1877-1878 Osmanlı-Rus Savaşı ile başlayan Kafkas göçleri
Caucasian migrations triggered by the 1877–1878 Ottoman-Russian War
- Tez No: 965202
- Danışmanlar: PROF. DR. HASİP SAYGILI
- Tez Türü: Yüksek Lisans
- Konular: Tarih, History
- Anahtar Kelimeler: Belirtilmemiş.
- Yıl: 2025
- Dil: Türkçe
- Üniversite: Fatih Sultan Mehmet Vakıf Üniversitesi
- Enstitü: Lisansüstü Eğitim Enstitüsü
- Ana Bilim Dalı: Tarih Ana Bilim Dalı
- Bilim Dalı: Tarih Bilim Dalı
- Sayfa Sayısı: 80
Özet
1877-1878 Osmanlı-Rus Savaşı, Osmanlı İmparatorluğu açısından siyasi ve coğrafi anlamda önemli kayıplara yol açmış; savaş sonrası imzalanan Ayastefanos ve Berlin Antlaşmaları ile Batum, Kars ve Ardahan'ın da Rusya'ya bırakılmasıyla Osmanlı'nın Kafkasya'daki egemenliği sona ermiştir. Rusya'nın bu yeni topraklarda uyguladığı asimilasyon ve baskı politikaları, özellikle Müslüman ve Türk nüfus üzerinde yoğunlaşmış, bu halklar kitlesel olarak Osmanlı topraklarına göç etmeye zorlanmıştır. Göç süreci, ciddi sağlık ve lojistik sorunları beraberinde getirmiş; açlık, hastalık ve salgınlar nedeniyle yüksek can kayıpları yaşanmıştır. Osmanlı yönetimi, salgınların yayılmasını önlemek amacıyla karantina uygulamalarına başvurmuş; ancak özellikle İstanbul gibi merkezi yerleşimlerde salgınların önüne geçilememiştir. İstanbul, yoğun göç akını nedeniyle demografik, sosyal ve ekonomik sorunlarla karşı karşıya kalmıştır. Göçmen meselesi, Sultan II. Abdülhamid'in doğrudan ilgilendiği konular arasında yer almış; mevcut Muhacirin Komisyonu'nun yetersiz görülmesi üzerine bizzat sultanın başkanlık ettiği Umum Muhacirin Komisyonu kurulmuştur. Bu yeni yapı, göçmenlerin geçici ihtiyaçlarının karşılanması ve kalıcı iskânlarının sağlanması amacıyla faaliyet göstermiştir. Göçmenler, sadece demografik değil, aynı zamanda ekonomik açıdan da Osmanlı için önemli bir kaynak olarak değerlendirilmiştir. Tarımsal üretim ve zanaat faaliyetleri yoluyla göçmenlerin üretici nüfusa katılımı teşvik edilmiş; bu doğrultuda vergi ve askerlik muafiyetleri gibi çeşitli teşvikler sağlanmıştır. İskân politikalarında ise iki temel yöntem benimsenmiştir: Göçmenlerin mevcut yerleşim yerlerine dağıtılması ve yeni yerleşim alanları oluşturulması. Devlet, düşük maliyet nedeniyle ilk yöntemi tercih etmiş, ancak göçmenler çoğunlukla kendi topluluklarıyla bir arada yerleşmeyi talep etmiştir. Bu durum, etnik yoğunlaşmanın doğurabileceği güvenlik riskleri açısından devlet nezdinde tedirginlik yaratmıştır. Başlangıçta göçmenlere yardım eden yerli halk ise zamanla sürecin uzaması, ekonomik yüklerin artması ve göçmen sayısının sürekli yükselmesi nedeniyle desteğini azaltmıştır.
Özet (Çeviri)
The 1877–1878 Ottoman-Russian War resulted in significant political and territorial losses for the Ottoman Empire. Following the war, the Treaties of San Stefano and Berlin led to the cession of Batumi, Kars, and Ardahan to the Russian Empire, effectively terminating Ottoman sovereignty in the Caucasus. Russia's assimilation and oppressive policies in these newly acquired territories, particularly targeting the Muslim and Turkic populations, compelled these communities to migrate en masse to Ottoman lands. The migration process brought with it severe health and logistical challenges. Widespread hunger, disease, and epidemics caused substantial loss of life. In an effort to curb the spread of epidemics, the Ottoman authorities implemented quarantine measures; however, these measures proved insufficient, particularly in major urban centers such as Istanbul. The city faced a range of demographic, social, and economic challenges as a result of the mass influx of migrants. The issue of migration became a matter of direct concern for Sultan Abdulhamid II. Finding the existing Commission for Immigrants (Muhacirin Komisyonu) inadequate, the Sultan established the General Commission for Immigrants (Umum Muhacirin Komisyonu), which he personally oversaw. This new institution aimed to address both the immediate needs of migrants and to ensure their permanent settlement. Migrants were not only seen as a demographic element but also as a significant economic resource for the empire. Their integration into agricultural production and artisanal industries was encouraged, and various incentives were provided, including exemptions from taxes and military service. Two primary strategies were adopted in the settlement policies: dispersing migrants among existing settlements and establishing new residential areas. Due to cost-efficiency, the state prioritized the former method. However, migrants frequently preferred to settle among their own communities, which raised concerns within the state regarding the potential security risks posed by ethnic concentration. Although the local population initially supported the migrants, this support diminished over time due to the prolonged nature of the migration process, increased economic burdens, and the continuously rising number of arrivals.
Benzer Tezler
- Kafkasya'dan Tokat'a göçler ve muhacirlerin sosyo-kültürel entegrasyonları (1877-1914)
Emigrations from Caucasia to Tokat and social-cultural integrations of emigrants during the period of 1877-1914
SÜLEYMAN SİNİN
Yüksek Lisans
Türkçe
2018
TarihTokat Gaziosmanpaşa ÜniversitesiTarih Ana Bilim Dalı
PROF. DR. MUSTAFA ÇOLAK
- Kafkasya'dan Muş yöresine göçler ve iskan
The mi̇grati̇ons from Caucasi̇a to Muş regi̇on and settlement (1865-1905)
AHMET ÖZTÜRK
Yüksek Lisans
Türkçe
2017
SosyolojiBitlis Eren ÜniversitesiTarih Ana Bilim Dalı
YRD. DOÇ. DR. SERAP TOPRAK
- 19. yüzyılda Çıldır Sancağı'nın idari yapısı
19. century Çıldır administrative structure of the Sandzak
BAHATTİN KILIÇ
- 1877-1878 Osmanlı Rus Savaşı'nda asâkir-i muavene birlikleri (Kafkas Cephesi örneği)
In the Ottoman-Russian War of 1877-1878 asakir-i muavene troops (Example of the Caucasian Front)
ZEHRA HALAVURT
Yüksek Lisans
Türkçe
2024
Tarihİstanbul ÜniversitesiYakınçağ Tarihi Ana Bilim Dalı
DOÇ. DR. MUSTAFA TANRIVERDİ
- Kocaeli-Kartepe-Uzuntarla mahallesi monografisi
Kocaeli-Kartepe-Uzuntarla district monography
MESUDE ÇETİNBAŞ
Yüksek Lisans
Türkçe
2022
DilbilimDüzce ÜniversitesiKafkas Dilleri ve Kültürleri Ana Bilim Dalı
PROF. DR. MİRA KHACHEMİZOVA