Geri Dön

Yoğun bakımda takip edilen interstisyel akciğer hastalarında prognoz, risk faktörleri ve mortalite

Prognosis, risk factors and mortality in patients with interstitial lung disease followed in the intensive care unit

  1. Tez No: 957380
  2. Yazar: SILA BEGÜM GÖLCÜK GÖK
  3. Danışmanlar: PROF. DR. AKIN KAYA
  4. Tez Türü: Tıpta Uzmanlık
  5. Konular: Göğüs Hastalıkları, Chest Diseases
  6. Anahtar Kelimeler: Interstitial lung disease, intensive care unit, prognosis, mortality
  7. Yıl: 2025
  8. Dil: Türkçe
  9. Üniversite: Ankara Üniversitesi
  10. Enstitü: Tıp Fakültesi
  11. Ana Bilim Dalı: Göğüs Hastalıkları Ana Bilim Dalı
  12. Bilim Dalı: Belirtilmemiş.
  13. Sayfa Sayısı: 123

Özet

Amaç: İAH, akciğer parankiminde idiopatik ya da sekonder nedenlere bağlı olarak gelişen, farklı derecelerde inflamasyon ve skarlaşma ile seyreden, yaklaşık 200'den fazla klinik antiteyi kapsayan bir hastalık grubudur. YBÜ takibi gerektiren ciddi solunum yetmezliği gelişen İAH yönetimi, solunum yetmezliğine neden olan, klinikte kötüleşmeye yol açan nedenin saptanması, tedavinin spesifikleştirilmesi, yaşamsal bulguların stabilizasyonu ve palyatif bakımın sürece entegrasyonu olarak özetlenebilir. Hastalığın yönetiminde multidisipliner yaklaşım önemlidir. Prognozun, farklı İAH formlarında oldukça değişken seyrettiği bilinmektedir. Ancak YBÜ takibi gereken İAH olgularının yüksek morbidite ve mortalite nedeni olması nedeniyle, bu hasta grubunda prognoz ve mortalite üzerine etkili faktörlerin belirlenmesi ile hastalık yönetiminde uygun yaklaşımların belirlenmesine katkı sağlamak amaçlanmaktadır. Gereç ve Yöntem: Çalışma Ankara Üniversitesi Tıp Fakültesi Göğüs Hastalıkları Anabilim Dalı YBÜ'ye, 2020 ile 2024 yılları arasında kabul edilen İAH tanılı hastaların demografik verileri, sigara ve Covid-19 öyküsü, vücut kitle indeksi (VKİ), İAH alt grubu ve tanı süresi, kullanılan solunum cihazı, antifibrotik, sistemik steroid ve immünsupresif tedavileri, eşlik eden hastalıkları, YBÜ girişindeki Charlson komorbidite indeksi (CCI) ve APACHE 2 skorları, laboratuvar (tam kan sayımı, biyokimyasal testler, C-reaktif protein (CRP), prokalsitonin, D-dimer, B-tip natriüretik peptid (BNP)), arter kan gazı (AKG), akciğer bilgisayarlı tomografi (BT) patolojik bulgu ve paternleri, spirometri ve difüzyon (SFT, DLCO) tetkikleri, solunum yetmezliğini derinleştirdiği düşünülen etiyolojileri, altı dakika yürüme testi, mikrobiyolojik tetkikleri (balgam/endotrakeal aspirat (ETA) kültürü, solunum yolu viral bakteriyel panel (SYVBP), Sitomegalovirus (CMV DNA PCR), P. Jirovecii pnömonisi (PJP), Aspergillus PCR), YBÜ'de uygulanan solunuma yardımcı cihazları (yüksek akımlı oksijen tedavisi (HFNO), noninvaziv mekanik ventilasyon (NIMV), invaziv mekanik ventilasyon (IMV)), entübasyon ile sonlanım, solunum destek cihazlarının başlanması sonrasında taburculuğa veya hastanın kaybına kadar geçen süreler, hastane içi ve beş yıllık takipte mortalite ile hastane ve YBÜ yatış sürelerine 2 ait veriler araştırılmıştır. Hastalara ait bilgiler, hastane veri tabanı üzerinden retrospektif olarak taranmıştır. Çalışmaya İAH tanısı olan, YBÜ'ye kabul edilmiş, 18 yaş üstü 72 hasta dahil edilmiştir. 18 yaşın altında olan, solunum yetmezliği dışı nedenlerle olan YBÜ kabulleri ve akciğer nakli olan İAH hastaları çalışma dışı bırakılmıştır. Bulgular: Hastaların yaşları ortancası 70 yıl (19-90), İAH tanı süresi 4 yıl (0- 18), VKİ 26,10 kg/m2 (12,60-46,48) idi. Sigara içme öyküsü hastaların %55,6'sında mevcutken, sadece %4,2'si hala sigara içmekteydi. Hastaların %63,9'u erkek idi. İAH alt grupları incelendiğinde %23,6 hipersensitivite pnömonisi (HP), %22,2 idiyopatik pulmoner fibrozis (İPF), %16,7 nonspesifik interstisyel pnömoni (NSİP), %16,7 bağ doku hastalığı ilişkili İAH (BDH-İAH), %4,2 otoimmün özelliklere sahip interstisyel pnömoni (İPAF), %1,4 sarkoidoz ve %1,4 radyoterapi (RT) ilişkili İAH iken %34,7 oranında olan 'diğer' grubu içerisinde tanısı olmayan, ilk başvuru veya daha önce tetkik edilmemiş olan hastalar, tüm grubun %18'ini oluşturmaktaydı. 'Diğer' grubu içerisinde bir kişi post-covid fibrozis, bir kişi eozinofilik pnömoni, üç kişi kistik akciğer hastalığı, bir kişi plöroparankimal fibroelastozis (PPFE), dört kişi sınıflandırılamayan İAH, iki kişi organize pnömoni (OP) idi. Bağ doku hastalığı ilişkili İAH (BDH-İAH) grubu, romatolojik tanılarına göre incelendiğinde; üç kişi sistemik skleroz, üç kişi romatoid artrit, iki kişi sjögren, iki kişi anti-sentetaz sendromu, bir kişi amyotrofik dermatomyozit, bir kişi tanı konmayan, bir kişi sınıflandırılmayan bağ doku hastalığı tanılı idi. Hastaların %73,6'sı uzun süreli oksijen tedavisi (USOT), %43,1'i nebülizatör, %5,6'sında bilevel pozitif basınçlı mekanik ventilasyon (BPAP) kullanımı mevcuttu. Hastaların %23,6'sında antifibrotik kullanım öyküsü olup %76,5'i nintedanib, %35,3'ü pirfenidon kullanılmıştı. Antifibrotik kullanım süresi ortancası 0,62 yıldı. Yoğun bakım kabulleri öncesinde sistemik steroid kullanımı %62,9, steroid dışı immünsüpresif kullanımı %37,1 oranında görülmüştü. Eşlik eden komorbiditeler incelendiğinde; %47,2 aterosklerotik kardiyovasküler hastalıklar (ASKH), %44,4 esansiyel hipertansiyon (HT), %33,3 diyabet (DM), %15 atriyal fibrilasyon (AF), %9 pulmoner tromboembolizm (PTE), 3 %8,3 kalp yetmezliği (KY), %6,9 kronik böbrek yetmezliği (KBY), %6,9 hipotiroidi, %5,5 geçirilmiş pnömotoraks ve pnömomediastinum, %4,2 akciğer kanseri ve %2,7 serebrovasküler hastalık (SVO) görülmüştü. YBÜ kabulü Charlson komorbidite indeksi (CCI) ve APACHE skorları incelendiğinde CCI skoru (ortanca) 5 (1-12), APACHE 2 skoru ise 19 (6-50) idi. YBÜ kabulü laboratuvar tetkikleri incelendiğinde; hemoglobin 12,5 g/dL (8,1-18,5), lökosit 13,75 x10⁹/L (6-44,36), BNP 1658 (17-35000), kreatinin 0,87 (0,23-7,80), CRP 88,1 mg/L (0,8-383,0), nötrofil 10,7 x10⁹/L (7,0-39,03), troponin 29,9 (3,0-838,0), glomerüler filtrasyon hızı (GFR) 81 (6-183), prokalsitonin 0,16 ng/mL (0,02-9,30), lenfosit 0,77 x10⁹/L (0-4,7), D-dimer 904 (21-24,852), sodyum (Na) 135,68±4.41 ve albümin 32.85±4,99 olarak tespit edildi. Arter kan gazı analizinde ortalama pH 7,37±0,12, SpO₂ 88,57±8,61, PaCO₂ ortancası 40,3 mmHg, PaO₂ ortancası 64,10 mmHg, HCO₃ ortancası 25,80 ve laktat 1,40 (0,40-14,0) olduğu görüldü. Yoğun bakım kabullerinde, hastaların büyük çoğunluğu %100 oksijen desteği almaktaydı (FiO₂ ortancası 100; PaO₂/FiO₂ ortancası ise 71,0 (33,3-597,2)). Hastalarda solunum yetmezliğini tetikleyen nedenler incelendiğinde %77,8 ile enfeksiyon, %72,2 ile idiyopatik İAH alevlenme, %12,5 ile pulmoner ödem, %4,2 ile malignite ve pnömotoraks, %2,8 ile PTE görülmekteydi. Hastaların çekilmiş son akciğer bilgisayarlı tomografileri (BT) incelendiğinde; %97,2 alt lobda fibrotik ve retiküler değişiklikler, %85,9 üst lobda fibrotik değişiklikler, %94,4 traksiyon bronşektazisi, %81,7 buzlu cam ve konsolidasyon alanları, %31 olağan interstisyel pnömoni (OİP), %14,1 nonspesifik interstisyel pnömoni (NSİP) , %7 olası OİP veya fibrotik NSİP saptanmıştır. Hastaların son 5 yıl içinde yapılmış olan solunum fonksiyon parametreleri (SFT) ve difüzyon (DLCO) tetkikleri incelendiğinde zorlu vital kapasite (FVC (% ve litre) ortancaları sırasıyla %60,5 (19-120) ve 2,02 litre (0,82-4,84); birinci saniyedeki zorlu ekspiryum hacmi (FEV₁ (litre ve %)) ortancaları sırasıyla 1,69 litre (0,76-3,74) ve % 66 (22-122); FEV₁/FVC ortalaması 85,59±8,23 ve DLCO ortancası 29 mL/dk/mmHg (3-84) olduğu görüldü. 4 Altı dakika yürüme testine ulaşılan hastalarda yürüme mesafesi ortancası 408 m (min-max:100-520); başlangıç Borg skoru ortancası 1,25 (0-3), bitiş Borg skoru ortancası 4,5 (0-9); başlangıç SpO₂ ortalama %94,16±2,28 ve bitiş SpO₂ ortalamas %80,58±8,71 idi. Hastaların yoğun bakıma kabul edildiklerinde alınan mikrobiyolojik tetkikleri incelendiğinde balgam ve endotrakeal aspirat (ETA) kültüründe anlamlı üreme %23,6, solunum yolu viral bakteriyel panel (SYVBP) pozitifliği %37,5, CMV DNA pozitifliği %20,8, Aspergillus PCR pozitifliği %8,3 ve PJP pozitifliği %4,2 oranında saptanmıştır. Çalışmamızda pulse steroid, 250 mg ve üzeri metilprednizolonun bir ile üç gün arasında parenteral uygulanması olarak tanımlanmıştır. Sistemik steroid, hastalarımızda %86,1 oranında uygulanırken pulse steroid uygulama oranı ise %25,8 idi. Takipleri süresince hastaların %54,2'sinde vazopressör, %59,7'sinde non invaziv mekanik ventilasyon (NIMV), %72,2'sinde invaziv mekanik ventilasyon (IMV) ihtiyacı gelişti. Solunuma yardımcı cihazların başlanması sonrası hastanın kaybına veya taburculuğa kadar geçen sürelerin ortanca değerleri sırası ile yüksek akımlı nazal oksijen (HFNO) uygulamasında dokuz gün (min-max:0-125), NIMV uygulamasında altı gün (min-max:0-58) ve IMV uygulamasında ise bir gün (minmax:0-79) idi. Entübasyona kadar geçen süre ortancası 10,5 gün (min-max:0-164) idi. Entübe edilen hastaların tümü kaybedildi; mortalite oranı ise %72,2 idi. Hastaların YBÜ yatış süresi ortancası beş gün (min-max:0-79), hastane yatış süresi ortancası ise 20 gün (min-max: 3-164) idi. APACHE II skoru, eksitus olan hastalarda sağkalan grup ile kıyaslandığında anlamlı düzeyde yüksek bulundu (20 vs 15; p=0,011). Tek değişkenli lojistik regresyon analizinde APACHE II skorunun mortalite riskini 1,097 kat artırdığı görülürken çok değişkenli analizde anlamlı ilişki gösterilemedi. YBÜ kabulünde tetkik edilen laboratuvar parametreleri içerisinde lökosit, nötrofil, troponin, GFR ve D-dimer yüksekliği ile albümin düşüklüğü, kaybedilen hastalarda sağkalanlara kıyasla istatistiksel olarak anlamlı fark göstermişti. Tek değişkenli lojistik regresyon analizinde lökosit, nötrofil, troponin ve D-dimer 5 yüksekliği ile albümin düşüklüğü mortalite riskini artıran değişkenler olduğu görülmüştür. Ancak çok değişkenli analizde bu parametrelerin hiçbiri mortalite için bağımsız bir risk faktörü olarak saptanmamıştır. PaO₂/FiO₂, eksitus olan hastalarda anlamlı düzeyde daha düşük olup (64,3 vs 117,5; p=0,016), tek değişkenli analizde mortalite riskini artıran faktörlerden biri olduğu saptandı (OR: 1,008; %95 Cl 1,002-1,041; p=0,015). Solunum yetmezliğini tetikleyen durumlar, akciğer tomografisinde izlenen bulgu ve paternler, mikrobiyolojik tetkikler ile mortalite arasında anlamlı bir ilişki görülmedi. Pulse steroid (%32,6 vs %6,2; p=0,048), vazopressör (%75 vs %0; p=

Özet (Çeviri)

Objective: Interstitial lung diseases (ILDs) are a heterogeneous group of more than 200 clinical entities characterized by varying degrees of inflammation and fibrosis in the pulmonary parenchyma, resulting from idiopathic or secondary causes. Management of ILD patients developing severe respiratory failure requiring intensive care unit (ICU) admission involves identifying the underlying cause of clinical deterioration, initiating specific treatment, stabilizing vital parameters, and integrating palliative care into the treatment plan. A multidisciplinary approach is essential in managing the disease. The prognosis of ILD varies considerably depending on the subtype. However, since ILD patients requiring ICU monitoring are associated with high morbidity and mortality, the aim of this study is to contribute to appropriate disease management strategies by identifying factors influencing prognosis and mortality in this patient population. Materials and Methods: This retrospective study included 72 patients over the age of 18, diagnosed with ILD and admitted to the ICU of the Department of Chest Diseases at Ankara University Medical Faculty between 2020 and 2024. Patients under 18 years of age, those admitted to the ICU for non-respiratory failure reasons, and patients with lung transplantation were excluded. Data were obtained from hospital electronic medical records and included demographics, smoking and COVID-19 history, body mass index (BMI), ILD subtype and disease duration, use of respiratory support devices, antifibrotic, steroid, and immunosuppressive therapies, comorbidities, Charlson Comorbidity Index (CCI) and APACHE II scores at ICU admission, laboratory parameters (complete blood count, biochemical markers, C-reactive protein [CRP], procalcitonin, D-dimer, B-type natriuretic peptide [BNP]), arterial blood gas (ABG) analyses, high-resolution chest computed tomography (HRCT) findings and patterns, spirometry and diffusion capacity tests (PFT, DLCO), suspected etiologies of respiratory decompensation, six-minute walk test (6MWT), microbiological investigations (sputum/endotracheal aspirate cultures, respiratory viral/bacterial panels, cytomegalovirus [CMV DNA], Pneumocystis jirovecii pneumonia [PJP], Aspergillus PCR), and types of respiratory support 8 applied in the ICU (high-flow nasal oxygen [HFNO], noninvasive mechanical ventilation [NIMV], invasive mechanical ventilation [IMV]). Also recorded were the time intervals from initiation of respiratory support to discharge or death, in-hospital and 5-year mortality, and length of hospital and ICU stay. Results: The median age of patients was 70 years (range 19–90), median disease duration was 4 years (range 0–18), and median BMI was 26.10 kg/m² (range 12.60–46.48). A smoking history was present in 55.6% of patients, but only 4.2% were active smokers. Males comprised 63.9% of the cohort. The ILD subtypes included hypersensitivity pneumonitis (HP, 23.6%), idiopathic pulmonary fibrosis (IPF, 22.2%), nonspecific interstitial pneumonia (NSIP, 16.7%), connective tissue disease-associated ILD (CTD-ILD, 16.7%), interstitial pneumonia with autoimmune features (IPAF, 4.2%), sarcoidosis (1.4%), and radiation-induced ILD (1.4%). The remaining 34.7% were classified as“other,”including cases with unestablished diagnoses at admission. Among them: postCOVID fibrosis (n=1), eosinophilic pneumonia (n=1), cystic lung disease (n=3), pleuroparenchymal fibroelastosis (PPFE, n=1), unclassifiable ILD (n=4), organizing pneumonia (OP, n=2). The CTD-ILD subgroup included systemic sclerosis (n=3), rheumatoid arthritis (n=3), Sjögren's syndrome (n=2), antisynthetase syndrome (n=2), amyotrophic dermatomyositis (n=1), undiagnosed (n=1), and unclassifiable connective tissue disease (n=1). Long-term oxygen therapy (LTOT) was used in 73.6% of patients, 43.1% used nebulizers, and 5.6% used bilevel positive airway pressure (BPAP) prior to ICU admission. A total of 23.6% had a history of antifibrotic therapy, of whom 76.5% received nintedanib and 35.3% pirfenidone. The median duration of antifibrotic use was 0.62 years. Pre-admission steroid use was observed in 62.9%, and non-steroid immunosuppressant use in 37.1% of patients. Comorbidities included atherosclerotic cardiovascular disease (ASCVD, 47.2%), essential hypertension (44.4%), diabetes mellitus (33.3%), atrial fibrillation (15%), pulmonary thromboembolism (9%), heart failure (8.3%), chronic kidney disease (6.9%), hypothyroidism (6.9%), history of pneumothorax or 9 pneumomediastinum (5.5%), lung cancer (4.2%), and cerebrovascular disease (2.7%). The median CCI at ICU admission was 5 (range 1–12), and APACHE II score was 19 (range 6–50). Laboratory parameters at admission were: hemoglobin 12.5 g/dL (range 8.1–18.5), WBC 13.75 x10⁹/L (6–44.36), BNP 1658 pg/mL (17– 35,000), creatinine 0.87 mg/dL (0.23–7.80), CRP 88.1 mg/L (0.8–383.0), neutrophils 10.7 x10⁹/L (7.0–39.03), troponin 29.9 ng/L (3.0–838.0), GFR 81 mL/min/1.73m² (6–183), procalcitonin 0.16 ng/mL (0.02–9.30), lymphocytes 0.77 x10⁹/L (0–4.7), Ddimer 904 ng/mL (21–24,852), sodium 135.68±4.41 mmol/L, albumin 32.85±4.99 g/L. ABG analysis showed pH 7.37±0.12, SpO₂ 88.57±8.61%, PaCO₂ 40.3 mmHg, PaO₂ 64.1 mmHg, HCO₃ 25.80 mmol/L, and lactate 1.40 mmol/L (0.40–14.0). The median FiO₂ at ICU admission was 100%, and the median PaO₂/FiO₂ ratio was 71.0 (33.3–597.2). The most frequent causes of respiratory decompensation were infection (77.8%), ILD exacerbation (72.2%), pulmonary edema (12.5%), malignancy and pneumothorax (4.2%), and pulmonary embolism (2.8%). HRCT findings showed fibrotic and reticular changes in the lower lobes (97.2%), fibrotic (85.9%) and reticular changes (97.2%) in the upper lobes, traction bronchiectasis (94.4%), ground-glass opacities and consolidations (81.7%), usual interstitial pneumonia (UIP) pattern (31%), NSIP pattern (14.1%), and probable UIP/fibrotic NSIP (7%). Among patients without a prior ILD diagnosis, 40% had widespread findings and 60% had lower-lobe predominant findings. Pulmonary function test results: median forced vital capacity (FVC) 60.5% (range 19–120%) and 2.02 L (0.82–4.84); median FEV₁ 1.69 L (0.76–3.74) and 66% (22–122); mean FEV₁/FVC 85.59±8.23; median DLCO 29 mL/min/mmHg (3–84). In patients who completed the 6MWT, median walking distance was 408 m (100– 520); baseline Borg score 1.25 (0–3), post-test Borg score 4.5 (0–9); baseline SpO₂ 94.16±2.28%, end SpO₂ 80.58±8.71%. Microbiological findings showed positive sputum/ETA cultures in 23.6%, respiratory viral/bacterial panel positivity in 37.5%, CMV DNA positivity in 20.8%, Aspergillus PCR in 8.3%, and PJP in 4.2%. 10 Pulse steroid therapy was defined as intravenous methylprednisolone ≥250 mg for 1–3 days. Steroids were used in 86.1% of patients, and pulse steroid therapy in 25.8%. During ICU stay, 54.2% received vasopressors, 59.7% NIMV, and 72.2% IMV. Median duration from respiratory support initiation to outcome was: HFNO 9 days (0–125), NIMV 6 days (0–58), IMV 1 day (0–79), time to intubation 10.5 days (0–164). All intubated patients died. ICU stay was 5 days (0–79), and hospital stay was 20 days (3–164). APACHE II score was significantly higher in non-survivors compared to survivors. In univariate logistic regression, an increase in APACHE II score was associated with a 1.097-fold increase in mortality risk, although this was not significant in multivariate analysis. Among laboratory values, elevated WBC, neutrophils, troponin, D-dimer, and reduced albumin were significantly associated with mortality in univariate analysis but not independent predictors in multivariate analysis. PaO₂/FiO₂ was significantly lower in non-survivors and identified as a mortality risk factor in univariate analysis. Radiological findings, respiratory decompensation etiologies, and microbiological results were not significantly associated with mortality. HFNO, NIMV, IMV, vasopressor, and pulse steroid treatments were significantly more common in non-survivors. Logistic regression showed a significant association between NIMV and HFNO use and increased mortality. While no association was found between respiratory support type and length of hospital stay, HFNO was significantly associated with longer time to intubation. Conclusion: ILDs, particularly those requiring ICU care for respiratory failure, are known to carry a poor prognosis with high mortality and morbidity. Advances in ICU technologies and ILD-specific knowledge over the past two decades may have contributed to reduced mortality. Univariate logistic regression identified high WBC, neutrophils, troponin, D-dimer, APACHE II scores, low albumin, and low PaO₂/FiO₂ as factors associated with increased mortality. All intubated patients died. Multivariate analysis revealed that HFNO and NIMV use were independent predictors of mortality. 11 These findings suggest that the choice of respiratory support may reflect illness severity and highlight potential variability in ILD management across centers. Moreover, the need for NIMV or HFNO may indicate poor prognosis in this population due to their limited efficacy once respiratory failure deepens.

Benzer Tezler

  1. Göğüs hastalıkları yoğun bakım ünitesinde takip edilen akut solunum yetmezliği olan hastalarda yüksek akımlı nazal kanül oksijen tedavisi uygulamaları

    High flow nasal cannula oxygen therapy applications in patients with acute respiratory failure followed in the chest diseases intensive care unit

    DUYGU ECER

    Tıpta Uzmanlık

    Türkçe

    Türkçe

    2022

    Göğüs HastalıklarıAnkara Üniversitesi

    Göğüs Hastalıkları Ana Bilim Dalı

    PROF. DR. AYDIN ÇİLEDAĞ

  2. Covid 19 tanılı olgularda toraks BT bulgularının retrospektif analizi, tedavi süreci ve prognoz ile ilişkisi

    Retrospective analysis of thoracic CT findings in cases diagnosed with covid 19, their relationship with the treatment process and prognosis

    YUSUF DOĞAN

    Tıpta Uzmanlık

    Türkçe

    Türkçe

    2024

    Radyoloji ve Nükleer TıpFırat Üniversitesi

    Radyoloji Ana Bilim Dalı

    PROF. DR. AYŞE MURAT AYDIN

  3. SARS-CoV2 enfeksiyonu nedeniyle izlenen hastaların long-COVİD-19 sendromu açısından değerlendirilmesi

    Evaluation of patients followed due to SARS-CoV-2 infection in terms of long-COVİD-19 syndrome

    SEZİN HOŞGEL SEVDİMBAŞ

    Tıpta Uzmanlık

    Türkçe

    Türkçe

    2024

    Enfeksiyon Hastalıkları ve Klinik MikrobiyolojiÇukurova Üniversitesi

    Enfeksiyon Hastalıkları ve Klinik Mikrobiyoloji Ana Bilim Dalı

    DOÇ. DR. SÜHEYLA KÖMÜR

  4. Akut böbrek hasarı ile takip edilen hastalarda böbrek histopatolojisi ve renal sonlanım ilişkisinin değerlendirilmesi

    Evaluation of the relationship between renal histopathology and renal outcomes in patients with acute kidney injury

    FATMA AFRANUR SÖNMEZ ÖZGÜR

    Tıpta Uzmanlık

    Türkçe

    Türkçe

    2025

    İç HastalıklarıSağlık Bilimleri Üniversitesi

    İç Hastalıkları Ana Bilim Dalı

    DOÇ. DR. EZGİ ÇOSKUN YENİGÜN

    DOÇ. DR. ENES SEYDA ŞAHİNER

  5. Yoğun bakımda yatan hastalarda uzamış endotrakeal entübasyonun neden olduğu dil ödeminin ultrasonografi ile tespit edilmesi

    Detection of tongue edema caused by prolonged endotracheal intubation by ultrasonography in intensive care patients

    HASAN HÜSEYİN BAYRAM

    Tıpta Uzmanlık

    Türkçe

    Türkçe

    2021

    Anestezi ve ReanimasyonSelçuk Üniversitesi

    Anesteziyoloji ve Reanimasyon Ana Bilim Dalı

    DOÇ. DR. İBRAHİM ÖZKAN ÖNAL