Geri Dön

Ratlarda abdominal periton tabakasının sütüre edilip edilmemesinin postoperatif adezyon oluşumundaki etkisi

Başlık çevirisi mevcut değil.

  1. Tez No: 99061
  2. Yazar: FİKRİ ORDU
  3. Danışmanlar: Belirtilmemiş.
  4. Tez Türü: Tıpta Uzmanlık
  5. Konular: Genel Cerrahi, General Surgery
  6. Anahtar Kelimeler: Belirtilmemiş.
  7. Yıl: 2000
  8. Dil: Türkçe
  9. Üniversite: Sağlık Bakanlığı
  10. Enstitü: Ankara Eğitim ve Araştırma Hastanesi
  11. Ana Bilim Dalı: Genel Cerrahi Ana Bilim Dalı
  12. Bilim Dalı: Belirtilmemiş.
  13. Sayfa Sayısı: 41

Özet

ÖZET Ankara Eğitim ve Araştırma Hastanesi laboratuvannda yapılan bu deneysel çalışmanın amacı abdominal peritonun sütüre edilip edilmemesinin postoperatif adezyon oluşumununa etkisinin araştırılmasıdır. Çalışmada kullanılan deneklerin bir grubunun peritonları sütüre edilmeden kapatıldı. Bu esnada batm ön duvarında 1-3 cm 2 ük periton defekti oluşturuldu. Bu grupdaki ratlar da eşit olarak iki subgruplara bölündüler. Birinci bölümdeki ratlar postoperatif 7. günde diğer bölümdekiler ise postoperatif 14. günde reopere edildiler. Makroskopik olarak yapışıklık postoperatif 7. günde %20 iken postoperatif 14. günde ise %10 bulundu. Ortalama %1 5 olarak saptandı. Oluşturulan peritoneal defektlerin tamamen iyileştiği komşu periton dokusu ile aynı görünümde olduğu görüldü. Diğer ikinci grup ise 8 'er ratlık olmak üzere 5 adet subgruplara bölündüler. Bu subgruplarda ratlann batını kapatılırken periton tabakası katgüt, krome katgüt, ipek, vicryl® ve prolen® ile sütüre edilerek kapatıldılar. Bu esnada abdominal ön duvar periton katmın her dört kadrana 1-2 cm2'lik defekt oluşturulduktan sonra buraya ve çekum serozasına birer adet sürür konuldu. Sekiz' er ratlık serilerin periton tabaksınm yansı tek tek diğer yansı ise devamlı sürürler olarak kapatıldılar. Yine bu serinin yansı postoperatif 7. günde diğer yansı ise postoperatif 14. günde reopere edildiler. Sürürlerin devamlı olarak konulan serilerde yapışıklık oranın %90 olurken tek tek konulan serilerde ise %50 olduğu görüldü. Burada devamlı olarak konulan serilerdeki yapışıklık oranın yüksek olmasının sebebinin iskemik dokuya bağlı mflcroabselerin varlığı olduğu görüldü. Peritonlan kapatılanlarda ortalama yapışıklık oranı %70 olarak bulundu. Batın ön duvannada oluşturulan defektlerin iyileştiği, buraya konulan tek sürürlerin 6 adetinde ve çekum serozasına konulanlarda ise 4 adet rat'da yapışıklık olduğu gözlendi. Çekumdaki yapışıklıkların hepsinde prolen 3*5sütür materyalleri mevcuttu. Yapışıklık sebebi olarak da prolen düğüm uçlarının yarattığı granulom nedeni ile omentumun olaya katılması ile açıklandı. Burada oluşan yapışıklığın prolen sütür materyalin kendi yapısına bağlı olmadığını HI. Grup çalışmamız doğruladı. Sağ ve sol kadranlara 1-2 cm2 lik defekt oluşturularak buraya periton altoda olacak şekilde prolen mesh yerleştirildi. Sol kadrana yerleştirilen prolen mesbler, uzun ve periton içerisinde kalacak şekilde bir adet prolen sütür materyali ile iskemi yaratmadan üst kenarından tesbit edildi. Sağ kadrana yerleştirilen prolen mesh ise herhangi bir sütür materyali ile tesbit edilmedi. Postoperatif 14. günde reopere edildiğinde yapışıklık, tesbit edilen prolen mesh' in üst kenarında ve altısında görülürken, tesbit edilmeyen prolen meshlerde görülmedi Prolen mesh' in üzerini periton katı ile örtüldüğü görüldü (Tablo- 10) Mikroskopik incelemede periton tabakası sürüre edilmeden batın duvarı kapatılan grupda yabancı cisim hücreleri ve ütihabi hücreler rninimal düzeyde olurken, kollajen bağ dokusunun ve vasküler yapıların oluştuğu görüldü. Peritonları yukarıdaki belirtilen sürürler ile kapatılan serilerde ise; Postoperatif 7. günde yabancı cisim dev hücrelerin ve iltihabi hücrelerin (PMNL, Monosit ve EozinofiT) yoğun olurken, kollajen dokuların minimal olduğu, posroperatif 14. günde ise iltihabi hücrelerin azaldığı görülürken, yabancı cisim dev hücrelerin devam ettiği ve kollajen bağ dokusunun artttığı izlenildi. Peritonları açık olarak bırakılan grubla, peritonları çeşitli sütür materyalleri ile kapatılan grup arasmda, açık olanın lehine %55 oranında yapışma azlığı tesbit edildiBu sonuç istatistiksel olarak anlamlı bulundu.(p

Özet (Çeviri)

Özet çevirisi mevcut değil.

Benzer Tezler

  1. Deneysel sıçan modelinde sistemik meperidin uygulamasının fasya iyileşmesi üzerine etkilerinin araştırılması

    An experimental rat model; effects of systemic application of meperidine on fascial wound healing

    EMİNE ŞENSOY

    Tıpta Uzmanlık

    Türkçe

    Türkçe

    2013

    Genel CerrahiErciyes Üniversitesi

    Genel Cerrahi Ana Bilim Dalı

    DOÇ. DR. ALPER CELAL AKCAN

  2. Ratlarda deneysel olarak oluşturulan intraabdominal adezyonların önlenmesinde koenzim Q10' nin etkisinin incelenmesi

    The investigation of the effect of coenzyme Q10 in preventing experimental intraabdominal adhesions in rats

    MUZAFFER MUAZZEZ CANGÜL

    Tıpta Uzmanlık

    Türkçe

    Türkçe

    2017

    Genel CerrahiÇanakkale Onsekiz Mart Üniversitesi

    Genel Cerrahi Ana Bilim Dalı

    YRD. DOÇ. DR. ŞÜKRÜ TAŞ

  3. Ratlarda periton fibrozisi gelişimini önlemede irbesartan ve spironolaktonun etkileri

    The efficacy of irbesartan and spironolactone in preventing peritoneal fibrosis in rats

    İSMAİL RIFKI ERSOY

    Tıpta Yan Dal Uzmanlık

    Türkçe

    Türkçe

    2002

    NefrolojiDokuz Eylül Üniversitesi

    İç Hastalıkları Ana Bilim Dalı

    PROF. DR. TANER ÇAMSARI

  4. Ratlarda deneysel olarak gerçekleştirilen brid üzerine L karnitinin etkisi (deneysel çalışma)

    Effect of L carnite on brid in experimental rats (experimental study)

    REFET MURTEZANİ

    Tıpta Uzmanlık

    Türkçe

    Türkçe

    2023

    Genel CerrahiÇanakkale Onsekiz Mart Üniversitesi

    Genel Cerrahi Ana Bilim Dalı

    DOÇ. DR. ŞÜKRÜ TAŞ

  5. Ratlarda oluşturulan enkapsüle peritoneal fibrozis üzerine vasküler endotelyal büyüme faktör inhibitörü bevacizumab'ın etkisi

    The effect of vascular endothelial growtt factor inhibitor (bevacizumab) on sclerosing encapsulated fibrosis model in rats

    SİBEL ADA

    Tıpta Uzmanlık

    Türkçe

    Türkçe

    2011

    NefrolojiDokuz Eylül Üniversitesi

    İç Hastalıkları Ana Bilim Dalı

    PROF. DR. AYKUT SİFİL