Geri Dön

Adeziv kapsülit ile generalize eklem hipermobilitesi arasındaki ilişkinin irdelenmesi

Başlık çevirisi mevcut değil.

  1. Tez No: 229592
  2. Yazar: YELİZ TERZİ
  3. Danışmanlar: PROF. DR. KENAN AKGÜN
  4. Tez Türü: Tıpta Uzmanlık
  5. Konular: Fiziksel Tıp ve Rehabilitasyon, Physical Medicine and Rehabilitation
  6. Anahtar Kelimeler: Belirtilmemiş.
  7. Yıl: 2008
  8. Dil: Türkçe
  9. Üniversite: İstanbul Üniversitesi
  10. Enstitü: Cerrahpaşa Tıp Fakültesi
  11. Ana Bilim Dalı: Fizik Tedavi ve Rehabilitasyon Ana Bilim Dalı
  12. Bilim Dalı: Belirtilmemiş.
  13. Sayfa Sayısı: 62

Özet

Adeziv kapsülit (AK) omuz eklem hareket açıklığının (EHA) aktif ve pasif tüm yönlerde ilerleyici kısıtlanmasıyla karakterize, ağrılı bir sendromdur. Generalize eklem hipermobilitesi (GEH) ise yaygın ligamentöz laksiteye bağlı, eklemlerde artmış EHA'ya neden olan bir durumdur. GEH, semptomatik olduğunda selim eklem hipermobilite sendromu (SEHS) olarak adlandırılır. AK'da omuz eklem kapsülündeki kollajen fibrillerinin yoğunluğunun arttığı, dizilimlerinin düzensizleştiği buna bağlı olarak kapsüler kontraktür geliştiği; GEH'de ise kollajen fibrilleri daha ince ve düzensiz yapıda olduğu buna bağlı eklemlerde laksiteye, bağ dokusunda frajilite artışına yol açtığı gösterilmiştir. AK'da kısıtlanmış, GEH'de ise artmış EHA'nın neden olduğu sorunlar görülmektedir. Bu etyopatogenezdeki ilişki ve klinik farklılık nedeniyle AK gelişimine karşı GEH'in koruyucu ya da önleyici rolü olabileceğini düşündük. Bu amaçla çalışmamızda AK ve GEH arasındaki ilişki araştırıldı.Çalışma grubu olarak AK tanısı, hastalıklı kontrol grubu olarak da en sık omuz ağrısına yol açan patoloji olan subakromiyal sıkışma sendromu (SSS) tanısı almış 120'şer olgu olmak üzere; toplam 240 olgu çalışmaya dahil edildi. Ayrıntılı klinik, laboratuvar ve radyolojik değerlendirme yanında referans test olarak subakromiyal enjeksiyon testi (SET) yapıldı. Diğer omuz patolojileri dışlanan, SET'i negatif, omuz EHA tüm yönlerde aktif ve pasif kısıtlı olan olgulara AK tanısı, SET'i pozitif olan olgulara ise SSS tanısı konuldu. Her iki grupta; istirahatte, harekette, uykuda olan omuz ağrısı şiddeti sayısal eşleştirme ölçeği kullanılarak sorgulandı. Aktif ve pasif EHA gonyometrik olarak ölçüldü. Fonksiyonel değerlendirme için Constant-Murley ölçeği; özürlülük değerlendirmesi için Türkçeye uyarlanmış Omuz Özürlülük Sorgulaması kullanıldı. GEH Beighton skorlaması, SEHS ise revize Brighton kriterleri kullanılarak değerlendirildi.İki grup arasında yaş dağılımı ve yakınma süreleri bakımından anlamlı bir fark yoktu (p>0,05). GEH, AK'lı grupta SSS'li kontrol grubu ile karşılaştırıldığında anlamlı olarak daha az saptandı (p

Özet (Çeviri)

Adhesive capsulitis (AC) is characterised by shoulder pain accompanied by progressive limitation of both active and passive glenohumeral joint movements at all directions. Generalised joint hypermobility (GJH) is a condition characterized by excessive range of motion (ROM) in joints because of ligaments laxity. GJH, when associated with symptoms is termed as the benign joint hypermobility syndrome (BJHS). It has been stated that in AC, there is an increase of density and disorganisation of collagen fibers resulting in capsular contracture; in GJH collagen fibers are thinner, fine and more disorganised, so that there is an increase in joint laxity and connective tissue fragility. There are many problems caused by limited ROM in AC and excessive ROM in GJH. Considering the relationship and clinical differences in etiopathogenesis, we thought that GJH could have either protective or preventive role. Therefore, in our study we searched for the relationship between AC and GJH.As a study group 120 cases with diagnosis of AC and as a disease control group 120 cases with diagnosis of subacromial impingement syndrome (SIS), which is the most frequent shoulder pain pathology, in total 240 cases were enrolled in this study. Detailed clinical and laboratory and radiologic evaluation were done besides subacromial injection test (SIT) which was performed as a reference test. After the exclusion of other shoulder pathology, the cases whose SIT were negative with progressive limitation of both active and passive glenohumeral joint movements were diagnosed as AC and cases whose SIT were positive were diagnosed as SIS. The severity of shoulder pain at rest, with motion and during the sleep was assessed by using numeric pain scale on both groups. The shoulder?s active and passive ROM were measured by a goniometer. Constant-Murley scala was used for functionel assesment, adapted Turkish shoulder disability questionare was used for disability evaluation. GJH was evaluated by using Beighton score, BJHS was evaluated by using revise Brighton criterias.There were no significant difference in age distribution and the period of complaint between two groups (p>0.05). GJH was found significantly rarely in AC group in comparison with control group (p

Benzer Tezler

  1. Tip 2 diabetes mellitusu olan hastalarda görülen kas iskelet sistemi bozukluklarının değerlendirilmesi

    The evaluation of musculoskeletal disorders seen in type 2 diabetic patients

    ABDULLAH ERMAN YAĞIZ

    Tıpta Uzmanlık

    Türkçe

    Türkçe

    2008

    Endokrinoloji ve Metabolizma HastalıklarıGaziantep Üniversitesi

    Fiziksel Tıp ve Rehabilitasyon Ana Bilim Dalı

    DOÇ. DR. SAVAŞ GÜRSOY

  2. C5-C6 radikülopati ve omuz rotator manşon lezyonlarının birlikte görülme sıklığının araştırılması

    Investigation of the frequency of C5-C6 radiculopathy and shoulder rotator cuff lesions coexistance

    ÇİĞDEM ARİFOĞLU KARAMAN

    Tıpta Uzmanlık

    Türkçe

    Türkçe

    2015

    Fiziksel Tıp ve Rehabilitasyonİzmir Katip Çelebi Üniversitesi

    Fiziksel Tıp ve Rehabilitasyon Ana Bilim Dalı

    DOÇ. DR. BENGİ ÖZOĞUL ÖZ

  3. Adeziv kapsülit tedavisinde mulligan mobilizasyon tekniğinin etkinliği

    The effects of mulligan's mobilizations technique shoulder adhesive capsulitis

    MURAT GÖKHAN DÖNER

    Yüksek Lisans

    Türkçe

    Türkçe

    2009

    Fiziksel Tıp ve RehabilitasyonMarmara Üniversitesi

    Fiziksel Tıp ve Rehabilitasyon Ana Bilim Dalı

    PROF. ZEYNEP GÜVEN

  4. Adeziv kapsülit olgularında inferior glenohumeral kapsüloligamentöz kompleks tutulumunun shear wave elastografi ile değerlendirilmesi: Mrg korelasyonlu çalışma

    Evaluation of inferior glenohumeral capsuloligamentous complex involvement in adhesive capsulitis with shear wave elastography: Mri correlational study

    HAKAN HÜSEYİN SOYLU

    Tıpta Uzmanlık

    Türkçe

    Türkçe

    2023

    Radyoloji ve Nükleer TıpDüzce Üniversitesi

    Radyoloji Ana Bilim Dalı

    PROF. DR. ELİF NİSA ÜNLÜ

  5. Adeziv kapsülit tedavisinde ultrasonun etkinliği

    Effectiveness of therapeutic ultrasound in adhesive capsulitis

    HACER DOĞRU GÜNDÜZ

    Tıpta Uzmanlık

    Türkçe

    Türkçe

    2006

    Fiziksel Tıp ve RehabilitasyonÇukurova Üniversitesi

    Fiziksel Tıp ve Rehabilitasyon Ana Bilim Dalı

    PROF.DR. TUNAY SARPEL