Kardiyopulmoner resüsitasyon uygulanan erişkin hastalarda C-reaktif protein ve kortizolün prognostik değeri
Başlık çevirisi mevcut değil.
- Tez No: 137925
- Danışmanlar: DOÇ. DR. B. LEVENT ALTUNTOP
- Tez Türü: Tıpta Uzmanlık
- Konular: İlk ve Acil Yardım, Emergency and First Aid
- Anahtar Kelimeler: Kardiyopulmoner resüsitasyon, anoksi süresi, C-reaktif protein, kortizol, prognoz, Cardiopulmonary resuscitation, anoxia period, C-reactive protein, Cortisol, prognosis. vn
- Yıl: 2003
- Dil: Türkçe
- Üniversite: Ondokuz Mayıs Üniversitesi
- Enstitü: Tıp Fakültesi
- Ana Bilim Dalı: Acil Tıp Ana Bilim Dalı
- Bilim Dalı: Belirtilmemiş.
- Sayfa Sayısı: 73
Özet
Amaç: Kardiyopulmoner resüsitasyon (KPR) uygulanan hastalarda spontan dolaşım sağlansa bile, bu hastaların hastaneden taburcu olma oranlan oldukça düşüktür. Bizim çalışmamızda ki amaç, acil serviste KPR uygulanan ve en az 48 saat yaşayan hastalarda her hastanede bulunabilen, ucuz ve kolay ölçülebilen serum C-reaktif protein (CRP) ve kortizol seviyelerindeki değişikliklerin anlamım ve prognostik değerini araştırmaktır. Ayrıca, anoksi süresi ve prognoz arasındaki ilişkinin de gözden geçirilmesi amaçlanmıştır. Hastalar ve Metodlar: Çalışmaya acil servise gelen toplam 70 hasta almdı ve bunlar üç grupta incelendi. Birinci grupta acil serviste KPR uygulanan akut koroner sendrom (AKS) tanısı alan 26 hasta, ikinci grupta AKS tanısı dışındaki nedenlerle KPR uygulanan 14 hasta ve kontrol grubu olarak üçüncü grupta AKS tanısı alan ve KPR uygulanmayan 30 hasta vardı. Grup 1 ve grup 2'de KPR sonrası ilk 0-4. saatte ve grup 3 'de ise acil servise başvurduklarında (CRP 1, kortizol 1), her üç grupta da 24. saatte (CRP 2, kortizol 2) ve 48. saatte (CRP 3, kortizol 3) serum örnekleri periferik venden almdı. - 70 °C'de dondurularak depolandı. Elde edilen tüm verilerin değerlendirilmesinde Post Hoc Tukey, independent Samples T test, Mann-Whitney U test, Wilcoxon Signed Ranks testi uygulandı. İki grubun karşılaştırmalannda p0.05). Grup l'de tekrarlayan ventriküler fibrilasyon nedeniyle KPR sonrası 11. günde ölen bir hastada CRP değerlerinde bir artış görülmedi (sırasıyla 3,90 mg/L, 3,13 mg/L ve 3,0 mg/L). Kortizol 1, kortizol 2 ve kortizol 3 düzeyleri KPR uygulanan grup l'de, KPR uygulanmayan grup 3 'e göre karşılaştırıldığında aşikar anlamlı bir artış olduğu görüldü (pO.001). Aym artışın grup 2 ile grup 3 arasında da olduğu tespit edildi (pO.001). Her üç grupta da kortizol 1 düzeyinden, kortizol 3 düzeyine istatistiksel anlamlı bir azalma gösterdiği saptandı (sırasıyla p0.016). Grup 2'de bir hastada kortizol 2 ve kortizol 3 seviyelerinin normalde bulunması gerekli seviyenin altoda bulunduğu tespit edildi (sırasıyla 20,20 (ig/dl, 2,25 fig/dl ve 1,34 Jig/dl). Bu hasta 17. gün çoklu organ yetmezliği nedeniyle öldü. Sonuç: Hastalarda anoksi süresinin prognozda değerli olduğu gözükmektedir. Ancak bu sürenin tespitinde daha objektif metodlarm ve çalışmaların gerekli olduğu düşüncesindeyiz. CRP, KPR uygulanan hastalarda belirgin bir artış göstermektedir. Hastalarda CRP artışında belirgin bir koordinasyon yoktur. CRP düzeyleri altta yatan hastalıklara, yapılan tedavilere veya gelişen komplikasyonlara göre değişebilmektedir. CRP inflamasyonun non spesifik bir göstergesidir. Kortizol, KPR sırasında ve hemen sonrasında artış göstermekte ve zamanla anlamlı bir şekilde azalmaktadır. Ölen hastalarda bu istatistiksel anlamlı azalma görülmemiştir. KPR sırasında ve erken dönemde kortizol seviyelerinin azalması ve daha sonraki dönemlerde yüksek düzeylerde seyretmesi kötü prognoz belirtisi olabilir.
Özet (Çeviri)
Background: The discharge rate of the patients from the hospital following cardiopulmonary resuscitation (CPR) is lower in spite of the return of spontaneous circulation. The aim of this study was to investigate the predictive value of serum C- reactive protein (CRP) and Cortisol, which could be easily feasible in all hospitals, on prognosis following adult cardiopulmonary resuscitation. On the other hand we would like to observe the relationship between the anoxia period and prognosis. Material and Method: Seventy patients who admitted to emergency department involved in this study and separated in to three groups. There were twenty six patients whose diagnosed was acute coronary syndrome and applied CPR in Group 1, fourteen patients who were applied CPR with different diagnosis except acute coronary syndrome in group 2, thirty patients whose diagnose were acute coronary syndrome and were not applied CPR in Group 3. Blood samples were drawn from a peripheral vein at the hours 0-4, 24 and 48 for analysing CRP and Cortisol and stored at -70 °C. The anoxia period were recorded in the groups CPR applied. The data were analysed by Post Hoch Tukey, Independent Samples T, Mann- Whitney U and Wilcoxon signed ranks tests. When the double comparisons made the p0,016 til The levels of Cortisol at 24 and 48 hours were found to be too lower than the normal Cortisol levels in one patient in group 2 (20.20, 2.25 and 1.34 figr/dl respectively) and this patient died because of MOF. Conclusion: The anoxia period is seen to be effective in prognosis but other objective methods must be found to determine this anoxia period. The CRP in CPR applied patients were higher but there was no co-ordination in these increases. The levels of CRP were altered by the coexisting diseases, the applied treatments and the developed complications. CRP is a non-specific sign of inflammation. Cortisol levels during CPR and after CPR were increased in the initial period but lowered significantly with time. But this significant difference could not shown in the died patients. This could be considered as a sign of a poor prognosis.
Benzer Tezler
- Hastane dışı kardiyak arrest geçiren hastalarda serum copeptin düzeyleri ile spontan dolaşımın geri dönüşü arasındaki ilişki
The relationship between serum copeptin levels and return of spontaneous circulation in pati̇ents with out-of-hospital cardiac arrest
SÜMEYYE ÇAKMAK
Tıpta Uzmanlık
Türkçe
2019
İlk ve Acil YardımSağlık Bilimleri ÜniversitesiAcil Tıp Ana Bilim Dalı
DOÇ. DR. ÖZGÜR SÖĞÜT
- Acil serviste kardiyopulmoner resüsitasyon uygulanan erişkin hastalarda serum SCUBE 1 düzeyinin spontan dolaşımın geri dönüşü ile ilişkisi
The relationship between serum SCUBE 1 levels and return of spontaneous circulation in adult patients who underwent cardiopulmonary resuscitation in the emergency department
CAHİT YILMAZ
Tıpta Uzmanlık
Türkçe
2016
İlk ve Acil YardımBezm-i Alem Vakıf ÜniversitesiAcil Tıp Ana Bilim Dalı
YRD. DOÇ. DR. BEDİA GÜLEN
- Kardiyopulmoner resüsitasyon yapılan hastalarda geliş pupil çapı boyutu ve pupil ışık refleksi varlığı ile spontan dolaşımın geri dönüşü arasındaki ilişkinin araştırılması
The evaluation of relationship between size of pupil diameter on admission and presence of pupillary light reflex and return of spontenous circulation in patients underwent cardiopulmonary resuscitation
MİNE KAYACI YILDIZ
Tıpta Uzmanlık
Türkçe
2017
İlk ve Acil YardımSağlık Bilimleri ÜniversitesiAcil Tıp Ana Bilim Dalı
DOÇ. DR. SERKAN EMRE EROĞLU
- Kardiyopulmoner resüsitasyon uygulanan hastalarda santral venöz ve arteriyel parsiyel oksijen (PO2) ve parsiyel karbondioksit (PCO2) basınçlarının laktat ile korelasyonu ve prognoz ile ilişkisi
The correlation between central venous and arterial partial oxygen (PO2) and partial carbon dioxide (PCO2) pressures with lactate and prognosis in cardiopulmonary resuscitated patients
ABİDİN BARAN
Tıpta Uzmanlık
Türkçe
2017
İlk ve Acil YardımSağlık Bilimleri ÜniversitesiAcil Tıp Ana Bilim Dalı
DOÇ. DR. RAMAZAN KÖYLÜ
- Üçüncü basamak bir acil serviste çevrim içi (online) ve tekrarlı eğitimlerin erişkin kardiyopulmoner resüsitasyon başarısına etkisinin araştırılması
Investigation of the effect of online and repetitive trainings on adult cardiopulmonary resuscitation success in A tertiary emergency department
SÜEDA ÇIRLAK
Tıpta Uzmanlık
Türkçe
2021
İlk ve Acil YardımSağlık Bilimleri ÜniversitesiAcil Tıp Ana Bilim Dalı
DR. ÖĞR. ÜYESİ ONUR TEZEL