlarının önemi

    The importance of thick cortex lymph node detected in neck ultrasonography in differential thyroid cancers

    İSMAİL BODRUM

    Tıpta Uzmanlık

    Türkçe

    Türkçe

    2022

    Endokrinoloji ve Metabolizma HastalıklarıSağlık Bilimleri Üniversitesi

    İç Hastalıkları Ana Bilim Dalı

    DOÇ. DR. YASİN ŞİMŞEK

  4. Diferansiye tiroid kanseri tanılı I-131 ablasyon tedavisi verilen hastalarda hastaya ve hastalığa ait faktörlerin ablasyon başarısı üzerine etkileri

    Diferansiye tiroid kanseri tanılı I-131 ablasyon tedavisi verilen hastalarda hastaya ve hastalığa ait faktörlerin ablasyon başarısı üzerine etkileri

    TARIK ŞENGÖZ

    Tıpta Uzmanlık

    Türkçe

    Türkçe

    2010

    Radyoloji ve Nükleer TıpDokuz Eylül Üniversitesi

    Nükleer Tıp Ana Bilim Dalı

    PROF. DR. ERKAN DEREBEK

  5. Radyoaktif iyot refrakter diferansiye tiroid kanserli hastalarda sorafenib kullanımının etkinliğinin retrospektif incelenmesi

    Retrospective analysis of the efficacy of sorafenib in the treatment of radioactive iodine refractory differentiated thyroid cancer

    ABDÜLKERİM DURAN

    Tıpta Uzmanlık

    Türkçe

    Türkçe

    2022

    Endokrinoloji ve Metabolizma HastalıklarıBursa Uludağ Üniversitesi

    İç Hastalıkları Ana Bilim Dalı

    PROF. DR. ÖZEN ÖZ GÜL