Geri Dön

Tümör mikroçevresinde bulunan CD66b+ monositik hücrelerinin fenotiplenmesi ve fonksiyonel olarak incelenmesi

Tümör mikroçevresinde bulunan CD66b+ monositik hücrelerinin fenotiplenmesi ve fonksiyonel olarak incelenmesi

  1. Tez No: 960593
  2. Yazar: HAMDULLAH YANIK
  3. Danışmanlar: PROF. DR. GÜNEŞ ESENDAĞLI
  4. Tez Türü: Doktora
  5. Konular: Allerji ve İmmünoloji, Allergy and Immunology
  6. Anahtar Kelimeler: Belirtilmemiş.
  7. Yıl: 2025
  8. Dil: Türkçe
  9. Üniversite: Hacettepe Üniversitesi
  10. Enstitü: Sağlık Bilimleri Enstitüsü
  11. Ana Bilim Dalı: Temel Onkoloji Ana Bilim Dalı
  12. Bilim Dalı: Tümör Biyolojisi ve İmmünolojisi Bilim Dalı
  13. Sayfa Sayısı: 151

Özet

Monositler doğal ve edinsel bağışıklık sistemi arasında köprü görevi görmektedir. Bu hücreler, tümör mikroçevrsinden salınan büyüme faktörleri ve sitokinlerden etkikenir iken aynı zamandan bu mikroçevrenin yapılmında ve tekrar düzenlenmesinde aktif rol oynarlar. Salgıladıkları sitokin ve büyüme hormanları ile tümörün damarlanıp büyümesine yardımcı oluyor iken, aynı zamanda tümör antijenlerini T hücrelere sunarak anti-tümör yanıtın oluşamasında da etkilidirler. Bu durum monositlerin dışardan gelen uyarılara karşı her zaman açık olması ile ilgilidir. Kanser ve kronik inflamasyon gibi kan hücre üretimlerinin artığı durumlarda bu hücrelerin alttipleri arasında da dinamik bir geçiş söz konusudur. Monositler ele alındığında, bu alt hücre tipleri LPS reseptörü CD14 ve CD16 yüzey belirteçlerini bulundurma miktarlarına göre gruplara ayrılır. CD14++ CD16- hücreler klasik, CD14++CD16+ hücreler ara-geçiş ve CD14+CD16++ hücreler klasik olmayan monositler olarak adlandırılır. Bu monosit alt tipleri yüzey belirteçlerine ek olarak fonksiyonel olarakta farklılık göstermektedir. Bu hücre alttiplerine ek olarak yeni bir monosit alttipi keşif edilmiştir. Bu hücre alttipinde CD14 ile birlikte yüzeylerinde CD66b moleküllerini taşıdıkları bulunmuştur ve bu hücreler diğer monosit alt popülasyoları ile karşılaştırıldığı zaman daha yüksek düzeyde fagasitoz, migrasyon ve adezyon yeneklerine sahiplerdir ve bu yeteneklerin dışında T hücre çoğalmasını desteklerken, yüksek miktrarda IFN-γ salgıladıkları da bilinmektedir. Yüksek miktarda CD66 ifadesine sahip bu hücreleri taşıyan kanser hastalarında, bu hücreler sağ kalımı desteklediği görülmektedir. Sonuç olarak, CD66+ pozitif monositik hücreler, immün baskılmanın tersine sağ kalıma destek olan miyeloid kökenli bir hücre grubudur. Yapacağımız bu çalışmada tümör mikroçevresinden eldesi gerçekleşen CD66b+ monositik hücrelerin fenotipik ve fonksiyonel olarak çalışıması amaçlanmaktadır. Önerilen projede meme ve kolon kanseri hastalarından alınan kan ve tümör dokusundan izole edilen hücrelerin yüzey belirteçlerine göre farklı popülasyonlardaki yüzde dağılımı iki farklı kanser tipi ile karşılaştırılmalı olarak yapılacaktır. Bu kampsamda CD45, CD14, CD16, CD66b, CD206, CD163, HLA-DR, CD80, CD86 gibi miyeloid yüzey belirteçleri uygun renklerde kombinlenerek immünfenotiplenmesi ve saflaştırıması akım sitometri kullanılarak yapılacaktır. Daha sonra saflaştırılan hücrelerin T lenfosit çoğalması ve bu hücrelerin sitokin salınım kapasitesine etkisine bakılacaktır. Bu analizlere ek olarak bu hücre alt tipinin migrasyon ve tutunma özellikleri akış altında ve durgun koşullarda mikroakışkan sistemler kullanılarak incelenecektir.

Özet (Çeviri)

Monocytes act as a bridge between the natural and adaptive immune system. While these cells are affected by growth factors and cytokines released from the tumor microenvironment, they also play an active role in the construction and remodeling of this microenvironment. While helping the tumor to vascularize and grow with the cytokines and growth hormones they secrete, they are also effective in preventing an anti-tumor response by presenting tumor antigens to T cells. This is related to the fact that monocytes are mostly open to external stimuli. In cases where blood cell production increases such as cancer and chronic inflammation, there is a dynamic transition between subtypes of these cells. With regard to monocytes, these sub-cell types are grouped according to the CD14 and CD16 surface markers. CD14 ++ CD16- cells are called classical, CD14 ++ CD16 + cells are called intermediate and CD14 + CD16 ++ cells are called non-classical monocytes. These monocyte subtypes differ functionally in addition to surface markers. In addition to these cell subtypes, a new monocyte subtype has been discovered. It has been found that in this cell subtype, along with CD14, they carry CD66b molecules on their surface, and these cells have higher levels of phagocytosis, migration and adhesion when compared to other monocyte subpopulations, and apart from these abilities, they are known to secrete high amounts of IFN-while supporting T cell proliferation. In cancer patients who carry these cells with high levels of CD66 expression, these cells appear to support survival. In conclusion, CD66 + positive monocytic cells are a group of myeloid origin cells that support survival as opposed to immune suppression. In this study, it is aimed to function phenotypically and functionally of CD66b + monocytic cells obtained from the tumor microenvironment. In the proposed project, the percentage distribution of cells isolated from blood and tumor tissue taken from breast and colon cancer patients in different populations according to surface markers will be compared with two different types of cancer. In addition, myeloid surface markers such as CD45, CD14, CD16, CD66b, CD206, CD163, HLA-DR, CD80, CD86 will be combined in appropriate colors, and immunophenotyping and purification will be done using flow cytometry. Then, T lymphocyte proliferation of the purified cells and their effect on the cytokine release capacity of these cells will be examined. In addition to these analyzes, the migration and adhesion properties of this cell subtype will be examined using microfluidic systems under flow and in stagnant conditions.

Benzer Tezler

  1. Makrofaj siglec-10 – CD24 tümör 'beni yeme' sinyalinin 12e9 monoklonal antikoru ile immunoterapötik hedeflenmesi

    Immunotherapeutic targeting of macrophage siglec10- tumor CD24 'DON'T EAT ME' signalling by 12E9 monoclonal antibody

    SEBİHA ESRA KOÇAK

    Yüksek Lisans

    Türkçe

    Türkçe

    2022

    Tıbbi BiyolojiAnkara Üniversitesi

    Tıbbi Biyoloji Ana Bilim Dalı

    PROF. DR. ASUMAN SUNGUROĞLU

  2. Mikozis fungoides mikroçevresinde bulunan dermal fibroblastların anti-tümör immün yanıta etkisi

    The effect of dermal fibroblasts in mycosis fungoides microenvironment on antitumor immune response

    BURCU BEKSAÇ

    Doktora

    Türkçe

    Türkçe

    2017

    Allerji ve İmmünolojiHacettepe Üniversitesi

    Tümör Biyolojisi ve İmmünolojisi Ana Bilim Dalı

    PROF. DR. DİCLE GÜÇ

  3. Prostat kanserinde TLR agonistlerinin M1, M2 makrofaj polarizasyonunda rolü

    The role of TLR agonists in M1, M2 macrophage polarization in prostate cancer

    SOMAIYEH MALEKGHASEMI

    Yüksek Lisans

    Türkçe

    Türkçe

    2019

    OnkolojiHacettepe Üniversitesi

    Temel Onkoloji Ana Bilim Dalı

    DR. ÖĞR. ÜYESİ GÜRCAN GÜNAYDIN

  4. Köpeklerde derinin epitelyal ve mezenşimal tümörlerinde sitotoksik CD8+ t lenfositler/t düzenleyici hücre oranının önemi

    The importance of cytotoxic CD8 + t- lymphocytes / t regulatory cell ratio in epithelial and mesenchymal tumors of the skin in dogs

    OKAN KAHRAMAN

    Doktora

    Türkçe

    Türkçe

    2024

    Veteriner HekimliğiSelçuk Üniversitesi

    Veterinerlik Patolojisi Ana Bilim Dalı

    PROF. DR. ÖZGÜR ÖZDEMİR

  5. Investigation of lung cancer cell culture supernatants activated with tlr agonists effect on macrophage polarization

    TLR agonistleri ile aktive olan akciğer kanseri hücre kültür süpernatanlarının makrofaj polarizasyonuna etkisinin araştırılması

    BEHNAM AHMADZADEH

    Yüksek Lisans

    İngilizce

    İngilizce

    2018

    Moleküler TıpHacettepe Üniversitesi

    Temel Onkoloji Ana Bilim Dalı

    PROF. DR. DİCLE GÜÇ

    DR. HANDE CANPINAR