Ultrason ile cilt ve dura mater arası uzaklık ölçümü yapılarak lomber ponksiyon için ortalama giriş mesafesinin belirlenmesi
Determination of the average insertion depth for lumbar puncture by measuring the distance between the skin and the dura mater using ultrasound
- Tez No: 949736
- Danışmanlar: DOÇ. DR. SERKAN BİLGİN
- Tez Türü: Tıpta Uzmanlık
- Konular: Acil Tıp, Enfeksiyon Hastalıkları ve Klinik Mikrobiyoloji, Nöroloji, Emergency Medicine, Infectious Diseases and Clinical Microbiology, Neurology
- Anahtar Kelimeler: Lomber Ponksiyon, Ultrasonografi, Cilt-Dura Mater Mesafesi, Giriş Mesafesi Tahmini, Antropometrik Veri, Lumbar Puncture, Ultrasonography, Skin-to-Dura Mater Distance, Insertion Depth Estimation, Anthropometric Data
- Yıl: 2025
- Dil: Türkçe
- Üniversite: İzmir Katip Çelebi Üniversitesi
- Enstitü: Tıp Fakültesi
- Ana Bilim Dalı: Acil Tıp Ana Bilim Dalı
- Bilim Dalı: Belirtilmemiş.
- Sayfa Sayısı: 75
Özet
Giriş ve Amaç: Lomber ponksiyon(LP), beyin omurilik sıvısına(BOS) ulaşmak ve tanısal ya da terapötik amaçlarla örnekleme yapmak için sıkça kullanılan invaziv bir girişimdir. Ancak bu işlem, anatomik varyasyonlar, kilo ve bel çevresi gibi antropometrik hasta faktörleri ve uygulayıcı deneyimi gibi değişkenler nedeniyle zaman zaman zorluklar doğurabilir. İşlem öncesinde uygun mesafenin belirlenememesi, başarısız ponksiyonlar, komplikasyonlar ve hasta konforunun azalmasına yol açabilir. Bu nedenle LP işlemi öncesi giriş mesafesinin daha doğru şekilde öngörülmesi, klinik başarıyı artırabilecek önemli bir ihtiyaçtır. Bu çalışmada, ultrasonografi(USG) kullanılarak cilt ile dura mater arasındaki mesafenin ölçülmesi yoluyla lomber ponksiyon için iğne giriş mesafesinin belirlenmesi ve elde edilen bu ölçümler ile bireylerin yaş, boy, kilo, bel çevresi ve vücut kitle indeksi gibi demografik ve antropometrik özellikleri arasındaki ilişkiyi değerlendirerek, giriş mesafesini öngörebilecek istatistiksel bir model oluşturulması hedeflenmiştir. Böylece, USG cihazının mevcut olmadığı klinik koşullarda da güvenli ve etkin bir lomber ponksiyon uygulaması için yol gösterici olabilecek pratik bir tahmin yöntemi geliştirilmesi amaçlanmaktadır. Gereç ve Yöntem: Bu prospektif gözlemsel çalışma, üçüncü basamak bir üniversite hastanesinin acil servisinde yürütülmüştür. Çalışmaya 18 yaş üstü, ölçüm yapılmasına izin veren gönüllü erişkin hastalar dahil edilmiştir. Lomber bölgeden operasyon geçmişi olanlar, lomber bölgede aktif enfeksiyonu olanlar, lomber bölgede travma öyküsü olanlar ve lomber bölgede malignite öyküsü olanlar çalışma dışı bırakılmıştır. USG ile L3–L4 intervertebral aralıktan, lineer prob kullanılarak midline sagittal planda hem oturur hem yatar pozisyonda Cilt-dura mater(CDM) arası mesafe ölçümü yapılarak kayıt altına alınmıştır. Her hasta için yaş, cinsiyet, boy, kilo, bel çevresi, vücut kitle indeksi (VKİ) gibi demografik ve antropometrik veriler toplanmıştır. Ölçümler, acil tıp doktoru tarafından standardize koşullarda gerçekleştirilmiştir. Elde edilen veriler, SPSS programı ile analiz edilerek, CDM mesafesinin hangi parametrelerle anlamlı ilişkili olduğu ve tahmin formülünde hangi değişkenlerin öne çıktığı belirlenmiştir. Bulgular: Toplamda 203 gönüllüden elde edilen veriler ışığında, kilo, bel çevresi, yaş, VKİ ve boy gibi antropometrik değişkenlerle CDM mesafesi arasında istatistiksel olarak anlamlı korelasyon tespit edilmiştir. Çoklu regresyon analizinde, kilo ve bel çevresi ölçümü en güçlü öngördürücüler olarak belirlenmiş. Kilo, bel çevresi, yaş ve boy parametreleri kullanılarak LP işlemi öncesinde CDM mesafesini tahmin edebilen anlamlı bir regresyon modeli oluşturulmuştur(R² = 0.503). Böylece USG'nin bulunmadığı durumlarda bu model kullanılarak tahmini giriş mesafesi hesaplanabilir hale gelmiştir. Sonuçlar: Bu çalışmada oluşturulan regresyon modelinin LP girişimi öncesinde CDM arası mesafenin tahmininde değerli bir araç olduğunu göstermiştir. Oluşturulan regresyon modeli sayesinde, özellikle USG'nin mevcut olmadığı klinik ortamlarda hasta özelliklerine göre LP giriş mesafesinin daha doğru öngörülmesi mümkün olabilir. Kilo, boy, bel çevresi ve yaş parametrelerini içeren bu modelin günlük pratikte değerlendirmeye dahil edilmesi, işlem başarı oranını artırabilir ve komplikasyon oranlarını azaltabilir. Bu bulgular doğrultusunda, ultrason destekli ölçümlerin ışığında geliştirilen bu modelin LP eğitimine ve klinik pratiğe entegrasyonu teşvik edilmelidir.
Özet (Çeviri)
Introduction and Objective: Lumbar puncture (LP) is a commonly performed invasive procedure used to access cerebrospinal fluid (CSF) for diagnostic or therapeutic purposes. However, the procedure can occasionally present challenges due to anatomical variations, anthropometric factors such as body weight and waist circumference, and the experience level of the practitioner. Inadequate estimation of needle insertion depth prior to the procedure may result in failed punctures, complications, and decreased patient comfort. Therefore, accurately predicting the needle insertion depth before LP is a significant clinical need that could improve procedural success. This study aims to determine the needle insertion depth required for LP by measuring the distance between the skin and dura mater using ultrasonography (USG). Furthermore, it seeks to evaluate the relationship between these measurements and the demographic and anthropometric characteristics of individuals—such as age, height, weight, waist circumference, and body mass index (BMI)—in order to develop a statistical model capable of predicting insertion depth. The ultimate goal is to provide a practical estimation method that can guide clinicians in performing safe and effective LP procedures even in the absence of ultrasonographic equipment. Materials and Methods: This prospective observational study was conducted in the emergency department of a tertiary university hospital. Adult patients over the age of 18 who voluntarily consented to participate were included. Patients with a history of lumbar surgery, active lumbar infections, trauma, or malignancy in the lumbar region wereexcluded. Using a linear transducer in the midline sagittal plane, the skin-to-dura mater (SDM) distance was measured and recorded at the L3–L4 intervertebral space, both in the sitting and supine positions. Demographic and anthropometric data, including age, sex, height, weight, waist circumference, and BMI, were collected for each participant. All measurements were performed under standardized conditions by an emergency medicine physician. The data were analyzed using the SPSS software to identify which parameters were significantly associated with SDM distance and to determine the variables that contributed to the predictive regression model. Results: Data from a total of 203 volunteers were analyzed. A statistically significant correlation was found between the SDM distance and anthropometric variables such as weight, waist circumference, age, BMI, and height. Multiple regression analysis identified weight and waist circumference as the strongest predictors. A statistically significant regression model (R² = 0.503) was developed to estimate SDM distance using the variables of weight, waist circumference, age, and height. As a result, in settings where ultrasonography is unavailable, this model can be used to estimate the required needle insertion depth. Conclusion: The regression model developed in this study has demonstrated its value as a tool for estimating the skin-to-dura mater distance prior to LP. This model, based on patient characteristics and including weight, height, waist circumference, and age, may enhance procedural accuracy and reduce complication rates, particularly in clinical settings lacking ultrasonographic support. These findings suggest that integrating such a model—derived from ultrasound-guided measurements—into LP training and clinical practice may contribute to improving procedural success and patient safety.
Benzer Tezler
- Epidural analjezi öncesi lomber ultrasonografinin işlemi kolaylaştırmada ve komplikasyonları azaltmadaki etkinliğinin araştırılması
Efficacy of lumbar ultrasonography before epidural catheterization for facilitation of the procedure and reducing the number of complications
ONUR BALABAN
Tıpta Uzmanlık
Türkçe
2011
Anestezi ve ReanimasyonKocaeli ÜniversitesiAnesteziyoloji ve Reanimasyon Ana Bilim Dalı
DOÇ. DR. TÜLAY ŞAHİN YILDIZ
- Lomber bölgede ultrason ile ölçülen deri-epidural boşluk arası mesafenin, vücut kitle indeksi ile ilişkisinin incelenmesi
Başlık çevirisi yok
DAMLA KAYTANCI
Tıpta Uzmanlık
Türkçe
2023
Anestezi ve ReanimasyonDokuz Eylül ÜniversitesiAnesteziyoloji ve Reanimasyon Ana Bilim Dalı
PROF. DR. SEMİH KÜÇÜKGÜÇLÜ
DOÇ. DR. SİBEL BÜYÜKÇOBAN
- Ultrason ile yüz deri kalınlığı ölçümünün cilt tipi, cinsiyet, yaş ve beden kitle indeksi ile ilişkisi
Association of facial skin thickness measured by ultrasound with skin type, gender, age, and body mass index
FARUK TARHAN
- Rinoplasti olacak hastalarda ultrasonografi ile ölçülen nazal cilt kalınlığının post-operatif akne oluşumu ve hasta memnuniyeti üzerine etkilerinin araştırılması
Investigation of the effects of nasal skin thickness measured by ultrasonography on post-operative acne occupation and patient satisfaction in patients with rhinoplasty
FARUK ÖZER
Tıpta Uzmanlık
Türkçe
2022
Kulak Burun ve BoğazAtatürk ÜniversitesiKulak Burun Boğaz Hastalıkları Ana Bilim Dalı
DOÇ. DR. KORHAN KILIÇ
- Yüz bölgesine stromal vasküler fraksiyon ve nano yağ uygulamalarının cilt kalitesi ve fotoyaşlanma üzerine etkilerinin karşılaştırmalı olarak vısıa cilt analiz sistemi ve yüksek frekanslı ultrason ile kıyaslaması
Comparative effects of stromal vascular fraction and nano fat applications to the face region on skin quality and photoaging with visia skin analysis system and high frequency ultrasound
ÖMER BÜYÜKKAYA
Tıpta Uzmanlık
Türkçe
2024
Plastik ve Rekonstrüktif CerrahiSağlık Bilimleri ÜniversitesiPlastik Rekonstrüktif ve Estetik Cerrahi Ana Bilim Dalı
DOÇ. DR. PERÇİN CAŞKAN