Geri Dön

Pulmoner emboli tanısında plazma D-Dimer 'lateks' testi ile pulmoner perfüzyon sintigrafisi, alt extremite doppler ultrasonografisi ve klinik olasılıklar arasındaki ilişkinin araştırılması

Evaluation of the relationship of plasma D-Dimer test with pulmonary perfusion scan, lower extremty doppler ultrasonal and clinical probability in the diagnosis of pulmonary embolism

  1. Tez No: 131966
  2. Yazar: MİNE TİJEN CESUR
  3. Danışmanlar: PROF. DR. AHMET ÖZTÜRK
  4. Tez Türü: Tıpta Uzmanlık
  5. Konular: Endokrinoloji ve Metabolizma Hastalıkları, Göğüs Hastalıkları, Radyoloji ve Nükleer Tıp, Endocrinology and Metabolic Diseases, Chest Diseases, Radiology and Nuclear Medicine
  6. Anahtar Kelimeler: Belirtilmemiş.
  7. Yıl: 2003
  8. Dil: Türkçe
  9. Üniversite: GATA
  10. Enstitü: Haydarpaşa Eğitim Hastanesi
  11. Ana Bilim Dalı: İç Hastalıkları Ana Bilim Dalı
  12. Bilim Dalı: Belirtilmemiş.
  13. Sayfa Sayısı: 55

Özet

VI. ÖZET Pulmoner emboli yüksek bir morbidite ve mortalite oranına sahiptir. Her ne kadar invazif tanı yöntemleri ile pulmoner embolizm hassas bir şekilde tanınabilirse de bu yöntemler pahalıdır ve yüksek komplikasyon riski taşırlar. İnvazif olmayan tanı yöntemleriyle uygun tanısal akış diagramları oluşturmak amacı ile çalışmalar devam etmektedir. Çalışmamızın amacı, pulmoner tromboemboli ve /veya derin ven trombozu düşündüren şikayet, muayene ve nonspesifik laboratuar bulgularına sahip hastalarda plazma D-Dimer, alt ekstremite Doppler ultrasonografı ve pulmoner perfüzyon sintigrafi (Tc-99m ile işaretli makroagregat albumin) yöntemleri ile klinik olasılıklar arasındaki tanısal ilişkiyi incelemek ve lateks D-Dimer (Sigma Diagnostics Accuclot) testinin tanısal değerini araştırmaktı. Çalışmaya alman 53 hastanın 27' si kadın (%51), 26' sı erkek (%49), yaşlan ise 22-93 arasında idi (ortalama 67±15). Klinik olarak olguların %45.2'sinde yüksek, %37.7'sinde orta, %16.9'unda da düşük klinik olasıklı pulmoner emboli vardı. Bu gruplarda D-Dimer (lateks) testi, sırasıyla %91.6, %50, %44.4 oranlarında pozitif olarak saptandı. Derin ven trombozu hastaların yalnızca %42' sinde saptanmıştır. Gruplar arasında D-Dimer pozitifliği oranlan arasında anlamlı fark saptanmıştır (p

Özet (Çeviri)

VII. SUMMARY EVALUATION OF THE RELATIONSHIP OF PLASMA D-DIMER TEST WITH PULMONARY PERFUSION SCAN, LOWER EXTREMITY DOPPLER ULTRASOUND AND CLINICAL PROBABILITY IN THE DIAGNOSIS OF PULMONARY EMBOLISM Pulmonary embolism has a high mortality and morbidity rate. Although pulmonary embolism can accurately be diagnosed with invasive methods, these methods are expensive and have high risk of complications. Studies to prepare appropriate diagnostic algorithms using non-invasive diagnostic methods are still going on. The aim of our study was to investigate the diagnostic relationship between the clinic possibilities and plasma D-Dimer, lower extremity Doppler ultrasound and pulmonary perfusion scan (macroaggregate albumin, labeled with Tc-99m) and to investigate the diagnostic value of latex D-Dimer test (Sigma Diagnostics Accuclot), in patients with symptoms, physical exam findings and nonspecific laboratory findings consistent with pulmonary embolism and/or deep venous thrombosis. Of the 53 patients included in the study, 27 (51%) were females, 26 (49%) were males and their ages were between 22 and 93 years (mean age 67 ±15 years). Clinically, 45.2% of the patients had high-, 37.7% had intermediate- and 16.9% had low probability in terms of pulmonary embolism. D-Dimer test was positive in 91.6%, 50%, 44.4% of patients, respectively in these groups. Deep venous thrombosis was detected only in 42% of patients. The D-Dimer positivity rate difference between the groups was significant (p

Benzer Tezler

  1. Pulmoner tromboemboli tanısında kullanılan yöntemlerin tanı değerleri

    Başlık çevirisi yok

    BERRİN DOĞAN

    Tıpta Uzmanlık

    Türkçe

    Türkçe

    2004

    Göğüs HastalıklarıEge Üniversitesi

    Göğüs Hastalıkları Ana Bilim Dalı

    PROF.DR. MÜNEVVER ERDİNÇ

  2. Hayatı tehdit eden göğüs ağrısı ayırıcı tanısında copeptin düzeyinin değerlendirilmesi

    Evaluation of the level of copeptin in the differential diagnosis of life threatening chest pain

    ALİ DUMAN

    Tıpta Uzmanlık

    Türkçe

    Türkçe

    2012

    İlk ve Acil YardımErciyes Üniversitesi

    Acil Tıp Ana Bilim Dalı

    DOÇ. DR. SEDA ÖZKAN

  3. Pulmoner Emboli hastalarında negatif akut faz reaktanı Fetuin-A düzeyinin tespiti

    Determination of negative acute phase reactant Fetuin-A levels in Pulmonary Embolism patients

    ADEM YAVUZ ALNIAK

    Tıpta Uzmanlık

    Türkçe

    Türkçe

    2017

    İlk ve Acil YardımCumhuriyet Üniversitesi

    Acil Tıp Ana Bilim Dalı

    YRD. DOÇ. DR. YUSUF KENAN TEKİN

  4. Akut pulmoner emboli tanısında copeptinin etkinliği

    Effectıveness of copeptın ın dıagnosıs of pulmonary embolısm

    FATİH SAVRAN

    Tıpta Uzmanlık

    Türkçe

    Türkçe

    2011

    İlk ve Acil YardımSelçuk Üniversitesi

    Acil Tıp Ana Bilim Dalı

    PROF. DR. BAŞAR CANDER

  5. Acil servise göğüs ağrısı ile başvuran hastalarda potansiyel ölümcül nedenlerin göstergesi olarak mikro rna düzeylerinin araştırılması

    Investigation of the micro rna levels as an indicator of potentially fatal cause in patients presenting to the emergency department with chest pain

    AHMET UYANIK

    Tıpta Uzmanlık

    Türkçe

    Türkçe

    2017

    GenetikSelçuk Üniversitesi

    Acil Tıp Ana Bilim Dalı

    PROF. DR. AYŞEGÜL BAYIR