Türkiye'de nüfus ve eğitimde fırsat eşitsizliği
Başlık çevirisi mevcut değil.
- Tez No: 20762
- Danışmanlar: PROF. DR. MAHMUT ADEM
- Tez Türü: Yüksek Lisans
- Konular: Eğitim ve Öğretim, Education and Training
- Anahtar Kelimeler: Belirtilmemiş.
- Yıl: 1992
- Dil: Türkçe
- Üniversite: Ankara Üniversitesi
- Enstitü: Sosyal Bilimler Enstitüsü
- Ana Bilim Dalı: Eğitim Yönetimi ve Planlaması Ana Bilim Dalı
- Bilim Dalı: Belirtilmemiş.
- Sayfa Sayısı: 131
Özet
BÖLÜM 3 ÖZET, SONUÇ VB ÖNERİLEE Özet Türkiye'de“eğitimde fırsat ve olanak eşitsizliği”konusunda birçok araştırma yapılmış t ir. Ancak bu araştırmaların tümünde de gerek okul çağı nüfusunun, gerek öğrenime devam edenlerin yaş yapısı çözümlemesinin yapılmadığı görülmektedir. Oysa eğitimde okul çağı nüfusunun okullaşma oranının sağlıklı ve en az hata ile saptanabilmesi öncelikle nüfusun yaş yapısı çözümlemesini gerektirmektedir. Dolayısıyla bu araştırmanın problemini, okul çağı nüfusu ile okullaşan nü fusun yaş yapısının çözümlenmesi ve değerlendirilmesi oluşturmaktadır. Bu bağlamda araştırmanın genel amacı; Türkiye'de temel eğitim ve ortaöğretimde nüfusun eğitim hizmetinden yararlanmasında fırsat ve olanak eşitsizliğinin derecesini, bölgeler, iller, yerleşim birimi ( kent-köy), cinsiyet ve yaşa göre değerlendirmektir. Eğitimin sayısal gelişiminin değerlendirilmesinde nü fusun okur-yazarlık oranı ile okullaşma oranı önemli birer ölçüt olarak kabul edilmiştir. Araştırma, 1985/1986 öğretim yılı ve bu yılda mevcut 67 il ile sınırlıdır. Araştırma tarama modelindedir. Mevcut durum olduğu gibi betimlenmeye çalışılmıştır. Araştırmanın amacını ger çekleştirmek için gereksinim duyulan; nüfusun okur-yazarlık durumuna ve okul çağı nüfusuna ilişkin veriler Devlet İstatistik Enstitüsü, okul çağı nüfusunda olup da öğrenimine devam edenlere ilişkin veriler Milli Eğitim Bakanlığı kaynakların dan ve ilgili literatürden tarama yapılarak derlenmiştir. Derlenen veriler bölgelere-yörelere, illere, yerleşim birimine ve cinsiyete göre ayrı ayrı gruplandırılarak çizelgeleri ha-97 zırlanmış ve öğretim haritaları düzenlenmiştir. Ayrıca okul çağı nüfusu ile bunlardan öğrenimine devam edenleri gösteren yaş piramitleri geliştirilmiştir. Bulgular, yasalar ve kalkınma planları dikkate alınarak değerlen dirilmiştir. Araştırmanın bulguları aşağıda kısaca verilmiş tir: 1985 yılı nüfus sayımına göre 6 ve daha yukarı yaşlardaki tüm Türkiye nüfusunun okur-yazarlık oranı $ 77.3' tür. I985/I986 öğretim yılında ilkokul çağındaki 7-11 yaş kümesi nüfusun okullaşma oranı $ 79.2, ortaokul çağındaki 12-14 yaş kümesi nüfusun okullaşma oranı f<> 32.6, ortaöğretim çağındaki 15-17 yaş kümesi nüfusun toplam o- kullaşma oranı f° 19.4' tür(genel lise için % 11.9, mesleki -teknik lise için $> 7.5). Oysa Türkiye'nin aday üye olduğu Avrupa Topluluğu- (AT) ülkelerinde okur-yazarlık sorunu olmadığı gibi, en az dokuz yıllık temel eğitim çağ nüfusunun tümü, ortaöğretim çağ nüfusunun yaklaşık $ 80' i okullaştırılmıştır.Öte yandan, birçok toplumsal ekonomik göstergeye göre ülkemizden daha geri olan Bulgaristan, İran, Irak ve Suriye' nin eğitim düzeyleri ülkemizden oldukça yüksektir. Türkiye'de zorunlu öğrenim süresi uygulamada beş yıldır. Oysa AT ülkelerinde bu süre en az dokuz yıldır.Türkiye'nin komşusu olan ülkeler içinde bu sürenin beş yıl ile sınırlı olduğu tek ülke İran' dır. Temel eğitim süresi Suriye ve Irak'ta 6, Bulgaristan'da 8, SSCB' de 10 yıldır. Hemen hemen tüm AT ülkelerinde zorunlu öğrenim çağ nüfusunun tümüne yakını okullaştırılırken, Türkiye'de 6-14 yaş kümesi toplam nüfusun ortalama okullaşma oranı $ 70'- tir.98 Eğitim düzeyinin ulusal re uluslararası boyutta oldukça düşük görülmesinin yanı 3 ıra, bölgesel-yöresel, iller, kentsel-kırsal, kız-erkek nüfusun eğitim düzeyleri arasında önemli farkların olduğu görülmektedir. Bu eşitsizlikler 1985/1986 öğretim yılına göre incelendiğin de; Bölgesel-Yöres4l__ Nüfusun eğitim düzeyinin bölgeden bölgeye çok farklılık gösterdiğine daha önce değinilmişti. Hem 6 ve daha yukarı yaşlardaki nüfusun okur-yazarlık oranının, hem temel eğitim ve ortaöğretim çağ nüfusunun okullaşma oranının en yüksek olduğu bölge Marmara, en düşük olduğu bölge Güneydoğu Anadolu. dur.Marmara bölgesinde nüfusun okur-ya zarlık oranı # 85.8, ilköğretimde okullaşma oranı $> 83»4, ortaokulda okullaşma oranı # 43*8» ortaöğretim düzeyinde okullaşma oranı ; genel lise için # 15«5, mesleki-teknik lise için İ» 10.4' tür. Aynı oranlar Güneydoğu Anadolu bölge sinde nüfusun okur-yazar oranı $> 55.8 ve ilköğretim, ortaokul, genel lise ve mesleki-teknik lise okullaşma oranı sırasıyla İ» 72.1, 1* 20.1, # 7.3» İ> 2. 9' dur.Marmara bölge si ile Güneydoğu Anadolu bölgesi arasındaki en büyük far kın nüfusun okur-yazarlık oranında olduğu açık seçik olarak görülmektedir: # 85.8» e karşılık $> 5 5. 8. Hem okur-ya zarlık oranı, hem de çeşitli öğretim düzeylerindeki okullaşma oranı yönünden en geri ikinci sırada bulunan Doğu Anadolu bölgesi, Türkiye ortalamasının çok altında bulunmaktadır. Aynı biçimde kalkınmada öncelikli yörelerde ki tüm iller de yine Türkiye ortalamasının oldukça geri sinde bulunmaktadır.Kalkınmada birinci derecede öncelikli yöreler, bu alanda en geri olan bölgemizin (Güneydoğu Ana dolu) de geri sindedirler.99 iller Eğitim alanında, bölgelerarası eşitsizlikler, iller arasında daha önemli bir boyut kazanmaktadır.6 ve da ha yukarı yaş nüfusun okur-yazarlık oranının en yüksek olduğu il, İstanbul $ 88.2 ), en düşük olduğu il, Hakkari 'dir($ 4-5.8).Bunun yanısıra okur-yazarlık oranının en yük sek olduğu on il(İstanbul, Eskişehir, Ankara, Kırklareli, Kocaeli, İzmir, Tekirdağ, Isparta, Bilecik, Burdur) Ülkenin batısında, bu oranın en düşük olduğu on i 1( Bingöl, Muş, Ağrı, Bitlis, Diyarbakır, Van, Siirt, Mardin, Şanlıurfa, Hakkari) ülkemizin doğusunda bulunmaktadır. İlkokul çağ nüfusunun (7-11) okullaşma oranının en yüksek olduğu il Gaziantep(# 87»2), bu oranın en düşük olduğu il Hakkari 'dir(# 56. 2). Buna göre Hakkari ili nüfusun da ilkokul öğrenimi görme şansına sahip olan her on çocuğa karşılık, Gaziantep ilinde 16 çocuk bu fırsattan yararlanabilmektedir.İlköğrenim düzeyinde okullaşma oranı en yüksek on ilden altısı(Çorum, İstanbul, Yozgat, Niğde, Kay seri, Zonguldak) batıda, kalan dördü (Gaziantep, Kars, Adı yaman, Sivas) doğudadır. Bu oranın en düşük olduğu on ilin tümü( Erzurum, Ağrı, Muş, Mardin, Şanlıurfa, Diyarbakır, Sürt, Van, Bitlis, Hakkari) doğudadır. Ortaokul çağ nüfusunun (12-14) okullaşma oranının en yüksek olduğu il Eskişehir( $> 51.2), en düşük olduğu il Ağrı,dır(^ 10. 6). Ağrı ilinde ortaokul öğrenimi görme olanağına sahip olan her on çocuğa karşılık Eskişehir'de 48 çocuk bu fırsattan yararlanabilmektedir. Bu düzey öğrenimde okullaşma oranının en yüksek olduğu on ilden dokuzu- (Eskişehir, Ankara, İstanbul, İzmir, Kocaeli, Kırklareli, Balıkesir, Bursa, Tekirdağ) batıda, yalnızca biri(Artvin) doğudadır. Bu oranın en düşük olduğu on ilin tümü(Gümüşha-100 ne, Siirt, Şanlıurfa, Martin, Bingöl, Maş, Hakkari, Bitlis, Van, Ağrı) doğudadır. Ortaöğretim çağ nüfusunun( 15-17) genel lise oku 11 aşama oranının en yüksek olduğu il Ankara(# 26*3), en düşük olduğu il Muş*tur(# 3.5) «Buna göre Muş ilinde genel lisede öğrenim görme şansına sahip olan her on gence karşılık Ankara ilinde 58 genç bu olanağa sahip bulunmaktadır, Genel lise için en yüksek okullaşma oranına sahip on ilden sekizi (Ankara, İstanbul, İzmir, Eskişehir, Balıkesir, Kırklareli, Amasya, İçel) batıda, ikisi (Elazığ, Malatya) doğudadır. Bu oranın en düşük olduğu on ilden dokuzu ( Gümüşhane, Bitlis, Adıyaman, Bingöl, Şanlıurfa, Van, Hakkari, Ağrı, Muş) doğuda, biri (Kastamonu ) batıdadır. Çağ nüfusunun (15-17) mesleki-teknik ortaöğretim de okullaşma oranının en yüksek olduğu il Eskişehir($ - 16), en düşük olduğu il Hakkari' dir($ 1.4). Buna göre, Hakkari ilinde mesleki-teknik lise öğrenimi görebilen her on gence karşılık, Eskişehir ilinde 114 genç bu olanağa sahip bulunmaktadır.Öte yandan, mesleki- teknik lise okullaşma oranının en yüksek olduğu on il(Eskişehir, Kocaeli, Isparta, Edirne, Kütahya, Balıkesir, Ankara, İstanbul, uşak, Kayseri) ülkenin batısında, bu oranın en düşük olduğu on il( Tunceli, Van, Diyarbakır, Şanlıurfa, Muş, Bingöl, Ağrı, Bitlis, Mardin, Hakkari) doğuşun dadır. Kentsel-Kırsal__ Eğitimdeki eşitsizliğin bir başka boyutu da kentli nüfus ile köylü nüfus arasındadır. 6 ve daha yukarı yaşlardaki toplam nüfusun okur-yazarlık oranı $> 77.3'- tür, bu oran kentlerde # 83.8, köylerde İ> 69.7' dir. Öğretim düzeylerine göre incelendiğinde; ilkokul çağ nü-101 füsunun okullaşma oranı kentlerde $> 81.6, köylerde $> 76.7*- dir.Aynı oranlar sırasıyle ortaokul için İ> 53.9 ve # 10. 5*- tir.Buna göre 6 ve daha yukarı yaşlardaki her on köylü nüfusa karşılık 12 kentli nüfus okuma-yazma bilmektedir. Bu fark öğretim düzeylerinde artmaktadır. Her on köylüye karşılık 11 kentli ilkokul, her on köylüye karşılık 51 kentli ortaokul öğrenimi görme şansına sahip bulunmakta dır. Eğitim konusunda gözlenen kentsel-kırsal nüfus arasındaki bu eşitsizlik, bölgeler arasında daha da derinleşmektedir. Gerek kentsel nüfusta, gerek kırsal nüfusta en düşük okur-yazarlık ve okullaşma oranları Güneydoğu Anadolu*da, en yüksek okur-yazarlık oranı Marmara bölgesin- dedir.Ortaokul okullaşma oranının en yüksek olduğu bölgemiz yine Marmara* dır. Kentsel-kırsal yerleşim birimine göre bölgelerarası eşitsizlik, il bazında da görülmektedir. Kentsel nüfus ta okur-yazarlık oranının en yüksek olduğu il Eskişehir' dir^ 89. 7). Kırsal nüfusta okur-yazarlık oranının en düşük olduğu il, Şanlıurfa* dır(# 34.1).Bu konuda Eskişehir ili, Şanlıurfa ilinden 2.6 kat üstündür.Çeşitli öğretim düzeylerinde okullaşma oranına kent-köy açısından bakıldığında ilkokulda kentli nüfusun okullaşma oranının en yüksek olduğu il Sakarya* dır (# 92), anılan oranın en düşük olduğu il Hakkari'dir(# 47. 7). Kentli nüfusun ortaokul da okullaşma oranının en yüksek olduğu il Artvin(# 94.1), en düşük olduğu il yine Hakkari ' dir. Q. 3). Buna göre, kentsel-kırsal nüfus arasında 6 ve daha yukarı yaşlarda ki nüfusun, okur-yazarlık ve temel eğitim çağ nüfusunun okullaşmasında(İlkokul> Ortaokul), genelde, bölgeler ve iller bazında önemli eşitsizlik bulunmaktadır.102 Kadın-Erkek Eğitimde, bölge s el -yöre sel, iller ve kentsel-kır- sal nüfus arasında görülen eşitsizlik kadın-erkek nüfus arasında da vardır.Bu durum, kadın ve erkeklerin okur-ya- zarlık oranından ve öğrenim çağı nüfusu ile öğrenimine devam edenlerin oransal dağılımlarından kolayca görülmektedir.6 ve daha yukarı toplam nüfusun okur-yazarlık oranı $> 77»3f aynı oran erkek nüfus için $> 86,4, kadın nüfusta i» 68'dir.Yani, her on kadın nüfusa karşılık 13 er kek okur-yazardır.Bu eşitsizlik, kentsel nüfusta azalırken, kırsal nüfusta artmaktadır »Okur-yazarlık oranı kentlerde erkekler için #91, kadınlar için # 76' dır. Aynı oran köylerde sırasıyla # 80.5 ve # 59.4* dür. Bu eşitsizlik öğretim düzeylerinde de görülmektedir. İlkokul çağındaki erkek nüfusun toplam içindeki oranı $ 51, 5, öğrenimine devam edenler içindeki oranı $> 52.8'dir.Aynı oranlar kızlar için sırasıyla $> 48.5 ve $ 47. 2' dir. Erkeklerle kızların okullaşma oranı arasındaki fark erkeklerle hine 1.3* tür. Bu fark, ortaokulda 13«7> ortaöğretimde genel lise için 6.5, mesleki -teknik lise için 24.3* dür. Park, toplamda olduğu gibi kentsel nüfusta azalmakta, kırsal nüfusta artmaktadır. Öğrenci Yas_ Piramitleri Öğrenci yaş piramidi, toplam nüfusun ve okul nüfusunun yaş yapısını belirlemek ve gelişimini değerlendirmek amacıyla kullanılmıştır. Öğrenci yaş piramidi, tek yaşlar itibariyle kentsel-kırsal nüfusa göre geliştirilmiştir. 6-20 yaş arası toplam Türkiye nüfusu için geliştirilen öğrenci yaş piramidi incelendiğinde; 6-19 yaşlar arasında kentsel ve,kırsal nüfusun birbirine çok yakın olduğu görülmektedir. Farklılaşma 20 yaşında olup, bu yaş-103 taki kentsel nüfus kırsal nüfusun yaklaşık 1.5 katıdır. Buna karşılık aynı yaşlar arasında okullaşan nüfusun kentler lehine önemli ölçüde farklı olduğu görülmektedir. Bu fark, 6 yaşında başlamakta ve fark 10 yaşma kadar çok fazla değişiklik göstermeden sürmekte, ancak 10 yaşından sonra aniden önemli ölçüde artmaktadır. 10 yaşın dan sonra farkın büyük oranda artması, öğrenci yaş piramidinin bu yaştan sonra aniden içe basık bir şekil vermesinden anlaşılmaktadır. Öte yandan, kentsel-kırsal yerleşim birimine göre tek yaşların okullaşma oranları incelendiğinde; kentlerde en yüksek okullaşma oranları 6 ve 8 yaşında(sırasıyla İ» 107.4 ve $> 99.4), köylerde 9 ve 8 yaşındadır - ( $ 92.4 ve İ» 82.5) »Bu durum, ilköğretime başlama yaşının kentsel nüfusta 6, kırsal nüfusta ise en az bir yıl daha ileri olduğunu göstermektedir. Tek yaşların okullaşmasında kentsel-kırsal nüfus arasında görülen eşitsizlik, bölgelerarasında da görülmektedir. Okullaşmada ortaya çıkan fark, geri kalmış Doğu Anadolu ve Güneydoğu Anadolu bölgelerinde diğer bölgele re göre daha fazladır. Bunun yanısıra toplam nüfusta tek yaşların en yüksek okullaşma oranı Marmara ve İç Anadolu, en düşük okullaşma oranı Doğu Anadolu ve Güneydoğu Anadolu bölgelerinde görülmektedir. Bu, bölgelerarası eşitsizliğin, tek yaşlara göre de olduğunu göstermektedir. Sonuç Avrupa Topluluğu üyeliğine ve 2000' li yıllara ha zırlanan Türkiye'nin eğitim düzeyi oldukça düşüktür. Bu, gelişen Türkiyelin öncelikli ve en önemli sorunlarından biridir. Ulusal kalkınma ile toplumsal barışın sağlanması
Özet (Çeviri)
ABSTRACT The purpose of this study is to determine the dregree of equality of opportunity and possibility in making use of educational services of the population within the levels of primary and secondary education in the school year of 1985/- 1986 in Turkey, with respect to regions, provinces, the settlement unit, sex and ages. In realizing the aim, the data needed were gathered from the publications of State Institute of Statistics(Devlet İstatistik Enstitüsü-DİE) and Ministry of National Education(Milli Eğitim Bakanlığı-MEB) with together related literature, through a survey, The data gathered were analysed by using lists, the teaching map and the pyramids on the age of students »The findings were in interpreted by considering the laws and the development plans. In terms of the study findings carried out on census of 1985, the rate of literacy within 6 age and upper levels of the total population of Turkey is 77»3 i> »In the school year of 1985/1986 the schooling rate of the population of 6-14 age group within primary education is 70 $>.This rate is 79.2 $> for the population within primary education term- (7-11 age group), 32.6 $> for the population within secondary education term(12-14 age group). At the same school year, the cumulative schooling rate is 19»4 İ° for the population within secondary education term(15-17 age group). This is 11.9 1° for general high schools, 7.5 1° for occupational technical high schools. Considering these rates above, it can be claimed that the educational level of Turkey who is still preparing herself to participate to the European Comminity is very low. Apart from this, the level of population in making use of educational services differs in terms of regions and provinces. The difference also ranges from urban areas to rural districts, from women to men and among single ages,“the right for^3> education”and“educational equality of opportunity”formulated in the Constitution and some education laws nave not been implemented.This inequality tends to become deeper in the all levels and kinds of national education. One of the most important factors affecting this inequality is the level of development.lt is also indicated in this study that there is a direct relation between education and the level of development. 0. v» go*** *" &* !£rf*e* V3
Benzer Tezler
- The effects of paternal loss on child's educational life and intergenerational transmission of education for girls
Baba kaybının çoçuğun eğitim hayatına etkisi ve kız çocukları için eğitimin nesiller arası aktarımı
PINAR TAT
Yüksek Lisans
İngilizce
2017
EkonomiOrta Doğu Teknik Üniversitesiİktisat Ana Bilim Dalı
PROF. DR. MELTEM DAYIOĞLU TAYFUR
- Türkiye'de kırsal alanda okullaşma ve yetişkin nüfusun eğitim durumuna ilişkin bir analiz
An analysis of the educational status of the adult population and school enrolment in rural areas in Turkey
S. ÖZBEN KOCAKURT
Yüksek Lisans
Türkçe
2016
Eğitim ve ÖğretimAnkara ÜniversitesiYaşam Boyu Öğrenme ve Yetişkin Eğitimi Ana Bilim Dalı
DOÇ. DR. AHMET YILDIZ
- 1950-1980 yılları arasında Türkiye'de örgün eğitimde yapısal değişmeler ve ideoloji arasındaki ilişkiler (Ortaöğretim ve yükseköğretim açısından bir inceleme)
The Relationship between ideology and structural changes in formal education between 1950-1980 in Turkey
İSMAİL GÜVEN
Doktora
Türkçe
1998
Eğitim ve ÖğretimAnkara ÜniversitesiEğitim Programları ve Öğretimi Ana Bilim Dalı
PROF. DR. YAHYA AKYÜZ
- Gelir dağılımı ve yoksulluk : Bilecik ili örneği
Income distribution and poverty: Example of Bilecik province
ASİYE OLGUN
Yüksek Lisans
Türkçe
2018
EkonomiBilecik Şeyh Edebali ÜniversitesiMaliye Ana Bilim Dalı
DR. ÖĞR. ÜYESİ YASİN ACAR
- Gelir bölüşümü ve vergi adaletsizliği bağlamında eğitimde kamu finansmanı gerekliliği
Necessity of public funding in education in the context of income distribution and tax injustice
BERRAK GÖKMEN KAYA
Doktora
Türkçe
2017
Eğitim ve ÖğretimMarmara ÜniversitesiEğitim Bilimleri Ana Bilim Dalı
PROF. DR. NURHAYAT ÇELEBİ