Darbeli elektromanyetik alanlar ile osteojenik indüksiyon (teorik, deneysel ve klinik çalışma)
Başlık çevirisi mevcut değil.
- Tez No: 174793
- Danışmanlar: PROF. DR. MERİH EROĞLU
- Tez Türü: Tıpta Uzmanlık
- Konular: Ortopedi ve Travmatoloji, Orthopedics and Traumatology
- Anahtar Kelimeler: Belirtilmemiş.
- Yıl: 1982
- Dil: Türkçe
- Üniversite: Ege Üniversitesi
- Enstitü: Tıp Fakültesi
- Ana Bilim Dalı: Ortopedi ve Travmatoloji Ana Bilim Dalı
- Bilim Dalı: Belirtilmemiş.
- Sayfa Sayısı: 208
Özet
O.l/d.) Ö Z n; T Bu bölümde, kemiğin fonksiyonu ve şekline etki eden faktörler araştırılmıştır. Mekanik stresler kemiğin yalnız şeklini değil, aynı zamanda kütlesini de değiştirebilir. Kemiğin genel şekli embriyoda belirlenmesine rağmen, mekanik özelliklerini çeşitli faktörlerin düzenliyeceği görüşü de açıktır. Bu, direkt mekanik kuvvetlerle olabileceği gibi, bundan daha fazla indirekt yolla, kuvvet altında deforme olan kemiğin bioelektrik yanıtının, negatif feedback kontrol halkasıyla oluşacağı anlaşılmıştır. Gelen sinyal, mezenşim hücresine, kemiğin ne zaman, nasıl ve ne gibi bir oryan- tasyona ihtiyacı olduğunu anlatır. Kemiğin piezoelektrik, yarı iletkenlik ve akan potansiyel özelliklerinin, extraselluler mat- rixinden kaynaklandığı gösterilmiştir. Sonuçta; kalp ye -kas pom palarından gelen kanın damardaki akışıyla oluşan akan potansiyel ler, periferik sinirdeki elektron akışı, komşu kasların aktivite- lerinden doğan elektriklenme, toplam yüklü moleküller, kollogenin dipol momentleri ve hücrenin elektriksel özelliklerinin toplamı hücre yanıtını tetiklemektedir. -32-O. II.) KiUttİKTüiK-L PO'IAWSII^Li^RlN KAINAK-uARI [ Ganlı dokunun elektriksel potansiyel kaynakları üç çeşittir; 1- Bioelektrik potansiyeller (Steady stade potansiyeller) 2- Aksiyon potansiyeller 5- Stresle oluşan potansiyeller (SGP) C.II/S) BİOiüLSKZRIK POTAJJSIYiuixuliR : Tüm canlı dokularda bulunur. Hücrenin metabolik ve fizikoşimik çalışmaları sonucunda ortaya çıkar (73). Yani bu potansiyellerin oluşması için hücre gereklidir. Bioelektrik potansiyellerinde pola- ritesi vardır. Daha çok negatif potansiyeller metabolik aktivitenin yüksek olduğu yerlerde gözlenir. Becker' in amfibia extremite uçla rında ayrıca ampütasyon güdüğünde ve re jenerasyon boyunca güdükte negatif ampütasyon bulmuştur (Resim 9İ Regenerasyon tamamlanınca r> Resim 9 pozitif polarite oluşur (26) Uzun kemik metafizlerinin elektro negatif olması kan akımının ve metabolik aktivitenin yüksek olma sındandır. Ayrıca kırık bölgesinide elektro negatif olması damar- lardaki kanın ortması ve yoğun bir metabolik aktiviteden dolayıdır. (Resim 10) (72-73). ŞB değişimleride bu potansiyelde değişimlere -35-Iio Oper böyle bir birleşme olsaydı, bu birleşme, deformasyona aşırı du- -45-yarlı olup, elektrik potansiyeli üreterek yanıt verirdi. Hipotetik olarak dokuda bulunan geniş negatif yüklü endotel tarafından itil meleri beklenebilir. Bu yüzden bu dokuların vasküler invazyon ile rezorpsiyonu için enzimetik aktivasyon veya negatif yaklerin mas kelenmesine gerek vardır (Resim 17) b-3. MİNERALİ ZAS YON l Kemiğin negatif feedback kontrol sisteminin elektromekanik temeldeki tartışmasını yaparken, katottaki osteogenezis artımının kalsiyum ve foâfor iyonlarının elektroforetik etkisine bağlamıştık^ Jahn (1968)' in teorisine göre kalsiyum iyonu, sodyumdan daha hızlı yer değiştirerek katota gider. Sodyum ise, pozitif iyon fazlalığın dan dolayı diffüzyon yoluyla anot a gider. Aynı şekilde klorit iyon ları fosfattan daha hızlıdır ve klorit anota giderken, fosfat fazla lığı oluşur, aynı zamanda fosfat katota gider. Kalsiyum ve fosfat' m katottaki bu birimi amorf trikalsiyumfosf at oluşumuna neden olur (87). I?akat böyle bir etki varsa bile şimdiye kadar gözlenmemiştir. Kemik formasyonunun başlangıç basamağı depozisyonu ve oryantasyonu ile başlaması gerekir (9). Çeşitli biyolojik sistemlerde elektriksel olay ların direkt olarak mineraliz asy onda etkili olduğu Digby tarafından bildirilmiştir (59). Wainwright (1968) ise yarı iletken ve piezoelek- trik özelliklerin kabuklu deniz hayvanlarında kalsifikasyonda en büyük rolü oynadığını bildirmiştir. Elektrik potansiyelleri, yalnızca iyonik konsantrasyonu etki leyerek, amorfkalsiyum tuzlarının çökmesini değil aynı zamanda kristal yapışmada etki eder. Ayrıca, hidrojen iyonlarının pH de ğişimi veya protein tutulması yoluyla, ortamda yer değiştirmesinin kalsifikasyonda temel görev yaptığı Samachson (196^) tarafından söylenmiştir. Bu noktada, stres ve akan potansiyellerin hipotetik olarak kalsiyum mekanizmasını etkileyici rolleri, ayrıca kristal büyüme hızına ve belirli kristallerin oryantasyonuna etki ettiği bilinmektedir. Sonuç olarak; ister extrenset, ister intrensek, isterse her ikisi olsun, oluşan elektriksel potansiyeller kollogenin minerali ze olma kabiliyetini etkiler. Ne yazık ki bu konuda yeterli bilgi alınabilecek deneyler yapılmamıştır. Kollogenin süper iletken özel liği yan zincir reaktivasyonundaki değişiklikler, kemiğe elektron akışının sağlanması, nükleasyon ve mineralizasyon için iyi ber düze nek oluşturur. -44-G.IV.) HÜCRüi DAVRANIRLARINI KONTROL jia)JSK BIOjS.üİ'KTRİK YANITLARIN OLASI İMKANI AMALARI öııceleleri ve halen, hücreyi kontrol eden sinyallerin mekaniz ması tam olarak bilinmiyor. Bu bölümün amacı; hücrelerin karşılıklı etkileşimlerini gözlemek ve elektriksel çevrelerindeki genel pren sipleri ortaya çıkarmaktır. C.IV./a). İYONİK Son yıllarda Ling (1965) ve Ling ve Cope (1969) tarafından ortaya atılan fikirler hücre ve onun iyon dağılımında biyoloji ile uğraşanların görüşünü değiştirdi (9)« Kİasik olarak hücre bir su torbası ve iyonlar bunun içinde, Donnan ilkesine bağlı olarak ser bestçe dolaşan yapılar olarak düşünülürdü ve hücrenin içinde iyon dengesini ayarlayan bir aktif iyon pompası mekanizması vardı. Şimdi çok iyi biliniyorki-, birçok iyon özellikle sodyum ve potasyum hüc re içinde veya plazma membranmdaki makromoleküllere bağlıdır. Bu iyonlar buza benzer matrixte yan yana durumda hareket halindedirler, veya yer değiştirirler. Gerek elektron iletim:* özellikleri, gerekse yarı iletken katılardaki elektriksel nokta defektlerine benzer dav ranışları yukarıdaki görüşe uyar. Ayrıca bu modelde hücre membranı, klasikte olduğu gibi değildir. Burada iki benzemeyen materyalin birleşimi veya karşı karşıya gelme si olayı sözkonusudur. Böylece membran, yarı iletken bileşim gibi görev yapar. Bundan başka protein molekülünün elektriksel dizilimi, yalnız onun aminoasitlerine değil, fakat iyonik absorbsiyonlarına da bağlı olduğu düşünüldü. Protozoa hücresinde protoplazmanm kont- raksiyonları göz önüne alınarak, anodal ve katodal stimülasyonun, kalsiyum, potasyum ve sodyumun hücre içinde ve dışında bağlandığı yerlerden çözülmesine de etkisi olduğu gösterildi (36). Jahn'a göre kalsiyum iyonunun, hücrenin her iki bölgesindeki farklılığı, anodal taraftan kontraksiyonlarm tetiklenmesine neden olduğu be lirtildi. Burada serbest kalsiyum iyonları, kontraktil proteinler ile etkileşime girmeye hazırdır. Jahn; elektromotiv herhangi bir kuvvet uygulandığında, iyon migrasyonu, iyonların bağlı oldukları kısımdan ayrılması ve bu karşı iyonların protein zincirleri boyunca hareketinin oluşabileceğini bildirdi. -4-5-
Özet (Çeviri)
Özet çevirisi mevcut değil.
Benzer Tezler
- Investigation of pulsed electromagnetic field with high resolution wireless sensor network
Darbeli elektromanyetik alanların yüksek çözünürlüklü kablosuz sensor ağı ile araştırılması
MERVE BARDAK
Yüksek Lisans
İngilizce
2019
Biyomühendislikİzmir Katip Çelebi ÜniversitesiBiyomedikal Teknolojiler Ana Bilim Dalı
PROF. DR. ADNAN KAYA
- Mikrodalga frekansındaki elektromanyetik radyasyonun Drosophila melanogaster'in bazı mutant soylarında ömür uzunluğuna etkisi
The Effects of electromagnetic radiation in microwave frequency on longevity of some Drosophila melanogaster mutants
ŞEBNEM BANU DALGIÇ
Yüksek Lisans
Türkçe
2003
BiyolojiHacettepe ÜniversitesiBiyoloji Ana Bilim Dalı
PROF. DR. ALİ NİHAT BOZCUK
- Hücre manipülasyonu için darbeli elektrik alan (PEF) jeneratörü tasarımı
PEF (pulsed electric field) generator design for cell manipulation
ÖVÜL ESKİ
Yüksek Lisans
Türkçe
2022
BiyomühendislikPamukkale ÜniversitesiBiyomedikal Mühendisliği Ana Bilim Dalı
DOÇ. DR. SEVİLAY ÇETİN
- 3D printing of nanoparticle loaded hydrogels for biomedical applications
Nanopartikül yüklü hidrojenlerin biyomedikal amaçlı 3 boyutlu baskısı
HAKAN GÜRBÜZ
Yüksek Lisans
İngilizce
2017
BiyomühendislikDokuz Eylül ÜniversitesiBiyomedikal Teknolojiler Ana Bilim Dalı
YRD. DOÇ. DR. AYLİN ŞENDEMİR ÜRKMEZ
- Comparison of cleaning performances of nanosecond and femtosecond lasers on historical papers
Nanosaniye ve femtosaniye lazerlerin tarihi kağıtlar üzerindeki temizleme performanslarının karşılaştırılması
CANAN YAĞMUR BOYNUKARA
Yüksek Lisans
İngilizce
2017
Fizik ve Fizik Mühendisliğiİstanbul Teknik ÜniversitesiFizik Mühendisliği Ana Bilim Dalı
PROF. DR. GÜNAY BAŞAR
YRD. DOÇ. DR. MEHMET FEVZİ UĞURYOL