Sürdürülebilir kalkınma ve Türkiye'nin çevre politikaları
Sustainable development and Turkey's environmental policy
- Tez No: 207207
- Danışmanlar: DOÇ.DR. UFUK SERDAROĞLU
- Tez Türü: Yüksek Lisans
- Konular: Ekonomi, Economics
- Anahtar Kelimeler: Belirtilmemiş.
- Yıl: 2007
- Dil: Türkçe
- Üniversite: Gazi Üniversitesi
- Enstitü: Sosyal Bilimler Enstitüsü
- Ana Bilim Dalı: İktisat Ana Bilim Dalı
- Bilim Dalı: Uluslararası İktisat Bilim Dalı
- Sayfa Sayısı: 237
Özet
Sürdürülebilir Kalkınma kavramı Brundtland Raporunda tanımlandıgı sekliyle gelecek kusakların kendi gereksinimlerini giderme olanaklarını tehlikeye atmadan bugünün gereksinimlerinin yerine getirmesi anlamına gelmektedir. Teknik ilerleme, kurumsal yapılarda, yatırımlarda ve dogal kaynakların kullanımında bugünkü ve gelecekteki gereksinimlerin uzlastırıldıgı bir süreç olarak tanımlanmaktadır. Sürdürülebilir Kalkınma kavramının üç içerigi bulunmaktadır. lki; mevcut büyümenin sürdürülemezligidir. kincisi; bugünün ihtiyaçlarının karsılanmasıdır. Bunun anlamı tüm insanların asgari bir refah seviyesine ulasması ve yoksullugun yok edilmesidir. Üçüncüsü ise; gelecek kusakların da yasam ve refah güvence altına alınması ve tüm bunlar yapılırken, çevre üzerindeki baskının, uygarlıgı tehdit etmeyecek bir seviyede tutulmasıdır. Bu sebeple, ekonomik ve etik boyutları da bulunan kavram organizmayla çevresindeki iliskiyi inceleyen bir bilim dalı olan ekolojiyle de yakından iliskilidir. Bilimsel Aydınlanmayla birlikte teknolojik gelismenin, is bölümü ve uzmanlasmanın artması ve ardından ulusların sanayilesme yarısına girmeleriyle birlikte üretim olanakları artmıs bu durum tüketiminin hızlı artısıyla önceleri belli kentlerde veya yerel olarak görülen çevre sorunlarının giderek yayılmasına neden olmustur. Günümüzde batı toplumlarında geçerli olan ekonomik felsefe Neoklasizm (pazar ekonomisi) ve Keynesçiliktir (ekonomik döngülerin aktif bir biçimde kontrolü). Her iki yaklasımda da basarının temel kosulu, ekonomik büyümedir. Ancak, sanayilesme yoluyla ekonomik büyüme daha fazla üretmek ve daha fazla tüketmek anlamına geldiginden, dogadan daha fazla hammadde de alarak, daha fazla atık üretmek sonucu zorunlu olarak ortaya çıkmaktadır. Söz konusu kapsam içindeki ekonomik döngülerde, bozulan çevre ve tüketilen dogal kaynaklar ya hiç dikkate alınmamakta, ya da yetersiz bir biçimde degerlendirilmektedir. Bu alısageldigimiz ekonomik faaliyetlerimizin, ekolojiyle barısık olmadıgı sonucunu ortaya çıkarmaktadır. Günümüzde çevre sorunlarının beklenmedik sekilde ve boyutlarda bir baska deyisle belirsiz bir sekilde meydana gelmesi bütünsel yaklasımı benimsenmesini gerektirmistir. Sürdürülebilir kalkınmaya iliskin yorumlar ve tanımlamalar, ?Yoksullugun ve esitsizligin oldugu bir dünya her zaman için ekolojik ve diger krizlere egilimli olacaktır? ifadesinin yer aldıgı 1987'de hazırlanmıs olan Brundtland Raporu'nda ortaya koyulmus; uluslararası düzeyde ilk bütünsel yaklasım da 1992'de Rio de Janerio'da gerçeklestirilen ?Birlesmis Milletler Çevre ve Kalkınma Konferansı'nda benimsenmistir. Konferansta, çevre ile kalkınma stratejileri tüm alt baslıkları ile irdelenerek, bunların karsılıklı etkilesimlerinin sorgulandıgı bir 21. yüzyıl gündemi (Gündem 21) belirlenmistir. Dünyada ve ülkemizde çevre olgusu, uzun yıllar boyunca bir lüks veya hayal olarak görülmüs, ?önce kalkınalım,? sonra çevre sorunlarını nasıl olsa çözeriz? düsüncesiyle konuya yaklasılmıstır. Türkiye, son yirmi yıl içinde çevre kirlenmesinin büyük bir kaynak kaybı oldugunu ve kirlenmenin faturasının çok yüksek oldugunu görmeye baslamıs ve konu ile ilgili önlemlerin hızla alınmasına yönelmistir. ?Ortak Gelecegimiz? ve sonrasında takınılan tavır, gelismekte olan ülkelerde, çevreyi bugün kirletip ileride temizlemeye ne kaynakların ne de hızlı teknolojik gelisme dikkate alındıgında, zamanın yeterli olmayacagı gerçegini vurgulamaktadır.
Özet (Çeviri)
Sustainable Development Concept as expressed in Brundtland Report is“paths of human progress which meet the needs and aspirations of the present generation without compromising the ability of future generations to meet their needs”and as“a process of change in which exploitation of resources, the direction of investments, the orientation of technological development and institutional change are all in harmony and enhance both current and future potential to meet human needs and aspirations”Sustainable development concept has three ingredients. The first element is unsustainabilitiy of the present growth, the second one is satisfying the present needs, in other words, providing for all people certain standards of life and the eradication of poverty, the third one is ensuring the next generations? life meanwhile maintaining the pressure on environment on a level not menacing civilization. Thus, the concept -sustainability- which has the economic and ethical aspects has also close relations with the ecology, the discipline that researches the relations between organisms and their environment. With the advent of ?Enlightenment Era? technologic developments, division of labor and specialization which fuelled the industrialization race between the nations by causing consumption that focused previously on certain cities or seen on a local base, started to expand gradually. Today, Neoclassical and Keynesian approaches prevail in Western communities. For success, the basic precondition for both of these approaches is economical growth. But, as ?economic growth? amounts to producing and consuming more by dint of industrialization; producing more wastes by providing more crude materials from nature, occur unavoidably as a result of this process. In economical circles mentioned above, the environment deteriorating and the natural resources depleted is neither taken in to consideration nor evaluated adequately. Consequently, our economical activities are not compatible with ecology. As environmental questions occur unexpectedly, in other words on an unseen manner, this entails to be adopted inductionist approaches in the discipline. The definitions and the explanations concerning sustainable development were revealed in Brundtland report in which passes the expression ??. In a world where inequality and poverty take place will usually be inclined to ecological and other crises?. The first inductionist approach on international level was adopted in the World Commission on Environment and Development (WCED) in 1987. In this conference environment and development strategies were checked out profoundly and an 21st century agenda was defined. In our country and in world environmental concept has been referred as a luxury or fiction and the problem was evaluated within the approach called ?develop at first, and then solve the environmental questions?. The stance taken on, after Rio Declaration, emphasize that neither the resources nor the rapid technologic development is satisfactory for developing countries to maintain the policy of contaminating now and purifying later, as far as time concerned.
Benzer Tezler
- Sürdürülebilir kalkınma yaklasımı çerçevesinde Ab ve Türkiye'deki katı atık yönetimi politikaları: Ankara ve Manchester Büyükşehir belediyeleri örnekleriyle
Waste management policies in Eu and Turkey within the scope of sustainable development: With Ankara and Manchester greater city municipality practices
ERDEM ELLER
Yüksek Lisans
Türkçe
2008
Uluslararası İlişkilerHacettepe ÜniversitesiUluslararası İlişkiler Ana Bilim Dalı
DR. HÜRKAN ÇELEBİ
- Döngüsel ekonomi politikaları: Plastik sektöründe Avrupa Birliği ve Türkiye karşılaştırması
Circular economy policies: A comparison of the European Union and Turkey in the plastic sector
ZEYNEP HAZAL AYSAN ÖZDEMİR
Yüksek Lisans
Türkçe
2024
İşletmeİstanbul Ticaret ÜniversitesiDijital Ekonomi ve Pazarlama Bilim Dalı
PROF. DR. BETÜL GÜR
- Sürdürülebilir kalkınma anlayışı kapsamında döngüsel ekonomi modeli atık yönetimi sıfır atık: Ankara Büyükşehir Belediyesi örneği
Circular economy model within the scope of sustainable development waste management zero waste: Ankara Metropolitan Municipality example
ZEYNEP ÖZGÜVEN
Yüksek Lisans
Türkçe
2022
EkonomiAnkara Hacı Bayram Veli Üniversitesiİktisat Ana Bilim Dalı
PROF. DR. MÜSLÜME NARİN
- Yeşil Mutabakat çerçevesinde karbon vergisi uygulamasının AB ve Türkiye açısından değerlendirilmesi
The evaluation of the carbon tax implementation within the framework of Green Reconciliation in terms of the EU and Türkiye
SEDA ÜNSAL
- Sürdürülebilir kalkınma bağlamında Türkiye'de çevre politikaları
Turkey in the context of sustainable development environmental policies in
CANSU YALÇIN