Geri Dön

Les problèmes de la fèminitè dans les Jeunes Filles de Henry de Montherlant

Henry de Montherlant'ın Genç Kızlar adlı romanında kadın sorunları

  1. Tez No: 145635
  2. Yazar: ESRA MARY DÖRTKARDEŞLER
  3. Danışmanlar: YRD. DOÇ. DR. SERDAR ÜNAL
  4. Tez Türü: Yüksek Lisans
  5. Konular: Fransız Dili ve Edebiyatı, French Linguistics and Literature
  6. Anahtar Kelimeler: Belirtilmemiş.
  7. Yıl: 2004
  8. Dil: Fransızca
  9. Üniversite: Cumhuriyet Üniversitesi
  10. Enstitü: Sosyal Bilimler Enstitüsü
  11. Ana Bilim Dalı: Fransız Dili ve Edebiyatı Ana Bilim Dalı
  12. Bilim Dalı: Belirtilmemiş.
  13. Sayfa Sayısı: 73

Özet

Ill ÖZET İki savaş arası dönemde yapıtlarını vermeye başlayan Henry de Montherlant Fransız Edebiyatının farklı yazarlarından biridir. Yapıtlarında toplumsal kurallara boyun eğmeyi reddeden ve yaşamına kendisi yön vermek isteyen bireyin çabasını anlatır. Her iki durumda da önemli olan bireyin kendini gerçekleştirmesi, sıradan insan koşulunu aşmasıdır. Montherlant kalabalıkları, genel toplum ve ahlak kurallarını küçümser. Her zaman güçlüğe, tutkuya, tehlikeye, serüvene önem verir. Bunların insanı kusursuzluğa ulaştıracak ve onun yaşamım anlamlandıracak değerler olduğunu düşünür. Bireyciliğe böylesine önem veren yazar, eserini kendi yaşamı ve değerleri çerçevesinde kurmuştur.“Genç Kızlar”'da, romanın kahramanı, Pierre Costals Montherlant gibi kendini bireyciliğe adamış biridir. Kendi sınırlarını aşmaya, Nietzsche'nin üstün insan modeline ulaşmaya çalışır. Tıpkı yaratıcısı gibi, bu yönelimleri göklere çıkarırken kadını gözden düşürmeye çalıştığını bu çalışmamızda göstermeye çalıştık. Kadının mantık yoksunluğuyla, inatçı bilgisizliğiyle, gerçeği kavramaktaki yetersizliğiyle erkeğe zarardan başka hiçbir şey veremeyeceğini, Montherlant' in bakış açısı doğrultusunda çalışmamızda vurgulamaya çalıştık. Özgürlüğü savunan, bağımlılığı reddeden Costals - Montherlant 'in kadını yadsıyarak kendine dönük bir öznelliğe ulaşmaya çabaladığını gözlemledik. Erkeğin kendini gerçekleştirmeye, özgürleştirmeye çalıştığı oranda kadının kendini bir o kadar alçaltmaya, düşürmeye, bağımlı kılmaya, erkek olmadan bir hiç olduğunu kabul etmeye yöneldiğini belirttik. Kişiliğinde üstün insan olma düşüncesinin, arzusunun izlerini bulabileceğimiz erkeğin, kadın aracılığıyla özgürleşmesinin, kendini aşmasının engellenmeye çalışıldığını vurgulamak istedik. Sonuç olarak, bu yapıtta Montherlant erkekle kadın arasındaki derin uçurumu, kadınların zayıflıklarını, onun deyimiyle bönlüklerini, asla kendileriIV olamayacağı gerçeğini gözler önüne serer. Başka bir kadın düşmanının, Saint Thomas'ın sözü ile noktalayalım:“Şurası saptanmış bir gerçektir ki kadın erkeğin boyunduruğunda yaşamak üzere yaratılmıştır. Kendi başına hiçbir yetkisi yoktur.”

Özet (Çeviri)

ABSTRACT Henry de Montherland, who started to give his Works in the period of between two wars, is one of the different writers in French literature. In his works, he tells the individual refuses to accept the social rules and wants to direct his own life by himself. In both conditions, being important is that individual should overcome his own obstacles. Montherlant takes crowds the common social and moral rule, which are accepted by everone, easy. He always give importance to hardness, passion, danger and adventure. He thinks that these are the values which takes people to perfectness and make their lives meaningful. The writer who gives importance to individuality and provides harmony between his life and his thoughts composed his novel in a frame of his own life and values. In Young Girls, the heros of the novel, Pierre Costals, is a person who dedicated himself to individiduality like Montherlant. He tries to overcome his bounders and reach to Nietzshe's superiour people model. We tried to show that he tries to exagerate this dimensions but to disdain women as his creator does. We tried to emphasize that womens's lack of mind, lack of knowledge and the lackness of realizing the reality does not give anything except harmness for men though Montherlant' s view. We observed that Costals (Montherlant) who defends freedom and refuses dependancy by deny women tries to reach a subjectivity for himself. We indicated that although men try to overcome his bounderies and to be free, women disdain themselves and make themselves dependent to men and accept that they are mothing without menVI We want to emphasize that the men whom we can find evidence of being superior human and passion in his character are prevented to be free and are not let to overcome his bounderies by women. As a result, in thi s work, Montherlant shows the cliff between the women and men, women's meagerness and by his words, stupidity and that they will never be themselves. Let's make an end with the words of another women enemy, Saint Thomas: This is an accepted fact that the women has been created to live under the ties of men. They can never do anything by themselves.

Benzer Tezler

  1. Les expériences des jeunes femmes en col blanc dans l'espace urbain : Le cas de Kadıköy D'Istanbul

    Genç beyaz yakalı kadınların kentsel mekân deneyimleri: İstanbul Kadıköy örneği

    HANDE BÜYÜKNİSAN

    Yüksek Lisans

    Fransızca

    Fransızca

    2021

    Siyasal BilimlerGalatasaray Üniversitesi

    Siyaset Bilimi Ana Bilim Dalı

    DOÇ. DR. HAKAN YÜCEL

  2. Kültürel mesafe, kurumsal mesafe ve pazara giriş stratejisinin çok uluslu işletmelerde insan kaynakları yönetimi uygulamalarının global ve yerel benzeşimine etkisi

    Impact of cultural distance, institutional distance and entry modes on global and local similarity of human resource management practices in multinational enterprises

    PERLİN NAZ CÖMERT

    Yüksek Lisans

    Türkçe

    Türkçe

    2022

    İşletmeGalatasaray Üniversitesi

    İşletme Ana Bilim Dalı

    PROF. DR. N. AYLİN ATAAY SAYBAŞILI

  3. Le Theme de la fatalite dans le theatre de Jean Giraudoux

    Jean Giraudoux 'un tiyatrosunda kara yazgı teması

    GÜLCAN TATAR

    Doktora

    Fransızca

    Fransızca

    2004

    Fransız Dili ve EdebiyatıHacettepe Üniversitesi

    Fransız Dili ve Edebiyatı Ana Bilim Dalı

    PROF. DR. SİBEL BOZBEYOĞLU

  4. Bir melez yazın örneği: Marie Ndiaye'nin romanlarında çoklu aidiyet ve çoğul kimlik

    Hybrid literature: A case study of multiple belonging and hybrid identity in the novels of Marie Ndiaye

    AYŞE KAYĞUN TEKTAŞ

    Doktora

    Türkçe

    Türkçe

    2020

    Fransız Dili ve EdebiyatıAnkara Üniversitesi

    Batı Dilleri ve Edebiyatları Ana Bilim Dalı

    PROF. DR. GÜLSER ÇETİN

  5. Les Problemes de la description dans 'Dans Le Labyrinhte' d'Alain Robbe-Grillet

    Başlık çevirisi yok

    RIFAT GÜNDAY

    Yüksek Lisans

    Fransızca

    Fransızca

    1991

    Fransız Dili ve EdebiyatıMarmara Üniversitesi

    DOÇ.DR. HÜSEYİN GÜMÜŞ