Geri Dön

Afetlerden sonra yerinde edilmiş nüfus için farklı tipteki barınakların ve geçici barınma çözümlerin etkinliğini ve verimliliğini karışılaştırmak

Comparing the effectiveness and efficiency of different types of shelters and temporary housing solutions for displaced populations after disasters

PDF İndir

  1. Tez No: 947713
  2. Yazar: ABDURRAHMAN ZÜBİ
  3. Danışmanlar: DR. ÖĞR. ÜYESİ PINAR ÖZDEMİR ÇAĞLAYAN
  4. Tez Türü: Yüksek Lisans
  5. Konular: Deprem Mühendisliği, Earthquake Engineering
  6. Anahtar Kelimeler: Belirtilmemiş.
  7. Yıl: 2025
  8. Dil: Türkçe
  9. Üniversite: İstanbul Teknik Üniversitesi
  10. Enstitü: Lisansüstü Eğitim Enstitüsü
  11. Ana Bilim Dalı: Acil Durum ve Afet Yönetimi Ana Bilim Dalı
  12. Bilim Dalı: Afet Yönetimi Bilim Dalı
  13. Sayfa Sayısı: 159

Özet

Bu çalışma, afet sonrası geçici barınma süreçlerinin etkinliğini ve verimliliğini; karşılaşılan sorunları ve geliştirilmesi gereken alanları kullanıcı ve yönetici deneyimleri temelinde ele almaktadır. Artan afet sıklığı, iklim değişikliği, kentleşme baskısı ve altyapı eksiklikleri gibi etkenler, barınma sisteminde kırılganlığı daha da artırmaktadır. Bununla birlikte, afet sonrasında sağlanan geçici barınma çözümleri, yalnızca fiziksel koruma sağlamanın ötesinde, afetzedelerin psikososyal iyileşmesi ve toplumsal uyum sağlamasında da hayati bir rol oynamaktadır. Barınaklar aynı zamanda afetzedelerin güvenlik, onur ve istikrar duygularını yeniden kazanmalarına katkı sağlayan kritik unsurlar olarak karşımıza çıkmaktadır. Bu bağlamda, afet sonrası barınma çözümlerinin etkinliği, yalnızca yapısal güvenlik ve hızla sağlanan geçici barınma imkânlarıyla değil, sosyal ve psikolojik destekle de şekillenmektedir. Özellikle 6 Şubat 2023 depremleri sonrasında Türkiye'de uygulanan geçici barınma politikaları, hem acil müdahale hem de uzun vadeli barınma çözümleri bağlamında kapsamlı biçimde incelenmiştir. Türkiye'nin güneydoğusunda meydana gelen bu büyük felaket, yerinden edilmiş milyonlarca insan için geçici barınma ihtiyacını olağanüstü bir şekilde gündeme getirmiştir. Bu çalışmada, Hatay bölgesinde barınma alanlarında konaklayan 201 afetzede ve 26 yöneticiye uygulanan anketlerle ve derinlemesine görüşmelerle elde edilen veriler kullanılmıştır. Anket ve görüşmelerde toplanan veriler doğrultusunda, çadır, konteyner ve prefabrik yapı tiplerine ilişkin kullanıcı memnuniyeti, yaşanan sorunlar, altyapı koşulları ve sosyal ihtiyaçların karşılanma düzeyi kriterleri açısından karşılaştırmalı bir analiz gerçekleştirilmiştir. Ayrıca, bu barınma çözümlerinin sürdürülebilirliği, erişilebilirliği ve sosyal kabulü de değerlendirilmiştir. Araştırma sonuçları, katılımcıların büyük çoğunluğunun birden fazla barınma alanı arasında taşınmak zorunda kaldığını göstermiştir. Bu durum, afetzedeler üzerinde ek bir stres kaynağı yaratmış ve güvenlik ile stabilite duygularını zedelemiştir. Afetzedeler, özellikle konteynerlerde yaşanan mekanik sallantı, yetersiz ısı yalıtımı, temizlik sorunları ve güvenlik eksikliklerinden şikayet etmiştir. Yönetici görüşleri ise konteynerlerin altyapı iyileştirmesi yapılmadan kurulduğunu, görevli sayısının yetersiz kaldığını ve hizmet birimlerinin planlanmasında eksiklikler bulunduğunu ortaya koymuştur. Bu tür eksiklikler, barınma süreçlerinin etkinliğini doğrudan etkileyerek, afetzedelerin ihtiyaçlarının tam anlamıyla karşılanamamasına yol açmıştır. Bunun yanı sıra, tezde gelişen teknolojiler, yenilikçi barınma modelleri ve alternatif yapı sistemleri de kapsamlı bir şekilde incelenmiştir. Örneğin, Çin'de uygulanan hızlı kurulum teknolojileri, 3D baskı yöntemleri, katlanabilir mobil konteyner sistemleri ve kerpiç gibi doğal malzemelerle yapılan sürdürülebilir barınaklar örneklenmiştir. Bu teknolojilerin, hızlı ve etkili bir şekilde kurulum yapılabilmesi açısından büyük potansiyel taşıdığı vurgulanmış; aynı zamanda bu çözümlerin Türkiye koşullarına uygunluğu tartışılmıştır. Gelişen teknolojiler ile barınma süreçlerinin daha hızlı, verimli ve sürdürülebilir hale gelmesi sağlanabilir. Ancak bu teknolojilerin Türkiye gibi farklı coğrafi ve iklimsel koşullara sahip ülkelerde uygulanabilirliği için kapsamlı bir yerel uyum süreci gerekmektedir. Ayrıca, köylerde yaşayan afetzedeler ve engelli bireylerin, mevcut barınma çözümlerinden yeterli desteği alamaması gibi sosyal kırılganlıklar da derinlemesine değerlendirilmiştir. Bu sosyal grupların, afet sonrası barınma süreçlerine erişimlerinin artırılması gerektiği belirtilmiş, sosyal yardımlar ve psikososyal desteklerin güçlendirilmesi gerektiği vurgulanmıştır. Sonuç olarak, çalışma, afet sonrası geçici barınma çözümlerinin yalnızca bir barınak sağlamaktan ibaret olmadığını; güvenli, sağlıklı, erişilebilir ve sürdürülebilir yaşam alanları oluşturmanın toplumsal dayanışma ve insan onuru açısından hayati öneme sahip olduğunu vurgulamaktadır. Barınma çözümleri, sadece fiziksel bir yerleşim sağlamanın ötesine geçerek, afetzedelerin psikolojik iyileşmesini desteklemeli ve toplumsal uyumu sağlamalıdır. Bu nedenle barınma politikalarının her yıl yeniden gözden geçirilmesi, yasal altyapının güncellenmesi ve afet senaryolarına uygun dinamik planlamaların yapılması önerilmektedir. Ayrıca, barınma çözümlerinin daha çevre dostu, ekonomik ve erişilebilir olması için yenilikçi çözümlerin benimsenmesi gerektiği belirtilmiştir. Çalışma, afet sonrası barınma sistemlerinin sürdürülebilirliğini artırmaya yönelik stratejik adımlar atılmasının önemini ortaya koymaktadır.

Özet (Çeviri)

This thesis investigates the effectiveness and efficiency of various temporary shelter solutions employed for displaced populations following natural disasters. The increasing frequency of natural disasters, compounded by climate change, rapid urbanization, and the deficiencies in infrastructure, has made the vulnerabilities within the housing sector even more apparent. In particular, the study focuses on the temporary shelter policies implemented in Turkey after the devastating earthquakes of February 6, 2023, analyzing both emergency response strategies and long-term housing solutions. The findings presented in this thesis aim to provide a comprehensive evaluation of post-disaster shelter models, their practical implications, and the role they play in the recovery and rehabilitation of affected populations. Research Aim and Objectives The primary aim of this study is to evaluate and compare the effectiveness and efficiency of different temporary shelter types employed in the aftermath of the February 2023 earthquakes in Turkey. The research also aims to explore how these shelter types address the immediate and long-term needs of disaster survivors and to assess their sustainability, accessibility, and adaptability to various demographic and environmental conditions. Specific objectives of the study include: • To assess the performance of various temporary shelters, such as tents, containers, and prefabricated structures, in meeting the housing needs of disaster survivors. • To compare the effectiveness of shelter solutions in different disaster scenarios and climatic conditions, highlighting the factors that influence their success or failure. • To analyze the satisfaction levels of displaced individuals and shelter administrators regarding the shelters' infrastructure, social services, and overall adequacy. • To evaluate the social vulnerabilities that hinder the effectiveness of temporary shelter solutions, including the needs of rural populations and individuals with disabilities. • To explore innovative and emerging technologies in the field of post-disaster sheltering, such as 3D-printed houses, foldable mobile containers, and sustainable shelters made from natural materials. Research Methodology. The research adopts a mixed-methods approach, combining both quantitative and qualitative data to offer a comprehensive assessment of temporary shelter solutions. Quantitative data was collected through surveys conducted with 201 disaster-affected individuals and 26 administrators involved in managing the shelter operations. The survey aimed to assess user satisfaction, infrastructure conditions, and social needs fulfillment within the different shelter types. Qualitative data was obtained through in-depth interviews with shelter managers, local authorities, and humanitarian workers, providing insights into the challenges faced in shelter management, coordination, and service delivery. The survey responses and interview transcripts were analyzed to identify common themes, trends, and issues across the shelter types. Statistical analyses were performed to identify patterns in satisfaction levels, service accessibility, and the adequacy of different shelter types. The research also employed thematic analysis to interpret qualitative data, particularly concerning the social and psychological challenges faced by disaster survivors in temporary shelters. Results and Key Findings The study's findings revealed that many disaster survivors were relocated between multiple shelter sites, leading to feelings of insecurity and displacement. A significant proportion of participants expressed dissatisfaction with the conditions of the shelters they were placed in, citing issues such as physical instability in containers, insufficient thermal insulation, inadequate sanitation, and security concerns. These findings were consistent across the three shelter types examined—tents, containers, and prefabricated units. • Tents: While tents were the quickest and most cost-effective solution, they were found to be inadequate for long-term use. Most participants noted that tents provided minimal protection against harsh weather conditions and were prone to damage during heavy rains or strong winds. Furthermore, the lack of privacy and space in tents contributed to heightened stress among survivors. • Containers: Containers were considered a more stable and secure solution compared to tents, offering more privacy and better protection from the elements. However, participants reported issues such as physical shaking in containers during strong winds, which was particularly concerning for families with young children. Additionally, the lack of proper ground preparation during container installations led to flooding and water leakage issues. Containers also faced challenges related to insufficient thermal insulation, making them unbearably hot in summer and cold in winter. • Prefabricated Units: Prefabricated structures were perceived as providing better living conditions, with more space and access to basic utilities such as electricity, water, and sewage systems. However, these units required more time and resources for setup and faced logistical challenges in terms of transportation and installation. Additionally, the cost of prefabricated units made them less feasible for large-scale deployment, especially in areas with limited access to resources. Despite these challenges, the study also highlighted some positive aspects of temporary shelter solutions, such as community support within shelter communities and the provision of basic services like healthcare, psychological support, and education for children. However, the overall effectiveness of these services was inconsistent, with many survivors reporting insufficient access to necessary healthcare and mental health services. Innovative Shelter Solutions and Technologies The research further explored emerging technologies and innovative shelter models that could address some of the limitations of traditional temporary shelters. These included: • 3D-Printed Structures: Rapid construction technologies such as 3D printing offer the potential to create affordable, durable, and customizable shelters at a faster pace than conventional methods. This technology is particularly promising for areas with limited infrastructure, as it reduces the need for labor and material transport. • Foldable Mobile Containers: These lightweight and portable shelters can be easily deployed and are adaptable to various environments. They offer a balance between temporary and semi-permanent shelter solutions, making them ideal for medium-term use. • Sustainable Shelters Made from Natural Materials: The use of local and sustainable materials such as adobe, bamboo, and compressed earth blocks has gained attention in recent years. These materials not only reduce the environmental impact of temporary shelters but also promote community participation in the construction process, ensuring cultural appropriateness and social integration. The study examined several international case studies, including post-earthquake recovery efforts in Haiti, Japan, and Pakistan, to understand the potential of these innovative solutions in different disaster contexts. The research concluded that while these technologies offer exciting opportunities, their applicability in Turkey and other countries with different economic, cultural, and environmental conditions requires further research and adaptation. Social Vulnerabilities and Challenges One of the significant findings of the study was the identification of social vulnerabilities that hinder the effectiveness of temporary shelter solutions. Specifically, displaced individuals living in rural areas and those with disabilities faced challenges in accessing adequate shelter and services. The study found that rural populations were often excluded from humanitarian efforts due to logistical difficulties, while individuals with disabilities struggled to find accessible shelters with proper accommodations. Additionally, the study highlighted the psychological impact of displacement on survivors, particularly those who had to endure long periods in temporary shelters. Many participants reported feelings of anxiety, depression, and isolation, which were exacerbated by the lack of privacy and the instability of shelter conditions. The research underscored the need for more comprehensive mental health support and community-based solutions to address the psychological well-being of disaster survivors. Conclusion and Recommendations In conclusion, this thesis emphasizes that post-disaster temporary housing solutions are not merely about providing shelter but are essential for the social cohesion, psychological recovery, and overall well-being of affected populations. The research advocates for the development of more sustainable, adaptable, and culturally appropriate shelter solutions that consider both the physical and emotional needs of disaster survivors. The study calls for the regular review of housing policies, the updating of legal frameworks, and the adoption of dynamic planning processes that can respond to different disaster scenarios. It also recommends the integration of innovative technologies and the involvement of local communities in the planning and construction of temporary shelters to enhance their effectiveness and sustainability. By addressing both the technical and social aspects of temporary shelter solutions, this research contributes to the ongoing dialogue on improving post-disaster housing and ensuring that future recovery efforts are more inclusive, efficient, and humane.

Benzer Tezler

  1. Tez No

    920528

    A data-driven approach to identifying and selecting temporary disaster debris management sites: The case of Istanbul

    Geçici afet moloz yönetim alanlarının belirlenmesi ve seçimi için veri odaklı bir yaklaşım: İstanbul örneği

    BURAK KABAKLI

    Yüksek Lisans

    İngilizce

    İngilizce

    2025

    Endüstri ve Endüstri Mühendisliğiİstanbul Teknik Üniversitesi

    Endüstri Mühendisliği Ana Bilim Dalı

    DOÇ. DR. ŞEYDA SERDAR ASAN

  2. Tez No

    692574

    An optimization model to control the flow of relief commodities in humanitarian supply chain under uncertainty

    Belirsiz koşullarda insani yardım tedarik zinciri malzeme akışını kontrol etmede optimizasyon modeli

    ISRAA ISMAIL

    Doktora

    İngilizce

    İngilizce

    2021

    Endüstri ve Endüstri Mühendisliğiİstanbul Teknik Üniversitesi

    Endüstri Mühendisliği Ana Bilim Dalı

    DOÇ. DR. ESRA BAŞ

  3. Tez No

    846836

    Assessment of urbanization history of Addis Ababa city, Ethiopia

    Addıs Ababa cıty, Ethıopıa'nın kentleşme tarihinin değerlendirilmesi

    ABDURAHMAN HUSSEN YIMER

    Yüksek Lisans

    İngilizce

    İngilizce

    2023

    Şehircilik ve Bölge PlanlamaMersin Üniversitesi

    Şehir ve Bölge Planlama Ana Bilim Dalı

    DOÇ. DR. ALİ CENAP YOLOĞLU

  4. Tez No

    768748

    GIS-based multi-criteria decision analysis for optimal urban emergency facility planning

    Kentsel optimal acil durum tesis planlaması için CBS tabanlı çok kriterli karar analizi

    PENJANI HOPKINS NYIMBILI

    Doktora

    İngilizce

    İngilizce

    2022

    Coğrafyaİstanbul Teknik Üniversitesi

    Geomatik Mühendisliği Ana Bilim Dalı

    DOÇ. DR. TURAN ERDEN

  5. Tez No

    479286

    Linking national business system with firm level innovation: The mediating role of intellectual capital and absorptive capacity

    Firma düzeyi yeniliği ile bağlantılı ulusal iş sistemi: Entelektüel sermaye ve özümseme kapasitesinin arabulucu rolü

    BASHİR AHMAD

    Doktora

    İngilizce

    İngilizce

    2017

    İşletmeİstanbul Teknik Üniversitesi

    İşletme Ana Bilim Dalı

    Assoc. Prof. Dr. MEHMET ERÇEK

Geri Dön