Geri Dön

İç hastalıkları yoğun bakım ünitelerinde güneş ışığının ve daimi refakatçi faktörünün deliryum üzerine etkisi

The effect of sunlight and the presence of companions on the presence or absence of delirium in patients receiving treatment in the intensitive care unit

PDF İndir

  1. Tez No: 962609
  2. Yazar: MUHAMMED HÜSEYİN YILMAZ
  3. Danışmanlar: DR. ÖĞR. ÜYESİ NURAY YILMAZ ÇAKMAK, DR. AHMET GÖKHAN AKDAĞ
  4. Tez Türü: Tıpta Uzmanlık
  5. Konular: İç Hastalıkları, Internal diseases
  6. Anahtar Kelimeler: Belirtilmemiş.
  7. Yıl: 2025
  8. Dil: Türkçe
  9. Üniversite: Sağlık Bilimleri Üniversitesi
  10. Enstitü: Ankara Bilkent Şehir Hastanesi
  11. Ana Bilim Dalı: İç Hastalıkları Ana Bilim Dalı
  12. Bilim Dalı: Belirtilmemiş.
  13. Sayfa Sayısı: 64

Özet

Amaç: Çalışmamızda Ankara Bilkent Şehir Hastanesi Dahili Yoğun Bakım Ünitelerinde yatan hastalarda deliryum gelişimi, klinik seyri ve prognoza etki eden faktörlerin araştırılması amaçlandı. Gereç ve Yöntem: Prospektif çalışmamızda 1/03/2024 tarihi ile 1/08/2024 tarihleri arasında 372 hasta incelendi. Dışlama kriterleri sonrası 181 hasta çalışmaya dahil edildi. Hastaların yaş, cinsiyet, bilinen hastalıkları, kullandığı ilaçları, başvuru sebepleri, vital bulguları ve laboratuvar değerleri ve deliryum gelişimi incelendi. Bulgular: Çalışmaya dahil edilen 181 hastanın ortalama yaşı(±SS) 67,3 ± 16 yıl olup bu hastaların %50,83'ü (n92) erkek, vücut kitle indeksi ortalaması 25,8'dir. Sigara kullanan hasta oranı %25 (n52), alkol kullanan hasta oranı %7,14 (n16) antiepileptik, antidepresan, antipsikotik kullanım öyküsü olanlar %14,44 (n26) olarak tespit edilmiştir. Çalışmaya dahil edilen hastalarda CCI medyan değeri 6 (5) tespit edilmiştir. APACHE 2 medyan değeri 10(6) olarak tespit edilmiştir. SOFA skorlaması medyan değeri 2(3) tespit edilmiştir. SAPS 2 medyan değeri 34(10) olarak tespit edilmiştir. Çalışmaya alınan hastaların kronik hastalıkları sırasıyla diabetes mellitus (DM) %48,07 (n87), hipertansiyon (HT) %54,14 (n98), kronik böbrek hastalığı (KBH) %18,23 (n33), kronik karaciğer hastalığı (KKC) %10,5 (n19), koroner arter hastalığı (KAH) %39,23 (n71), serebrovasküler olay (SVO) %11,05 (n20), obstrüktif akciğer hastalığı %14,36 (n26), kanser varlığı %21,55 (n 39), İnsan Bağışıklık Yetmezliği Virüsü (HIV) %0,55 (n1) olarak tespit edilmiştir. Hastaların Yoğun bakım yatış sebeplerine bakıldığında sırasıyla endokrin elektrolit bozuklukları %17,13 (n31), akut böbrek yetmezliği ve renal replasman tedavisi ihtiyacı %21,55 (n39), enfeksiyon, sepsis, hipovolemi %14,92 (n27), GİS hastalıkları %45,86 (n83), kalp yetmezliği veya solunum yetmezliği %13,26 (n24) diğer nedenlerle yatan hastalar ise %13,26 (n24) olarak bulunmuştur. Yaş (p=00,1), APACHE 2 (p =0,006), SVO öyküsü (p =0,004), akut böbrek yetmezliği ve renal replasman tedavisi endikasyonu ile yoğun bakım yatışı (p=0,047) ile güneş ışığı maruziyetinin olmaması (p=0,038), refakatçi bulundurulmaması (p=0,010) değerlendirildiğinde bu gruplarda deliryum gelişme oranı istatiksel olarak anlamlı bulundu. Sonuç: Deliryum yoğun bakım ünitelerinde sık görülen, ani gelişen, kişinin farkındalığında değişikliklere sebep olan, dalgalı seyirle birlikte biliş ve dikkatte bozulmayla karakterize olan nöropsikiyatrik bir bozukluktur. Yoğun bakım ünitesindeki deliryum, hastanede kalış süresinin uzaması, daha uzun mekanik ventilasyon süresi, yeniden entübasyon ve kognitif bozuklukların artması gibi daha kötü sonuçlarla ilişkilidir. Yoğun bakım hastalarının prognozu dikkate alındığında, hastaların bulunacağı alanların hastaların sirkadyen ritmi bozulmayacak şekilde tasarlanması ve buna uygun çevresel elemanların planlanması gerektiğini göstermektedir. Yoğun bakım ünitelerinde hastaların çevresel ve sosyal iletişiminin desteklenmesi yer ve zaman oryantasyonunu sağlayabilecek saat, takvim, tv gibi çevresel elemanlar ile hastanın bilişsel fonksiyonlarının desteklenmesi gerekmektedir.

Özet (Çeviri)

Aim: Delirium is a disorder frequently observed in intensive care units, characterised by sudden onset, changes in the person's awareness, and fluctuations in the course, along with disturbances in cognition and attention. Delirium in the intensive care unit is associated with adverse outcomes such as prolonged hospital stay, longer mechanical ventilation duration, re-intubation, increased cognitive impairments, delayed recovery, and high mortality. In our study, we aimed to investigate the development of delirium, clinical course, and factors affecting prognosis in patients admitted to the Internal Intensive Care Units of Ankara Bilkent City Hospital. Materials and Methods: In our prospective study, 372 patients were examined between the dates of 01/03/2024 and 01/08/2024. After applying the exclusion criteria, 181 patients were included in the study. Age, gender, known diseases, medications used, reasons for admission, vital signs, laboratory values, and the development of delirium were examined. Findings: The mean age of the 181 patients was 67,3±16 years, and %50,83 (n 92) were male. The average body mass index of the 181 patients included in the study was 25.8 the percentage of patients who smoke was %25 (n52) the percentage of patients who consume alcohol was 7.14% (n=16), and the history of using antiepileptic, antidepressant, and antipsychotic medications was %14,44 (n26), The average CCI used to predict 1-year mortality in the patients included in the study was found to be 6.02±3.4. The average APACHE-2 mean score was determined to 10(6). The average SOFA mean score has been determined to be 2(3). The average score of the SAPS-2 score scale has been determined to be 34(10). The chronic diseases of the patients included in the study are as follows DM %48,07 (n 87), HT %54,14 (n 98), chronic kidney disease %18,23 (n 33), chronic liver disease %10,5 (n 19), chronic artery disease %39,23 (n 71), cerebrovascular disease %11,05 (n 20), obtructive lung disease %14,36 (n26), malignity %21,55 (n 39), HIV %0,55 (n 1). In our population, there wasn't any hematological malignancy case. When looking at the reasons for patients being admitted to the intensive care unit, respectively endocrin, electrolit deficiency %17,13 (n 31), acute renal failure and replacment terapy %21,55 (n 39), infection, sepsis and hypovolemia %14,92 (n 27), Gastrointestinal system disease %45,86 (n83), hearth and respiratuary failure %13,26 (n 24), other reasons %13,26 (n24). Conclusion: Delirium is a common neuropsychiatric syndrome in intensive care units (ICUs), characterized by an acute onset, fluctuating course, disturbances in attention and cognition, and altered levels of consciousness. ICU delirium is strongly associated with adverse clinical outcomes, including prolonged hospital and ICU stay, extended duration of mechanical ventilation, increased risk of reintubation, and long-term cognitive impairment. Given the critical prognosis of ICU patients, it is essential to design care environments that support the preservation of circadian rhythms. This includes the integration of environmental features such as exposure to natural light, orientation tools (e.g., clocks, calendars, televisions), and facilitated social interaction, which may contribute to improved cognitive function and better orientation in time and space. Supporting such non-pharmacological strategies should be considered a key component in the prevention and management of ICU delirium.

Benzer Tezler

  1. Tez No

    788099

    İç hastalıkları ve nöroloji yoğun bakım ünitelerinde yatan 65 yaş ve üstü hastalarda uygunsuz ilaç kullanım prevalansının stopp-start kriterleri açısından değerlendirilmesi

    Evaluation of the prevalance of inappropiate drug use in patients aged 65 and over hospitalized in internal medicine and neurology intensive care units according to stopp-start criteria

    AYŞEGÜL ÖZDAĞ ERDİL

    Doktora

    Türkçe

    Türkçe

    2023

    Eczacılık ve FarmakolojiGazi Üniversitesi

    Tıbbi Farmakoloji Ana Bilim Dalı

    PROF. DR. HAKKI ZAFER GÜNEY

  2. Tez No

    272097

    Acinetobacter bakteriyemisi olan hastalarda risk faktörlerinin ve izolatların antimikrobiyal duyarlılıklarının araştırılması

    Investigation of the risk factors and antimicrobial susceptibilities of the isolates in patients with acinetobacter bacteremia

    BERİVAN BİTİK

    Tıpta Uzmanlık

    Türkçe

    Türkçe

    2010

    Klinik Bakteriyoloji ve Enfeksiyon HastalıklarıHacettepe Üniversitesi

    İç Hastalıkları Ana Bilim Dalı

    PROF. DR. MURAT AKOVA

    YRD. DOÇ. DR. SİBEL AŞÇIOĞLU

    DR. BELGİN ALTUN

  3. Tez No

    964601

    Yoğun bakım ünitesinde yatan hasta yakınlarının spiritüel iyi oluş ve algılanan stres düzeyleri arasındaki ilişkinin belirlenmesi

    Examining the correlation between spiritual well-being and perceived stress levels among relatives of patients admitted to the intensive care unit

    MELEK CİHAN ÇOLAKOĞLU

    Yüksek Lisans

    Türkçe

    Türkçe

    2025

    HemşirelikKaradeniz Teknik Üniversitesi

    İç Hastalıkları Hemşireliği Ana Bilim Dalı

    DOÇ. DR. SEÇİL GÜLHAN GÜNER

  4. Tez No

    108042

    Chlamydia pneumoniae ve herpesvirüsleri infeksiyonu ile koroner arter hastalığı ilişkisi

    Relationship between chlamydia pneumoniae , herpesvirus infection and coronary artery disease

    ÖMER FARUK YOLCU

    Tıpta Uzmanlık

    Türkçe

    Türkçe

    2001

    KardiyolojiAnkara Üniversitesi

    İç Hastalıkları Ana Bilim Dalı

    PROF.DR. GÜNEŞ AKGÜN

  5. Tez No

    393888

    Yoğun bakım ünitesinde yatan hastalarda trombositopeni sıklığı ve trombositopeni gelişimini etkileyen faktörlerin değerlendirilmesi

    Incidence of thrombocytopenia in patients hospitalized in the intensive care unit and evaluation of factors affecting the development of thrombocytopenia

    MÜCAHİT MUSTAFA KAYA

    Tıpta Uzmanlık

    Türkçe

    Türkçe

    2014

    HematolojiErciyes Üniversitesi

    İç Hastalıkları Ana Bilim Dalı

    DOÇ. DR. RAMAZAN COŞKUN

Geri Dön