Geri Dön

Çocuklarda Carisolv'ün etkinliğinin in vivo yöntemle değerlendirilmesi ve dentinde oluşturduğu yüzey değişikliklerinin incelenerek bağlanma üzerindeki etkisinin araştırılması

In vivo evaluation of Carisolv in children and its effects on microstructure and micro-shear bond strengths of primary and permanent dentin

  1. Tez No: 164764
  2. Yazar: DİLEK TÜFEKCİOĞLU
  3. Danışmanlar: PROF.DR. NURHAN ÖZTAŞ
  4. Tez Türü: Doktora
  5. Konular: Diş Hekimliği, Dentistry
  6. Anahtar Kelimeler: Belirtilmemiş.
  7. Yıl: 2005
  8. Dil: Türkçe
  9. Üniversite: Gazi Üniversitesi
  10. Enstitü: Sağlık Bilimleri Enstitüsü
  11. Ana Bilim Dalı: Pedodonti Ana Bilim Dalı
  12. Bilim Dalı: Belirtilmemiş.
  13. Sayfa Sayısı: 137

Özet

103 ÖZET Çalışmada, in vivo olarak Carisolv tekniğinin etkinliği, çalışma süresi, hastaların teknik hakkındaki görüşleri, lokal anestezi gereksinimlerinin değerlendirilmesi ve bu sonuçların konvansiyonel metodlarla karşılaştırılması; in vitro olarak da Carisolv'ün süt dişi ve daimi diş dentin yüzeyinde oluşturduğu değişikliklerin SEM ve AFM'de incelenmesi; Carisolv, %37'lik fosforik asit ve Carisolv'ii takiben %37'lik fosforik uygulamalarının bağlanma dayanımı üzerindeki etkisinin mikro-makaslama testi ile değerlendirilmesi ve rezin-dentin arayüzünün SEM'de incelenmesi hedeflenmiştir. Yaşlan 7-9 arasında değişen 25 hastanın demin çürüklü simetrik süt I. ya da II. molar dişinden biri Carisolv ile diğeri aeratör kullanılarak tedavi edilmiştir. İşlem sonrası hastalara çeşitli sorular yöneltilmiştir. Dişler 1 yıl süreyle her 3 ayda bir klinik ve radyografik olarak değerlendirilmiştir. Çalışmanın in vitro bölümü için 6 grup hazırlanmıştır. Grup 1 - 3 süt dişlerinden. Grup 4-6 ise daimi dişlerden oluşturulmuştur. Carisolv, % 37'lik fosforik asit ve Carisolv'ii takiben %37'lik fosforik asit uygulamasının süt dişi ve daimi diş dentini üzerindeki etkisi SEM ve AFM'de incelenerek, farklı yüzey uygulamalarının bağlanma dayanımı üzerindeki etkisi mikro-makaslama testi ile araştırılmıştır. Carisolv ile yapılan tedaviler konvansiyonel metodlara göre daha uzun sürede gerçekleştirilirken (%44 >15 dk. %24 11-15 dk, %24 6-10 dk, %8 1-5 dk), lokal anesteziye (%8) daha az ihtiyaç dulyulduğu saptanmıştır. 3.,6.,9. ve 12. ayda yapılan kontrollerde, klinik ve radyolojik açıdan olumsuz bir semptoma rastlanmamıştır. SEM ve AFM incelemeleri ile 3 dk Carisolv uygulamasını104 takiben 15 sn %37'lik fosforik asit uygulamasının (Grup 3 ve 6), hem süt dişi hem de daimi diş dentininde belirgin bir aşınma ve demineralizasyona neden olduğu bulgulanmıştır. Mikro-makaslama testi sonuçlarına göre, 3 dk'hk Carisolv uygulanan süt dişi ve daimi diş örneklerinde (Grup 1 ve 4) diğer yüzey hazırlama yöntemlerine göre daha yüksek bağlanma dayanımı değerleri bulgulanmıştır. Grup l ile 4 ve Grup 3 ile 6 arasında istatistiksel olarak anlamlı bir fark tespit edilmiştir. Süt dişlerinde 3 dk Carisolv uygulaması sonrası gerçekleştirilen 15 sn'lik % 37'lik fosforik asit uygulaması ile (Grup 3) tüm gruplar içinde en düşük bağlanma dayanımı değerleri elde edilmiştir. SEM'de rezin-dentin arayüzü incelemesi gerçekleştirildiğinde, hem süt dişi hem de daimi diş örneklerinde 3 dk"lık Carisolv uygulamasının (Grup 1 ve 4) hibrit labaka ve rezin tag formasyonunun eşlik ettiği iyi bir bağlanmaya neden olduğu saptanmıştır. Sonuç olarak Carisolv ile çalışma süresinin aeratöre göre daha yavaş olmasına rağmen; teknik, hastalar tarafından kabul görmüş, çürük temizlemede etkin bulunmuş, lokal anestezi çoğunlukla gerekmemiştir. Carisolv'ün özellikle pediatrik diş hekimliğinde kullanılabilecek etkili bir atravmatik tedavi şekli olduğu düşünülmektedir. Carisolv uygulamasının asideme işlemi yapılmaksızın hem daimi diş, hem de süt dişi dentininde bağlanma dayanımlarını artırdığı saptanmıştır. Bu nedenle kemo-mekanik yöntemler kullanıldığında yüzeylerin pürüzlendirilmesi işleminin ne şekilde gerçekleştirilmesi gerektiği yeniden gözden geçirilmeli, bu konu yeni çalışmalarla değerlendirilmelidir.

Özet (Çeviri)

105 SUMMARY The aim of this study was to clinically evaluate the Carlsoh technique concerning efficiency, operative time, perceptions of the patients and the need for local anesthesia, to compare these data with the conventional methods, and to determine the effects of Carisolv on surface characteristics, micro-shear bond strength and resin-dentin interface both in primary and permanent teeth. Contralateral primary molars of twenty-five 7-9-year-old patients (50 teeth) were treated with the air-motor and with Carisolv, respectively. Patients replied to a postoperative questionnaire. The restorations were evaluated radiographically and clinically every 3 months for one year. For the in vitro part of the study six groups were prepared. Groups 1-3 were primary dentin and Groups 4-6 were permanent dentin. The micro-structural effects of Carisolv, 37 % phosforic acid and Carisolv followed by 37% phophoric acid on primary and permanent dentin were evaluated by SEM (Scanning Electron Microscopy) and AFM (Atomic Force Microscopy). Micro-shear bond strengths were tested and resin-dentin interfaces were evaluated by SEM. The longer treatment time (%44 >15 min, %24 11-15 min, %24 6-10 min. %8 1 -5 min) and less need for local anesthesia (%8) were achieved with the Carisolv method. There was no patological condition on the twelve-month follow- up clinical and radiographic evaluation. With the SEM and AFM results, a greater depth of demineralized dentin and an increase in surface roughness were exhibited in Carisolv + 37% phosphoric acid treated primary and permanent dentin(Groups 3 and 6). Primary and permanent dentin treated with Carisolv for 3 minutes(Group106 1 ve 4) showed higher micro-shear bond values compared to the other groups. There was a significant difference between Groups 1 and 4; and Groups 3 and 6. In primary dentin treated with Cwisolv followed by phosphoric acid treatment (Group 3), the lowest micro-shear bond strength was found. Primary and permanent dentin treated with Carisolv (Group 1 and 4) showed intimate adaptation between resin and dentin with hybrid layer formation and resin tags. Although the Carisolv technique was much slower than the air-motor; it can be concluded that it was accepted by the patients, efficient for caries removal, considered less dependent on local anesthesia and proved to be an effective atraumatic treatment modality with potential interest for use in clinical pediatric dentistry. Carisolv treatment without any acid-etching was found to increase the micro-shear bond strength to both primary and permanent dentin. Therefore, it can be concluded that etching procedures need to be reviewed to ensure optimum adhesion of resin-based materials to chemo-meehanically treated dentin.

Benzer Tezler

  1. Carisolv jelinin çürük süt dişleri üzerindeki etkisinin in vivo ve in vitro olarak incelenmesi

    Investigation of the effets of carisolv gel on decidious carious teeth: in vivo and in vitro study

    GÜLÇİN FATMA BULUT

    Doktora

    Türkçe

    Türkçe

    2003

    Diş HekimliğiEge Üniversitesi

    Pedodonti Ana Bilim Dalı

    PROF. DR. CEMAL ERONAT

  2. Çürüğün temizlenmesinde carisolv sisteminin klinik etkinliğinin değerlendirilmesi ve el ile ekskavasyon yöntemi ile karşılaştırılması

    The evaluation of the clinical efficacy of the carisolv system in the removal of caries in children and its comparison with hand excavation method

    TAŞKIN GÜRBÜZ

    Doktora

    Türkçe

    Türkçe

    2003

    Diş HekimliğiAtatürk Üniversitesi

    Pedodonti Ana Bilim Dalı

    PROF. DR. ZUHAL KIRZIOĞLU

  3. Süt dişlerinde, kemo-mekanik ve geleneksel çürük temizleme yöntemelerinin fiziko-kimyasal ve mikrobiyolojik yöntemelerle karşılaştırılması

    The physico-chemical and microbiologic comparison of chemo-mechanical and conventional caries removal methods for primary teeth

    DİDEM ÖZDEMİR

    Doktora

    Türkçe

    Türkçe

    2005

    Diş Hekimliğiİstanbul Üniversitesi

    Pedodonti Ana Bilim Dalı

    PROF.DR. GAMZE AREN

  4. Çocuklarda üriner sistem patolojilerinin teşhisinde radyolojinin yeri ve önemi

    Başlık çevirisi yok

    BİLAL NAFİZ DURMAZ

    Tıpta Uzmanlık

    Türkçe

    Türkçe

    1985

    Radyoloji ve Nükleer TıpSağlık Bakanlığı

    Radyoloji Ana Bilim Dalı

    DR. K. TURGUT GÜL

  5. Çocuklarda ekstrensek bronşial astımda alfa-1 antitrypsin seviyesi

    Başlık çevirisi yok

    SEVİM BEZCİ

    Tıpta Uzmanlık

    Türkçe

    Türkçe

    1985

    Çocuk Sağlığı ve HastalıklarıSağlık Bakanlığı

    Çocuk Sağlığı ve Hastalıkları Ana Bilim Dalı