Konvertibilite; geçiş şartları, gelişmekte olan ülkelerdeki deneyimler ve Türkiye açısından bir değerlendirme
Başlık çevirisi mevcut değil.
- Tez No: 12474
- Danışmanlar: PROF.DR. İSMET ERGÜN
- Tez Türü: Yüksek Lisans
- Konular: Ekonomi, Economics
- Anahtar Kelimeler: Belirtilmemiş.
- Yıl: 1990
- Dil: Türkçe
- Üniversite: Hacettepe Üniversitesi
- Enstitü: Sosyal Bilimler Enstitüsü
- Ana Bilim Dalı: Belirtilmemiş.
- Bilim Dalı: Belirtilmemiş.
- Sayfa Sayısı: 280
Özet
İÜ ÖZET Konvertibilite, ekonomisini serbest piyasa meka nizması çerçevesinde dışa açmak ve dünya ekonomisiyle bütünleştirmek isteyen ülkelerde en önemli adımlardan biri olmaktadır. Ayrıca sistemin uygulamasına geçildik ten sonra gerek ülke gerekse dünya refahı açısından çeşitli yararlar sağlanabilmektedir. Ancak konvertibilite kararı alındıktan sonra sistemin sağlıklı bir şekilde işleyebilmesi ve geriye dönüş olmaması için, bir takım şartların belli ölçülerde karşılanması gerekmektedir. Türkiye'de 1980 yılında alınan kararlarla serbest piyasa mekanizmasına işlerlik kazandırılarak dışa açık bir yapının yerleştirilmesi sürecine girilmiştir. Dolayısıyla bu tarihden itibaren konvertibilitenin taşıdığı önem artmış, takip eden yıllar içerisinde ise sistemin kurulmasına yönelik şartlarda olumlu gelişmeler gözlenmiştir. 1990 yılında ise koşulların yeterince iyileştiği düşünülerek resmi anlamda konvertibiliteye geçilmiştir. Türkiye'de konvertibilite açısından iç ve dış eko nomik koşullar genel olarak olumlu olmakla beraber sis temin sağlıklı bir şekilde yürütülebilmesi bakımından en büyük engeli enflasyon probleminin oluşturduğu görülmektedir. Konvertibilite uygulamasında başarısız ülke örnekleri olarak incelenen Şili ve Arjantin deneyimlerinde de ortaya çıktığı gibi, enflasyon ulusal paraya olan güveni sarsmakta ve dış dengeleri de olumsuz yönde etkile mektedir. Bu nedenle Türk Lirası 'nın resmi anlamda konvertibl kılınmasından sonra fiili anlamda da konvertibl bir hale gelebilmesi, büyük ölçüde fiyat istikrarının sağlanmasına bağlı bulunmaktadır.
Özet (Çeviri)
iv SUMMARY Currency convertibility is one of the most important steps for the countries intending to open to and integrate with their economies to the world economy within the framework of liberal economy rules. Besides, as soon as the currency convertibility system is applied, it is possible to get several benefits.to increase wealth for both country and the world. However, after deciding about currency convertibility, in order for the system to work in an appropriate way and not to return to initial situation some conditions must be satisfied to some extent. With decision of adopting liberal economy rules in 1980, the process of integrating the Turkish economy into the world economy was started. Therefore, since that year, the principle of adopting currency convertibility has been given importance and several developments were observed in the process of the establishment of this system in the subsequent years. After taking into account of these developments, currency convertibility system was started to be implemented officially in 1990. In Turkey for the implementation of currency convertibility system, internal and external conditions seem to be appropriate, in general. However it can be said that for the continuity of the system in a desirable way, the most important difficulty is the problem of inflation. As it is understood in the experiences of Chile and Argentina countries which are considered as unsuccesful in currency convertibilityV application, inflation causes distrust to their national currency and undesirably affects the external balances. For this reason, after making Turkish Lira convertible officially, reaching the aim of de facto currency convertibility depends on the attainment of price stability to a great extent.
