Brakial arter onarımlarında farklı cerrahi rekonstrüksiyonların karşılaştırılması
Comparison of different surgical reconstructions at brachial artery repairs
- Tez No: 132160
- Danışmanlar: YRD. DOÇ. DR. A. KADİR BACAKOĞLU
- Tez Türü: Tıpta Uzmanlık
- Konular: Ortopedi ve Travmatoloji, Orthopedics and Traumatology
- Anahtar Kelimeler: Belirtilmemiş.
- Yıl: 2003
- Dil: Türkçe
- Üniversite: Dokuz Eylül Üniversitesi
- Enstitü: Tıp Fakültesi
- Ana Bilim Dalı: Ortopedi ve Travmatoloji Ana Bilim Dalı
- Bilim Dalı: Belirtilmemiş.
- Sayfa Sayısı: 82
Özet
ÖZET Brakial Arter Onarımlarında Farklı Cerrahi Rekonstriiksiyonların Karşılaştırılması Brakial arter yaralanması periferal arter yaralanmaları içinde oldukça sıktır ve farklı etiyolojilerle meydana gelebilir. Yaralanmanın etiyolojisi, onaranda uygulanan cerrahi teknik ve yandaş anatomik oluşumların yaralanmaya eşlik etmesi tedavi sonrası klinik semptomatolojiyi ve fonksiyonel sonuçlan etkileyen temel öğelerdir. Brakial arter onarım farklılığının distal perfüzyona etkisi bilinmemektedir. Perfüzyonun normal ekstremiteye göre farkı ve bunun gösterilmesi klinik semptomatolojiye ışık tutacaktır. Vasküler yaralanma ile yandaş anatomik yapıların yaralanması klinik semptomları etkilemektedir. Klinik semptomatolojide en önemli unsurlardan birisi soğuk duyarlılığı ve soğuğa ilişkin semptomlardır. Brakial arter yaralanması ve sıklıkla eşlik eden sinir yaralanmasının bu semptomatolojide tek tek ve/veya birlikte rol oynadığı düşünülebilir. Bu tez çalışmasında yanıtını aradığımız öncelikli soru brakiyal arter onarımı sonrası üst ekstremitede makrovasküler perfüzyonun nasıl etkilendiğidir. Birbirinden farklı iki damar onarım tekniği uygulanmış eş yaralanmalı hasta grubunda, geçirgen brakial arter onarımlarında distal makrovasküler perfüzyonun nasıl etkilendiğini belirlemek ve hastaların klinik semptomatolojisinde çok önemli olan soğuğa ilişkin semptomların ortaya çıkmasında damar onarımı sonrası makrovasküler perfüzyonunun mu yoksa sinir iyileşmesinin etkisinin mi daha baskın olduğunu araştırmaktır. Üst ekstremitede aynı anatomik lokalizasyonlu, düzgün temiz keşi şeklinde penetran yaralanması olan ve İki farklı merkezde acil öpere edilerek tedavi edilen 27 hasta, ortalama 25,8 ay takip süresi sonrasında birlikte değerlendirilmiş ve tedavi edildikleri merkezlere göre gruplandırılmışlardır. İki grup arasındaki önemli cerrahi farklılık ekip çalışması yanında aynı tip damar yaralanmasına onarımda mikrocerrahi teknik ve makrocerrahi teknik ile greft kullanımıdır. Takip süresi sonunda tüm hastalarda klinik periferik vasküler muayene yanında parmakların dijital brakiyal indekslerine ve transkutanöz oksijen saturasyonlarma bakıldı. Çalışmamızda DBİ ölçümlerinin her iki onarım tekniği sonrası sağlam ve yaralanan tarafta anlamlı fark göstermemiştir. Transkutanöz oksijen satürasyonu primer onarım yapılan grupta sadece beşinci parmaklar için yaralanan ve sağlam taraf arasında fark yaratmıştır. Ancak bu farkın çalışmada yapılan diğer değerlendirmeler ile ve özellikle objektif değerlendirme yöntemlerinden RDUS ile ilişki göstermemiştir. Damar onarımı sonrasında geçirgenliğin anatomik yapısının ve akım fizyolojisinin incelenmesi RDUS ile yapıldı. Kan akım fizyolojisini incelemek için olgularda Doppler ölçümlerinde maksimum sistolik akım hızı (Vmax), resistif indeks (RI), akselarasyon zamanı (Aks.Z.) temel paremetreler olarak belirlenerek her iki grup hastalar yukanda belirtilenparametreler ışığında öncelikle sağlam karşı taraf ekstremiteleriyle ardından kendi aralarında hemodinamik paremetrelerle bazı oranlamalar oluşturularak karşılaştırıldı. Bu oranlarda her iki onarımda da sağlam tarafa göre hemodinamik açıdan bazı sapmalar gözükmekle birlikte istatistiksel anlamlı farklar gözönünde bulundurulduğunda Grup II'nin yani primer mikrocerrahi onarımın daha normale yakın hemodinamik yapı kazandırdığını söyleyebiliriz. Tüm hastaların semptomatolojik değerlendirmesini yapabilmek için Mc Cabe soğuk sensitivite, Levine semptom ve fonksiyon değerlendirme skalalarından yararlanıldı. Ayrıca tüm hastalara soğuk provakasyon testi uygulandı. Sinir iyileşmeleri ayrıntılı duyu, motor bakısı ile test edildi. Yapılan İstatistiksel korelasyon çalışmalarında Doppler parametrelerinden radial arter pik-sistoük akım hızında azalmanın ve kötü sinir iyileşmesinin soğuk intoleransı ile ilişki gösterdiği saptandı. Soğuk provakasyon testinin de tek başına sinir iyileşmesi ve alamın Doppler parametreleri ile ilişkili olmadığı ancak soğuk intoleransı ile ilşkili olduğu saptandı. Tüm bu veriler dikkate alındığında soğuk ve ilşkili semptomların tek bir patofizyoloji ile açıklanamayacağı, sinir iyileşmesinin çok önemli olduğu ancak akım hemodinamiğinden de bağımsız olmadığı görülmüştür.
Özet (Çeviri)
SUMMARY Comparison Of Different Surgical Reconstructions At Brachial Artery Repairs The brachial artery is one of the most frequently injured arteries in peripheral arterial injuries following different etiologies. The etiology, repair technique and concominant injuries are the main determinants of symptomatology and the functional results. There is very little data about the hemodynamics of extremity after different repair tecniques of the peripheral arterial injuries. Revealing the difference of perfusion dynamics of injured side according to normal uninjured side will be important in determination of symptomatology. Vascular trauma and associated injuries are the predictors of the development of symptoms like cold sensitivity following the injury. In this study our aim is compare the hemodynamics of the upper extremity following repair of brachial artery lacerations with the same etiology and at the same location using two different surgical techniques and determine wheather the macrovascular perfusion following repair or associated nerve recovery is dominant on the development of cold associated symptoms. The study group consisted of 27 patients who had sustained penetrating clean-cut injuries of the upper extremity at the same location. Patients were treated in two different surgical centers and chosen fulfilling specific criteria in order to make the two groups as comparable as possible. The major differences were the repair using a graft in group one and microsurgical techniques in the second group. We used several clinical and radiologically derived parameters to compare the two groups. Digital brachial indexes are calculated and transcutaneous oxygen saturation were obtained for digits. There was no significant difference in DBI measurements between the injured and uninjured sides. There was a significantly lower oxygen saturation of the fifth digit in the injured side compared to the uninjured side in the patients from group II. CDS used to determine the distal physiologic flow characteristics, patency and structure of anastomoses following vascular repair. In our study, we used Vmax, Ri and Ace T spectral measurements as well as color-doppler evaluation of the arteries Vmax, Ri, and AccT were calculated for each repaired artery. The results of CDS examinations of the injured artery were compared to the contralateral side and the results from group I patients were compared to those of group II patients. In addition in order compare results of group II to group II for each CDS value some ratios were calculated. Our findings suggest that the hemodynamics following microsurgical primary repair of the brachial artery are closer to those in the uninjured side compared to those found following macrovascular repair with a vein graft.For symptomatologic evaluation of patients, we have used the cold sensitivity scala of Mc Cabe and symptoms and functional status questionnaire of Levine. We applied cold provacation test by immersion of both hands into cold water to all patienrs. Detailed sensation and motor examinations are recorded for the assesment of nerve recovery. We found that the decrease in peaksystolic flow velocity of radial artery among Doppler parameters and poor nerve recovery were correlated with cold intolerance in statistical studies. The cold provacation test was not correlated with degree of nerve recovery and Doppler parameters but cold intolerance. According to these datas, it is difficult to define the cold and associated symptoms with only one pathophysiology. The degree of nerve recovery is very important factor and the development of these symptoms is not completely unrelated to flow hemodynamics.
Benzer Tezler
- Karotid arter intima-media kalınlığı ve brakial arter akıma bağlı genişleme testinin birlikte kullanımının damarsal kökenli erektil disfonksiyonu saptamadaki rolü
The combined use of brachial artery flow mediated dilatation and carotid artery intima-media thickness measurements: an altervative method to penile doppler ultrasonography
GÖKHAN UÇAR
Tıpta Uzmanlık
Türkçe
2006
Radyoloji ve Nükleer TıpDokuz Eylül ÜniversitesiRadyodiagnostik Ana Bilim Dalı
DOÇ.DR. MUSTAFA SEÇİL
- Çok kesitli bilgisayarlı tomografi ile doğrulanmış koroner arter hastalığının tanısında brakial arterde akım aracılı dilatasyon ve plazma asimetrik dimetil arginin seviyesinin klinik önemi
Başlık çevirisi yok
YUSUF EMRE GÜREL
Tıpta Uzmanlık
Türkçe
2009
KardiyolojiSağlık BakanlığıKardiyoloji Ana Bilim Dalı
PROF. DR. AYŞE YELDA BAŞARAN
PROF. DR. ALİ METİN ESEN
- Egzersiz ilişkili hipertansiyon ile karotis arter intima media kalınlığı ve brakial arter endotel fonksiyonu arasındaki ilişki
Relationship between carotid artery intima media thickness and brachial artery endothelial function with exercise induced hypertension
MUSTAFA AĞCA
Tıpta Uzmanlık
Türkçe
2019
KardiyolojiSağlık Bilimleri ÜniversitesiKardiyoloji Ana Bilim Dalı
DOÇ. DR. MEHMET YUNUS EMİROĞLU
- HIV ile yaşayan bireylerde karotis ve brakial arter duvar kalınlık ölçümü ve kardiyovasküler hastalık riski ile ilişkisi
Carotid and brachial artery wall thickness measurement in individuals living with HIV and its relationship with cardiovascular disease risk
ZEYNEP BİLGİÇ
Tıpta Uzmanlık
Türkçe
2021
Klinik Bakteriyoloji ve Enfeksiyon HastalıklarıAnkara Yıldırım Beyazıt ÜniversitesiEnfeksiyon Hastalıkları ve Klinik Mikrobiyoloji Ana Bilim Dalı
DOÇ. DR. BİRCAN KAYAASLAN
- Süperfisyal femoral arter lezyonlarında endovasküler tedavi yöntemi olarak aterektomi, stent ve ilaçlı balon anjioplasti sonuçlarının karşılaştırılması
Comparison of atherectomy, stent and medicated balloon angioplasty results in endovascular treatment in superficial femoral artery lesions
EDA KALAYCI
Yüksek Lisans
Türkçe
2021
FizyolojiTekirdağ Namık Kemal ÜniversitesiFizyoloji Ana Bilim Dalı
PROF. DR. ÖZCAN GÜR