Üniversite öğrencileri ile anoreksiya nervoza tanısı alan ve almayan bireylerde bağlanma biçimleri, kişilerarası şemalar ve yeme örüntüleri arasındaki ilişkiler
The Relationships between attachment styles, interpersonal seachemas and eating patterns in universty students, anorexic and non-anorexic individuals
- Tez No: 113406
- Danışmanlar: DOÇ. DR. GONCA SOYGÜT
- Tez Türü: Yüksek Lisans
- Konular: Psikoloji, Psychology
- Anahtar Kelimeler: Belirtilmemiş.
- Yıl: 2002
- Dil: Türkçe
- Üniversite: Hacettepe Üniversitesi
- Enstitü: Sosyal Bilimler Enstitüsü
- Ana Bilim Dalı: Psikoloji Ana Bilim Dalı
- Bilim Dalı: Belirtilmemiş.
- Sayfa Sayısı: 173
Özet
Ill ÖZET Bu araştırmada, bağlanma biçimleri, kişilerarası şemalar ve yeme bozuklukları arasındaki ilişkilerin incelenmesi amaçlanmıştır. Bu doğrultuda iki aşamadan oluşan çalışmanın birinci aşamasının örneklemi, Hacettepe Üniversitesi, Orta Doğu Teknik Üniversitesi ve Ankara Üniversitelerinin değişik fakültelerinde öğrenim gören 430 kız öğrenciden oluşmuştur. Bu örnekleme, sosyodemografik özelliklerin aktarılması için kişisel bilgi formu; yeme bozukluğu belirtilerinin belirlenmesi için Yeme Tutum Testi (YTT); bağlanma biçimlerinin belirlenmesi için İlişki Ölçekleri Anketi (İÖA) ve kişilerarası şemaların değerlendirilmesi için de Kişilerarası Şemalar Ölçeği (KŞÖ) uygulanmıştır. Kişilerarası şemaların anne, baba ve arkadaş formlarının dostluk, düşmanlık, baskınlık ve pasiflik boyutları ile beklenen kişilerarası tepkilerin istenirlik düzeyleri ve bağlanma biçimleri araştırmanın iki bağımsız değişkenini oluşturmaktadır. Kişilerarası şemaların anne, baba ve arkadaş formlarının dostluk, düşmanlık, baskınlık ve pasiflik boyutları ile beklenen kişilerarası tepkilerin istenirlik düzeylerinin düşük - yüksek olarak iki düzeye; bağlanma biçimlerinin ise, güvenli - korkulu - saplantılı - kayıtsız olarak dört düzeye ayrılmıştır. Araştırmanın bağımlı değişkeni yeme davranışına yönelik tutumlardır. Uygulamalar sonucunda elde edilen verilere 2X4 faktörlü araştırma desenine uygun varyans analizi uygulanmıştır. Ayrıca, kişilerarası şemalar, bağlanma biçimleri ve yeme örüntüleri arasındaki ilişkiler, Pearson Momentler Çarpımı Korelasyonu ile analiz edilmiştir. Birinci aşamanın sonuçlarına göre, farklı bağlanma biçimleri ve sağlıksız yeme örüntüleri arasında anlamlı farklılıklar gözlenmiştir. Kayıtsız bağlanma biçimine sahip kişilerin korkulu ve güvenli bağlanma biçimine sahip kişilere göre, daha fazla işlevsel olmayan yeme örüntüleri sergiledikleri bulunmuştur. Diğer yandan, saplantılı bağlanma biçimine sahip bireylerin, korkulu bağlanma biçimine sahip bireylere göre, daha fazla işlevsel olmayan yeme örüntüleri sergiledikleri belirlenmiştir. Bu çalışmada elde edilen diğer bir bulgu, işlevsel olmayan kişilerarası şemalar ile güvensiz bağlanma biçimlerinin ilişkili olduğudur. Bir diğer sonuç olarak, işlevsel olmayan kişilerarası şemalar ve sağlıksız yeme örüntülerinin ilişkili olduğu bulunmuştur. Bir başka sonuç olarak, işlevsel olmayan yeme örüntüleri ve güvensiz bağlanma biçimlerinin ilişkili olduğu elde edilmiştir. Araştırmanın ikinci aşamasının örneklemi, SSK Ankara Eğitim Hastanesi ve Hacettepe Üniversitesi Hastanesi 'nde anoreksiya nervoza tanısı alarak tedavi görmekte olanIV 17 kadın vakadan oluşmuştur. Kontrol grubunda yer alan katılımcılar ise birinci grupta yer alanların yaş, eğitim düzeyi, medeni durum, en uzun süre yaşadıkları yer, anne babalarının eğitim durumu ve anne babaların birliktelikleri ile benzer özellikler taşıyan 25 bireyden oluşturulmuştur. Anoreksiya nervoza tanısı ve bağlanma biçimleri araştırmanın iki bağımsız değişkenini oluşturmaktadır. Anoreksiya nervoza tanısının olup olmaması olarak iki düzeyi, bağlanma biçimlerinin ise, güvenli - korkulu - saplantılı - kayıtsız olarak dört düzeyi bulunmaktadır. Araştırmanın bağımlı değişkeni; kişilerarası şemaların anne, baba ve arkadaş formlarının dostluk, düşmanlık, baskınlık ve pasiflik boyutları ile beklenen kişilerarası tepkilerin istenirlik düzeyleridir. Uygulamalar sonucunda elde edilen verilere 2X4X3 son faktörü tekrar ölçümlü araştırma desenine uygun varyans analizi uygulanmıştır. Tekrar ölçüm olarak ele alınan önemli diğerleri değişkeninin ise anne baba ve arkadaş olmak üzere üç düzeyi bulunmaktadır. Ayrıca, bağlanma biçimlerinin, anoreksik olan ve olmayan bireyleri ayırt etme gücünün incelenebilmesi için Kanonik Diskriminant Analizi uygulanmıştır. İkinci aşamanın sonuçlarına göre, anoreksiya nervoza tanısının varlığı ve kişilerarası şemaların çeşitli boyutları arasında anlamlı farklılıklar gözlenmiştir. Düşmanlık boyutunda tüm katılımcıların arkadaşlarına göre, babalarından daha fazla tamamlama tepkisi bekledikleri belirlenmiştir. Diğer yandan, baskınlık boyutunda, anoreksiya nervoza tanısı alan bireylerin kontrol grubundakilere göre, anne, baba ve arkadaşlarından daha az tamamlama tepkisi bekledikleri bulunmuştur. Kişilerarası durumlarda beklenen tepkilerin istenirlik düzeyleri açısından ise, anoreksik grubun kontrol grubuna göre, anne, baba ve arkadaştan bekledikleri kişilerarası tepkileri daha az istenir olarak değerlendirdikleri gözlenmiştir. Bu bulguların, KŞÖ'ndeki istenirlik düzeyleri ile psikopatoloji arasında ortaya konmuş olan ilişkiyi destekler nitelikte olduğu düşülmektedir. Buna göre, anoreksiya nervoza tanısı alan bireylerin yakın ilişkilerinde kendilerine daha az güçlü ve değerli hissettikleri bulunmuştur. Farklı bağlanma biçimlerinin, anoreksik olan ve olmayan bireyleri ayırt etme gücü incelendiğinde, saplantılı bağlanma biçiminin anoreksiya nervoza tanısı alanları ve almayanları yüksek oranda ayırt edebildiği görülmüştür. Tüm sonuçlar genel olarak değerlendirildiğinde, işlevsel olmayan kişilerarası şemaların ve güvensiz biçimlerinin patolojik yeme örüntüsü ile ilişkili olabileceği sonucuna varılmıştır. Elde edilen bu sonuçlar ilgili literatür kapsamında tartışılmaya çalışılmıştır.
Özet (Çeviri)
ABSTRACT The aim of this study was to investigate the relationships between attachment styles, interpersonal schemas and eating patterns. This study composed of two stages. The sample of the first stage consisted of 430 university students, enrolled in different department at Ankara University, Middle East Technical University and Hacettepe University in Ankara. Participants completed the Eating Attitude Test (EAT), Relationships Scales Questionnaire (RSQ), and Interpersonal Schema Questionnaire (ISQ). A series of (2X4) analysis of variance (ANOVAs) were conducted for eatig attitudes. There were two independent variable (ISQ: High and low groups for each interpersonal situations and desirability of expected responses and RSQ: secure, fearful, preoccupied, dismissing dimensions of attachment styles). As for the post-hoc comparisons, Scheffe analyses were conducted to examine the source of differences between the each interpersonal situations and desirability of expected responses groups and dimensions of attachment styles. The Pearson Correlations Coefficients analysis was further calculated to examine the relationships between attachment styles, interpersonal schemas and eating attitudes. The results of ANOVAs revealed that individuals with dissmissing attachment style show more pathological eating attitudes than individuals with fearful and secure attachment styles. On the other hand, individuals with preoccupied attachment styles show more unhealthy eating patterns than fearful attachment styles. Another result of the first stage of this study is that the dysfunctional interpersonal schemas and insecure attachment styles are related. There was also a significant relationship between dysfunctional interpersonal schemas and pathological eating attitudes. The relationship of unhealthy eating patterns to insecure attachment styles was significant as well. The sample of the second stage consisted of 17 cases of female anorexia nervosa who are in treatment program in SSK Ankara Eğitim Hastanesi and Hacettepe University Hospital. The participants of nonclinical group (25 women) was similar to anorexic group in terms of demographic variables. Diagnosis of anorexia nervosa ( anorexic inpatients group-nonclinical group) and attachment styles (secure-fearful-preoccupied-dismissing) are independent variables of this stage. Interpersonal situations and desirability of expected responses is dependent variable. A series of (2X4X3) analysis of repeated measures variance (ANOVAs)VI was conducted for interpersonal situations and desirability of expected responses. Significant others variable that is taken as repeated measure has three (mother-father-friend) levels. The Canonical Discriminant Analiysis was used to determine if participants' relative commitments to the four attachment styles would accurately predict membership in anorexia nervosa and nonclinical categories. Accordingly, preoccupied attachment dimension was found to significantly discriminate a clinical eating disorder (anorexia nervosa) group from nonclinical group. Furthermore, although it was not statistically significant, dismissing attachment dimension showed also this trend, similarly. The results of ANOVA revealed that, in hostile situations all participants expected more complementary responses from their fathers than their friends. On the other hand, in dominant situations individuals having anorexia nervosa expected less complementary responses from their fathers, mothers and friends than individuals in nonclinical group. They also rated their expected responses from others as more undesirable than individuals in nonclinical group. Thus, anorexic individuals may feel themselves less valuable and powerful in their interpersonal relationships. Overall evaluation of the findings proposed that dysfunctional interpersonal schemas and insecure attachment styles are related to unhealthy eating patterns.
Benzer Tezler
- Üniversite öğrencilerinde ortoreksiya nervoza (Sağlıklı beslenme takıntısı) belirtilerinin incelenmesi
Investigation of the orthorexia nervosa (Healthy nutrition obsession) symptoms among university students
İHSAN KAZKONDU
Yüksek Lisans
Türkçe
2010
Beslenme ve DiyetetikGazi ÜniversitesiEğitim Bilimleri Bölümü
YRD. DOÇ. LEYLA ÖZGEN
- Üniversite öğrencilerinde yeme bozukluğunun görülme sıklığı ve psikososyokültürel yordayıcıları: İstanbul örneklemi
The prevalence of eating disorders in university students and psychosociocultural predictors: İstanbul sample
EZGİ DEVECİ
Doktora
Türkçe
2020
Psikolojiİstanbul ÜniversitesiPsikoloji Ana Bilim Dalı
DOÇ. DR. H. ÖZLEM SERTEL BERK
- Tıp fakültesi öğrencilerinde Ortoreksiya Nervoza
Orthorexia Nervosa in medical school students
EMRE ERŞAHİNOĞLU
Tıpta Uzmanlık
Türkçe
2023
PsikiyatriÇukurova ÜniversitesiRuh Sağlığı ve Hastalıkları Ana Bilim Dalı
PROF. DR. LUT TAMAM
- Üniversite öğrencilerinde yeme alışkanlıkları, yeme tutum değişiklikleri ve dissosiyatif yaşantılar
Eating habits, eating attitudes and dissociative experiences in universty students
SONGÜL GÜNDOĞDU KIRAN
Yüksek Lisans
Türkçe
1999
PsikiyatriYüzüncü Yıl ÜniversitesiSağlık Bilimleri Ana Bilim Dalı
DOÇ. DR. HAYRETTİN KARA
- Üniversite öğrencilerinde romantik ilişki istikrarının yordayıcıları olarak bağlanma ve benlik değişimi
Attachment and self-change as predictors of romantic relationship stability in university students
AYŞEGÜL ÖZSOLAK
Yüksek Lisans
Türkçe
2022
Eğitim ve ÖğretimHacettepe ÜniversitesiEğitim Bilimleri Ana Bilim Dalı
DOÇ. DR. MELİHA TUZGÖL DOST
DOÇ. DR. SEVAL KIZILDAĞ ŞAHİN