Geri Dön

TİVA uygulanan günübirlik cerrahi hastalarında bis monitörizasyonu

Başlık çevirisi mevcut değil.

  1. Tez No: 156768
  2. Yazar: ENDER KOCA
  3. Danışmanlar: DOÇ.DR. ERCAN KURT, Y.DOÇ.DR. ALİ SIZLAN
  4. Tez Türü: Tıpta Uzmanlık
  5. Konular: Anestezi ve Reanimasyon, Anesthesiology and Reanimation
  6. Anahtar Kelimeler: Belirtilmemiş.
  7. Yıl: 2004
  8. Dil: Türkçe
  9. Üniversite: GATA
  10. Enstitü: Tıp Fakültesi
  11. Ana Bilim Dalı: Anesteziyoloji ve Reanimasyon Ana Bilim Dalı
  12. Bilim Dalı: Belirtilmemiş.
  13. Sayfa Sayısı: 67

Özet

ÖZET Çalışmamızda sezaryen operasyonu sırasında BİS monitörü ile hipnoz düzeyi takip edilen hastalar ile intraoperatif hemodinamik değerlere göre anestezi idamesi yapılan hastalar intraoperatif farkında olma ve ilaç tüketimi açısından karşılaştırıldı. GATA Etik Kurulu'nun onayı alındıktan sonra sezaryen operasyonu planlanan 18-40 yaş arası 60 gönüllü gebe yazılı onamlan alındıktan sonra çalışmaya alındı. Olgular kontrol ve çalışma grubu olarak rastgele iki gruba ayrıldı. 8-12 saat açlıktan sonra, olgular operasyon salonuna alındı ve monitörize edilerek, invazif olmayan arteryel kan basınçları, kalp atım hızlan, EKG traseleri, periferik O2 saturasyonlan, nöromüsküler blok düzeyleri ve end-tidal CO2 basınçları izlendi. Çalışma grubunda hastaların alın bölgesine yapıştırılan BİS sensörü ile hastaların BİS değerleri sürekli gözlemlendi. Hastalara 20 G. Anjiocath ile damar yolu açıldı. Anestezi indüksiyonunda 2 mg/kg propofol ve kirpik refleksi kaybolduktan sonra 1.5 mg/kg süksinilkolin kullanıldı. Fasikülasyon yanıtı sonrası endotrakeal entübasyon yapıldı. Solunum %50 02 ve % 50 N20 karışımının manuel ventilasyonu, end-tidal CO2 değeri 35-40 mmHg arasında olacak şekilde sağlandı. Anestezi idamesinde propofol infüzyonu; çalışma grubunda BİS değerleri 40-60 arasında, kontrol grubunda kalp atım hızı ve ortalama arter basıncı preoperatif seviyenin % 20 fazlası ve eksiği arasında olacak şekilde titre edildi. Kas gevşetici gereksinimi TOF uyarısına 1-2 twitch yanıtı alındığında yapılan 0.2 mg/kg roküronyum ek dozları ile giderildi. Hastalara analjezi amacıyla 1.5 mg/kg tramadol uygulandı. İntraoperatif dönemde yüzeyel anestezi bulguları saptanan hastalara 20 ug/kg alfentanil verildi. Operasyon bitiminde cilt sütürasyonu tamamlandığında propofol infüzyonu kesildi ve % 100 02 ile hastalar solutuldu. Spontan solunumu yeterli olan hastalar ekstübe edildiler ve Modifiye Aldrete Skoru 9-10 olan hastalar derlenme bölümüne alındı. 59Operasyon bitiminde toplam ilaç tüketimleri kaydedildi ve operasyon bitiminden 24 saat sonra hastalara standart sorular sorularak intraoperatif farkında olma olayı saptanmaya çalışıldı. Gruplar karşılaştırıldığında hasta karakteristikleri açısından anlamlı farklılık yoktu. Her iki grupta da intraoperatif farkında olma olayı görülmedi. İlaç tüketimlerinde titrasyonu yapılan genel anestezik ajan propofol kullanımının BİS monitorizasyonu yapılan çalışma grubunda istatistiksel olarak anlamlı düzeyde artmış olduğunu saptadık. Kontrol grubunda ise adjuvan ajan olarak kullanılan alfentanil tüketiminin istatistiksel olarak anlamlı derecede artmış olduğunu saptadık. Çalışma sonunda, genel anestezik ilaç tüketiminin BİS grubunda artmış olduğunu saptadık. Ayrıca çalışmamızda, BİS monitörizasyonunun intraoperatif farkında olmanın önlenmesinde etkinliğini saptayamadık, BİS monitörizasyonunun etkinliğininin değerlendirilmesinin daha geniş hasta gruplarında yapılmasının anlamlı olacağı sonucuna vardık. 60

Özet (Çeviri)

SUMMARY In our study patients, during cesarean section, whose hypnosis level was monitored by BIS monitoring, were compared with the patients, whom anesthesia maintenance were managed by hemodynamic parameters, in point of view of awareness and drug consumptions. After GMMA Ethics Committee's approval and taking written informed consents of the patients, 18-40 years old, sixty voluntary pregnant women were included to the study. The subjects were randomly selected into two groups as study or control. Following an 8-12 hours fasting, subjects were taken to operating room and monitored with electrocardiogram, non-invasive arterial blood pressure, heart rate, peripheral arterial oxygen saturation, end-tidal carbon dioxide concentration, and the degree of neuromuscular blockade. The BIS values were continuously observed with the BIS sensor stuck on the foreheads of the patients in the study group. Venous catheterization was done by a 20 gauche angiocath on the arm vessels. Propofol 2 mg/kg was used for induction of anesthesia. After disappearing of eyelash reflex, succinylcholine 1.5 mg/kg was administered intravenously. Intubation was performed following fasciculation response. Respiration was provided as 50% oxygen and 50% nitrous oxide with end-tidal carbon dioxide concentrations of 35-40 mmHg. Propofol infusion was titrated according to BIS values as 40-60 for maintenance of anesthesia in the study group. The values between 20% over and 20% under the preoperative heart rate and mean arterial pressure were used to manage maintenance of anesthesia in the control group. Muscle relaxation need was satisfied with additional doses of 0.2 mg/kg rocuronium when 1-2 twitch response was seen in train-of-four stimulation. Alfentanil 20 microgram/kg IV was given when the depth of anesthesia was considered as light plane. Tramadol 1.5 mg/kg IV was 61administered for postoperative analgesia. Propofol infusion was stopped and the patient was ventilated with 100% oxygen after the closure of the skin at the end of the operation. The patients with adequate spontaneous respiration were extubated and taken to the recovery room with modified Aldrete scores of 9-10. Total drug consumptions were recorded at the end of the operation and awareness was tried to determine by asking standard questions to the patients 24 hours after the end of the surgery. There were no significant differences observed when study and control groups were compared according to patient characteristics. Awareness was not determined in both groups. We found that, the consumption rate of propofol agent titrated for general anesthesia had increased statistically significant in the study group in which BIS monitoring was used. However, alfentanil consumption which was used as an adjuvant in the control group had increased statistically significant. At the end of the study, we set that general anesthetic consumption had increased in the BIS grup. Furthermore, we could not set the effectiveness of BIS monitoring preventing awareness, so we concluded that undertaking studies with greater patient population would be more expressive for the evaluation of the effectiveness of BIS monitoring. 62

Benzer Tezler

  1. Günübirlik artroskopi cerrahisinde remifentanil ve alfentanilin hemodinami ve derlenme üzerine etkileri

    Başlık çevirisi yok

    AHMET AYTEKİN AKTAN

    Tıpta Uzmanlık

    Türkçe

    Türkçe

    2002

    Anestezi ve Reanimasyonİstanbul Üniversitesi

    Anesteziyoloji ve Reanimasyon Ana Bilim Dalı

    PROF.DR. KAMİL PEMBECİ

  2. Direkt laringoskopi cerrahisinde tiva uygulanan hastalarda, remifentanilin farklı dozlarının hemodinamik değerler, perioperatif stres yanıtları ve derlenme özellikleri açısından karşılaştırılması

    Comparison of different doses of remifentanyl in terms of hemodynamic values, perioperative stress responses and recovery characteristics in patients undergoing tiva in direct laryngoscopic surgery

    NEBAHAT ÖZDEMİR

    Tıpta Uzmanlık

    Türkçe

    Türkçe

    2008

    Anestezi ve ReanimasyonSağlık Bakanlığı

    Anesteziyoloji ve Reanimasyon Ana Bilim Dalı

    DR. ASU ÖZGÜLTEKİN

  3. Propofol-enflurane, etomidate-enflurane ve propofolle TİVA tekniklerinin günübirlik cerrahi anestezisinde kullanımı

    Propofol-enflurane, etomidate-enflurane, TIVA with propofol techniques in outpatient anaesthesia

    HAKAN YILDIRIM

    Tıpta Uzmanlık

    Türkçe

    Türkçe

    1991

    Anestezi ve ReanimasyonSağlık Bakanlığı

    DR. NEBAHAT SİVRİKAYA

  4. Lokal ve genel anestezi (TIVA) uygulanan katarakt cerrahisi olgularında intraoküler basınç ve hemodinamik değişikliklerin karşılaştırılması

    Başlık çevirisi yok

    ERİM NECATİ AKSEL

    Tıpta Uzmanlık

    Türkçe

    Türkçe

    1994

    Anestezi ve ReanimasyonSağlık Bakanlığı

    Anesteziyoloji ve Reanimasyon Ana Bilim Dalı

    DR. NURTEN ÜNAL

  5. Propofol ile tiva uygulanan jinekolojik operasyonlarda oral klonidin ve diazepam premedikasyonunun stres yanıt, anestezik gereksinimi ve hemodinamik parametrelere etkisi

    The effects of oral clonidine and diazepam premedication on stress response, anesthetic requirements and hemodynamic parameters in tiva with propofol

    MEHMET OTUZBİR

    Tıpta Uzmanlık

    Türkçe

    Türkçe

    2001

    Anestezi ve ReanimasyonSağlık Bakanlığı

    Anesteziyoloji ve Reanimasyon Ana Bilim Dalı

    DOÇ. BANU ELER ÇEVİK